Kızıl Kaplı Defter

By bnmsevdam

35.1K 654 825

Her başlık bir hikaye olacaktır More

OyuncakBebek✓
TesadüfAşk✓
Varmisin? (1)
Varmisin?(2)
KomşuKizi✓
Varmisin?(3)
varmisin? (4)
Sürtük✓
BizimSırrımız(1)
BizimSırrımız(2)
DilaKiz✓
BizimSırrımız(3)
KurtDereli(1)
KurtDereli(2)
KurtDereli(3)
KurtDereli(4)
KimLanBuKara(1)
KimLanBuKara(2)
KimLanBuKara(3)
KimLanBuKara (4)
donör1
Donör2
Donör3
Küçük Karım 1
Küçük Karım 2
Ağa /b&b/
Nazende 1
Nazende 2

BizimSırrımız(4)

528 18 11
By bnmsevdam

Herşey alt üst olmuş bir kaç ayda önce evlenmiş sonra yanlız bir baba olarak kucağında bir bebekle kalakalmisti Dağhan... Behice doğumdan sağ çıkamamış kızını ise Dağhan ağaya emanet etmisti. Daha cenaze bile defnedilmeden toplanan ağalar ise kendi kafalarinca karar almışlar ve Sare'yle evlenmesini uygun gormuslerdi.

Kızımı anneme emanet etmiş Asaf ve Kayhan'la yola çıkmıştım. Toplantının yapıldığı konağa girdiğimiz anda etraftaki uğultu kesilmiş sanki nefesler tutulmuştu.

"Hangi kendini bilmez Sare bacimla benim için utanmadan arlanmadan nikahlansinlar lafını ortaya attı" diye kukredim. Kimseden çıt çıkmıyordu. "Kim dedi dedim laaaan!"

"Madem bacindir nikahına almassin o zaman himayende de tutamazsın Dağhan ağa nikaha razi olacak bir sürü kişi var bırakacaksın oda evini bilecek kapatma gibi kimin kullanacagi belli olmayan konakta tutmayacaksin." Bu cümleyi söyleyen kişi enderunluydu ve cümlesinin bitmesiyle üzerine atlayan Kayhan sayesinde ben elimi pisliğe sürmekten kurtulmuştum.

Ben konuşmadan ortama dalga dalga yayılan ses Kayhan'dan başkasına ait değildi.

" Sare benim nikahına girecek bu böyle biline bir daha da hiç bir kendini bilmez onun adını destursuz zikretmeyecek. Ben canım ne vakit isterse o vakit toyda kurarım koynumada alırım. Bir daha da bu konu açılmayacak."

Bu sayede Kayhan ve Sare 'nin Nısanıda duyurulmuştu.

Sinirle ordan ayrılmış koç konağına girdigimiz an Kayhan'in üzerine atladım. "Beynini siktigim ben kızın hayatı kararmasin diye kendimi sikerken kalkıp nikahına alırım demek nedir. Niye yaptın lan niye korumak için mi bı akıllı senmisin mal ben bilmiyormuydum hikahima alıp milleti susturmayi..."

"Sevdiğim için yaptım Dağhan ağa sevdigimle kardeşimin adı bir anilinca dayanamadigim için yaptım. Yaptığımdan da pişman değilim . Sare! Sare!"

Genç kız ne olduğunu anlamaya çalışır gibi ağlamaktan kan oturmuş gözleriyle izliyordu avludaki adamları kendi adı zikredilince bir adım öne çıkarak Kayhan'a cevap vermişti.

Efendim

Allah'ın emriyle sana talibim Sare okulun bittikten sonra benimle evlenir misin?

Şok olmuştu genç kız. Tüm konakta aynı durumdaydı fakat o farkedecek konumda değildi.

İlk gördüğüm andan beri aklımdasın Sare bu saaten sonra saçının teline zarar gelsin istemem yanımda ol isterim Allah şahit okulun bitene kadar abi gibi baba gibi arkadaş gibi destek olur herşeyin en iyisi için çabalarım ama bana evet de ne olur?

Sare Dağhan ağaya çevirmiş bakışlarını " abim nasıl uygun görürse " demişti.

Dağhan "tamam abim sen odana çok dinlen akşam yemekte tekrar konuşuruz." Demiş. Odasına giden Sare'nin ardından herkes dagilinca koç erkekleri Mirza önderliğinde çalışma odasına geçmişlerdi .

"Neler olduğunu hangimiz anlatacak" dedi Mirza

Asaf boğazını temizleyerek bu görevi üstlenmiş. " Cenazeyi defnetmeden önce aşiret haber göndermiş Sare için Dağhan'la nikahlansin diye... Cenazeden sonra apar topar ayrıldık zaten sende gördün. Dağhan bu kararı kabul etmediğini söyledi Sare bacimdir dedi. Kayhan da " Sare benim nikahima girecek canim ne zaman isterse o zaman toy kurarım dedi. O laftan sonra konu kapandı zaten. Bide Kayhan enderunluydu dövdü ." Dedi.

Aşiret toplantısında aşiret agasini dovmekde neyin nesi?

O serefssiz kızı konakta kapatma olarak tutuyorsunuz iması yapti az bile yaptım .

Kayhan haklı baba o dövmese ben vuracaktim.

Yeter...!

Asaf ağalığı sen devam ettiriyorsun.

Dağhan şirket işlerini sen devral Asaf'da yardım eder.

Kayhan yarından tezi yok Sareyi alıp İstanbul'a gidiyorsun okulu bitene kadar orda kalın o surecde de kızı evlenmeye ikna et...

Daghan'da Kayhan'da onaylar miriltilar çıkartırken Asaf huysuzca kipirdanmis ve "baba ben ağalığı devam ettirmek istemiyorum. Sende biliyorsun sağlık sorunlarım var ve çocuğumun olup olmayacagi belli değil ben Zaria'nin üzerine kuma getiremem."

Buna bende müsade etmem ama zamanın ne getireceğini de bilemeyiz. Sen en adaletli şekilde agaligini yap gerisi gelir...

40 gün sonra ...

Zaria'dan...

Cisil anne bebek hasta olunca onunla hastanede kalmıştı. Kayhan ve Sare İstanbul'a gitmiş. Konak iyice issizlasmisti. İçim bunaliyor napacagimi bilemiyordum. Zeynep arayınca telefonu can simidi edasıyla kapmış kulağıma götürmüştüm. Karşıdan gelen naif ses huzursuzluğumu dağıtmış bı nefes almıştım. Laf lafı açmış genel konumuz olan Zeynep ve evliliğine değinmiştik. Akıllı görümcem kocasına sirnasiyor sirnasiyor iş birlikdelige gelince kocası adım atmadığı için tikaniyordu. Adam açık bir davet bekliyor buda kendine yedirip o daveti karsi tarafa sunmuyordu. Zira adam haklıydı birlikdelik konusunu açtığında atak geçirmiş doktorluk olmuştu.

Aklıma gelen hin fikirle "konak çok sessiz bunaliyorum.

Behram 'a sorsan yarın işi yoksa Dağhan abinin dağ evine gitsek mangal falan yakardık eglenirdik. " Dedim Zeynep'ten gelen onayla bende Asaf'i mi aramak için telefonu kapatmıştım.

Ömrüm beni kırmamış Behram'lar uygunsa gideriz güzelim demişti.

Cisil'den...

Behice vefat etmeden bir kaç gün önce bana herşeyi anlatmış. Güneş'in gerçek babasının vefat ettiğini ikisinide Dağhan ağaya emanet ettiğini söylemişti. "Korkuyorum" demişti. "Korkuyorum Cisil anne o dogumdan sağ cikamamakdan korkuyorum kızımı kardesimi bir baslarina bırakmaktan korkuyorum. Ola ki sağ çıkamam bana annelik etmiş kol kanat germiş birisini kandırmış olarak o çukura girmek istemiyorum. En başta gerçekleri soylemedigim için beni affet "demiş ellerime sarılmış defalarca öpmüs ağlamıştı bu durumu hamilelik hassasiyetine vermiş. Dağhan'im la bir defa daha gurur duymuştum. Benim yetiştirdiğim evladım o adamin yolundan gitmemişti.

Güneş 15 günlük olmuş buldugumuz hiçbir süt anneyi kabul etmemişti. Assagi köyden haber gelmiş süt anne var denmişti. İşin aslını öğrenince hiç ayagim çekmese de el mecbur bu sabi için yola çıkmıştım.

Kadın 23 yaşında üç ay önce evladını toprağa vermiş yaralı bir anneydi. Şimdi evladını kaybetmişsin gel bu bebeyi emzir demek yük oluyordu bana ama anlatılana göre kızın maddi yönden yardıma ihtiyacı vardı. İki defa daha gebe kalmış bebekleri yaşamamış son bebeği sağ saglim doğdu derken vefat edince kocası olacak şerefsiz kızı bosayip anasının babasının kapısına atmış. Hepsi bir lokma ekmeğe muhtaç bı çare insanlarmis. Haliyle kızcağız kendini yük görür olmuş yengesinin ceneside susmaz kıza etmediğini bırakmazmış. Çok üzüldüm duyduğum öğrendiğim herşey çok üzdü.

Kızın evine gelince arabadan inmeden kahyadan rica etmiş kızı yanıma cagirtmistim. Zira ilk eve girseydim kızın rızası olmasada zorlarlardi buna vicdanım el vermezdi. Güneş kucağımda battaniyede uyuyordu. Tek temennim kızın süt anne olmayı kabul etmesi ve Güneş'in kadını emmesiydi. On dakika sonra kız gelmiş kahyanın açtığı kapıdan arabaya binmiş ve yanıma oturmustu

Hoş geldin kızım

Hoş buldum hanımım asıl siz hoş geldiniz. Buyrun eve geçelim.

Geceriz kızım acelesi yok önce seninle baş başa konuşmak istedim. Buraya geliş sebebini biliyorsun değil mi?

Biliyorum hanımım

Yaran tazedir kendi evlatlarımın tırnakları kırılsa içim gider kendimi senin yerine koymayı yüreğim kaldırmaz. O yüzden önceden rizaligini almak istedim. Razimisin. Eger torunumu her kucağına aldığında yaran daglanacaksa canin aciyacaksa ben bu vebale giremem. Ama dersen ki Cisil ana onu kaybettigim yavrumun yerine koyarım sarar sarmalarim evladım bilirim. Son nefesine kadar istediğin sürece onun yanında olmanı rahat ve refah içinde yasamani sağlarım.

Benim birilerinin beni sevmesine koşulsuz sevmesine ihtiyacım var. Birilerinin bana ihtiyacı olduğunu bilmeye ise yaradigimi hissetmeye yaşamak için sebeplere ihtiyacım var. Ben hiç bir yere sigamiyorum. Kokusunu bir defa aldığım yavrumun hasreti dayanilacak gibi değil hanımım. Kızım daha bir ismi bile olmadan melek oldu. Üç aydır o bir defa giyindigi zibiniyla yaşıyorum. Eğer siz kabul ederseniz ben ona ana olurum hanımım ..

Hadi o halde içeri geçelim. Hem Güneş'le tanış hem emzirmeyi dene daha önce kimseyi kabul etmedi. Bende o arada ailenle konuşurum. Güneş seni kabul ederse eşyalarını toplarsın birlikde ayriliriz burdan

Beni onaylamış araçtan inmiş eve geçmiştik. Salona buyur edilince kızın annesi ve yengesiyle tanışmıştım . Oturduğum yerden kızı yanıma çağırmış Güneş'i kollarına bırakmıştım. Amacimi anlamış olmalı hemen bize arkasını dönmüş yakasından siyirdigi göğsünü Güneş emsin diye ona sunmuştu. Bir kaç saniyelik sessizlikten sonra odada yankılanan "coop cop" sesleriyle içim huzur dolmustu. Güneş karnını doyurup uykusuna geri dönünce sen eşyalarını topla kızım demiş o odadan çıkınca

Asiye hanım, Kızınız artık bizim konakta kalacak. Sürekli sizi ziyaret edemeye bilir. Pek tabi istediğinizde siz ziyerete gelebilirsiniz. Konakta kaldığı sürece sigortalı maaşlı bir çalışan olacak. Ayrıca sizede aylık belli bir yardım yapılacak. Onun dışında bu evde kiraciymissiniz .

Evet hanımın bir karış toprak almak nasip olmadı şu fani dunyada ama bu halimize de bin şükür ...

Çok şükür Asiye hanım çok şükür. Süt bedeli olarak bu evi kızınız için aldık. Ev artık sizindir. Oğlumun tek şartı tapuda sizin adınıza olması size kızınız adına olursa ve duyulursa bu durum yanlış anlaşılıp carpitila bilir.

Allah razı olsun hanımın Allah ne muradiniz varsa versin rabbim torundan yana yüzünüzü güldürsün.

Amin Asiye hanım amin. Peki sizin bı istek arzunuz var mı?

Kadın bana cevap vermeden gelinine dönmüş "kızım misafirimize bı kahve taşırda gel" dedi. Bunu yanlız kalmak için yaptığını anlamıştım. Gelin odadan çıkar çıkmaz.

Senden tek isteğim abisi ve yengesini kızıma yanastirma hanımım ben beyimin ikinci esiyim. Evlendigimde oğlum on yasindaydi ne beni ne Nazar'i benimsemedi. Karısı da o da kızımı ezmekden zevk alırlar. Senden tek ricam bu kızımı ezdirme...

Emrin başım üstüne Asiye hanım şimdi izninle kalkalım. Nazar bu ay konağa ve düzene alışsın bir daha ki ay ellerimle yanına getiririm. Gözün arkada kalmasın kapım sana hep açık istediğin zaman haber yollamam yeter ben seni aldiririm.

Allah razı olsun hanımın...

Zaria'dan....

Asaf'ım için yaptirdigim macun Behram enişteye nasip olmuş o macunu kattigim tatlının büyük çoğunluğunu o ve Zeynep yemişti. Ebe kadına kadınlara etkisi olur mu diye sormamistim ama eğer etkisi varsa bu gece halvet kaçınılmazdı.

Sevgili kocamında bu akşam tatlı yemiyesi tutmuş beni deli etmişti. Neyse ki akşam saat 9 gibi anca çay tatlı servisini yapmış yiyen odasına geçmişti. Oda dediysem biz salonda kalmistik onlar yatak odasına geçmişti.

Konak....

Akşam ezanı çoktan okunmuş Dağhan da Mirza da eve geleli saatler olmuştu. Mirza gözü yolda karısını ve torununu beklerken Dağhan emanetin başına bişey gelecek korkusuyla diken üzerindeydi. Güneş su
kapidan girse görse rahatlayacakti.

Nitekim de öyle olmuş annesi ve Kızını kucağında tutan kadın kapıdan girdiği an nefes almıştı Dağhan

Bu saate kadar nerdeydiniz anne neden haber vermiyorsunuz?

Findigima süt anne bulduk oğlum bak bu nazar kızım Güneş'imin sut annesi...

Hoş geldiniz...

Dağhan sağa sola bakmış diğer çocuğu aramıştı. Bu kadın süt anneyse emzirdigi bir bebeği olmaliydi öyle degilmi? Düşüncelerini bölen şey ise konusmaya başlayan annesi olmuştu

"Nazar bundan sonra konakta kalacak diğer çalışanlar gibi sigorta ve maaşı düzenlendi oğlum. Senin odanın yanındaki odayı onun için duzenlettim. Hem Güneş yakınında olur. Gece gündüz tüm bakımından Nazar sorumlu olacak ."

Dağhan annesini başıyla onaylamış ve kadına dönmüştü.

"Yatılı çalışmak zor olmayacakmi eşiniz bebeğiniz falan...."

Cevap veren yine annesi olmuş.

"Nazar kızım bebeğini kaybetmiş. Eşinden boşanmış . Şartları biz konuştuk hepsini kabul etti. "

Tamam yarın kimliğinizi verin sigorta girişinizi yapalım. İyi geceler izninizle yorgunum.

Daghan'in ardında Cisil'de Nazar'ı almış odasını göstermiş "Gunes'im sana emanet oda senin istediğin gibi yerleş su dolap boş bu dolapda da Güneş 'in esyalari var "demiş çıkmıştı.

Sonunda Güneşle yanlız kalan Nazar battaniyeden çıkarttığı bebeği uzun uzun koklamis sevmişti. Okadar opulmesine ramen uyanmayan prensesi önce besigine koymayı dusunse de sonra vaz geçip koynuna almış eşyaları dizme işini falan bırakmış yatmıştı. Aylar belki yıllardır bukadar huzurlu hissetmemisti kemdisini...

Çıflık evinden....

Zaria ve Asaf her fırsatta birbirlerine kur yapıyor. Bir bakışları heryerin ateş almasina yetiyordu . Çok güzel hatta mükemmel bir evlilikleri arzu ve şehvetle sarmalanmis cinsel hayatları vardı.

Tek eksikleri bir candi. Asaf'ım rahatsizligindan dolayı çocukları olmuyordu. Her ikisi de evlat aşkıyla yansa kavrulsa da birbirlerini kırmamak adına konuyu asla acmiyorlardi. Aktif olarak yaptiklar belli şeylerden birisi sex diğeri ise Zaria'nin heryerde duyduğunu gördüğünü denemeye olan aşkından dolayı hayatlarından hiç eksik olmayan macunlar otlar karışımlardı. Allah biliyor ya bir çoğu afrodizyak ve viegra etkisi yaratıyordu.

Zaria da deneyip etkisinden emin olduğu bir macunu kullanarak tatlı yapmıştı. Bunu yapmasının nadide sebebi ise hala bir adım ilerleyememis olan gorumcesi ve damat beydi. Birbirlerina bakislarini görmüş olmasa bu adımı atmazdi. Bu iki yarım akillinin biraz desteğe ihtiyacı vardı .

Asaf'dan...

Yemek yenilmiş. Behram'la uzun uzun iş konuşmuş. Bir ara tarlalar hakkında fikir alışverişi yapmış akildanismistik. Zaria'm çay getirip yanıma ilisince tüm ilgim ona kaymış bir daha da ne Behram'a ne de sohpete odaklanamamistim. İki saat sonra da zaten kızlar esnemeye başlamıştı.

Zaria " Zeynep siz odaya geçin yengem biz burda yatarız " deyince "ne alakası var gülüm biz yatarız odada onlar burda yatsınlar " diye söylendim. Allah var ya gece için açayıp tutkulu planlarım vardı ve bedenim kendini bu planlara hazırlamıştı bile.... "Sacmalama Asaf çocuklar yeni evli ayıp olur. "Banane güzelim yaaa" güzel karım bana kızınca Behram 'a dönmüş "odadan çıkmayın lan " dedim

Behram'dan....

Günlerdir iradesine nefsine hakim olan ben değilmişim gibi canim çekiliyordu. Tüm benliğim Zeynep diye cagildiyordu.

-zeynep!

-himmm

-Bana alismadin mi hala güzelim. Ben sana alıştım . Yanımda yakınımda ol istiyorum.

-Yanindayim ya

-Zeynep , evet yanımdasın yakinimdasin ama benim değilsin. Ben sen olmak istiyorum ben ol istiyorum.

-Behram

- şöyle güzelim.

- Ben korkuyorum. Evliliğimizin gerçekleşme şartları belli beni sevmez benimsemezsen diye...

- O nasıl söz güzelim. Ben daha seni bana katamamisken bile sana kıyamıyorum bakmaya doyamıyorum.

-Behram ben seni sevdim çok sevdim.

-Behram sana köle olsun kadın. Bende seni seviyorum. Çok seviyorum.

İki genç bir daha konuşmamış . Önce Behram güzel karısına sarılmış korkarakda olsa öpmüşdü. Beklemediği anda gelen karsilikla harlanan öpüşme yan odadaki kayincosunu ve yengesini unutturmustu genç adama tek odaklandigi şey karısını kendisinden mahrum bırakan elbiselerdi.

Zeynep'ten...

Odaya girmiş hazırlanmaya başlamıştık. Aylardır rutin haline gelen gecelikle yatma işi hala devam ediyor. Behram etkilense de bana bir adım atmiyordu. Sebebinin atak geçirmemden korkuyor olduğunu bilsem de bana kendisi gelsin istiyordum. En azından sevdiğini söylemişti buda bir adım sayılırdı. Yatağa girdiğimizde ise hep olan sıcaklık yerini bir ateşe bırakmış ve Behram'a aşırı derecede cekiliyordum.

Behram'dan....

Hay sikeyim. Resmen ateş basmış daha doğrusu ateşim başıma vurmustu. Yanımda yarı çıplak yatan karım ise hiç yardımcı olmuyordu. Deli gibi yataktan kendimi atmak koşa koşa banyoya gidip rahatlamak istiyordum.

Ben kendi çapında bunları düşünürken bana iyice sokulup kalcalarini dayayan Zeynep'le isyan eder gibi sesli inledim. Benim inlemem hoşuna gitmiş olmalı ki karım kikirdamaya başlamıştı.

Uslu dur yavrum.

Neden naptım ki uslu durayım

Zeynep gülüm güzelim bak konakta değiliz kaçacak yerim yok. İçerde abinle yengen var ve ben iyi durumda değilim.

Behram...

Şöyle güzelim şöyle ama azıcık uzaktan şöyle...

Behram yaaaaa

Efendim Güzelim ne oldu şöyle...

Biz evleneli ne kadar oldu?

Dört ay 20 gün yavrum.

Peki biz ne zaman şey olcaz...

Ben daha cümlenin şokunu atamamisken içerden gelen sesler tuz biber olmuş ben hepten içimden söver hale gelmiştim. Sakinliğini korumaya çalışarak Zeynep'e döndüm.

Ney olcaz Zeynep

Şey işte

Ney?

Hani yapmadık ya ben korkup atak geçirdim diye....

Sen ne zaman hazır olursan o zaman olacak Zeynep dedim sana seni bunaltmam diye...

Ama sormadın....

Neyi sormadım Zeynep Allah aşkına şuan hiç mantıklı düşünecek durumda değilim içerde abin burda sen ve sen yangına benzin dönüyorsun farkında değilsin.

Nasıl yani?

Zeynep şuan şuracıkta abinle yengen içerdeyken seni kendime katmamak için zor duruyorum. Tahminimce bana yasladigin kalcan sayesinde durumun farkındasın da...

Kat ....

Ne

Behram sanırım ben hazırım ve şuan senin olmak için çok ama çok sabirsizim.

Ama abinler....

Sessiz oluruz ....

Hasktir....

Behram nedenini niyesini sikmiş atmış Zeynep 'i altına çekmişti. Bı yandan dudaklarını büyük bir açlıkla kemiriyor bir yandan eşofmanı indiriyordu. Zeynep'te sabirsizligini belli eder şekilde üzerindeki geceliği sıyırıp atmıştı. Geçen dört ayda iyice alışıp benimsediği kocasını artık tamamen kendine ait kılmak istiyordu . Bacaklarının arasında hissettiği sicak ıslak sertlikle hadi diye inlemiş aylardır kendiyle savaşan Behram bu isteği geri çevirmemiş ve kendini karısının sicakligina itmisti. O sıcaklık o darlık aklını başından almıştı. ikisinde de yükselen kısık inlimeler geceye karışmış. Behram sona yaklaştığını anlayınca...

Güzelim korunmuyoruz. İçine gelsem risk dışarı gelsem batariz ne yapicaz....

Çocuk istemiyor musun?

Önceliğim sana doymak güzelim su zevki tatmışken kısıtlanmasını istemiyorum.

Bende bende....

Geliyorum Zeynep...

Karnımın üzerine boşal sakın içeri bırakma Behram sakın....

Neyse ki genç adam karısının yönlendirmesine uymustu. İşleri bitip nefesleri düzene girine kadar yatmış toparlaninca kalkıp temizlenmislerdi.

İkiside tatlı yorgunlukla sarmaş dolaş uykuya teslim olurken. Zeynep artık evliliği tam manasıyla benimserken. Behram artık o sıcaklıktan vazgecemeyecegini ve her fırsatta kendini o kuytuda bulacağını bu süreçte de karısını çok yoracagini bilerek kapatmıştı gözlerini .

Konakta sabah...

Dağhan sabah yeni kadının Güneş'i getirmesini beklemiş . Emanetinin iyi olduğunu görmeden evden çıkmayı huy edinmişti. Lakin saat oğlene yanasmasina ramen ne Güneş ne kadın ortalarda yoktu. Odadan çıkıp annesini bulan genç adam durumu anlatınca Cisil " çocuk bakmak kolaymi Allah bilir kız sabahı sabah etti" diye söylene söylene odaya gecmis sessizce kapıyı açmıştı. Nazar sırt üstü yatiyar Güneste başını göğsüne koymuş üzerinde sakın sakin uyuyordu. Cisil gördüğü manzaranın güzelliğiyle kala kalmış olsada ikiliyi uyandırmaya özen göstererek yavaşça cikmisti odadan.

Dağhan ikisininde uyuduğunu öğrenince istemeyerekde olsa kızını görmeden evden ayrılmıştı.

Günler birbirinin ardına geçiyor. Güneş günden güne büyüyor ve teyzesinin bir kopyası haline geliyordu. Kayhan Sare 'ye çok benzediği için midir bilinmez ama aşırı düşkündü Güneş'e çok seviyordu .

Kayhan'dan...

Cenazenin ardından Sare ile birlikde İstanbul'a gelmiş ve yeni bı düzen kurma hazirliklarina girişmiştik. İlk etapda bir otele yerleşmiş. Ertesi gün ev bakmaya başlamıştık. En az dört sene burda kalacaktik ve bu dört seneyi emanet bir düzende geçirmekten yana değildim. İstanbul'a gelmemizin onuncu gününde evi bulmuş tutmuş ve temizlik işlerini halletmistik. İleriye dönük kalmak gibi bir plan yapmadigimiz daha doğrusu bu konuda bir konuşma yapmadigimiz için evi kiralamayı uygun görmüştük. Eşya bakmaya başlamadan önce konuşmak istediğim bir kaç konu olduğunu söylemiştim.

Ne konu da konuşucaz?

Evlilik evliliğimiz...

. ....... ... ...

Abimin bu evliliği uygun görmesi onaylaması falan umrumda degil benim umrumda olan senin istemen yada istememen...

Abinde sordu bana benim onayimla sana cevap verdi Kayhan ....

Ben bu evi, ev arkadaşımla değil karımla yerleştirmek döşemek istiyorum Sare madem sende onay verdin. Madem ki sende bana razisin Nikahınızı kıyalım.

Tamam kıyalım ne gerekiyorsa yapalım. Evimize aile olarak girelim.

Eşya işi ertelenmiş. Bu defa nikah işlemleri başlamıştı. Kayhan Sare yanlız hissetmesin diye konağa haber vermiş ve herkesi nikah için çağırmıştı. Sare üzerinde beyaz elbisesiyle nikah salonuna girdiği anda karşısında gördüğü insanlarla küçük çaplı bir şok yaşamış fakat çok ama çok mutlu olmuştu. En cokda ablasinin emanetini canının parçasını en mutlu gününde yanında görmek iyi hissettirdi genç kadina...

Nikah sonunda kutlama tarzında bir yemek yenilmiş. Yeni evli çift evleri henüz hazır olmadığı için yine otele geçerken diğerleri uçak saati geldiği için cok oyalanmadan havalimanına geçmişlerdi.

Behram'dan....

Altı ay sonra.....

Güneş neredeyse 9 aylık olmuş herkesin gozdesiydi. Dağhan gözünden salınıyor bir tek Nazar yanindayken aklı kızında kalmıyordu. Nazarda zaten gözü gibi bakıyordu kızına ...

Eylül ayı gelmiş kışlık hazırlıklar başlamıştı. Cisil hanım tüm çalışanları toplamış köyden de bir kaç iş bilir kız cagirtmis bağlık eve çıkmıştı. Bir yanda tereyaglar yapılıyor. Bir yanda konserveler kaynatiliyor bir yanda turşular koyuluyor. İşinin ehli olanlar tarhana yoğuruyor toy olan genç kızlar biber kozluyordu. Herkes bir işin ucundaydi. Güneş astım hastasi olduğu için dumandan etkilenmesin diye Nazar anasıyla konakta kalmıştı. Kadınlar ise dalmış ugrasirken Zaria çalan telefonuyla irkilmis cevap vermeden önce biraz uzaklasmisti.

Efendim ağam..

Ağam sana kurban olsun kadın nerdesin?

Baglikdayiz ağam kışlık hazırlığı yapılıyor

Sen bı samanliga gel hele

Ağam ne samanligi senin burda işin ne ?

Seni özledim geldim kadın hesap mı soruyorsun gel diyorsam gel...

Tamam ağam....

Tarlalari dolaşmış bagliga yakın gelince karimida görmek istemiştim. Başta niyetim sadece görmek olsa da cilveli cilveli konuşması kiskirtmis anlık bı kararla samanliga cagirmistim.

Samanlikdan adım attığı anda kolundan çekip duvara yaslamam bir olmuştu .

Ağam dur ne edersin biri görse biri duysa ne deriz . Koskoca aşiret ağası karısını samanlikda sıkıştırmış der ayiplarlar.

Sus kadın sıkıştırmışsam çift nikahlı karımı sıkıştırmışım kime ne

Ama ağa....

Konuşmasına fırsat vermeden dudaklarınızı birlestirmis. Karım gelmeden önce gevsettigim kemerimden erkekliğini çıkartmış. Bir çırpıda siyirdigim eteğinin altından el yordamıyla bulduğum kadınlığa itmistim kendimi yakalanma korkusu karımın sevdiğim sıcaklığı derken üst üste iki defa rahatlamış. Dudaklarını bir kaç defa öpmüş "yazmanın ucunu salık bırak boynunda iz kalmış güzelim" diyerek resmen kacmistim.

Zaria'dan....

Hızlıca toparlanmış boynumu boğazımı kapatmış samanlikdan çıkmıştım. Önce eve girmiş elimi yüzümü yıkamış sonra çantamdan bir kaç makyaj malzemesi almış boynumun icabına bakmış işimin başıma dönmüştüm. Akşam elime bı gecsin parcalayacaktim onu pislik herif günaha sokmuş cenabet cenabet gezdirmisti beni ...

Yoğun bir günün sonunda işlerin yetismemesinden mütevellit bağ evinde kalma kararı alınmış yarın öğlenden sonra inilir diye buyurulmustu. Herkes okadar yorgundu ki yerini bulan sizmisti resmen...

Asaf ve Dağhan bir arkadaslarinin kinasini hayırlamak için gitmiş kadınlar kına yakarken erkeklerde sıra gecesinde eğleniyorlar di. Sıra gecesi olurda rakı olmazmiydi. Hadi bitane hadi bitane daha derken ikiside zil zurna olmuştu. Kahya gelen telefonla ikiliyi almaya gitmiş konağa gelince Dağhan inmiş fakat Asaf ben karıma gidicem diye diretmisti. Kahya el mahkum bağ evinin yolunu tutmuştu.

Dağhan Güneşim babam kızım diye nara ata ata eve girmiş . Sesleri duyan ve sarhoş olduğunu anlayan Nazar koşa koşa odadan çıkmıştı. Konakta onu susturacak yada onla ilgilenecek kimse yoktu. Bağıra bağıra Güneşi uyandırdı. Zaten zor uyumuştu yavrucak.

Ağam ağam dur bağırma Güneş uyuyor.

Kızımı gorucem Nazar kadın. Kızımı getir.

Tamam ağam getiricem ama önce bi seni odana cikartayim. Olur mu sonra Guneş'i sana getiririm.

Yok kızımın odasına çıkalım önce kızımı gorucem.

Tamam ağam ama zor uyudu sessiz olucaz tamam mı?

Tamam

Nazar koskoca adamın kolunun altına girmiş zor bela yukarı çıkartmış "sessiz olucaz ama tamammi" telkinleri eşliğinde odaya sokmuştu. Dağhan kızı uyanmasin diye nefesini bile sessiz almaya özen gösteriyordu .

Günesim. Kızım emanetim en kıymetlim. Sana kurban olurum ben yavrum.

Tamam ağam bak alkol kokuyorsun bebe rahatsız olmasın gel seni odana götüreyim.

Konuşmadan Nazar'a uyum sağlamış odadan çıkmıştı Dağhan odasına gelip yatağa oturduğunda ise sadece "ya sen " demişti.

Ben ney ağam?

Sen rahatsız olurmusun rakı kokusundan?

Yok ağam ne haddine ...

Nazar daha konuşmamış önce ayakkabılarını çoraplarını çıkartmış. Sonra ceketini gömleğini cikartmis.

"İyi geceler ağam" diyerek kapıya yönelmişti. "Dur" dedi Dağhan.

"Buyur ağam"

"Ben böyle yatamam kadın "

Nazar dolaba yönelmiş aldığı bir tişört ve eşofman la Daghan'in yanına dönmüş önce pantolonunu çıkartmış hemen eşofmanı giydirmiş. Tişörtü giydirmek için ayağa kalktığı anda ise beline sarılan kollarca çekilmiş ve önündeki bedene yaslanmisti. Dağhan otururken Nazar anca onun boyuna geliyordu. Daha ne olduğunu bile anlamadan dudakları birleşmiş kendisini yatakda bulmuştu genç kadın. Üzerindeki yumuşak ağırlık. Dudaklarindaki ıslak sıcaklık. Karşılık vermeye mecbur hissetmişti kendini çok hevesli bir zorunlulukdu bu nefes almak dışında ayrılmadan uzun süre devam etmiş bir zorunluluk.. yan yana uzanmış keyifli bir sohpet eder gibi devam eden öpme öpüşme Dağhan Ağa'nın kendisini uykunun karanlığına bırakmasıyla son bulmuş. Ne yaptığının farkına varan Nazar ise ateşe değmiş gibi uzaklaştığı adamdan kaçmış odasına sığınmıştı. Tek umudu yarın hatirlamamasiydi.

Bağ evinden gelen kadınlar konağa resmen bereket getirmişti. Turşular kavanozlar kilere taşınırken tarhanalar kurusun diye dama seriliyordu. Dağhan sabah baş ağrısıyla uyanmış. Kızını sevmiş öpmüş. Nazar'a hitaben "tarhanayi sizin tarafa serdirme kokusu Güneşi rahatsız edebilir. Gözün üzerinde olsun her ihtimale karşı ilacı yanında olsun" demiş ve konaktan çıkmıştı. Tüm gerginliğinden arinmisti Nazar şükür ki hatırlamıyordu.

Akşama kadar yoğunluk devam etmiş. Akşam sofra başında toplanmisti konak ahalisi sofrada çatal kaşık sesi dışında bir tek Güneş şen şakrak sesler çıkartıyordu. Zaria bu gün gel yengem diyerek almış kucağında o yediriyordu prensesi. Hepimizin ilgisi Gunes'te ona bakıyorduk. Açılan konak kapısına kadar. Konağa giren Kayhan ve Sare biz geldik diye seslenince hepimiz ayaklanmistik. Mirza ağa "hayırdır Kayhan geleceğinden haberimiz yoktu. Bı sorun bişey yoktur inşallah" dedi.

Yok baba sorun falan yok da biz temelli dönme kararı aldık.

Ne demek temelli dönmek Sare kızımın okulu?

Baba Sare okulu dışardan okuma kararı aldı .

Ne demek dışardan okumak daha okul acilali ne kadar oldu da dışardan okumaya karar verdi.

Öyle gerekti baba geçin sofraya hem yemeğimizi yiyelim bizde aciktik. Hem konuyu anlatayım.

Bu teklifle sofraya geçilmiş. Sade ve Kayhan'a servis açılmış. Kayhan anlatmaya başlamıştı . Daha doğrusu dan diye konuya girmişti.

Sare gebe üç aylık , hamileliği çok ağır geçiyor. Sürekli tansiyonu düşüyor bayılıyor kusma olayına deyinmiyorum bile... Durum böyle olunca derslere de odaklanamadi. Sonrasinda da odaklanmasi mümkün değil gibi bizde en azından evden uzakda olmayalım dedik.

Sağlık durumunun etkilenmiş olması herkesi üzmüştü ama sevince gölge düşürmemek adina kimse ses etmemiş hayırlı olsunlar havada ucusmustu.

Cisil son evlatlarininda çatının altına gelmesiyle rahat bı nefes almıştı. Artık tüm aile bir aradaydi.

Behram'dan...

Son bahar hazirliklari başlamış konak resmen kaderine terk edilmişti. Kimsenin olmaması sorun değil di ama Zeynep'in evde olmaması büyük sorundu. Her dakika gözümün önünde olsun istiyordum. Düşüne düşüne banyoya girmiş işimi bitirmis beline havluyu sarmış kapıyı açmaya uzanmistim ki kapı güzel karım tarafindan açılmıştı. Beni görmeyi beklemiyor olmalı ki korkmuştu.

Güzelim korkuttum mu seni?

Evet korktum ama önemli değil sen ne zaman geldin.

Çok olmadı geldigim de sen iyimisin ?

İyiyim merak etme biraz halsizim sadece yorulduk.

Oy kıyamam ben karıma karım kışın kocası yesin diye salçalar domatesler tursularmi yapmış.

Yok kocam yesin diye değil. Ben aserirsem yiyeyim diye yaptım ağam ebeden geliyorum gözün aydın.

Behram kalakalmis gercekligini sorguluyordu. Sen ciddimisin Zeynep caninda canim mi büyüyor. Sen bana dünyaları vermeye mi niyetlendin kadın bu ne güzel müjdedir.

Ebeden çıktığımdan beri sana nasıl söylesem diye düşündüm durdum. Böylesi aklımda yoktu sürprizle falan söyleyeyim istedim ama nasip böyleymiş. Senin varlığın en güzel mujdeyken müjdenin müjdesini verdin çok şükür güzelim.
Anamlara söyledin mi?

Yok ona konağa gidicem dedim. Önce ebeye ordan buraya geldim. Bu gece gelmezler herhalde...

Tamam Zeynep'im yarın da onlarla paylaşırız mutluluğumuzu....

İki hamilelikte konakta coşkuyla karşılanmıştı. Zaria seviniyor sevinmesi ne ama kendi kendini de harap ediyordu. Kucaginin boş olması sırtına kamburdu. Kocası üzülsün istemiyordu da Asaf da durumun farkındaydı. Bir umut hadi bir daha hastaneye gidelim deyince Zaria hemen onaylamisti. İki gün sonra İstanbul'da en büyük hastanelerden birisindeydiler...

On günün sonunda aynı sonuclari almak ikisininde tüm moralini bozmuştu. Aldıkları anı bı kararla yine kendilerini uçakta bulmuşlardı. Tatile gittiklerini bildiren bir mesaj atmışlar ve telefonlarını kapatmışlardi.

Nazar hala ara ara o gecenin anılarını canlandırıyor saatlerce o huzuru düşünüyordu. Düşünürken sabah ettiğinin farkında olmadan kalkmıştı yatağından birazdan uyanirdi güzeller güzeli kızı ....

Siradan başlayan gün aylar sonra çıkıp gelen abisiyle kabusa dönmüştü. İki ay önce annesinin cenazesinde bile görmediği adam şimdi calistigi eve gelmişti.

Abi

Toparlan Nazar gidiyoruz daha burada çalışmayacaksın.

Ne demek toparlan gidiyoruz abi ne oluyor.

Kocan geldi Nazar pişmanım karımla barışmak istiyorum dedi. Yeter senelerdir orda burda sürttüğün evine döneceksin.

O benim kocam falan değil. Biz boşandık ayrıca o evlendi abi sen ne saçmalıyorsun.

Ölmüs karısı bı kızı var yaptıklarından pişman geri donmeni istiyor ve döneceksin.

Asla donmiycem abi bunun kararını sen veremessin.

Nazar toparlan gel bekliyorum.

Gelmiycem.

Nazar!

Dağhan'dan

Hemen o elini indir kırmak zorunda bırakma beni Nazar kendi risasi olmadan bu eşikten çıkmayacak

Bu konu seni ilgilendirmez ağa sen karisma bacım benimle gelecek.

Nazar kızımın anasıdır. Kızımın üzerinde hakkı vardır. Dahası yetişkin bir kadındır senin emrinle iş yapacak yaşta değildir. Nazar istemediği sürece hiç bir yere  gitmeyecek burda başımın üzerinde yeri var.

Nazar'ın yeri kocasının yanıdır.

Evet o yüzden evlenene kadar burda kalmaya devam edecek zira resmiyettede Allah kadında da bir eşe sahip değil. Şimdi kapından siktir git Cemşit.

Beni aşiretin kapılarına dökme Dağhan ağa bacım benimle gelecek .

Aşirete gidip ne diyeceksin Cemşit. Bacima süt hakkı alınan evi kumarda yedim. Karım babasının evine gitti. Eski enistemden aldığım paraları veremedim. Borcuma karşılık anana bebene bakar Nazar' i sana vereyim pazarlığı yaptım mi? Leşini kopeklere yedirmeden siktir git Cemşit....

Duyduklarım ağır gelmiş. Kendimi Guneş'le birlikde odaya kilitlenistim. Mecbur kalmadıkça da çıkmıyordum. Başıma gelenler yaşadıklarım hepsi cullanmisti üzerime utanç denizinde boguluyordum. Gecem gündüzüm birbirine karışmış. Yine zamansız uykularimin birisinden kapıya vurulması ve homurdanma sesleriyle uyanmıştım. Dağhan ağa kapidaydi ve yine sarhoştu .

Ağam noldu?

Güneş nerde?

Burda ağam uyuyor...

Kızımı gorucem. Emanetimi görmem lazım.

Buyur ağam...

Dağhan beşiğin başına oturmuş sakın sakin sevmişti kızının minik ellerini sonra ayağa kalkmış ardında bekleyen kadına dönmüş. "Onu sende bırakma olurmu?" Demişti. Koskoca Dağhan ağa kollarinda küçücük kalmış Nazar'a sarılmış hıçkıra hıçkıra ağlıyordu.

Nazar eli ayağına dolanmış koskoca adamı nasıl avutacagini bilememenin bocalamasiyla kalakalmisti. İkiside yaraliydi ikiside korkuyordu. Dağhan emanetine yetememekden Nazar kendine emanet edilen o candan ayrı kalırsan nasıl avunurum yaşarım diye korkuyorkuyordu.

1 sene sonra....

Güneş Nazar'ın eteğinde ana ana diye geziyor Dağhan ortalarda olmadığı sürece anasından ayrilmiyordu.

Sare de doğum yapmış. Gecesi gündüzü olmayan oğluyla uğraşıyor ruh gibi dolanıyordu. Zeynep de bir erkek çocuk dünyaya getirmiş ama Behram sayesinde hiç zorlanmadan buyutuyordu. Behramin bu yardımlarının kokusi sonradan çıkmış Zeynep'in kırkı çıkar çıkmaz ilk birlikdelikde korunmamis ve hamile kalmasını saglamisti. Güneş'e aşıktı ve kafaya koymuştu onun gibi tatlı sevecen bir kızı olana kadar durmayacakti. Zaria elinden geldikçe Sare'ye yardımcı oluyordu. Hakan çok huysuzdu ve gece hiç uyumuyordu. Sare hasta olduğu için üç gece sabaha kadar bakmis . Sonunda yorgunluktan bayılı vermişti. Asaf Hakan'a resman düşman olmuş karisina yaklastirmiyordu. Bu bacaksız karımı hasta etti diyor sürekli söyleniyordu. Baygınlık bir kaç gün sonra tekrarlaninca bu defa hastaneye gitmişlerdi. Aşılama tüp bebek gibi tüm tedavileri denedikten sonra tam umutları son bulmuşken hamilelik haberi almışlardı.

Bu nasıl bir aşk bu nasıl bir mutluluk bilinmez Asaf haberi aldığı anda yüzünü kıbleye dönmüş şükür secdesi yapmıştı. "Rabbim sen ne güzel hayirlar veriyorsun çok şükür " miriltilariyla sarılmıştı karısına

Konakta ki ilk bebek haberi değildi belki ama çok beklenilen çok dua edilen Allah'tan istenilen bir bebek haberiydi. Kirk koçla karşılanmış fakir fukara sevindirilmisti. Asaf ağa baba oluyordu.

Dağhan cephesi

Son bir sene çok zor geçmişti. Allah biliyor ya en çok desteği o ufacık Nazar dan almıştı. Güneş hastalanmis birlikde sabahlamislardi. İlk adimlarini Nazar sayesinde görmüştü. Uzun sohpetler etmiş karşılıklı çay kahve içmiş iki iyi arkadaş olmuşlardı. Tabi Dağhan biliyordu ki kimse yakın arkadaşıyla uzun uzun sevişmez opusmezdi. O geceyi beyninden silemesede çok düşünmüyordu .

O gece yatağına uzanmış sadece tavanı izliyordu. Aklı beyni bomboştu. İnsan düşünmeden dururmuydu o duruyordu. İçerden kulağına sızan ağlama sesleriyle yerinden dogrulmustu. Güneş anne diye ağlıyordu. Ayağa kalkmasına fırsat kalmadan güneş odaya girmiş burnundaki sumukle gözündeki yaşla gelmiş ve ona annesini soruyordu. Önce kızını sakinlestirmis göğsüne yatırmış zaten ayakta uyuyan minik kız hemen uykuya dalmıştı. Kızını yatağına yatırmış odadan çıkmıştı. Nazar Güneşi tek bırakmaz olakı işi varsa ya haber verir ya yanıma yatirirdi.

Assagiya indiğimde Zaria yenge Zeynep Sare ve Nazar 'i salonda önlerinde ıvır zıvır yerken bulmuştum. Halleri hal değildi. İlk etapda alkol aldıklarından supelense de siz ne iciyonuz ne bu hal diye sormuş. Zeynep "abi Zaria yengem bı tatlıdan senin bağ evinde yapmıştı. Çok güzel içinde farklı biseler var " deyince Zaria saymaya başladı . Ebe gümeci bilmemne otu bilmemne koku fındık ceviz bal..... Hay maşallah dedim. Bildiğim mesir macunu yemislerdi.

Nazar Güneş seni bulamayinca korkmuş yatmadan benim yanımdan alırsın çocuğu

Tamam birazdan kalkarım zaten...

İçimden gülerek odaya çıkmıştım. Yengemin abime yedirmek için kırk yolla yaptırdığı macunlar kızların favori tatlısı olmuştu. Bı an acaba kadınlarda da aynı etkiyi yaratiyormu diye düşünmeden edemedim.

Güneşe sarılmış uykuyla uyanıklık arasında gidip geliyordum. Omzundan durtulunce gözlerimi açtım.

Şey ben kendimi pek iyi hissetmiyorum da Güneş seninle kalsa olur mu?

Neden ne oldu neyin var.

Bı biseyim yok terliyorum biraz biraz okadar...

Hasssss....

O tatlıdan sende mi yedin?

Evet de ne oldu ki....

Soğuk duşa gir öyle yat

Neden ama ....

Kızım nedenini niyesini napcan evlilik görmüş kadınsın bu üzerinde ki halı bilmiyon mu? Git soğuk suya gir öyle yat...

NEDEMEK evlilik görmüş kadın ya ne alaka....

La havle assada mesir macunu dan hallice bişey yediniz hormonlarının yükselmiş. Diğerleri için sorun olmaz kocalarının işine bile gelir ama sen sabahi sabah edersin git duş al...

Hih... Aaaa tamam tamam ben seyedeyim o zaman....aaaaaaa ama bizim çeşme bozuk yapmadın orayı

Neyse assagi inerim olmadı...

Olmaz şimdi evde Behram abiler falan var evde illaki banyo kullanacaklar duruma göre sen geç benim banyomda yıkan...

Dağhan düşünmeden dediği laftan utanmış Nazar Allah affetsin düşünmüyordu bile "tamam " diyerek koşa koşa banyoya girmiş arkasında şaşkın şaşkın bakan bir Dağhan bırakmıştı. E bu akıllı kıyafet havlu falan almamıştı. Dağhan da bunun farkında olarak beklemeye başlamıştı bakalım ne yapacaktı.

On dakika sonra su sesi kesilmiş ama yirmi dakikadır banyodan çıkan olmamıştı. Nazar yaptığı aptallığı yeni fark etmiş olmalıydı. Bir an ya kıza bişe olduysa aydinlanmasiyla dogrulmus düşünmeden banyoya dalmıştı.

Kendi havlusuna sarılmış klozetin kapağına oturmuş  kendini okşayan bir nazar görmek aklının ucundan bile geçmemişti.

Nazar eli kadinliginda kalakalmis. Dağhan kapı kolu elinde kalakalmisti. Şimdi ne olmalı kim nasıl bı hamle yapmalıydı.

Dağhan sikerim böyle işi demiş. Açtığı kapıyı kapatmış bir iki adaimda yanına ulaştığı küçük bedeni kucakladigi gibi duvara dayamisti. Tıpkı o geç olduğu gibi sevişiyorlardi.

Dağhan kollarında kaybolan minik bedeni sarıp sarmaliyor optukce öpüyordu. Nazar Daghan'in boynuna doladigi kollarıyla onu iyiçe kendine çekiyor dudaklarının ayrılmasına fırsat vermiyordu. Dağhan "Nazar" diye inlemiş. "Himmm" karşılığı alınca "rızan var mı?" Diye sormuştu. Nazar ne rızası neye rıza diye düşünmek bile düşünmeden sadece başıyla onaylamisti. Dağhan gelen onayla kendini zapt etmeyi bırakmış. Kendini kollarındaki genç kızın sıcaklığına itmisti. 4 m² banyoda inlemeleri kol geziyor solukları aynaya buhar yapıyordu. Dağhan tel tel saçlarından akan damlalarin omzundan akışını izleyip bile sertlestigi kadının içinde saltanat kuruyordu.

Bı zaman sonra ikisininde canı çekilmiş halı gitmiş ama keyifleri yerinde bir halde odaya girmeleri Daghan'in gitmek isteyen Nazar'a izin vermemesi kendi tişört ve baksirlarindan birer tane giydirip kızının yanına yatırması sonra kızının öbür yanına kendisinin uzanması ikisi içinde rüya gibiydi. Rüyadan uyanmalarini saglayan şey ise uyanıp yatakdan çıkarken kimseyi uyandirmadan kapiyi da kapatmadan giden Guneş'in koridorda fare görüp çığlığı basması ve başta anasıyla babası olmak üzere herkesi koridora toplamasiydi. Herkes Güneş'i bırakmış üstü çıplak altında eşofman olan ve boynunda göğsünde morluklar paril paril parkayan Dağhan ve onun tişörtüyle boy gösteren Daghan'in odasından çıktıkları ayan beyan belli olan ikiliye bakıyordu. İlk ayikan Dağhan olmuş yanındaki yarı çıplak kızı arkasina çekmiş.

"Haber yollayın imam öğlenden önce gelsin hayırlı işimiz var, sizde odamın önünü boşaltın" demis. Nazar'i da iterek odaya sokmuştu.

Ne imamı ne Hayri....

Ne demek ne imamı Nazar senle uckurumun keyfine düşüp kalkıp önüme bakmami mi bekliyorsun. Ki niyetim bu olsa bir sene önce o gece yapardım .

Rezil olduk....

Evet rezil olduk ama zararın neresinden dönsek kardır.

Cümlenin sonunda gözü aynadan boynuna ve goguslerine kaymış hay sikeyim zararı falan kalmamış top yekün rezil olduk ahaliye geç gusullenelim kahvaltıdan sonra imam gelir sonrada resmi nikahı hallederiz.

Ciddi ciddi evlenicez mi?

Yok güzelim sakaciktan evlenicez geç banyoya ben sana herşeyi en ince ayrıntılarıyla anlaticam orda

Dalga geçme Dağhan hem bana sordun mu bu kararı alırken.

Evet sordum. Dün gece "rizaligin varmı?" Diye sordum onay verdin.

Bir saat sonra herkes masa başında toplanmış. Kimseden ses çıkmıyor ama annemle babam dışında herkes göz göze gelmemek için üstün çaba harciyorlardi. Birinin gözü birine değse kahkaha tufanı kopacakti.

İmama haber yollarımız mi?

Yolladık abi öğlen namazını kıldırdıktan sonra gelecekmis.

Ne imamı ne oluyor yine...

Bişey yok baba hayırlı bı iş evlenmeye karar verdim. Kız kaçırdım.

Ne evlenmesi ne kız kacirmasi kimi kaçırdın.

Yan odamdan Nazarı kaçırdım. İmam gelsin nikahı kiysin resmi nikahı da hallederiz .

Bu el altından kendime kattım benim oldu nikah şart demekti anlamıştı Mirza şükür dedi içinden evet biyolojik babalarının genlerini tasiyordular ama hiç biri onun hatalarına düşmemiş ev bark yuva yurt sahibi olmuşlardı...

7 yıl sonra...

Behram ve Zeynep'in 5 oğlu olmuş ve ısrarla kız arıyorlardı.

Sare ve Kayhan bi erkek bı kız sahibi olmuşlardı.

Asaf ve Zaria yıllar sonra gelen mujdelerine Büşra adını vermişlerdi. Büşra mujde demekti. Başka evlatları olmamıştı.

Dağhan ise aralarında en bereketli olanıydı üç kız babası olmuştu ....

Emaneti Güneş hayat arkadaşı Nazar ve ikizler ömrünün şükür sebebiydi.

######. Son. #########

Continue Reading

You'll Also Like

400K 20.6K 63
Sizce ben, insanların bağlantıya tıkladığı anda mevcut sosyal medya hesabının giriş bilgilerini bana gönderecekleri bir program yazıp bunu tanımadığı...
yirmi By ilayda

Short Story

677K 51K 67
hazar biraz duyarsız, biraz da sinir bozucu birisi boyxboy ve texting
1.7K 104 8
Keşke böyle olsaydı dediğimiz şeyler oluyor belkide..
110M 4.4M 157
''Birlikte belanın içine batabileceğimiz kadar battık. Ve şimdi, seni bırakmayacağım... Benimle misin?'' --- Zeynep, kendini yeni okuluna başladığı...