Kızıl Kaplı Defter

By bnmsevdam

34.4K 652 825

Her başlık bir hikaye olacaktır More

OyuncakBebek✓
TesadüfAşk✓
Varmisin? (1)
Varmisin?(2)
KomşuKizi✓
Varmisin?(3)
varmisin? (4)
Sürtük✓
BizimSırrımız(1)
BizimSırrımız(2)
DilaKiz✓
BizimSırrımız(3)
BizimSırrımız(4)
KurtDereli(1)
KurtDereli(2)
KurtDereli(3)
KurtDereli(4)
KimLanBuKara(1)
KimLanBuKara(2)
KimLanBuKara(3)
KimLanBuKara (4)
donör1
Donör2
Donör3
Küçük Karım 2
Ağa /b&b/
Nazende 1
Nazende 2

Küçük Karım 1

951 33 37
By bnmsevdam

Yıllar sonra dönmüstü mahallesine genç adam. Yıllar önce yaşanan bir talihsizlik sonucu elini kana bulamıs. Polisler ona ulaşmadan bir kaç saatlik evli olduğu karısını ailesine teslim etmiş. henüz gece güne dönmeden teslim olmuştu. O gün bu gün dört duvar arasındaydı. Takı bu güne kadar bu gün ana babasından kalan hatıralarla dolu yıllardır kapısına kilit vurulmuş olan bu evin kapısında dikiliyordu.

Seneler öncesini düsündü genç adam. On yasında anne babasını kaybetmiş. Aynı mahallede yasıyan amcası ve ailesiyle yasamıs büyümüştü. Amcası ve yengesinin yıllarca çocukları olmamıs. Yasın henüz altı yasındayken Amcası ve Yengesi nerdeyse 16 yıllık evliyken suprız bir sekılde dünyaya gelmişti Ela , sürpriz olarak gelmiş diyordu çünkü yengesi hamile olduğunu asırı agrı sikayetiyle hastaneye gittiğinde ögrenmiş ve birkaç saate doğum yapmıştı. Ela doğduğunda annesi 40 babası 58 yaşındaydı.

Annesi ve babası yasları nedeniyle Ela ile çok ilgilenemezdi. Çabuk yorulur enerjisine yetişemezlerdi. Ela elimde büyümüştü. Parka bahçeye heryere ben götürür ben getirirdim. Oh o şirin kız bir gülse içimde baharlar gelir cicekler acardı. Neşesi bulasıcıydı. Abi kardeş gibi birlikte büyümüştük. Gece abi uyan hadi sahur vakti sofra hazır diye beni uyandıran kız aynı gün ikindi namazından sonra nikahlı karım oluvermişti. Zor sınavlar vermiştik ama üstesinden gelmiştik çok sükür.

Düsüncelerimden arkamdan gelen sesle ayrılmıstım.

-Yasin! Oğlum. Bu senmisin gerçekten döndün mü?

-Benim yenge benim döndün allahın izniyle...

-Hos geldin oğlum oy kokusuna kırban olduğum nasılda özlemişim hadi gel bize gidelim.

-Sen git yenge ben bi eve gireyim... Seneler oldu biliyosun.

-Bilmezmiyim oğlum. Gir eve üstünü başını değiştir . Biraz dınlen

-tamam yrngem sağol

-Tamam o zaman sen işlerini halledersin akşam yemeğinde kadar gelmiş ol. Ev temiz Ela her hafta havalandırdı temızledi bir kere bile aksatmadan. Hem oda seni gördügüne mutlu olur.

-Tamam yengem sen söyleme benim geldiğimi önce sene bir kere ne telefonlarıma çıktı ne görünüme geldi. Birden karsısına çıkayım bakayım küçük hanım ne tepkı verecek.

Yengemin son dediğimden sonra yüzü mahsunlasmıs gözleri dolmustu.

-Öyle yaptı deli kız dimi. Neyse hadi ben gidiyorum sende çok oyalanma

-Tamam yenge görüsürüz.

Gerçekten evim kapısını açtığında buram buram beyaz sabun ve şirketi kokuyordu. Annem evi hep sirkeyle silerdi. Koku okadar tanıdıktı ki sanki suracıktan anam cıkacakda "bu saate kadar sokakta ne işin vardı" diye bagıracaktı. Bir anda burnumun diregi sızlamış gözlerim dolmuştu. İçeri adım attım hiç bir şeyin yeri değişmemiş ev hala annemden kaldıgı haliyle duruyordu. Bir çöpün bile yeri degişmemişti. Annemin 10 yasındaki bana giydirmek için başladığı ama asla tamamlayamadıgı süveter yarım halıyle Şişlere takılı ve yumanlarla dolu olan sepetin üzerinde duruyordu. Özlemle derin nefesler almıs elindeki bavulu köşeye bırakmış, annem ve babamın odasına gecmiştim. Bu odayı ellerimle tamir etmiş yenilemiştim sanki mobilya çürüse kırılsa anılarım da yok olacaktı. Amcam mobilya ustasıydı. Bende kendımı bildim bileli onun yanında calısırdım. Evde kalmayı bıraktıktan yani onlarla kalmaya basladıktan sonra bana her usta olduğun işte evinin tadilatını yap demişti. Mesela o ay menteşe montajı mı ogrendım evdeki tüm dolap menteşe lerini degiştitmiştim. Sonra kapak montajı saglamlastırma ne lazımsa... Eşyalar bitince deneye deneye fayans yapmayı ogrenmiştim ilk balkon yerleriyle baslamıs sonra banyo tuvalet mutfak.... Parkede de aynısı oldu deneme yanılma yontemıyle o işi de çözmüştüm. Öyle öyle hem meslek ögrenmiş hem evimi çürütmemiştim.

İçeri girmeden iki sene önce amcam vefat etmiş. Yengem Ela ve ben kalakalmıstık. Çocuk aklıyla o zaman anlamamıstım heralde ama amcamın gidişi kolumu kanadımı kırmıştı. Amcamın son nefesinde benden istedigi tek şey Ela'ya sahip çıkmam olmus. Kızm önce Allah'a sonra sana emanet diyerek gözlerini kapatmıştı. Zor toparlanmıs ama ne yapmıs etmiş ayağa kalkmıştık. Bu ilk sınavımız olmuştu. İkinci sınavımız ise o geceydi. Ela üniversitenin ilk yılındaydı ve ikinci ögretim okuyordu. Dersleri genelde gece geç saatlerde oluyordu. Çoğunlukla derslerden ben almaya gitsemde arada aksilikler olabiliyordu. O akşamda o aksi gecelerden birisiydi. Sabaha teslim edilecek bir sipariş üstünde calısıyordum. Ela'yı aramıs "abim sen gelsen ben seni duraktan alsam olurmu?" dedıgimde beni onaylamış sorun olmadıgını söylemişti. Bir saat sonra da "dolmuştan indim abi " Diye mesaj yazmıstı. Hırkamı almıs dükkandan çıkmıştım. Durak mahallenın girisindeydı ve oralar fazla tekınsız yerlerdı. Birkaç yarım kalmıs inşaat ite kopuga yuva olmuş mahalleliyi tedirgin ediyordu. Hızlı adımlarla geldiğim durakta kımseyı görememiş kaslarımı catmıstım. Tam eve geçti heralde dıye düşünmüş geri adım atmaya yeltenmiştim ki insaatların tarafından cıglık sesi gelmişti. "Ela " Dıye bağırarak bir kaç bınaya girmiş cıkmıs bulamamıstım. Kafayı yemek üzereydim sesi gelmiyordu. Sonra aklıma gelen şeyle telefonumu cıkartmıs Ela'nın numarasını tıslamıstım kısa süre sonra ılerdekı bınada yankılanmaya baslamıstı melodi koşa koşa oraya gittim.

Geç kalmıştım. Ela yerde baygın üstü bası paramparça serefsız ıkı adım öylesine ayakta zor duruyor ve pantolonunu çekmeye cabalıyordu.

Şerefsiz diyerek üzerine atlamıs. Bir iki yumrukla yere yıgılan şerefsizi orada bırakmıs Ela'yı kucagıma almıs nefes bile almadan eve koymuştum. Yengem kızını o halde görünce perişan olmuş kısa süre sonra kendine gelen Ela'da cıglık cıglıga ağlamaya baslamıstı. Yengem elleriyle yıkamıs gıydırmıs saatlerce teselli etmiş. Sakınlesip uyuyan Ela'nın yanından çıkınca yanıma gelmişti.

-Şimdi ne yapıcaz oğlum kızımı insanların zehrinden nasıl sakınıcaz

-Bu konu duyulmayacak yenge Ela bana babayarımın amcamın emaneti. Kimsenin diline kurban etmem onu yarın gidip nıkah kıyıcaz sonra karakola gidip şikayetçi olup ifade vericem.

-oğlum nıkah diyon bu yükün altına girmeye razımısın?

-Yenge o serefsız..... Ela'ya dokundu. Namusu dillere dolanmadan bu konuyu başka türlü kapatamayız

-haklısın oğlum haklısın...

Sabah tek kelıme etmeyen Ela ile çıkmış. Tüm işlemleri halletmiş yıldırım nıkahı kıymış onu memlekete gitmesi için otohara bırakıp karakola gecmiştim. Planim.alsam.onun peşine memlekete hitmekdi. Sorana düğün orda oldu diyecektim.Ben şikayetçi olurum ifade veririm diye beklerken o şerefsizin geberdiğini ögrenmiş haliyle cinayetten tutuklanmıstım. Ela bir ay memlekette kalmış sorana evlendiler geziyolar denilmişti. Mahalleli bir ay sonra Ela donduhu zaman ogrenmisti tutuklandığımı...

İlk davam görülmüştü yirmi seneye yargılanıyordum. Üç sene mi yatmıştım. Dava yeniden acılmıs yeni deliller sunulmuş. Şerefsizin benden aldıgı darbeyle değilde yüksek dozdan ve alkolden kalp krizi getirdiği anlasılmıştı. Dördüncü yılın sonunda çıkmıştım. Cıktıgımı yengeme haber vermemiştim. Mahalleye dönünce ilk dükkana ugramıstım. Emin abi ve Arda hala burda calısıyorlardı ve burasıda bıraktıgım gibiydi.

Şimdiki zaman.....

Dört senedir bir defa bile ne görüsügörüsüme gelmiş ne aramalarıma çıkmıştı. Yengemden haberlerini alıyordum. O haberlerde hiç tatmin etmiyor hep bişeler eksikmiş gibi hissediyordum. Emin abi ve Arda konu ne zaman Ela'ya gelse geciştirir bişe söylemezlerdi. Şimdi kapıya vurmuş ve Ela'nın vereceği tepkiyi bekliyordum. Kapı acılmıs Ela bir eli kapı kolunda donmuş öylece bana bakıyordu. Ben sürprizimi beğenmedi mi acaba diye düşürken asıl sürpriz bana olmuş ve üç dört yaslarında Ela'nın küçüklügünün aynısı olan kız çocugu baba diyerek bacagıma yapısmıstı. Şimdi donup kalan kişi ben olmuştum.

Yengem "Yasin'im oğlum geldin mı? Girsene içeri kapıda kaldın. Kevser hadi bırak babanı içeri girsin"

Yengemin dediğiyle küçük kız benden ayrılmıs Ela yere eğidiği kafasını katiyen kaldırmıyordu. İçeri girdim yerini bildiğim salona yöneldim. Ela salona gelmemiş küçük kızda ortalarda görünmüyordu.

"Yenge o çocuk"

"Ela'nın kızı kevser"

"Yenge nasıl bunu bana söylemezsiniz. "

"Ela istemedi. Sana söylersek canına kıymakla tehdit etti bizi Emin abin bir yandan arda bi yandan günlerce konuştular yalvardılar. Senin haberin olursa kendısını öldüreceğini söyledi. Bebeğin ve onun sağlığına zeval gelmesin diye sustuk. "

"Yenge ne demek istemedi diye söylememek. Çocuk bana baba diyor. "

"Onuda istemedi başta senden ona hiç söz etmedi. Geçen sene Kevser baba kavramını didiklemeye başladı. Bi şekilde geçiştirdi. Kevser ağlayarak eve gelmiş " Piç " Ne demek bana neden öyle diyorlar dediğinde pes etmiş eski resimleri göstermiş bak baban bu demişti. O günden beri de seni beklıyordu. "

"Hadi içerdeyken söylemedin yani bunu bir şekil anlarım. Ya sabah, sabah neden bişey söylemedin."

" Ne diyeceğimi bilemedim oğlum, Daha kötüsü kevser'i istemezsen ne yapar nasıl çözeriz bu durumu bilmiyorum. "

"Madem bu işe girdim yenge o kız çocuğu basımın tacıdır. Madem ben o nikahı kıydım madem Kevser beni baba diye tanıdı. Bu yolun dönüşü yok. "

Biz konuşmaya devam ederken yine küçük kız gelmiş koşarak bacagıma sarılmıs kafasını kaldırmıs. "Baba yemek hazır hadı gel yemek yiyelim annem yemek hazır dedi. "

"Hadı oğlum yemek yiyelim. Sonra daha sakın ve uzun uzun konuşuruz. "

Onu basımla onaylamış Kevser'i bacagımdan ayırmıs kucagıma almıs ve mutfaga doğru ilerlemeye baslamıstım. Ela burdaydı ve bişeylerle ugrasıyordu. Bize dönmüyor yada masaya gelmiyordu.

"Baba bidaha gitmiyceksin öyle değil mi? "

"Hayır bundan sonra sızı asla yanlız bırakmayacağım. "

" Parka'da gidermiyiz. "

"Gideriz."

Sonrasında konusmamış ve sessizce yemek yemiştik. Yemekten sonra ince sesi mutfakta dalga dalga yayılmıştı.

"Kevser yemeğin bittiyse ellerini yıkamalı üzerini degiştirmeli ve yatmak için hazırlanmalısın. "

"Ama babam"

"Baban" Dedi duraksadı gözleri kısa bir anlığına bana kaydı ve hemen toparlandı.

"Baban artık hep burda olacak hem onunda dinlenmesi lazım lütfen"

"Babamla uyuyabilir miyim. " Dedi gözlerime bakarak benden onay beklediği apacık ortadaydı. "Tamam güzelim sen hazırlan yastıgını al gel kanepede uyuyalım olur mu? Dedim.

" Olur canım babammmm" diye bağırarak çıktı mutfaktan.

"Yenge zahmet olmazsa kevser yardımcı olur ve salona yatak acarmısın? "

Bu acık acık bizi başbaşa bırak demekti.

Yengem çıkınca oda kapıya yönelmişti.

"Ela! Geç otur konuşalım. "

Sessizce dediğimi yapmış ve karşıma oturmuştu.

"Nasılsın? "

"İyiyim Ab...... Ihımm şey Yasin"

"Laf olsun diye sormadım Ela gerçekten nasılsın? "

"Bilmiyorum."

"Neden gelmedin dört sene Ela dört sene hiç mi merak etmedin özlemedin"

"Gelemedim"

"Neden Ela neden gelemedin? "

"Utandım. Çok utandım. Orda olmanın sebebi bendim benim yüzümden hayatın mahvolmıştu. "

"Bu umrumda değildi. Umrumda olan tek şey senin bana destek olman yanımda olmandı. Kevser'i bu kapıda degıl daha önce ögrenmeliydim. Aynı sekılde oda resimlerimle avunmak yerine beni tanımalıydı. "

"Kevser evet birde o var. En zor zamanlarımda basıma gelen en güzel şey oldu. Diğer yönden benim yüzümden basına gelenler belliydi ve şimdi o talihsiz geceden bir parçam vardı. Nikah kıymıştın. Kevser senin nüfusuna geçti. Babasız çocuğumu nüfusuna kaydettirdim demeye utandım. "

"Böylesi daha mı iyi oldu"

"Bilmiyorum."

"Şimdi ne olacak? "

"Ona babası olmadığını söyleyecek misin? "

"Onun babası benim Ela"

"Babaaaa hadı uyuyalım. "

"Uyuyalım babacım uyuyalım. "

Kevser'i tekrar kucagıma almıs ve salona geçmiştim. Yengem yatagı kurmuş ve sanırım odasına çekilmişti.

"Hadi bakalım prenses uyku zamanı"

"İyi ki geldin baba"

Karanlık salonda Kevser sağ koluma yatmıs mınık elleriyle beni sarmaya çabalar gibi elini üzerime atmıs uyuyor. Bense bos boş tavanı izliyordum. Resmen iki saatte baba olmuştum. Vardir bunda da bi hayir...

O gecenin üzerinden üç ay geçmiş benim eski odamı Kevser'e düzenledikleri için ben salonda yatıyordum. Genellıkle de Kevser yanımda uyuyordı. Ela mecbur kalmadıkca yanımda bulunmuyor konusmuyor hatta olduğum tarafa bakmıyordu bile... "Benim gülüşüyle huzur bulduğum Ela'yı bitirmişti yasadıkları... "

İki gün sonra Arda'nın düğünü vardı. İşleri kavramış gece saatlerine kadar marangoz da kalır olmuştum. Yengem aramış.

" Arda kardeşin sayılır oğlum hem Ela'nın oraya tek gitmesi yakışık kalmaz hadı gel hazırlan da geç kalmayın dügüne"

" Tamam yenge aklımda gitmemek gibi bı durum söz konusu değil. Siz hazırlanın benim esyalarım burda gelir sizi alırım. "

"Kevser uyudu oğlum siz Ela ile gidin"

"Tamam yenge Kevser hasta falan değil dimi? "

"Yok oğlum akşama kadar sokaktaydı annesi yıkayıp paklayınca mayıstı uyudu. "

Telefonu kapatmamın üzerinden iki saat geçmiş ortalığı toparlamış. Dükkanı kitlemiş çıkmıştım. Kapıyı vurdugumda yengem açmış.

"Hah geldin mı oğlum? "

"Geldim Yengem Ela hazır mı? "

"Hazır oğlum bak geldi bile hadi size iyi eğlenceler"

Ela siyah dizlerine gelen elbisesi ve açık bıraktığı saclarıyla kapıda belirmişti. Üç aydır fark etmediğim ayrıntıyı şimdi fark etmiştim. Ela dört yıl öncekı Ela değildi. O onsekız yasındakı genç kız değil şuan yirmi iki yasında genç güzel bir kadındı. En önemlisi mükemmel bir anneydi. Düsüncelerimi kenara itmiş ve "hadi gidelim" Demiştim.

Dügün boyu yanımdan ayrılmamış. Emin abi hadi bi hava alalım diyince Ela'yı Merve yengeyle bırakıp cıkmıstık.

-Demek hava alıcaz he abiii

+alıcaz tabi ya damat bey abilerine güzellik yapmiş. Gel

Birlikde yürümüş Emın abinin arabanın yanına gelmiştik. Bagajı açmış iki bira çıkartmiş bana uzatmıştı. İkişer bira içmiş sohpet etmiş içeri girmiştik. Keyfimiz yerindeydi. Kafamız hafiften cakırlaşmıştı. Bir saat daha kalmış takımızı takmıs dügünden ayrılmıştık.

Eve geldiğimizde o Keser'in odasına geçmiş bende salona girmiştim. Çok sürmemiş Ela'da elinde yatak yastıkla gelmişti. Yatagı kurmaya yeltenmişti ki "Ela" Dedim. "Hımm" Deyince "konuşalim mı? " Dedim. " Ne konuşucaz ki? " Dedi derin bi soluk almıs ve "herşeyi Ela merak ettiğim ve söylemek istediğim şeyler var? " Dedim. " Konusalım sor söyle anlat ne diyecek sen? "

-iyi misin Ela?

+iyi iyiyim neden ki?

-Gülmüyorsun konusmuyorsun. Dört sene öncekı Ela olmanı beklemıyorum ama bu Ela da olma

+Dört sene çok uzun süre degiştirir insanı

-Boşanmak istermisin? Evlenirken herşey aceleye gelmişti soramadım.

+Evlenirken soramadım barı boşanırken telafi edeyim mi dedin?

-Hayır belki dört sene de bişeyler değişmiştir birine gönlün kaymiştir diye sordum.

+Kimsede gönlüm falan yok kızım yeter bana istersen bosanırız benim için sorun değil.

-Boşanmak gibi bir talebim yok Ela senin varsa diye dedim.

+Yok

-iyi olmasın

+Ya sen birini seversen

-Karımla kızım yeter bana

+ben senin karın değilim

-Kim demiş onu

+Ben diyorum.

-Karım olduğunu sana ispatlamamı istermisin?

+Ne nasıl?

-Zamanı gelince ögrenirsin?

Son konuşma bu olmuş yatagı bile kurmadan çıkmıs odasına gitmişti.

Sonraki iki ay sıradan geçmiş, merve yengenin organize etmesiyle yeni evlilere ilk ziyaretimizi yapmıştık. Arda ev bulamayınca ailemin evini boşaltmış yerleşmelerin söylemiştim. Sabah yengem "dört senedir Tekirdağ'a gitmedim kardeşlerimi özledim . Bir ay gidip kalayım nasıl olsa Yasın burda aklım sizde kalmaz" demişti. Sonra yanlız kaldıgımız ilk fırsatta da "oğlum bu iş böyle yurumez nerde görülmüştür karı kocanın aylarca ayrı yattıgı siz evlisiniz yavrum günah ben Ela'yla da konuştum ben gelene kadar çözün bu işi " Demişti.

Yengem gideli on gün olmuştu. Bu gün Ela "evde bişey kalmadı pazar görülmesi gerek" deyince "para birakmistim yine bırakayım mi?" Dedim. "Yok da annem giderdi pazara , ben senelerdir hiç gitmedim." Dedi şaşırmıştım ne demek senelerdir pazara bile gitmemek. Tutamadım kendimi aynı soruyu onada sordum. "Sen ne zamandır evden çıkmıyorsun Ela pazara bile gitmeyecek kadar kendini eve kapatmak da ne demek ne kadar zamandır bu durum var." Dedim sesim istemsizce sert çıktı. "Şey sen gittiginden beri mecbur kalmadıkça cikmadim evden millet konusmaya yer arıyordu. Bende kabuğuna çekildim." Dedi. Derin bir nefes almış. "Öğleden sonra hazır ol gelip sizi alırım birlikde çıkarız konuşmaya cesareti olan varsa da konuşur . Bende görmüş olurum karımın adını ağzına almaya cesaret edecek kaç yiğit varmış." Dedim çıktım evden hala aklım almiyordu. Dört senedir evden çıkmamak da ne demekti . Yengem hakli olabilir Ela'nin eski haline dönmesi için önce beni kabullenmesi lazım beni kabullenmesi de evliligimizi yoluna sokmakdan geçiyordu. Ama ne yapacaktım nasıl yapacaktım işte onu bilmiyordum.

Öğlene kadar kafamdaki düşüncelerle bogusmus bir yandan da çalışmaya zorlamistim kendimi , öğlenden sonra çalışanlara çıktığını haber vermiş eve doğru yola koyulmuştum. Kapıda beni karşılayan yine küçük kızım olmuş "baba "diye çığlık atıp kollarıma koşmuştu. İçeri "Ela " diye seslenmiş oda gelince kızımı boynuma almış hadi diyerek yola çıkmıştık. Pazar iki sokak assagidaydi. Sessizce yurumustuk. Meraklı gözler üzerinizde dolanmisti. Birkaç kişinin fısır fısır konuştuğunu da fark edince bir elimle Kevser'i tutarken diğer alimle Ela'yi koltuğunun altına çekmiştim. Gerilmisti, farkındaydım ama alışması gerektiğini ikimizde biliyorduk. Bir kaç saat sonra elimizde poşetlerle dönüş yolundaydik. Çalan telefonla çantaları tek elime toplamis aramayı cevaplamistim.

Efendim Emin abi

.......

Abi yengem yok biliyorsun aklım evde kalır.

.........

Tamam Ela'ya bir sorayım duruma göre haber veririm.

............

Tamam abi haberlesiriz ....

İlgiyle bana bakan kadına şevkatle bakmıştım. Utanıp bakışlarını kaçırınca bir soluk almış ve konuşmaya başlamıştım.

"Emin abiyle Arda baliga çıkalım birazda demlenir sohpet ederiz diyolar. Biliyosun biz bir araya gelince zaman kavramini yitiriyoruz. Aklım evde kalır diyince "Merve yengende evde tek Arda'da eşini bize birakicak. Ela bacimda bize geçsin bu gece misafirimiz olsun "dedi. Kesin bişey demek istemedim sana sormadan ne dersin kalirmisin bu gece yengemle..."

"Kalalım anne kalalım yutfem Meyve teysem bana kuyabiye de yapay yoldur kalalım"

"Merve abla da müsaitse olur gider kalırım. "

" Tamam eve geçince tekrar arar sorariz Emin abiye"

Tekrar aranmış kalma işi kesinlik kazanmış evde ufak çaplı bir koşturma başlamıştı. Ela bı yandan evi toparlıyor bir yandan Kevser'i yıkayıp pakloyor diğer yandan gece için çanta hazırlamaya cabaliyordu. Yasin bu durumu ozlemekden zevk alsasa bı faydam olsun diye düşünerek ayaklanmış pazaedan alinanlari dolaba yerlestirmeye başlamıştı. İşleri bitince çekirdek aile evden çıkmış . Emin abilerinin evine doğru ilerlemeye başlamışlardı . Aynı mahallede iki sokak ötede olan eve gelmeleri çok uzun sürmemişti . Ela kapidan girerken Emin çıkmış . Bahçe lapisinda Arda'yi beklemiş oda gelince eşini eve bırakmış üç adam evden ayrılmıştı.

Bir yanda "acı veriyor yeni baştan sevmesi" nakaratı yanlilaniyor diğer diğer tarafta Emin abi " amina koyim hepimiz evliyiz niye zorla kendimize acı vektiriyoruz burda kapatın şunu " diye söyleniyordu. Kısa sürede de dediğini yaptırmış şarkıyı kapattirmisti.

Gece yarisina kadar yemiş içmiş sohpet etmiştik. Saat ne zamanki bir olmuş Arda ben karimsiz yatmam demeye başlamış.Emin abi de benim oğlumda bensiz uyumaz demeye başlamıştı. Oğlunun altı aylik ve anasının karninda olması dışında bir sorun yoktu. Sonuç olarak sallana sallana yola koyulmustuk.

Eve geldiğimizde Merve yenge önce birer kahve yapmış sonra hepimize bir oda tayin etmişti. Karısını alan odasına geçmişti. Odaya girdiğimde boş olan yataga gözüm kaymis sonra yer yataginda yatan kızımı görünce paniklemistim.

-Kevser düşmüş

+Sakin ol düşmedi biz yere yatak actik dağınık yatıyor diye

-usumez mi orda

+Yok usumez hava sıcak ama yatarken babam gelsin diye diye uyudu

-Yanina yatayım sabah sevinir

+Olmaz, yani akol kokuyorsun çok yaklasmasan daha iyi

-Haklisin , geç hadi bizde yatalım o zaman

+Birlikde mi?

-Evet Ela birlikde normal karı kocalar gibi yan yana

+Ama biz.....

Konuşmasına fırsat vermeden dudaklarimizi birleştirmiş. Nefes almadan öpmeye başlamıştım. Bilerek yada bilmeyerek bilmiyorum bir yerden sonra karşılık vermeye başlamıştı. Bu durumdan cesaretlenerek üzerindeki tek parça elbiseyi çıkartmış hala onu öpmeye devam ederken kendimde soyunmuş ve ikimizide yatakda yatar pozisyona getirmistim. Tüm bedenini hissetmek çok baskaydi. Bir ara bilincim yerine gelmiş olmalı ki geri çekilmiş "sadece uyuyalım" demiştim. Kalkmasına izin vermeden üzerimizi örtmüş gözlerimizi kapatmıştım. Sabah yanimdaki kipirtiyla uyandım. Uyandigimi fark etmeyen ela kalkmış giyiniyordu. Kevser hala uyanmamisti.

+Benim pantolonumu da ver hele hatun Kevser uyanmadan giyineyim.

Hitap seklimden olsa gerek kızarmış bozarmis ama pantolonumu vermişti. Giyinmiş geri yatağa uzanmistim.

+Saat daha çok erken gel biraz daha yatalım.

-Erken değil ki saat

+ Evdeki herkes uyuyor hatun yatmayip napcan gel işte, hem belki ben karımı sevmeye doyamadım.

Ela aldan mora dönmeye başlamıştı. Annesinin tembihleri kulaklarinda çinlayinca derin bir nefes almış Dönmüştü kocasının isittiği döşege

-Ela, bizim kanepeler çok eskimiş yayları batıyor insana

-Eskimiş mi? Daha ikinci senesi dolmadı bile nasıl eskimiş yenisini mi alsak

+ Yenisini almak değilde ben artık senin yanındaki yatsam bidaha masrafda yapmamış oluruz

-Benim odam da mı aynı yatakta mi?

+Evet aynı yatakta Ela normal evli insanlar gibi

+Ama biz...

-Biz evli ve çocuklu bir aileyiz Ela , Kevser küçük biseyleri kavrayamadigi için sağda solda babam kanepede uyuyor orası onun odası diyormuş. Tatsız durumlar yaşadım. Tekrarlansin istemiyorum.

Sormamisti genç kız ne oldu ne yaşadın diye... Zira annesi gitmeden olani anlatmis olması gerekeni de belletmişti.

"Yasin hapse girmeden önce mahallede uzaktan uzağa bakistigi bir kız vardi Füsun Yasin aniden evlenip sonra akraba ziyareti diye mahalleden ayrılınca perişan olmuş. Peşine hapis haberi gelince kendince Ela'ya düşman olmuştu. Evlenmiş gitmiş .Bir kaç ay önce de boşanmış mahalleye dönmüş ondan kısa süre sonra da Yasin gelmişti. Başlarda çok adını duymasam da son zamanlarda eve gelen kadınlar olsun annem olsun ismini sık sık duyar olmustum. Annem memlekete gitmeden bir kac gün önce marangoz haneye gitmiş. Yasin önce müşteri olarak geldigini düşündüğü için ilgilenmiş . Bir süre sonra gitmiş . Ondan sonra sürekli mesaj yazmış. Mesajların ana konusu Yasine olan ilgi alakası, gerçek olduğuna inanmadığı evliliğimiz , karısıyla yani benimle mutlu olmadığı ve isterse mutlu bir beraberlik yasaya bilecekleri .... Gibi seylermis. Yasin annemi kenara çekmiş durumu anlatmış . Annem önce Füsun'un annesiyle konuşmuş mesajları göstermiş o cephe hallolunca da bizi kaynasmamiz için başbaşa bırakıp gitmişti. Giderken de kocana yakin dur demeyi ihmal etmemişti "

Düşüncelerinden kendisine seslenen kocasıyla sıyrılıp"şey tamam yani olur odada kalırsın daha iyi olur "diye sacmalamistim. Aldığı cevap keyfini yerine getirmiş olmalı ki beni göğsüne bastırdı ve saçlarımı öptü....

Oy yorum ve önerilerinize açığım...

Devam edecek ✓

Continue Reading

You'll Also Like

18.9K 1.1K 18
Yazdığım hikâye tamamen benim kendim yazdığım kurgumdur benden habersiz çalınıp yazılırsa gerekli yerlere bildirilecektir
12.1K 1K 12
HABER İÇİN KÖYE GİDEN GÜLFEM NERDEN BİLEBİLİRDİ ORADA YAŞAYACAKLARINI
5.7M 262K 86
0537******* ; Yanıyorum Akif 0537*******; Söndürelim mi? Başlama Tarihi: Aralık 2021
6M 404K 84
Bilinmeyen: Portakallı olsun. Ekin: Ne? Bilinmeyen: Süt diyorum, portakallı olsun. Ekin: Hangi galakside böyle bir ürün var acaba? Bilinmeyen: Bilemi...