BİR KİBRİT YAK (ASKER KURGU )...

By zeynepsnmzsyy

583K 28.3K 28.9K

Not: Kitapta +18 unsurlar mevcuttur.. ........................................ ~ZS~... More

1.BÖLÜM ( GİRİŞ)
3.BÖLÜM
4.BÖLÜM
5. BÖLÜM
6.BÖLÜM
7.BÖLÜM
8.BÖLÜM
9.BÖLÜM
10.BÖLÜM
11.BÖLÜM
12.BÖLÜM
13.BÖLÜM
14.BÖLÜM
15.BÖLÜM
16.BÖLÜM
17.BÖLÜM
18.BÖLÜM
19.BÖLÜM
20. BÖLÜM
21.BÖLÜM (+18)
22.BÖLÜM
23.BÖLÜM
24.BÖLÜM (+18)
25.BÖLÜM
26.BÖLÜM

2.BÖLÜM ( GİRİŞ 2)

25.3K 1.3K 401
By zeynepsnmzsyy

Yeni bölüm sonunda geldi. Geç geldi farkındayım ama üniversitem başladığı için genç yazıp düzenledim..



....................................... ~ZS~........................................

Arkasında beş şaşkın adam bırakan binbaşı onlara sırtını dönüp askeriyeye doğru yürüdü. Dosyayı verdiği asker aldığı emirle binbaşının emrini yerine getirmek için albayın yanına gitmek için yolu yarılamıştı bile. Sırtını döndüğü askerler başta bunun bir şaka olduğunu sandılar ama binbaşının keskin, kararlı asker adımları hiçte şaka yapıyor gibi durmadığını gösteriyordu.

Yiğit kendini silkeleyip bir adım öne çıkarak

"Komutanım!" binbaşı duyduğu sesle omzunun arkasından ona seslenen çömeze baktı. Gözlüklerinin arkasından tek kaşını kaldırıp devam et der gibi yüzüne baktı. Yiğit başını dik tutarak kararlılıkla

"Sizden bir şans istiyoruz!"

O sözünü bittiririm bitirmez Feyzullah bir adım öne onun yanına çıkarak

"Bir şans verin bize komutanım!" dedi. Ondan sonra geriye kalan üç asker de onlar gibi bir adım ileri çıkıp hep bir ağızdan

"Bize bir şans verin komutanım!" dediler. Binbaşı tamamen onlara döndü ve gittiği yoldan dönüp bir adım öne çıkmış askerlerin önüne geldi. Gözlerini başlarını dik tutup ondan bir şans isteyen adama çevirip onları baştan sona taradı. Yiğitin üstünde bakışları dururken

" Demek bir şans istiyorsunuz?!"

"Evet komutanım. Eğer benim yüzümden ise.. Ben 850 menzile havadaki kuşun kanadını vuracak kadar eğitim aldım.. Sizden kendimi göstermek için bir şans istiyorum! .."

" Demek sen 850 menzil de uçan kuşun kanadından vurursun?" dedi hayretle. Yiğit dediği şeyle yutkunurken geri adım atmamak için

"Emredin yeter komutanım!" dedi. Binbaşı onun yanındaki askerler bakıp

"Siz buna katılıyor musunuz?" dedi. Askerlerin kaşları atılsa da Feyzullah daha fazla düşünmeden

"Evet komutanım!" dedi. Binbaşı susan askerlere dönüp

"Sizi?" dedi. Askerler hem Yiğitin hem de Fezullahın kararlılıkla verdikleri cevaptan sonra hep bir ağızdan

"Evet komutanım!" dediler. Binbaşının yüzüne bir gülümseme yerleşti ama hiçbiri bunu göremedi. Onlara sırıtarak bakarken ellerini arkadan birleştirip eğlenen bir sesle

"Çömez sence arkadaşların sana ne kadar güveniyorlar ? " dedi şüphe ile, sonra durdu yine aynı sesle "Uçan kuşu kanadından vurmanı istemiycem amaaa.." gidip geldi bir süre hepsi onun ağzındaki baklayı çıkarmasını bekler gibi yüzüne bakarken binbaşı rahat rahat "..  gözleri bağlı arkadaşlarının kafalarındaki elmayı vurmanı istiycem!... Eğer  850 menzilde o elmaları vurursan bu time bir şans verme işini tekrar düşünürüm amaa vuramazsan..." o sustu devamını askerler zaten biliyorlardı.

Bu onlar için tek şanstı. Şans istemişlerdi oda şans vermişti.

Yiğit duyduklarını idrak etmeye bile başlamıştı ki binbaşı,

" 30 dakika sonra sizi parkurda görücem! "diyip askeriyeye doğru gitti. Askeriyenin kapısından girerken ardındaki askerlerden ilk atak yapan Baran oldu ve Yiğitin ensesine şaplak yapıştırdı

" Lan gundi..Ne yapiysen sen öyle!! "dedi kızgınlıkla. Yiğitin eli ensesine giderken

" Ben sadece bir şans istedim "dedi endişe ile" Hem yalnız ben mi istedim, siz de istediniz! "dedi onların üstünde gözlerini gezdirirken

" Ula! biz uçan kuşun kanadından vururiz mi deduk ! "dedi Dursun. Yiğit ensesine kaşırken

" Onu biraz abarttım galiba "

" Biraz mı gardaşım, sen baya sıçtın! "dedi Baran.

Feyzullah tüm konuşmaları dinledikten sonra Yiğitin kolundan tutup kendine çevirdi

" Şans istedik verdi! Bu işe bir kez girdik, dönüşü yok. Şimdi çömez sen gidip silahını getir! " Süleyman'a dönüp

" Sende yasin okumaya başla" Baran 'a döndü

"Elmalar sende. Ben ve Dursunda  gözlerimizi bağlamak  için birşeyler bulalım. Hepimiz 15 dakika sonra parkurda olacaz!" diyip görev dağılımını yaptı.

Hepsi başını salarken Yiğit beli etmese de baya tedirgindi. Bu işin sonunda görev arkadaşlarının canı vardı. Öyle kolay bir atış değildi ve bu şimdiye kadarki hiçbir atışa benzemiyecekti.

Dursun Yiğitin durgunlaşan halini görünce elini omzuna koyup

"İş işten geçtu hemşerum, yapacağun  şey namazunu kılıp atişinu yapmak" dedi güven vermek için ve Feyzullahla birlikte askeriyeye doğru hızlı adımlarla gitti.

Baran herkesin gittiğini anlayınca kolunu Yiğitin omzuna attı ve,

"Bu gün ölmek için güzel bir gün haa!" dedi Yiğit onun dediğine yarım ağız gülerken Baran karnına vurarak

"Gidelim gundi, sıçtın barı sıvıyalım"...

15 dk sonra....

Zaman çarkı tam onbeş dakika ilerlemiş, timdeki askerleri  akan her bir saniye heycana sürüklemişti. Yiğit yüzünden başına gelen şeyden dolayı kimse üstüne gitmemiş hata onlara bir şans verdiği için mutluydular. Yiğit heyecanını atlatmış arkadaşlarından güç almıştı. Aldığı eğitim saniye saniye süzgeçten geçip bir film şeridi gibi gözünün önünden geçerken niye seçildiğini anlamıştı.

BİNBAŞI ardında bir askeri ile gelirken Feyzullah son defa Yiğit 'e

"Çömez, sen bu time boşuna alınmadın. En iyi atışını yap yüzümüzü kara çıkarma.. Oldu da ıskaladın, korkma şehitlik bize yakışır.." dedi gülerek. Süleyman yaklaşan binbaşıyı ve askerin duyamayacağı şekilde

"Kelime-i  Şehadet getirmeyi unutmayın!" dedi. Baran binbaşıyı bakıp  sırıtarak

"Buyrun cenaze namazına. İmam öne geç!" dedi.

Binbaşı yanlarına gelince Yiğit hariç hepsini hedef tahtasının önüne yolladı. Feyzullah ve Süleymanın  getirdikleri bez ile gözlerini kapatıp başlarına yanında  getirdiği askerin elma koymasını izledi. Yiğit'e ithafen ama hepsinin duyacağı şekilde

"ÇÖMEZ  POZİSYON AL!" dedi. Yiğit aldığı emirle silahına sarılıp pozisyon aldı. Hedefinde sağ baştan Feyzullah, Dursun, Süleyman ve en sonda Baran vardı.  Hepsine dürbünle tek tek bakarken iki saniyeden fazla bakamadı. BİNBAŞI yanında getirdiği askere,

"İSTİKLÂL MARŞININ ON KITASINI SÖYLEMEYE BAŞLA. BİTMEDEN O ELMALARI YERDE GÖRMEK İSTİYORUM!" dedi. Yiğit duyduğu şeyle ilk başta binbaşıya sonra yanındaki askere döndü. Yanında getirdiği asker şaşkınlıkla binbaşıyı bakarken gözleri yerinden çıkacakmış gibi duruyordu. Binbaşı tek kelime etmeyen  askere dönüp,

" ASKER! "dedi ikaz dolu bir sesle.

" BAŞLA! " asker kendini silkeleyip

" Emredersiniz komutanım! "dedi ve yüksek çıkan sesi ile

" Korma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak;
Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.
O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak ;
O benimdir, o benim milletimindir ancak.

Çatma, kurban olayım, çehreni ey nazlı hilâl !
Kahraman ırkıma bir gül ! Ne bu şiddet, bu celâl?
Sana olmaz dökülen kanlarımız sonra helâl.
Hakkıdır Hakk'a tapan milletimin istiklâl.

Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım.
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım !
Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner, aşarım.
Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım.

Garbın âfâkını sarmışsa çelik zırhlı duvar,
Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var.
Ulusun,        "

Asker bağıra bağıra söylediği neredeyse dördüncüsünü bitireceği kıtayı söylemeye devam etti. Yiğit o zaman kadar tek bir atış bile yapmadı. En sonunda elini tetiğe attı, " Bismillah" diyip tam da askerin

"..., korkma -"  dediği yerde tetiğe bastı. Kurşun saate bilmem kaç kilometre ile Yiğitin silahından çıkıp rüzgarı ardına aldı ve Feyzullahın başındaki elmayı tam onikiden vurdu. Elma parçalara ayırıp yeri boylarken Feyzullah derin bir nefes almak dışında hiçbir şey yapmadı.

Silahtan çıkan kurşunun sesi timdeki diğer adamları heycanlandırırken hepsi kulaklarını açıp tek bir kelime bile kaçırmadan dinleye başladılar ama nafile ne atışı yapan Yiğitten sevinç nidası döküldü ne binbaşıdan afferim ne de Fezullahtan bir çıt. Yiğit içten içe mutlu olurken orada tepki veren tek kişi istiklâl marşını okuyan askerin açılan ağzından dökülen "Oha!" nidası idi.

Susan ve verdiği tepki ile binbaşının kötü bakışlarına hedef olan asker ağzını açıp başını önüne eğdi. BİNBAŞI ödün vermeyen sesi ile,

"DEVAM!!" asker aldığı emirle kaldığı yerden devam etmek için ağzını açtığı sırada Yiğit çoktan ikinci hedefi için nişan bile almıştı.

"...
..... , korkma! Nasıl böyle bir imanı boğar,
Medeniyyet dediğin tek dişi kalmış canavar?

Arkadaş, yurduma alçakları uğratma sakın ;
Siper et gövdeni, dursun - "

Asker 'dursun' dediği sırada silahtan çıkan ikinci kurşun yol aldı. Mermi hedefe ulaşıp tam da Dursun'un başındaki elmayı parçalara ayırmıştı. Dursun başındaki elmanın vurulması ile sırıtmaya başlıyacaktı ki onu izleyen binbaşının varlığından dolayı bundan vazgeçmek zorunda kaldı. Asker ise bu sefer nefes molası bile vermeden devam etmeyi seçti.

"...
...., dursun  bu hayâsızca akın.
Doğacaktır sana va'dettiği günler Hakk'ın ;
Kim bilir, belki yarın, belki yarından da yakın.

Bastığın yerleri toprak diyerek geçme, tanı :
Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı.
Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır, atanı :
Verme, dünyaları alsan da bu cennet vatanı.

Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda?
Şüheda fışkıracak toprağa sıksan, şüheda!
Cânı, cânânı, bütün varımı alsın da Huda,
Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda.

Ruhum senden İlâhî, şudur ancak emeli :
Değmesin mabedimin göğsüne nâmahrem eli.
.. "

Bu sefer diğer ikisinden daha fazla bekleyen Yiğit hem binbaşıyı hemde arkadaşlarını endişelendirmişti. Sürekli hedefe nişan alıyor ama kayıyordu. Nefesini tutu, askerin

"..
Bu ezanlar-ki şahadetleri dinin temeli -"

dediği sırada üçüncü kurşun da yuvasını terk etti. Süleymenın içinden okuduğu süre başta duyulan kurşun sesi ve onun ardından yeri boylayan üçüncü elma ile yarım kaldı. Süleyman derin bir nefes alıp süresini bitirdi ve içinden Allah'a şükreti.

Üçte üç atış yapan Yiğit son atış için daha da stresliydi. Çoğu gitmiş azı kalmıştı, başında yüzü kapalı olduğu için yüz ifadelerinden bir şey anlaşılmayan komutanı, hedefte timinde ki arkadaşları, başında on kıtayı bitirmek için uğraşan bir asker vardı.

Baran en son hedefte gözleri bağlı olacakları bekliyordu. Üç atış yapılmış ama kimseden bir çıt bile çıkmamıştı, vurulmuş olma ihtimalleri onun içini kemirirken bu ihtimali kafasından atmayı seçti. Başındaki elmanın kaymaması ve Yiğitin düzgün bir atış yapması için kıpırdamayıp sadece karşıya bakıyordu kapalı gözler ile.

"...
Ebedî yurdumun üstünde beni inlemeli.

O zaman vecd ile bin secde eder  -varsa-  taşım,
Her cerîhamdan İlâhî, boşanıp kanlı yaşım,
Fışkırır ruh-ı  mücerret gibi yerde na'şım ;
O zaman yükselerek arşa değer belki başım.

Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilâl!
Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helâl.
Ebediyyen sana yok, ırkıma yok izmihilâl ;
Hakkıdır hür yaşamış bayrağımın hürriyyet ;
Hakkıdır Hakk'a tapan milletimin - "

Yiğit asker " milletimin" dediği sırada dördüncü kurşunu yolamıştı bile. Baranın başında bulunan elma parçalara ayrıldı, Baran anlık olarak kalp krizi geçirirken, içinden Yiğit küfürler sıralarken, Yiğit sonunda  derin bir nefes aldı.

"...    milletimin istiklâl !"

İstiklâl Marşı bitmiş Yiğit dört atışın dördünü de doksandan vurmuştu. İstiklâl Marşını okuyan asker yiğitçe hayranlıkla bakarken Yiğit binbaşının ağzından çıkacak kelimeleri beklemek için ağzına bakıyordu.

Hedefin önündeki askerler gözlerindeki bandı çıkarıp  ilk başta silah arkadaşlarına baktılar , kimsenin burnu bile kanamadan halledilmişti. Gözlerini etrafta gezdirdiklerinde parçalara ayrılan elmalar ile etraf biraz kirlenmişti. Baran sırıtarak Yiğit bakarken, onun binbaşı dışında hiçbir yere bakmadığını farketi.

BİNBAŞI eğer atışları tam onikiden vurursa düşüneceğini söylemişti, sadece düşüneceğini. Hala bir tim oldukları süpheliydi. Kapalı yüzü ile onu anlayıp yorumlamak neredeyse imkansıza eşdeğerdi. Hepsi tek sıra halinde dizilip binbaşının vereceği kararı beklediler. Binbaşı ağzını açıp,

"HAZIL OL, GÖLGE TİMİ!" dedi











....................................... ~ZS~........................................

Yıldızları ⭐👉🌟 parlatalım
Yorum atmayı unutmayın canlarım.. :)

İnstagram : zeynepsnmzsyy

Continue Reading

You'll Also Like

1.6K 1.6K 22
"Bazı şeyler hayal olamayacak kadar gerçek, gerçek olamayacak kadar da güzeldir." Kim bilebilirdi ki eski püskü bir kitabın içine hapsolmuş bir ruhu...
583K 28.3K 26
Not: Kitapta +18 unsurlar mevcuttur.. ........................................ ~ZS~....................................... Kına yakmak kendini adama...
926K 25.3K 83
Cinsel içerik, şiddet vb olaylar içeriyor çok sık olmamak kaydıyla lütfen bunu bilerek okuyun!! Kısa bir bilgilendirme daha arkadaşlar ana karakterle...