"Bu sen değilsin tanıdığım Kumsal bu değil"
"Ben buyum"
Atlaslar bir masaya oturmuş beni bekliyorlardı yanlarına gidip oturdum Lale bana sarıldı bende ona sarıldım o sırada garson geldi.
"Ne alırsınız efendim"
"Balık ekmek olsun"
"Ben aç değilim bana bira getirin"
"Kumsal ne yedin sen"
"Yemek yedim"
"Hadi ya ciddi misin"
Kaya dikkatli bir şekilde beni inceliyordu kafamı salladım.
"Neye bakıyorsun"
O sırada elime baktı elim birazda olsa yaralanmıştı Oğuzu döverken elimi hemen aşağıya indirdim.
"Buldun dimi onu şu an elinde Oğuz Atlas önce davranmadın işte bulmuş onu"
"Kumsal buldun mu"
"Ne saçmalıyorsunuz siz"
"Saçmalamıyoruz Kumsal sen nasıl bizi iyi tanıyorsun bizde seni o kadar tanıyoruz bu bakışlar bu haller hal değil bulmuşsun onu"
"Ben sizi çok iyi tanıyorum ama siz beni tanımıyorsunuz"
"Kumsal Oğuzu bize ver"
"Oğuz bende değil"
"Sende"
"Bu kanıya nereden vardın komiser"
"Bakışlar işte intikam diye yanıp tutuşuyor"
"Sen beni ne kadar tanıyorsun ki böyle diyorsun"
"Tanıyorum Kumsal tanıdım işte gel inat etme Oğuzu bize ver"
O sırada siparişler gelmişti bir bardak içtim.
"O şerefsiz acı çeke çeke ölmeden imkansız sana vermem ki o zamanda cesedi ile karşılaşacaksınız pardon külleri ile"
"Sende işte"
"Evet bende ne yapacaksınız"
"Kimle iş birliği yapıyorsun Kumsal"
"Sana ne Kaya"
"Kumsal yine kime bulaştın"
"Bunun seni ilgilendirdiğini düşünmüyorum kaya"
"Kumsal düşmanın çok arkanda kuyu kazıyorlar nasıl güvenirsin"
"Senin bana kuyu kazdığın gibi mi senden tecrübeliyim güvenmemek konusunda"
"Kumsal kalbimi kırıyorsun"
"Tüh nasıl kırarım kalbini"
"Kumsal daha fazla ileriye gitme bence"
"Sana ne Atlas sana mı kalmış Kayayı savunmak"
"Kumsal"
"Neyse ben artık kalkayım daha fazla kalbiniz kırılmasın"
"Bu sen değilsin tanıdığım Kumsal bu değil"
"Ben buyum"
Atlasta benimle aynı anda kalıp kolumu tutu.
"Nereye"
"Evime"
"İzin vermiyorum"
"Senden izin istediğimi hatırlamıyorum Atlas bırak şu kolumu"
"Bırakmıyorum lan hadi inatlaşmak mı istiyorsun al sana inat"
"Atlas eğer elini çekmezsen o elini kırarım"
"Kır hadi"
Elini tutup sert bir şekilde çevirdim masaya iteledim masaya yapıştı bunu yapmak istemezdim ama gözümü hırs bürümüştü hızlıca oradan çıktım Atlas hayla peşimden geliyordu arabaya bindim ve gaza bastım oda beni takip ediyordu arada kornaya basıyordu ama ben hızla ilerlemeye devam ediyordum beni sollamaya çalıştı camı açtım.
"Kumsal çek sağa"
"Atlas yürü git işine"
"Kumsal sağa çek yoksa kötü olacak"
"Atlas yürü git"
Atlas arkamdan gelmeye devam etti ilerde çevirme olduğunu gördüm mecburen durdum camı açtım.
"İyi akşamlar Kumsal hanım aşağıya inin lütfen"
O sırada Atlasta yanımıza geldi.
"Pardonda neden"
"Hız sınırını açtın karıcığım"
"Hızım gayet iyiydi"
"Burada o hızla gidemezsin"
"Tamam be neyse yaz öderiz cezayı"
"Arabayı çekmek zorundayız"
"Abartma be"
"Komiser değil miyim bağlanacak bu araba"
"Karşında salak durmuyor komiser ben bir avukatım ve buna hakkın yok"
"Zorlama istersen Kumsal"
"Tamam al arabayı gözüne sok"
"Kumsal kelimelerine dikkat et"
Ağzımı eğerek taklidini yaptım.
"Kumsal kelimelerine dikkat et"
"Bu yaptığını Ada bile yapmıyor be yakışıyor mu koskoca kızsın "
Telefonumu çıkarıp taksi çağırdım 10 dakika bekledikten sonra taksi geldi Atlasta benimle aynı aynda bindi.
"İnsene lan aşağıya"
"Yoo neden ineyim"
"Eve gideceğim"
"Tamam bende seninle geleceğim"
"Allah Allah gece gece çattık ya in aşağıya ben tek gideceğim"
"Karıcığım gel evimize gidelim işte madem senin evine gelmemi istemiyorsun"
"Atlas bana karıcığım deyip durma ya"
"Neden karım değil misin"
Taksici araya girdi.
"Abla abi sohbetinizi bölüyorum ama nereye gideceğiz"
Aynı anda konuştuk.
"Sen bizi eve bırak"
"Ben başka taksiye binerim"
Atlasla göz göze geldik.
"Kardeşim sen şu kapıları kilitlesene"
"Neden abi"
"Kardeşim polisim ben korkma kilitle"
Adam Atlasın dediğini yapıp kapıyı kilitledi.
"Bir dakika bir dakika sen kimsin beni esir tutacaksın kardeşim aç şu kapıları"
"Açma kardeşim"
"Aç kardeşim"
"Açma kardeşim"
"Aç kardeşim"
"Abi abla bir sakin olun ya ne yapayım ben kapıyı açayım mı açmayayım mı"
"Kardeşim sen beni dinle açma"
"Bak kardeşim ben avukatım aç yoksa dava ederim seni yeminle ehliyetini bir daha alamazsın"
"Abi yenge ne diyor açıyorum ben"
"Kardeşim açma sen devam et hiç bir şey yapamaz o"
Adam sürmeye başladı.
"Öyle mi ben arayayım o zaman"
Telefonumu aldığım an Atlas telefonu elimden alıp cebine koydu.
"Ne yapıyorsun lan ver telefonumu"
"Var ya inatçı keçi diyoruz ya sen ondanda betersin be kızım yeminle taş olsa çatlardı bir dur yerinde artık"
"Sen kendine bak bir kere hödük"
"Hödük mü"
"Evet hödük işte hödüksün"
"Ne alaka be hödük. Hödük ne hem"
"Öylesin işte"
"Sende inatçı keçisin"
"Hödük"
"İnatçı keçi"
"Hödük Atlas"
"İnatçı keçi Kumsal"
O sırada taksici kahkaha attı taksiciyle göz göze geldik hemen sustu.
"Ne gülüyorsun kardeşim"
"Bak abla ben günde o kadar müşteri alıyorum çift olarak ben hayatımda sizin gibi bir çift görmedim Allah herkese böyle aşk nasip etsin içindede bana"
"Aman kardeşim bence nasip etmesin"
"Neden abi sizin gibi iki kavga etsek ne olur"
"Millet deliye hasret ben akıllıya ya"
O sırada benim telefonum çaldı Atlas telefonumu çıkardı Allah kahretsin ki Kara arıyordu telefonu açtı Atlas.
"Kumsal"
Arkadan sözünü kestim.
"Kara şu an müsait değilim konuşma atlas var yanımda"
"Tamam"
Atlas araya girdi.
"Ne söyleyecektin Kumsala"
"Sana ne Atlas belki kız mevzusu vardır her şeye burnunu sokma"
"Kumsal sen sus sana soru sormadım"
"Ver lan telefonumu"
Atlasın üstüne telefonumu almak için atladım ama telefonumu alamadım birbirimize fazlası ile yakındık hemen geri çekildim Kara kapatmıştı taksici pi pis sırıtıyordu sinirlerimi bozmuştu.
"Bana bak kardeşi biraz daha sırıtırsan sana bir uçarım aklın şaşar"
"Tamam yenge özür dilerim"
Sonunda varmıştık aşağıya indik tabi ki eve gitmeye niyetim yoktu Atlas bir an bir hareket yapıp beni omuzuna aldı bir an bende ne olduğunu anlamadım.
"İndir sene lan beni"
"Kumsal bağırma Ada yatıyor sus"
"İndir o zaman beni bağırmayayım"
"Kumsal bir debelenme düşeceğiz o zaman görürsün sen"
"Atlas indir beni"
O sırada Atlas kapıyı çaldı Münevver abla açtı.
"Abla ne bakıyorsun şu hödüğe bir şey desene indirsin beni"
"Ne diyeyim ki kızım bilemedim"
"Atlas indir"
İçeriden babaanne ve Dilan hanım geldi.
"Oğlum ne oluyor"
Rezil oluyordum.
"Atlas indir sene babaannen burada ayıp oluyor"
"Oğlum niye aldın kızı"
"Anne karışmayın ya"
"Tövbe tövbe oğlum babaannen burada ayıptır"
"Bunlar yeni nesildir gelin bırak ne yapıyorlarsa yapsınlar"
"Babaanne senin bu hödük torunun beni zorla alı koyuyor"
"O ne demek kızım"
"Babaanne benden ayrı başka bir yerde kalmak istiyor bende onu yanımda istiyorum o yüzden getirdim diye alı koymuş oluyorum"
"Kızım siz evlisiniz o senin kocan sen onun karısısın ne olursa olsun onun yanında kal birlikte düşün birlikte kalkın birbirinize destek olun birbirinize el verin tek kalkmayın o yolda birlikte yürüyün ki aydınlık olsun yoksa o karanlıkta uçurumdan düşersiniz"
"Babaanne ben alıştım ki hayatım boyunca düşüp tek kalkmaya annem ve babam yoktu onlar sağ olsun bana öğrettiler bunu benim ne Atlasa nede kimseye ihtiyacım var zor olsa da ben kalkıyorum tek başıma"
"Ah kızım senin içinde neler birikmiş de anlatmıyorsun"
"Neyse Atlas bırakır mısın lütfen"
"Odamıza çıkalım konuşalım Kumsal"
"Tamam"
Atlas önde bende arkasından çıkmaya başladım Atlası çekecek halim yoktu cebimdeki beze eter döküp çıktım Atlas odaya girdiği an bende girdim ve eteri ağzına kapattım 1 dakika sonra bayıldı yatağa taşıdım bunu istemiyordum ama yapmak zorundaydım not bırakıp çıktım.
"Atlas anla artık ben bu hayatta tekim"
Aşağıya inemezdim camı açtım ve su borusundan aşağıya indim daha sonra telli çitlerden zorda olsa çıktım.
Kara aranıyor...
"Alo efendim Kumsal"
"İşi haletin mi"
"Evet videoyu atıyorum"
"Tamam"
Kara videoyu attı arabaya geçip izledim Oğuz annesine benziyordu yazık kadına çökmüştü ne hallere gelmişti.
Umarım hikaye mi beğenmişsinizdir sizleri çok seviyorum yorumlarınızı bekliyorum bana destek olursanız sevinirim.
Kitap hakkında yorumlarınızı bekliyorum💖