Fırtınalı Gecede (Tamamlandı)

By aleynahirik

32.3K 4.1K 4.1K

Trajik bir geçmişin ardından yurt dışına gönderilen Ahsen için geri dönüş vakti gelip çatmıştı. Büyük bir özl... More

Bölüm Bir | Geri Dönüş
Bölüm İki | İlk Akşam Yemeği
Bölüm Üç | Tatlı Rüyalar
Bölüm Dört | ''Eskisi Gibi.''
Bölüm Beş | Kapılar Ardındaki Gözler
Bölüm Altı | Işıklar Sönünce
Bölüm Yedi | Siyah Şemsiye ve Kırmızı İplik
Bölüm Sekiz | Unutulan Her Bir Anı
Bölüm Dokuz | Yalnız Prenses
Bölüm On | En Uzun Gece
Bölüm On Bir | Yeniden Denemek İçin Geç Değil
Bölüm On İki | Suyun Dibinde
Bölüm On Üç | Karanlıktaki Parti
Bölüm On Dört | Kördüğüm
Bölüm On Beş | Açık Kalan Cehennem Kapıları
Bölüm On Altı | Beyaz Kuğu
Bölüm On Yedi | Dalgalarda Doğmak
Bölüm On Sekiz | Saydam Kalp
Bölüm On Dokuz | Ilık Bir Yaz Günü
Bölüm Yirmi | Işıkların Altındaki Çürük Kokusu
Bölüm Yirmi Bir | Alevlerin Yakamadığı Kadınlar
Bölüm Yirmi İki | Lilit Derin Bir Karanlıktır
Bölüm Yirmi Üç | Kayıp Soydan Geriye Kalan
Bölüm Yirmi Dört | Silik Ayak İzleri
DUYURU 📣
Bölüm Yirmi Beş | Siyah Kuğu
Bölüm Yirmi Altı | Fırtınalı Bir Gecede Neler Oldu?
Bölüm Yirmi Yedi | Batının Kötü Cadısı*
Bölüm Yirmi Sekiz | Karanlıkta Gizlenenler
Bölüm Yirmi Dokuz | Altın Kafesteki Kargalar
Bölüm Otuz | Yeraltından Yükselen Sesler
Bölüm Otuz Bir | Gökyüzündeki Son Yıldızlar
Bölüm Otuz İki | Cennetten Kovulan Herkes Bir Arada
Bölüm Otuz Üç | Bilgi En Güçlü Silahtır
Bölüm Otuz Dört | Drakula'nın Şatosunda Yalnız Bir Gece
Bölüm Otuz Beş | Aşk Bir Zayıflık Mıdır?
Bölüm Otuz Altı | Aydınlıkta Kalan Tek Kişi
Bölüm Otuz Yedi | Kirli Sular, Temiz Ruhlar
Bölüm Otuz Sekiz | Cadı Avı Başlasın!
Bölüm Otuz Dokuz | Son Akşam Yemeği
Bölüm Kırk | Güzel Yalanlarla Yaşar ve Ölürüz*
Bölüm Kırk Bir | Şeytanı Kurtarmak
Bölüm Kırk İki | Yaşasın, Dünya Yok Oluyor!
Bölüm Kırk Üç | Son Yargı
Bölüm Kırk Dört | Hüzünlü Prensese Veda
Bölüm Kırk Beş | Denizin Bittiği Yer {FİNAL}
YAZAR NOTU

Fırtınalı Bir Gecede Her Şey Olabilir

2.3K 156 96
By aleynahirik

31 Ekim 2010

Pazar

Gözünüzün gördüğünü sorguladığınız oldu mu hiç?

Onların oldu.

Çıplak ayaklarla merdivenleri inerken kalbi adeta boğazında atıyordu. Yatak odasının kapısını bir hışım açarak içeri girdi. Baktığı ilk şey kendi yataklarının biraz ötesindeki tek kişilik karyolada derin derin uyuyan oğlu oldu. Eninde sonunda onu uyandırmak zorunda kalacağını biliyordu ama şimdi değildi.

Eski kapılı dolabına yöneldi. Dolabın üstünde duran bavulu indirip içeride ne var ne yok doldurmaya başladı. Katlamasına gerek yoktu, özenmesine gerek yoktu, olması gereken tek şey bir an önce yuvası bildiği bu evde kocası ve oğluyla uzaklaşmaktı. Yatak odasının kapısı henüz bavulun yarısı dolmuşken açıldığında yerinde sıçradı. Üzerindeki pijamalar, aynı şok ifadesiyle kocası elini kaldırdı.

''Benim ben.''

Kocası kapıyı ardından sessizce kapatırken kadın elini kalbine götürdü.

''Elim ayağım boşaldı.'' dedi kadın bu havada alnında akan terleri silerken.

Adam iki elini beline koydu ve derin bir nefes alıp verdi.

''Ne gördük biz az önce?''

Kadın kafasını iki yana salladı. ''Allah'ım aklıma mukayyet olsun, bilmiyorum.''

''Toparlan çabuk, bir an önce gidelim.''

''Ne diyeceğiz?''

''Hiçbir şey!'' dedi adam ve bir anlık yükselen sesinin ardından on yaşındaki oğullarını kontrol etti.

''Hiçbir şey demeyeceğiz, Neriman. Eşyaları alacağız, Sarp'ı uyandıracağız ve arka garajda benim arabayla basıp gideceğiz.''

Kadın tereddütle kocasına baktı. ''Sabahı mı beklesek-''

''Hayır.''

Kocasının cevabı açık ve netti. ''Ben gördüklerimden sonra bir dakika bile bunların yanında kalamam, adi insanlar.''

Adam öyle haklıydı ki kadın sesini çıkaramadı. Kalan eşyaları doldurmaya devam ederken odayı birkaç dakikalığına sessizlik alıkoydu. Bu sessizliğin içinde yalnızca çocuklarının düzenli alışverişlerini dinlediler.

''Neydi o?'' dedi kadın usulca. ''Ne yapıyordu onlar?''

Odanın köşesindeki yalnızca gece lambasının sarı ışığının aydınlattığı kocasının yüzüne baktı.

''İyi bir şey yapmadıkları kesin de ne yaptıklarını bilmiyorum.''

Kadının sırtından geçip giden ürpertiyle sarsıldı. En son hatırladığı şey uzun yemek masasının üzerinde yatan ölü ya da diri çıplak bir kadın bedeninin etrafındaki mumlar, bu zamana dek büyük bir saygı ve sevgi duydukları ev sahipleri olan Seçkinlerin o bedenin etrafında algılayamadı silüetler ile fısıldaşmalarıydı. Yemek odasını kaplayan dumanımsı havadan, içerideki yoğun tarçın kokusundan bahsetmek dahi istemiyordu. Zihninin algılayamadığı bu görüntüleri nasıl kafasından silip atacağını da bilmiyordu ya gerçi.

''Turgut... Bizi görmediler, değil mi?''

Kadın beyninde yanıp sönen ani soru işaretleriyle panikledi. ''Bizi görmediklerine eminiz?''

Kocasının yüzündeki şüphe dolu ifade onu hiç rahatlatmamıştı. ''G-Görmediler herhalde. Hemen aşağı indik.''

Henüz cümlesi bitmeden merdivenlerden ayak sesleri yükseldi. Kadın iki saniyelik paniğin ardından bavulu eliyle iterek dolabın arkasına sakladı. Henüz olduğu yerden doğrulmamışken açıldı kapı. Kocası ile aynı anda kapıya, işverenlerine döndüler. Ferit Bey, tıpkı hatırladığı kıyafetleri içindeydi. Loş ışıkta yüzündeki ifadenin altında ne araması gerektiğini seçemiyordu.

''İyi geceler, uyuyor muydunuz? Öyle girdim ama.''

''Yo, hayır.'' dedi kocası ondan daha atılgan davranarak. ''Buyurun Ferit Bey, bir isteğiniz mi vardı?''

''Seni bir dakika alayım, Turgut'cuğum.''

Kadın, şüphe dolu kaçamak bir bakış yolladı fakat sessizliğini korudu.

''Tabii efendim.''

Ferit Bey kapıyı kapatıp onları bir dakikalığına yalnız bıraktığı gibi yapıştı kocasının koluna.

''Gitme sakın!''

''O zaman gördüğümüz anlaşılır.'' dedi adam. ''Daha çok dikkat çekeriz. Sen şimdi burada dur, beni bekle. Hemen ne istiyormuş yapıp geleyim. Sonra onlar yukarı odalarına geri dönünce biz basar gideriz.''

Başka bir yolu olmadığına çok emin olan kadın gönülsüzce kafasını salladı. Kocasının o yatak odasının kapısından çıkıp gitmesine izin verdi.

Dakikalar geçti, o çoktan bavulu kapatıp pijamalarını çıkarınca neler giyeceğine karar vermişti. Dakikalar geçti, kocası geri dönmedi. Dakikalar geçti, içeriden sesler yükseldi. Dakikalar geçti ve bir daha geri dönülemeyecek bir adım attı.

Yatak odasının kapısından çıkıp merdivenlere doğru kulak kabarttı. Kocasının gür sesini hiçbir ses bastıramıyordu. O anda emin olduğu tek bir şey vardı: Onları görmüşlerdi.

''Böyle bir şeyi asla kabul edemem! Asla! Orada yatanın kim olduğunu bile bilmiyorum! Ölü mü diri mi, bilmiyorum! Nasıl istersiniz böyle bir şeyi? Ne yaptınız o kadına?''

''Kimse kadına bir şey yapmadı be!''

Bağırışın sahibi, Ferit Bey'in karısından başkası değildi. Merdivenleri neredeyse ikişer üçer çıkarak giriş katına geldi. Üçlü, tam kapı girişinde hararetli bir tartışma içindelerdi.

''O zaman niye orada öyle yatıyor?'' dedi kocası.

''Bunu kendisi istedi.'' dedi Ferit Bey. ''Kendi isteğiyle yatıyor, yanlış olan bir durum yok.''

Üçü nihayet korku içindeki kadını fark ettiler. Evin sahibesi Asiye Hanım, ona doğru bir adım attı.

''Turgut'tan sadece kadını alıp söyleyeceğimiz adrese, evine bırakmasını istiyoruz. Bu kadar. Kadın bizim tanıdığımız, ahbabımız zaten.''

Sesi yumuşak, bakışları ise tam aksine sertti. Neriman, kafasını olumsuz anlamda salladı.

''Ben size inanmıyorum.'' dedi. ''Ben gördüklerime inanıyorum.''

Hoş, ne gördüğünden o bile tam olarak emin değildi ya. Her ne gördüyse, doğru olmadığından emindi yalnızca. Ferit ve Asiye çifti, aynı anda kafalarını kadına çevirdi.

''Ne gördün ki?'' dedi Ferit Bey.

Neriman, ikinci yanlışını ise tam o anda yaptı. Krizi idare etmek yerine fevri davrandı ve arkasını dönüp koşmaya başladı. Aklından geçen tek şey, aşağı inip oğlunu uyandırıp bu evden çıkıp gitmekti. Herhalde silah zoruyla onu tutacak halleri yoktu.

Asiye Hanım koşar adımlarla peşinden gelene dek aynen böyle düşünüyordu. Peşinden gelip onu kolundan yakaladığında ise daha farklı düşünmeye başlamıştı.

Herhalde bana, bize bir şey yapacak halleri yok.

Asiye Hanım, onu yanında tutmaya çalışırken çekiştirdiği kolunu iyice sıkarken, kendisi kolunu ondan kurtarmak ve ona ulaşmaya çalışan kocasına bir şeyler anlatmaya çalışırken daha da farklı düşünmeye başladı.

Bize bir şey yapmayacaklar... Değil mi?

Soğuk merdiven basamaklarına itildiğinde, kafasını şiddetle çarpıp merdivenlerden yuvarlanmaya başladığında düşünceler, yerini kocaman bir karanlığa bırakmıştı.

Fırtınalı bir gecede her şey olabilirdi.

Ve olmuştu.


***

Selam! 🩷 İnanılmaz heyecanlıyım. 😳 İki kitaptan sonra yazacağım kurguyu çok düşündüm, aklımdan çok fazla fikir geçti ama en içime sinen ve tarzıma uygun bulduğum "Fırtınalı Gecede" oldu. Yine geçmişle başladığımın farkındayım ama başlamazsam yazamıyorum. 😅

Umarım keyif alarak okursunuz. Bu kurguyu yazıp bitirmedim yani size sunarken yazmaya devam ediyor olacağım bu nedenle eğer bir aksilik olmazsa yine her cuma akşam saatlerinde bölüm gelecek. Haftaya görüşmek üzere!

Continue Reading

You'll Also Like

462K 46.5K 21
Şimdi düşününce o güne geri dönsem yine o arabaya biner miyim diye sorguluyordum. Bana attığı ilk mesaja cevap verir miydim? Bu yaşadıklarımızı yaşay...
33.4K 1.5K 13
En sevdiğiniz yazarların röportajları
47.6K 2K 34
Aşiret Gerçek ailem serisi : Melis vera yılmaz 1. Bölüm en altta Olaylar biraz geç başlıyor. Bunu söylemek istedim. Biraz sıkıcı gelebilir çünkü mel...
47.1K 7.4K 70
Doğum günümde dilediğim dileğin hayatıma bu kadar çabuk etki edeceğini düşünmezdim. Gece yarısı aldığım bir mailde gelen iş teklifine gidip hayatımı...