11.BÖLÜM

17.6K 1K 1.3K
                                    

Öncelikle merhaba ' BİR KİBRİT YAK' kitabının sevgili okuyucuları. Karşınızda 11.BÖLÜMLE ben Zeynep Sönmezsoy. Siz bana kısaca ZS de derseniz olur fark etmez yani çünkü soy adım baya uzun..

Gelelim sebebi ziyaretime. Allahın emri peygamberin kavli ile XLFNFKFZSZS şaka yaptım ya şaka gülün diye.

Neyse azıcık ciddi olalım. Sebebi ziyaretim küçük bir duyuru. Aranızda beni takip etmeyenler var ve sürekli yeni bölüm ne zaman diyen arkadaşlar var o yüzden burda yazayım dedim. Her hafta çarşamba günü saat 9 da yeni bölüm yayınlıycam özel bir sebep olmadığı sürece tabiki de. Onun dışında asla yayınlamamak gibi bir durum söz konusu değil.

Gelelim ikinci mevzuya. Kitabınızın birçok hayalet okuyucusu var. Bölümü okuyup beğenmeyen arkadaşlar çok maalesef sizden ricam lütfen bölümü okuyup beğenmeniz. Çünkü burda emin olun ki bir emek var ve siz beğendikçe biz mutlu oluyoruz. Sizden tek ricam ellerinizi kaldırım o yıldıza basmanız. Şimdiden zamanınızı çaldım. Özür dilerim..

11.BÖLÜM ile sizi başbaşa bırakıyorum. İyi okumalar.. Beğenmeyi ve yorum yapmayı unutmayın..

⭐👉🌟

...................................... ~ZS~...........................................

Gördüğüm mazara ile şaşkın şaşkın onlara bakarken  ikisinin başı da bana döndü. Binbaşı'nın şaşkın bakışları gözlerimle buluşunca şaşkın ifademi düzeltip zorda olsa gülümsedim. Binbaşı elindeki Fisunu unutmuş olacak ki kollarını bırakınca Fisun poposunun üstüne yere çakıldı.

Fisun acı içinde haykırırken ben aynı sinir bozucu gülümseme ile

" Kusura bakmayın  iki dakika sevgiliniz ile zaman geçirip aşkın başınızı döndürmesine izin vermedim . Ama yapacak bir şey yok . Şu tabağı koyup gidicem. Yoksa sizi ayırmak  asla  istemezdim. Lütfen siz devam edin" diyip tabağı gördüğüm ilk masaya bırakarak sağlık ocağından çıktım.

Arkamdan duyduğum ayak sesleri ile arkamdaki kişiye bakmadan yoluma devam ederken Binbaşı'nın

"Albayın kızı" dediğini duydum. Ona dönmeden yoluma devam ederken  sağlık ocağının biraz uzağında hemen bir bankta oturan annem ve Zeynep kapıdan çıkan bize baktılar. Annemin gözleri benden hemen sonra Binbaşıya dönünce Albayın kızı dediğini duydu. Zeynebin gözleri şaşkınlıkla açılırken hemen kendini toparlayıp pis pis sırıtı  ikimizi görünce.

Annemin yanına giderken Binbaşı da peşimden gelmişti. Annem hemen,

"Yıldırım" dedi.

"Sevda hanım. Sizi burda görmek ne büyük şeref" dedi kibarca. Ben zoraki bir gülümseme ile anneme

"Ben bir babama bakayım, siz konuşurken" diyip annemin bir şey demesine izin bile vermeden askeriyeye doğru yürüdüm. Sinirden neredeyse önümdeki herkesi ezip geçecek gibi ayaklarımı yere sert bir şekilde vuruyordum.
Gördüklerimden dolayı önüme gelen herkese saldırmamak için zor duruyordum.

Kucağında idi ya kucağında.!!
Fisunun senin kucağında ne işi var be! Ne!!
Kucak tedavisi çıktı da benim mi haberim yok!

Ben beş gündür bu adamı görmüyordum ama görmek için  geliyorum ama adamı başka kadının kollarında görüyorum.!

Acaba ilişkileri mi var ve ben boşuna mı gelin güvey oluyordum!

BİR KİBRİT YAK (ASKER KURGU ) +18Where stories live. Discover now