benim gençliğim- yeonbin (ome...

By jvaljaen

17.5K 2.3K 979

"Tek başıma, küçük bir koltuğun üzerinde kıvrılmış senin uyumanı beklerken bir kere bile sana dokunmak için o... More

I.
II.
III.
IV.
V.
VII
VIII
IX
X
XI
XII
XIII
XIV
XV
XVI
XVII
XVIII
XIX
XX
XXI
XXII
XXIII
XXIV
XXV
XXVI
XXVII

VI.

850 92 41
By jvaljaen

Üç gün geçti. Soobin'in evinde acıyla geçirdiğim üç gün. Sabahları o okula giderken ben onun evinde, onun odasında tek başıma kaldım. Yaptığım yuvam bozulmadı. Aksine, her gece Soobin'in gelip beni okşamasıyla yuvamdaki koku daha da güçlendi. Tüm ağrımı aldı.
Bir gece şiddetli bir ağrıyla uyandığımda Soobin'in hemen yanımda yattığını fark ettim. Uyuyordu. Onu uyandırmadan, istemsizce, sadece içimdeki o dürtüyle hareket ederken kendimi ona sürttüm. Uyanmadı. Ben devam ettikçe kokusu odaya yayıldı, o an fark edemedim.

O gece içimden geldiği gibi davrandım. Soobin'e kendimi sürterken aklımdan geçen tek şey ağrımın dinmesiydi. Fakat dinmedi. Aksine, bacağına değen erkekliğim, göğsünde gezinen ellerim durmadı. Daha fazlasını istercesine üzerine çıktım. Soobin'in gözleri açılmadı. O gece kendisini tuttuğunu fark edememiştim.
Üzerine çıkmış, kendimi ona sürterek göğsüne uzanmış ve yuvamdan ayrı uyumuştum.

Soobin o süreçte isteğim dışında bana dokunmamıştı. Benim yaptıklarımı kabul etmiş, kendisini de tutmuştu. O'da biliyordu. Birkaç gün içinde kızgınlığa gireceğimi biliyordu.

"Sana okula gelmemeni söylemiştim." Sinirle etrafına baktı. Alfaların gözü benim üzerimdeydi. Arkamdan gelip arabanın kapısını kapattı, kolunu boynuma atıp beni birden göğsüne çekti. "Yanımdan ayrılmayacaksın."

"Sen benim alfam değilsin."

"Olacağım." Birlikte okula yürürken bize bakan her gözün içine içine bakarak ilerledi. Tüm alfalara tiksinircesine bakıyordu. Yeonjun benim dercesine.

Tüm gözler üzerimizdeydi. Hem Soobin ve benim bu kadar yakın olmamız yüzünden hem de benim kokum yüzümden. Bakışları hissedebiliyordum. Soobin ise hepsine öldürücü bakışlar atıyordu. Onu anlamak zordu. En başından beri peşimde olan o'ydu. Bunların hiçbirine katlanmak zorunda değildi ama o katlanmayı seçen kişiydi. Onu istemeyen bir omeganın peşinde dolaşan kişi Soobin'di.

Soobin beni yanından ayırmadı. Sınıfa girerken kolumdan tuttu, en arka sıraya kadar götürdü. Bu sefer yan yana oturacaktık. Öyle istiyordu. Beni pencere kenarına oturtturdu. İtiraz etmedim. Okula gelmek isteyen bendim. Savunmasız olan bendim. Beni koruyacak olan o'ydu.

"Sakın benden habersiz bir yere gitme." Kolunu masaya yasladı. Üzerine kafasını koydu ve bana doğru yüzünü çevirip bakmaya başladı. O sırada kitaplarımı masaya koydum. Gözlerim istemsizce ona kaydığında gözgöze geldik. "Herkes kokunu alıyor."

"İlaçlarımı almamı istemedin."

"Kokunu seviyorum."

Gözlerimi devirdim. "Herkes seviyor." Kaşlarını çattı. Yüzü gerildi, kastığı çenesinden sinirlendiğini anladım. "Sen benim omegamsın Yeonjun. Sana yaklaşacak her alfanın yoluna çıkarım."

"Belki ben başka bir alfayı istiyorsam?" Günlerce Soobin'in yanında kalmış, onun kıyafetleriyle yuva yapmış ve ona sürtünmüştüm. Bunu söylemem tuhaftı. Ve onu öfkelendirdi. Kafasını kaldırdı, çatık kaşlarıyla bana bakarken dudaklarımı yaladım.

"Öyle ya da böyle, benimsin."

"Öyle ya da böyle?"

Kafasını salladı. "İstesen de istemesen de." dedi üstüne basa basa. Gerildim. Gözlerimi kaçırdım. Söylediği şey beni korkuttu. Soobin bana dokunmamıştı bile ama bu cümleleri endişelendiriyordu. Söyledikleri ve yaptıkları farklıydı.

Masanın üzerinde duran elimi tuttu. Buz gibi olmuş elimin onu endişeye düşürdüğünü gördüm. "Korktun." Seziyordu. Hislerimi, duygularımı, beni seziyordu.

"Korkuttun." Elimi çekmek istedim ama daha sıkı tuttu. "Korkma Yeonjun. Benden korkma."

"İstemediğim zaman bana dokunmadın." Kalbim küt küt atıyordu. Sınıfta bizden başka kimse yoktu. Erkenden gelmemiz iyi olmamıştı. Kafasıyla onayladı beni. "Dokunmadım." dedi.

"İstemediğim zaman bana dokunacak mısın?"

Tamamen bana döndü. Ciddiydi yüzü. "İstemediğinde sana dokunmadım, sen söylüyorsun Yeonjun." Elini elimden çekti. Bacağıma indirdi. "Bana dokunan sensin." Bacağımı okşayan elini durdurmak istedim ama yapmadım. Soobin bacağımı okşadı. Eli hafif yukarılara gidecek gibi olduğunda gerildim, karnımı sıktım. Beni anladı.
Sınıf yavaş yavaş dolmaya başlarken Soobin elini çekti. Tekrardan masaya koydu başını, bana dönük bir şekilde uykuya daldı ama bir eliyle bileğimden yakalamıştı. Bir yere gitmeyeyim diye beni tutuyordu.

Birkaç ders sonrasında tuvalete gitmek için yanından ayrıldım. Soobin uyuyordu. Elindeki boşluğu fark etmedi, yanından kalktığımı bile fark etmedi. Karnım yürürken bile feci halde kasılıyordu ve ayakta durmam gittikçe zorlaşıyordu. Kendimi tuvalete attığım gibi kabinlerden birisine girip pantolonumu indirdim. Boxerım ve pantolonum dizlerime kadar düştü. İşimi hallettim ama sızlayan erkekliğim bana bir şeyleri hatırlatmak ister gibiydi.
Birden arkamdaki kapı tekmelendi.

"Güzel omega," Korkuyla öne doğru sıçradım. Titreyen ellerimle boxerımı ve pantolonumu çekerken bu sesin kime ait olduğunu bulmaya çalışıyordum.

"Saklandığın o tuvaletten çıkacak mısın yoksa seni ben mi çıkartayım?" Kalbim küt küt atıyordu. Elimle ağzımı kapatıp ses çıkarmamaya çalıştım. Bu bir alfaydı! Kokuma gelmişti. Beni yalnız yakalamıştı.

"Kokun yüzünden derse odaklanamadım Yeonjun, seni becermeden gitmeyeceğim." Gözlerim doldu. Korkudan bedenim titriyordu. "Neden kızgınlıktayken okula geliyorsun? Bir alfan bile yok."

Kapıya tekrar vurdu, geriye adımlarken bacaklarım klozete çarptı ve kapağı hızla kapanıp tuvalette büyük bir gürültü çıkardı. Alfanın gülme sesini duydum. Bu o alfalardan birisiydi. Korkum, düşündükçe daha çok arttı. Omegaya tecavüz eden alfalardan birisiydi!

Sıranın bende olduğunu düşünmek istemiyordum. Korkuyordum. Tir tir titreyen vücudum zayıftı. Çabuk yenilirdim. Hayatım mahvolurdu. Yaşadığım iğrenç hayata rağmen bunu yaşamayı istemiyordum. O an Tanrı'ya binlerce kez dua ettim.

"Yeonjun," Adımı yavaşça söyledi. Kapının arkasındaydı. "Üçe kadar sayacağım, benim güzel omegam." Kapıya vurdu. Gözlerimi sıkıca kapattım. Bunun kötü bir rüya olmasını umuyordum. Bir an önce uyanmak istiyordum... Bu anı yaşamak istemiyordum.

"Bir," Sesi bana çok yakın. Benim tüm dualarım Tanrı'ya. Birinin beni kurtarmasını istiyorum. Onun beni kurtarmasını istiyorum: Soobin'in.

Kapıya iki kere vurdu. "İki,"

Gözümden birkaç damla yaş düştü. Onun alfa kokusu tüm tuvaleti sardı. Ensemdeki kurdum sızladı. Kasıklarımdaki ağrı kendisini iyice belli ederken sırtımı duvara yaslayarak yere çöktüm. Bacaklarımı göğsüme çekip kafamı boşluğa gömdüm. Bu bir rüya ve ben uyanacağım.

"Yeonjun," Sesi sert. Kapıya üç kere vurdu. "Üç!" Kollarımı bacaklarıma sıkıca sardım. Gözlerimi kapattım. Eğer rüya değilse acı çekmeden ölmeyi diliyorum.

Tuvalet kapısının kırılma sesini duydum. Üzerime sıçrayan birkaç parça elimi ve yüzümü kesti. Yanağımdaki ve ellerimdeki sıcaklığı hissettim. Titreyen gözlerimle aşağıdan ona bakıyordum. Benden gözlerini bir kere bile çekmeyen o alfa, karşımdaydı. Bana bakıyordu.

"Ders başlamadan bitirelim şu işi." Beni kolumdan tutup ayağa kaldırmaya çalıştı ama kasıklarıma saplanan ağrıyla kaskatı kesildim. Ağzımdan kaçırdığım inlemem onun hoşuna gitti, benim ne halde olduğumu umursamadan kolumdan sertçe tutup kaldırdı ve sırtımı duvara yasladı.

"İlaç kullanmıyor musun? Seni küçük orospu!" Parmakları pantolonumun düğmesini tuttuğunda hareketsiz kaldım. Fermuarımı indirirken hareketsiz kaldım. Karşımdaki alfa, kokusuyla benim kokumu bastırıp beni kızgınlığa daha çok sokmak ister gibi kokusunu her yere yaydığında hareketsiz kaldım. Kasıklarımda bir ağrı, yanaklarım ve gözlerim ağlamaktan kızarmıştı. Ama benim tek gördüğüm bulanık bir alfa yüzüydü.

Pantolonum bacaklarımdan düşer düşmez beni ters çevirdi, göğsümü duvara yasladı. Hiçbir şey yapamıyordum. Çırpınıyor, engel olmaya çalışıyordum ama hiçbir işe yaramıyordu. Korkuyordum. Bana tecavüz edecek olmasından deli gibi korkuyordum. Bağırmak istediğimde eliyle ağzımı kapattı. Belimden sıkıca kavradı. Erkekliğini boxerının üzerinden kalçama bastırdığında kusmak istedim. Midem bulandı. Ağlamaktan mahvolmuş gözlerim yavaş yavaş kapanırken tuvaletin kapısı gürültüyle açıldı.

Arkamdaki alfa kendisini gerip çekti. Sonra onun sesini duydum. Soobin'in.

"Sikik herif!" Tuvalet kabininden çıkardığı alfayı yakasından tutup benden ayırdı, uzağa fırlattı. Alfa ona karşı koymadı. Soobin'in birkaç yumruk attığını gördüm ama daha fazla izleyemedim. Kırık kapılı tuvalet kabininde sırtımı duvara yaslayıp yere çöktüm ve deli gibi ağlamaya başladım.

Soobin'in küfürlerini duydum. O alfayı dövdüğünü duydum. Soobin'i ilk defa bu kadar sinirli gördüm. "Orospu çocuğu seni! Kimin omegasının yanında olduğundan haberin var mı lan senin?"

Bir şeylerin kırılma sesi geldi. Soobin hiddetle bağırdı. Küfürleri ardı arkası kesilmeksizin devam ediyordu. "Kime dokunmaya çalışıyorsun lan senin? Senin o ellerini kırmazsam şerefsizim!"

"Siktir Soobin! Kim olduğunu gizlemeye devam mı edebileceğini sanıyorsun?"

"Ne diyorsun lan sen?"

"Herkes her şeyin farkında! Sen de aynı bokun lacivertisin! Kendini haklı çıkarmaya çalışma

Hıçkırdım. Hıçkırığımı duydu. Onu bıraktığı gibi yanıma geldi. Benim ne halde olduğuma dikkat etmemişti. Bacaklarıma ceketini örttü. "Yeonjun," Bana seslendi ama kafamı kaldırıp da bakamadım. Utanıyordum. Soobin önümde çöktü. "Yeonjun, ben buradayım. Sana dokunabilir miyim?"

Kafamı usulca aşağı yukarı salladım. Soobin saçlarımı okşadı. Parmaklarını enseme bastırıp kafamı göğsüne çekti. "Şşşhhh bebeğim,"

Ağlamam durmuyordu. Kötü hissediyordum. Üstüne kasıklarımdaki ağrı gittikçe şiddetleniyordu ama aynı zamanda Soobin'in alfa kokusu da buradaydı. "Sana dokunduğu için onu öldüreceğim."

Parmaklarım gömleğini sıktı. "Gitmek istiyorum." dedim zar zor, hıçkırıklarımın arasından.

O gün ikinci kez Soobin'in evine gittim.

-

merhaba.

ben valjie.

bölümler sık sık gelmiyor, bölüm araları çok uzun ve bölümler de kısa. eğer buna razıysanız bu şekilde bu kitabı yazmaya devam edebilirim. ama diyorsanız ki ben sık sık bölüm istiyorum böyle çok uzun oluyor vs bu kitabı vizelerden sonra eve döndüğüm sürede yazıp bitirebilirim.

hangisini istediğinizi belirtmeniz benim için önemli. çoğunluk ne derse onu yaparım.

ve ayrıca, cumhuriyetimizin 100. yılını kutlarım! nice yüzyıllara!!!

okuduğunuz için teşekkür ederim.

görüşmek üzere^^

Continue Reading

You'll Also Like

1.1M 40.6K 58
alev:OĞUZ BEN ASIK OLDUM!!! oğuz:YİNE KİME AMK????!! alev:acar'a oğuz: siktir!
189K 9.3K 20
Staj yaptığım hastanede karışan o kız çocuğu bensem?
352K 22.7K 23
17 Yıl sonra gerçekleri öğrenen Bade, yıllardır onu arayan abilerine giderse. Azıcık dram. Bolca eğlence. Bolca aksiyon. Bir tutam da kaos. Daha...
192K 11.9K 26
17 yıl sonra doğumda karıştığını öğrenen Peri... Abilerine ve üçüzlerine alışabilecek mi ? Babam gülümseyip "Aksine iyi bir şey oldu. Peri doğumda k...