beautifully curved || c.h (tü...

By fairyboinamu

51.9K 3.1K 1.3K

''seni güzel hissettireceğim'' May sadece sıradan bir genç kız. Pekala büyük uyluk ve geniş kalçaları olan sı... More

prologue
one
two
three
four
five
seven
eight
nine
ten
eleven
twelve
thirteen
fourteen
fifteen
sixteen
seventeen
eighteen
nineteen
twenty
twenty one
twenty two
twenty three
twenty four
twenty five
twenty six
twenty seven
twenty eight
twenty nine
thirty
thirty one*
epilogue (1/3)*
epilogue (2/3)
epilogue (3/3)
türkçesi kıt çevirmen

six

1.6K 98 15
By fairyboinamu

MAY ALLEN

''Ne zamandan beri İspanyolca biliyorsun?'' diye sordu Calum ,şehirde yiyecek bir şeyler bulmak için arabayla gezerken.Çarşamba öğleden sonraydı ve şu anda günlük bir rutin haline gelmiş gibi şu an da da Calum ve ben takılıp yiyecek bir şeyler alıyorduk.

''Ne demek istiyorsun?'' diye sordum.

''Ne zaman Maritza ve sen öğle yemeğinde konuşsanız, sen aniden biraz İspanyolca ile ortaya atılıyorsun.''

Sadece omuz silktim '' pekala babam saf kan İspanyol ve biz küçükken ne zaman babaannem'e gitsek bize bir şeyler öğretirdi.''

''oooohhh''

''ve Sarena ve ben her pazar Maritza'ya akşam yemeğine gideriz ve ailesi sürekli İspanyolca konuşur,yani oradan da bir şeyler kaptım.'' Diye ekledim.

O Sonic'i ( fast food satan bir yer) görüp ooo'ladığında sadece başımı salladım.

''Belki bende sizinle gelmeye başlamalıyım bende bir şeyler kapabilirim.''Sonic'in araba yoluna girerken bana göz kırptı.

'' Guillermi senden otomatikmen nefret eder.'' diyerek alay ettim.

Bana tuhafça baktı 'Kim?''

''Maritza'nın büyük, bahsetmeme bile gerek yok çok ateşli, ağabey'i.bu arada benim ve Sarena'nın da bir şekilde ağabey'i.''

''Peki benden neden nefret etsin ki ?''

'' Çünkü bir keresinde Sarena Isaac'i getirmişti Maritza'nın annesi ve babası tanışmak istemişti.Ama Guillermo ondan nefret etmişti.Aslında direk olarak koruyucu ağabeyim gibi bir şey.''

Calum suratını buruşturdu ''yani aslında ağabeyine az önce ateşli dedin.''

Koluna vurdum '' ne demek istediğimi biliyorsun!''

Güldü ve camdan eğilip sipariş butonuna bastı ''demek istediğim böyle takıldığını bilmiyordum,may.''

''sen bir sapıksın.'' Diye fısıldadım hopörlerden bir ses gelince.

''sonic'e hoş geldiniz. Size nasıl yardımcı olabilirim?'' dedi bir bayan sesi.

''uh , bir saniye .'' Calum seçeneklerle dolu menüye baktı.

''sen ne istiyorsun?'' diye sordu.

''sadece erimiş peynir ve limonata.''

''pekala .'' dedi tekrar menüye dönerken.

'''Calummmm'' birkaç dakika sonra hala orada otururken ismini uzatarak söyledim.'' Sadece seç bir şey işte.''

''birazcık sabır '' dedi

Suratımı asıp onu taklit ettim sessizce.

''seni duydum.'' Dedi.

Omzunu dürtmeden önce güldüm ''hadi ama.''

İç çekip tekrar butona bastı.

Kız sesi tekrar duyuldu '' evet, efendim?''

''evet ,uh,dört numara ile bir limonata alabilir miyim?'' bana onu rahatlatmamı istercesine baktı.

Ona gülümseyip başparmağımı kaldırdım.

Gülümseyip geri döndü ve altı tane acılı hod dog ve büyük bir pepsi söyledi.

''Bu 12 dolar 62 sent yapıyor, birazdan siparişiniz dışarıda olacak.'' Diye cevapladı.

''teşekkürler!'' diye calum ile aynı anda bağırdık.

''bize mi gitmek istersin yoksa burada mı yiyelim?'' diye sordu.

Siktir.onun evi mi? O yalnız mı yaşıyordu?ailesi ile mi yaşıyordu? Ailesi ile tanışmama gerek yoktu ,özellikle de sadece arkadaş olduğumuza göre.

Bunu düşünmeyecektim.

''sen nasıl istersen sadece gidip benim yüzümden tekrar benzin harcamanı istemiyorum.'' Diye itiraf ettim.

''May , fakir değilim , bir çok yere gidebilecek kadar param var.'' Diye kıkırdadı.

GöZlerimi devirdim. ''pekala ne olacak o zaman , bay Hood?''

Sırıttı ve bana baktı ''benim evim , bayan Allen.''

--

''anne?!'' diye bağırdı calum kapıyı açıp içeri girerken.

Yiyecek çantalarımızı yemek masasına taşıyıp büyük merdivenlere yöneldi.

''hadi gel, annemi bulalım.'' Deyip elimi tuttu.

Elimi nazikçe ama sıkıca tuttuğunda kızardım.

''anne!'' calum tekrar bağırdı.

''burada!'' diye iki ses bağırdı ikinci koridorun sonundan.

''oh, kız kardeşim evde.'' Diyip kocaman gülümsedi adımlarını hızlandırmadan önce.

Hm, Luke ve Michael'ın beni gördüklerinde hiç bu kadar heyecanlandılar mı diye merak ettim.büyük ihtimalle hayır.

Calum kapıyı açtığında mor'a boyanmış yerde kutular dağılmış bir oda ile karşılaştık.odanın içinde gözlerimi dolaştırdığım da duvarları bir çok poster kaplıyordu.başka bir taraf da da başka resimler ve diplomalar vardı.

Gözlerimi etrafta gezdirmeyi bıraktığımda güzel bir kızda ve orta yaşlarda bir bayanda takılı kaldım. calum'un annesi olduğuna emindim.

''Mali!'' diye bağırdı calum .genç kızı kucaklamak için giderken gülümsedi. Kız ölümüne güzeldi.

''cal!'' o da onu geri kucaklarken gülümsedi.

''annen!'' dedi bayan bir kutunun üzerine otururken.

''özür dilerim anne'' dedi calum, kız kardeşini bırakıp annesine sarıldı.

''hey ,bebeğim'' dedi yanağını öperken , o da annesini öptü.

''oh!'' beni kolumdan tutup kendiyle beraber odanın ortasına çekiştirdi 'bu May .'

Hafifçe yerimde sallandım.

Calum'un annesi beni birden sıkıca kucakladı.

''oh hayatım, seninle tanışmak çok güzel.'' Dedi arkamı okşarken.

Tereddütle kollarımı onun etrafına sardım o arkamı yatıştırıcı bir şekilde sıvazladı.

''senin hakkında çok şey duydum.'' Diye sadece ikimizin duyacağı şekilde fısıldadı ve geri çekildi beni hala kollarımdan tutarken.'' Ama bu aramızda kalacak.'' Göz kırptı.

''Mali bu May , May bu da büyük ve yakında- kayıt-yapacak-sanatçı ablam,Mali''

Dedi calum beni uzun saçlı burnunda küçük bir hızması olan ve onu daha güzel gösteren kıza yönlendirirken.

Bana hemen gülümsedi ve gülümsemesi solmadan dönüp kutulara bir şeyler kaldırmaya devam etti.orada tuhaf bir şekilde dikilip , neden benden nefret ettiğini hissettiğimi merak ediyordum.

Oh siktir. Calum ve benim aramda bir şeyler olduğunu mu sanmıştı?bunu düşündüyse beni onaylamadı mı?

Şu an ne düşünmem gerektiğini bilmiyordum.ama sanırım calum tuhaf bir şeyler olduğunu anlamış olacak ki annesine aşağıya yemek için ineceğimizi söyledi.

''kız kardeşim adına özür dilerim.'' Dedi merdivenlerden aşağı inerken.

''sorun değil,yani sanırım. Annem oldukça tatlı ve umarım onun yaşına geldiğimde onun kadar güzel olurum.''dedim beni yemek odasına yönlendirirken.

Tam bir sandalye çekecekken beni durdurup onu takip etmemi söyledi.

Satın aldığımı bile unuttuğum limonatamı aldım.

Mutfağın karşısında olan bir kapıya gidip kapısını açtı ve beni başka bir odaya giren merdivenlere yöneltti.

''bodrumdu, ama anneme sorup takılabileceğim bir yer haline getirdim.'' Dedi ben karanlığa giden merdivenlere bakarken.

Merak beni ele geçirirken hızlıca elini tuttum ve odaya giden merdivenlerden aşağı indik.ama önümde sadece siyahlık görüyordum.birden bir şalter sesi duydum ve oda aydınlandı.

Büyük ekran bir televizyon ve etrafında büyük bir ses sistemi odanın bir köşesinde duruyordu.bir playstation ve hemen altında bir xbox duruyordu.başka bir duvarda içi milyonlarca filmlerle dolu bir raf duruyordu.seksenlerden bazı indirilmiş filmler ve bir çok günümüzden filmler vardı.

Odayı daha geniş gösteren duvarın arasında bir akvaryum duruyordu.akvaryumun yanına gidip renkli balıkları takip etmek için yavaşça ellerimi kaldırdım.o kadar çok vardı ki.küçükten büyüğe, yuvarlaktan köşeliye ,kırmızıdan maviye.

Biraz daha etrafıma bakındım ve rahat görünen şeftali renginde bir koltuk gördüm. Duvarların rengi krem rengiydi.her şey o kadar karışık görünüyordu ki ama bu odayı daha çok ev gibi hissettiriyordu.

''sevdin mi?'' diye sordu.

''calum, lanet olsun ki aşık oldum.sanırım buraya taşınacağım.'' Ona gülümsedim.

''hadi gel bir şeyler yiyip bir şeyler izleyelim.'' Deyip beni koltuğa yönlendirdi.


Continue Reading

You'll Also Like

435K 35.6K 27
Melez Kaplan Taehyung, Melez Tavşan Jungkook ile sevgili olmak istiyordu Ha birde onu altında inletmeyi... [texting+düz yazı] #3 - taekook [13.08.202...
44.3K 2.2K 38
Daha sonra gözlerini gözlerimden çekti ve kulağıma yaklaştı ‘’Sensin. Tek neden sensin. Bir tek sensin. ‘’ dedi. O bunları söylerken ürpermiştim. Ell...
39.5K 2K 32
Kızın sesini duyunca Alaz'ın omuzları gevşedi. "Öldüm, Asi." Gözlerini kızın yüzünde dolaştırdı. "Sensiz geçirdiğim her gün biraz daha öldüm." Asi al...
132K 3.9K 32
Ay ışığı ve yıldızlar şahit oldu verdikleri sözlere. Kalpleri ve ruhları gibi bedenleri de bir olmuştu artık. Yeni bir ortak noktaları vardı. Leon H...