ALTIN ASALI EJDER

By Cansu0017

12.3K 1.8K 740

Düşünün ki; anneniz gözlerinizin önünde ölmüş, Dünya'da yapayalnız kaldım derken, bir anda babanızın yaşadığı... More

1. BÖLÜM "SONUN BAŞLANGICI"
2. BÖLÜM "GİZEMLİ AKRABALAR"
3. BÖLÜM "TOPARLANMA VAKTİ. BU DÜNYA'DAN GİDİYORUZ"
4. BÖLÜM "KAPI GEÇİŞ AYNASI"
5.BÖLÜM "GİZEMLİ GEÇİT MEYDANI"
6.BÖLÜM "ANNEM Mİ? MAALESEF O, BİR CADI."
7. BÖLÜM "SİHRİMİNİLER"
8. BÖLÜM "MERHABA, ZÜMRÜDÜANKA ÜLKESİ"
9.BÖLÜM "SIKI TUTUNUN. UÇAN HALIYA BİNİYORUZ"
10.BÖLÜM "EVİM EVİM, GÜZEL EVİM"
11. BÖLÜM "YENİ BİR HAYAT, YENİ BİR AİLE"
12. BÖLÜM "BİR KRALIN KIZI OLMAK"
13. BÖLÜM "KARA BRONZ KÜRE"
14. BÖLÜM "ZENCEFİL"
15. BÖLÜM "BİR PRENSESİN ODASI NASIL OLUR ACABA?"
16.BÖLÜM "BİLGİÇ MODACI AYNA"
17. BÖLÜM "TAÇ GİYME TÖRENİ BALOSU"
18. BÖLÜM "3 HARF, TEK HECE: AŞK"
"19. BÖLÜM "KARDEŞ Mİ? DÜŞMAN MI?"
20. BÖLÜM "KAF KRALİYET AKADEMİSİ"
21. BÖLÜM "OKUL ZİLİ ÇALMAK ÜZERE"
22.BÖLÜM"SİHİR OKULU BAŞLADI"
23. BÖLÜM "İLK AŞK, OKYANUS"
24. BÖLÜM "SİHİR OKULUNDAKİ ÖĞRETMENLER"
25.BÖLÜM "YENİ ARKADAŞLIKLAR"
26.BÖLÜM "PEMBE AY DENEYİ"
27. BÖLÜM "ANTEP FISTIĞI AĞACI KORUSU"
28.BÖLÜM "CaSiPeKa TURNUVALARI"
29.BÖLÜM "GİZLİ SAKLI PLANLAR"
30.BÖLÜM "İHANET"
31.BÖLÜM "ÇOK BİLİNMEYENLİ DENKLEM"
32.BÖLÜM "CADI KAPANI"
33.BÖLÜM "YAKLAŞAN TEHLİKE"
34.BÖLÜM "SAVUNMA HAZIRLIKLARI"
35.BÖLÜM "YAKUT"
36.BÖLÜM "BALO HAZIRLIKLARI"
37. BÖLÜM "SAHNE SIRASI KARAMEL'DE"
38.BÖLÜM "KARAMEL'İN BALO HAZIRLIKLARI"
39.BÖLÜM "CADI KARADUL"
40.BÖLÜM "TUZAK"
41.BÖLÜM "ANNEM ÖLDÜ. AMA KOKUSU YANIMDA..."
42.BÖLÜM "KORKUNÇ GERÇEK"
43.BÖLÜM KARAMEL'İN HİSLERİ
44. BÖLÜM "JALE'NİN PENCERESİ"
45. BÖLÜM "AKLIMA BİR FİKİR GELDİ"
46. BÖLÜM "BALIK YEMİ YEDİ"
47.BÖLÜM "SAVAŞA ÇEYREK KALA"
48.BÖLÜM SEN,BENİ NASIL ALDATIRSIN?
49.BÖLÜM "SAVAŞ BAŞLADI"
50.BÖLÜM KANA BULANAN GÖKYÜZÜ
51.BÖLÜM ZÜMRÜDÜANKA SAVAŞI KAYBETTİ
52.BÖLÜM KRALIN GÖZYAŞLARI
53.BÖLÜM ZİNDAN
54.BÖLÜM KRALIN AŞK HİKAYESİ
55.BÖLÜM GİYOTİN
56.BÖLÜM ÇARESİZ KRAL
57.BÖLÜM KRALİÇE KARAMEL
58.BÖLÜM TAŞ DAĞI
59.BÖLÜM BİZ NEDEN AYRILDIK SENCE?
61.BÖLÜM BENİ AFFET BABA
62.BÖLÜM ALTIN ASALI EJDER ÖLDÜ
63.BÖLÜM ESKİ ÜLKEDE YENİ DÜZEN
64.BÖLÜM KRALİÇE ALTIN ASALI JALE
65.BÖLÜM FİNAL

60.BÖLÜM ABLAMI RAHAT BIRAKIN!

88 11 4
By Cansu0017

     Görkemli şölen devam ediyordu. Hoparlörlerde yankılanan cadılara özel müzikler, çeşit çeşit yiyecek stantları, havada uçan rengarenk balonlar, ağaçlarda renk renk ışıklar ve sokakta dans eden Lamippaslılar... Tabi ki buna ek olarak yeni Kaf Ülkesi'ne alışan Zümrüdüankalılar da vardı. Periler ve bazı sihriminiler özlerini kaybetmişti. Hele periler, kanatlarını açmamış olsalar peri oldukları dahi belli olmayacaktı. Simsiyah kıyafetleri, tavırları ile adeta cadı gibiydiler. Aralarında ilerlerken beni saygı ile selamlıyorlardı. Kraliyet salonuna geldiğimde hepsi önümü açmış,"Kraliçe Karamel geliyor!" diye sevinç çığlıkları atıyorlardı. Ben bu saygıyı kaybedeceğim için hem üzülüyor hem de kızıyordum. Adımlarımı taht bölmesine yöneltirken Kraliçe Gece tam karşımda duruyordu. Gece kadar karanlık giyinmiş, saçlarını toplamış, giydiği siyah dik yaka deri pelerini ve simsiyah makyajı ile adeta varlığını gösteriyordu.

     Siyah dudakları ile bana sahte bir gülcük attı ve, "Hoş geldin yeni kraliçem. Hasta olduğunu söylemiştin" dedi sahtekar. Ben oyunumun bozulmaması için aynı sahte gülümseme ile ona karşılık verdim. "Hoş buldum kraliçem, ufak bir iyileştirme sihri ile midemdeki rahatsızlığı giderdim ve halkımın yanına geldim" dedim ve şölendeki yerime oturdum. Kafamdaki plan için ondan izin istemeye niyetim yoktu. Onun ufak ve kirli oyunlarını başına yıkacaktım. Şölenin tam da ortasında ayağa kalktım ve elimle üç defa alkış yaptım. O anda herkes eğlencesini bırakıp bana baktı. Çünkü taht tepede olduğundan ses yankı yapmış ve tüm saray bu sesi duymuştu. "Sevgili Kaf Dağlılar. Size bugün için bir teklif yapacağım. Savaşı kazandık. Barışı sağladık. Şimdi dilerseniz ölmüş nice Lamippas ruhlarını analım. Binlerce kralımıza, kraliçemize, ve bu uğurda ölen nice Lamippaslılara bir teşekkürü borç bilmeliyiz sevgili Kaf Dağlılar" dedim. Dışarıdaki herkes güçlü bir sesle, "Haklısınız kraliçem" diye bağırdılar.

     Ben elimi bir kez daha çırparak, "Sevgili halkım, şafak sökerken hepimiz kıyafetlerimizi giyelim.Periler ve sihriminiler için kıyafetler tarafımca hazırlanmıştır. Sarayın önünde dağıtılacaktır. Kırmızı kolyelerimizi takalım. Hem artık bence Kaf Dağı'nın simgesi de bu kolyeler olsun. Bilindiği gibi yeni bir simgeye ihtiyacımız da olacak" dedim. Hepsi hep bir ağızdan, "Çok yaşa Kraliçe Karamel!"diye bağırıyorlardı. Ben sözlerime devam ettim. "O zaman sevgili dostlarım, şafak sökerken ne kadar Kaf Dağlı varsa herkes törenimize davetlidir. Hepiniz kostümlerinizi giyin ve elinizde mumlarınızla törenimize katılın. Töreni yönetme onurunu baş kraliçemiz Kraliçe Gece hak etmektedir" dedim.

     Kraliçe Gece şaşkın bir şekilde ayağa kalkarak, "Tebrik ederim yeğenim çok iyi düşünmüşsün. O zaman şafağa kadar şölene devam sevgili Kaf Dağlılar. Şafakta törenden sonra evlere dağılıp dinlenme zamanıdır" dedi ve yerine oturdu. Kulağıma,"Bunu daha önce benimle paylaşsan ben de böyle hazırlıksız yakalanmazdım. Neden tek başına kalkıp konuşmaya başladın?" dedi. Ben,"Bir sebebi yok. Senin de hoşuna gideceğini bildiğimden bir an önce açıklama yapmayı tercih ettim. Hem biliyorsun pembe ayda o kadar kayıp verdik. Bir tören şart olmalı" dedim. Kraliçe Gece, "Haklısın. İyi düşündün. Bu, halkı da saraya bağlar. Aferin Karamel" dedi. Ama halkın beni alkışlamasından rahatsız olduğu,yapılan teşekkürlere sertçe bakmasından belli oluyordu.

     Kraliçe Gece alaycı gülüşü ile bana baktı ve yılan gibi tıslayarak, "Baban ve sevgili kız kardeşinin durumunu merak etmiyorsun galiba" dedi. Ben, "Evet aslında çok merak ediyorum. Ama şölenin heyecanından aklıma gelmemiş olacak. Nasıl, her şey yolunda gidiyor mu bari?" dedim ve sonra kraliçenin yanına bakarak, "Kıvılcım nerede? Onu göremedim" diye ekledim konuyu değiştirmek için. O da, tam bir cadı kahkahası atarak, "Merak etme tatlım her şey son derece yolunda. İçin rahat olsun. Kıvılcım için de biraz bekle benim küçük kraliçem" dedi donuk bakışlarla. Sonra ayağa kalktı ve ellerini çırptı. "Evet, sevgili Kaf Dağlılar. Şimdi size yüzyılın filmini göstereceğim. Bilet vermeden izlenebilecek bu filme hepiniz davetlisiniz. Filmin başrol oyuncusu kim? Sizce kim olabilir?" dedi. Hepimiz merakla ona bakıyorduk. Kaşlarını çatıp yılan gibi çatallı dilini dışarı çıkararak, "Tabi ki Kral Altın Asalı Ejder" dedi. Ben anlamıştım. Eziyet görüntülerini gösterecekti. Hayır! Buna nasıl katlanacaktım? Ellerimi yumruk yaptım ve mümkün olduğu kadar üzüntüme hâkim olmaya çalıştım. Kraliçe Gece konuşmaya devam etti. "Evet" dedi, "Size şimdi vaat ettiğim eziyeti göstereceğim. Hepiniz rahatlayın ve yüzyılın filmini izleyin" dedi ve yerine oturdu.

     Kraliçe Gece,bana dönerek sahte bir gülücükle,"Şimdi tatlım, o zavallı babanın ve kardeşinin nasıl durumda olacağını göreceksin. Belki sen ne de olsa babandır diye eziyet çektirmek istemezsindir diye bu mühim görevi biricik kuzenine verdim. Şimdi o zavallıların ne durumda olduğunu uygulamalı olarak göreceksin" dedi. Kalbim ağzımda atıyordu sanki. Bu kadın ne yapmıştı! Babamı ve Jale'yi,Kıvılcım kamçılayacak ve ben bu duruma seyirci kalmak bir yana alkış tutmak zorunda olacaktım. Acı bir gülümseme ile, "İyi düşünmüşsünüz" diyiverdim. Ve ışıklar bir anda gitti. Önümüzde dev bir ekran belirdi. Görüntü açıldığında şok olmuştum. Babam ve Jale kollarından ve ellerinden yakut zincirlerle zindana bağlanmışlardı. Bulundukları yer çok kirliydi. Kenarda pis bir tuvalet hariç hiçbir şey olmayan bu odada, yerde kan izleri bulunuyordu. Kıvılcım, "Selam size Kaf Dağlılar" diye bağırdı.Herkes mutluluktan delirmiş bir şekilde Kıvılcım'ı alkışlıyordu. "Şimdi size anneciğimin de dediği gibi çok kıymetli bir film göstereceğiz, bu film yılın filmi" dedi.

     Kırmızı deri bir tayt giymiş, üzerine deri siyah askılı bir bluz ve siyah saten bir pelerin takmış olan Kıvılcım, saçlarını da tepesinden toplamıştı. Elinde eski usul bir kırbaç duruyordu. Yerdeki kutu dikkatimi çekmişti. Yerde, kırmızı renkli parlak bir kutu duruyordu. Kıvılcım elindeki kırbacı babamın açık olan sırtına vurdu. Babamın ağzı burnu kanamış, halsizlikten iki dizinin üzerine düşmüştü. Kırbacı yiyince bağırmadı. Sadece acı ile dudaklarını ısırdı. Benim gözlerim dolmuştu. Bu görüntüye katlanmak çok imkânsızdı. Sonra Kıvılcım bir kırbaç da Jale'ye vurdu. Jale'yi sevmesem de o anda içimden, "Ablamı rahat bırakın!" diye bağırmak gelmişti. Jale'nin dizleri paramparça olmuş, kolu yeni vurulan kırbaçtan kanıyordu. Kıvılcım, "Şimdi daha da renklendirelim ha" dedi ve kırmızı parlak kutuyu eline aldı."Acaba burada ne var siz biliyor musunuz?" dedi babam ve Jale'ye.

     Sonra Jale'nin saçını çekti ve bir canavar gibi, "Sen biliyor musun seni çirkin peri kızı?"dedi. Babam, "Onu rahat bırak!" diye bağırdı. Kıvılcım, "Kes sesini ihtiyar! Demek sen daha meraklısın. O zaman sıra sende" dedi ve kutuyu açtı. Kutudan çıkan şey korkunçtu. Bir kırbaç ama ucunda yakutla bezeli demirleri olan, vurdu mu deriyi soyan bir kırbaç. Kıvılcım,elindeki kırbacı yere atıp konuşmasına devam etti. "Şimdi sayın Kaf Dağlılar biraz da bu oyuncağımızı deneyelim ne dersiniz?" dedi. Korkunç bir çığlık yükseliyordu. Hepsi sanki yamyam gibi öfkeye aç şekilde "Vur vur kanasın! Kralın derisi kanasın!" diye bağırıyorlardı. Ben buna izin veremeyecektim. Gözlerim dolu dolu oldu.Kraliçe Gece alaycı bir sesle, "Ne o yoksa ağlıyor musun? Ah canım! Vicdana mı geldin" dedi. Ben sert bir bakışla,"Bence bu kadarı kâfi" dedim. Kraliçe Gece, "Sen çıldırdın mı! Bu filmin en güzel yeri" dedi.

     Onu dinlemedim ve ayağa kalkarak ellerimi çırptım. "Sevgili Kaf Dağlılar bence bu kadar eziyet yeter. Zaten buraya eziyet izlemeye değil, şölen yaşamaya geldik" dedim. Hepsi hep bir ağızdan itiraz ettiler. Ben elimi çırptım ve çok gürültülü bir müzik açtım.Avlunun ortasına geçtim ve deli gibi dans etmeye başladım. Çok hareketli ve kıvrak bir şekilde dans ediyor, on saniyede bir etrafımda hızla dönerek kıyafet değiştiriyordum. 15 dakika çeşitli müzik türlerinde tek başıma dans ettim. 20. dakika da yavaş bir müzik açtım ve karabüyücülerden birini dansa kaldırarak herkese dans etmesini öğütledim. Sonunda ortamı dağıtmıştım. Herkes, babam ve Jale'yi unutmuş; romantik müziğe kendisini bırakmıştı. Ama Kraliçe Gece her şeyi anladığını ifade eden bakışlarla bana bakıyordu.Ah şu şafak bir olsaydı.

     İçim kan ağlaya ağlaya şölende çok da meraklısıymış gibi dans etmiştim. Hem ruhum hem de ayaklarım ağrıyordu. Neyse ki şafağa az kalmıştı. Kaf Dağlılar birer ikişer kıyafetlerini giyip geliyorlardı. Kraliçe Gece bunu görünce şöleni kesti. "Evet sevgili kardeşlerim, şimdi kıyafetlerimizi giyelim ve ruhları anma törenine başlayalım" dedi. Beni ve Kıvılcım'ı da yanına alarak saraya yöneldi. Giderken, "Sen ne güzel dans ediyorsun öyle! Benim sevgili yeğenim" dedi. Ben sahte bir gülümseme ile, "Sizin filminizi gölgede bıraktı ama" dedim. Kraliçe Gece, "Bizim filmimizi hiçbir dans gölgede bırakamaz tatlım. Sen içini ferah tut. Bu film çok izlendi. İkincisini de yapacağız" dedi.

     Kıvılcım, "Ah anne çok komiksin. Nereden buluyorsun bu esprileri?" dedi. Gece, kızına sarıldı ve bana bakarak; "Ama umarım ikinci filmi de seni ağlatmaz tatlım. Çünkü bir komedi filmini aşk filmi gibi ağlaya ağlaya izledin" dedi. Ben, gözlerimin şölen için sıkılan pırıltıdan alerji olduğunu, yoksa bir şey hissetmediğimi söyledim. Kraliçe Gece inanmadığını ifade eden bir bakışla bana yukarıdan bakarak, "Biliyorum tatlım" dedi ve giyinmek için odasına yöneldi.

Herkese merhaba değerli arkadaşlar.

Sonunda Karamel doğru olanı yapmaya başladı.

Peki acaba başladığı bu yolda başarılı olabilecek mi?

Gelecek bölümde görüşmek üzere.

Okumaya ayırdığınız vakit için teşekkürler. 

Continue Reading

You'll Also Like

2.9K 102 16
Başımı güçlükle kaldırdım. Korkuyordum, deli gibi korkuyordum. Bana acımasızca bakan heyete gözlerim değdi. Ortalarında olan adam ile nefesim kesild...
1.5K 201 17
Buraya aylarca bölüm gelmezse: @elodienn adlı hesabımdan devamını yazacağım. gizli numara: ya bi defolun artık şu ülkeden gizli numara: suryelisi af...
10.8K 835 6
"Neler oluyor?" Frene bastığımda arkamdaki araçlarda benimle birlikte durmuştu. Arkamızda silahlı adamlar önümüzde roketatar, bunların tam ortasında...
3.1K 336 16
"Mayıs 1910'da, Arnavutluk'ta çıkan isyanı bastırmak üzere düzenlenen harekâtta, Harbiye Nazırı Mahmut Şevket Paşa'nın yanında görev aldı. 6 Eylül 19...