Yes to heaven~taekook

By monscherry

1.4M 121K 115K

yüzbaşı alfa kim taehyung'un başı feminist omega jungkook ile dertteydi -Enemies to lovers More

1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
final
özel bölüm
.....
..

22

55.9K 4.1K 5.9K
By monscherry

Selammm

Beklemiyordunuz değil mi yeni bölüm? wkskwkisiw bende beklemiyordum valla.
ama bekleyenleri görünce kıyamadım yazdım hemen.

Bir şey sormak istiyorum sizce tae mi daha baskın yoksa jk mi? merak ettim.

Hikayenin kapağı değişti bu arada nasıl olmuş guys? ben beğendim umarım sizde beğenmişsinizdir

Keyifli okumalar. (Yorum yapın güzellerim lütfen)

.....

Jungkook için gece geçmek bilmemişti.

Bir türlü uyuyamayıp yatağında dört dönmüş ve düşünceleri içinde boğulmuştu her defasında.

Alfanın kendisine tavır alması onu huzursuzlukla doldurmuştu ve içini sıkıntıyla doldurmuştu. bu sebeple gök mavileşinceye kadar yatağında dönüp durmuş ve yeni yeni sabah olduğu sırada üstünde ki yorganı tekmeleyip öyle kalkmıştı yataktan.

Alfanın kendisine karşı olan tavrı zoruna girmişti.

İlk defa bir alfayla cinsel ve duygusal olarak iletişim içine girmişti ve ona karşı hislerinin farkındaydı. yıllardır kendine kodladığı düşünceleri bozan taehyung'a karşı gerçekten de ciddi hisleri.

Çünkü iki ay öncesine kadar alfalardan ölümüne nefret eden jungkook şu an ona karşı olan hoşlantısı nedeniyle bazı şeyleri görmeye başlamıştı artık.

Tüm alfaların aynı olmadığını mesela.

Şimdiyse saat sabah yedi sularına gelirken içindekileri birine anlatmak isteyen jungkook jisoo'nun kapısının önüne gelmişti. artık taehyung'a karşı olan hislerini saklamayıp birine anlatmak istiyordu ve bu yüzden ablası gibi gördüğü omegayı seçmişti.

Uykusuzluktan şişen gözlerini elinin tersiyle kaşırken diğer eliyle kapıyı açmış ve içeri geçmişti.

Arkadaşının uyuyan bedenine bakarken çekiniyordu açıkçası.

Daha dün onun sorduğu soruya hayır derken şimdi yüzbaşından hoşlanıyor olduğunu ona diyecek olması biraz çekinmesini sağlıyordu.

Uyuyan bedenin yanına ilerleyip yavaşça yanına oturmuş ve omuzundan dürtmüştü onu. "jisoo" demişti sonda ki harfi uzatarak. nazikçe uyandırmaya çalışıyordu onu korkmasın diye.

Uyanmayan bedenin bir kez daha omuzunu dürterken jisoo'nun yavaş yavaş uyanmaya başlayıp huzursuzlanmasıyla az sonra diyeceklerini bildiği için omuzunu düşürmüştü.

"Jungkook" jisoo uykulu sesle konuşup doğrulurken iki gözünü de kısmış yanında ki bedenin elleriyle oynamasına bakmıştı.

"Ne oluyor bir şey mi oldu?" demişti endişeyle. jungkook önemli bir şey olmadığı sürece hayatta sabah sabah rahatsız etmezdi onu.

Jungkook elleriyle oynamayı bırakıp sıkıntılı bir sesle oflarken bakışlarını ona çevirdi.
"Yardımına ihtiyacım var jisoo çıkmaza girmiş gibiyim"

Jisoo'nun suratı onun üzgün ifadesiyle düşerken anında iki kolunu omuzuna sarmıştı. "bebeğim... ne oldu anlat bana" bir anne edasında şevkatle konuşması jungkook'un az da olsa sakinleştirirken geri çekilmiş ve utanmaktan kızaran yanaklarıyla ona bakmıştı.

"Sana dün yalan söyledim jisoo. ben taehyung'dan hoşlanıyorum"

Çekingence konuşup karşısında ki kadının tepkisine bakarken jisoo'nun gözlerinin dolmasını ve bir anda kendisine sarılmasını beklememişti. bu hareketiyle gülümserken o da karşılık vermiş kollarını sırtına sarmıştı.

"Jungkook.... ağlayacağım sanırım. bu çok iyi bir şey" ağlamaklı sesle konuşup diğer yandan dolan gözlerini silerken heyecanlı ifadeyle geri çekilip yatağında yana kaymıştı.

"Gel hadi anlat bana neler yaşadınız"

Jungkook onun yanına girip yorganı üstüne çekerken sırtını yatak başlığına dayamış ve heyecanlı bir ifadeyle konuşmuştu.

"Tamam anlatıyorum"

.....

"Paltoyu çekiştirip durma yırtılacak"

"Jisoo götüm gözüküyor ne yapabilirim?"

Jungkook her şeyi anlatmıştı jisoo'ya. öpüştükleri anlar harici tüm anları demesine rağmen jisoo her defasında çığlık atmak için ağzını açsa da jungkook hemen eliyle onu susturmuş ve onun yatakta tepinmelerini izlemişti gülerek.

Ardından jungkook'un taehyung'la arasının bozuk olmasını demesiyle jisoo devreye girmişti hemen.

Omegayı yataktan kaldırdığı gibi onu duşa sokmuş, ve o duş aldığı sırada elbise seçmişti onun için. ardından jungkook'un çıkmasıyla saçlarını kurutmuş ve giyinmesiyle hafif bir makyaj yapmıştı ona.

Onun dokunuşlarıyla daha güzel olmuştu jungkook.

Üstüne bembeyaz karnını gösteren crop giymişken utanıyordu açıkçası. ilk defa dışarıya böyle açık çıkmıştı ve jisoo'nun sert tavrını gördüğü için ona karşılık bile verememişti.

Ama tanrıya şükür ki jisoo onun için bol bir pantolon seçmişti ve onu giymişti. crop'un üstüne de giymesi için el örgüsü bir yelek vermişti ona. ama bu buz gibi hava da en ufak bir işlev bile görmüyordu yelek.

Jisoo yüzbaşının jungkook'a tavır aldığını biliyordu ve bu yüzden onu kıskandırmak için bu kombini yapmıştı ona.

Diğer yandan ise jungkook şu an üşüse bile psikolojik olarak çok rahat hissediyordu çünkü jisoo tahmin ettiği gibi onunla hiç dalga geçmemiş ve aksine mutlu olmasını sağlamıştı. ona ne kadar teşekkür etse azmış gibi hissediyordu.

Şimdiyse ikili karargahın önündeydi. jungkook bugün taehyung'un akşama kadar boş olduğunu bilse bile buraya gelmek istemişti çünkü burda olacağını umuyordu.

"Amacımız da götünün gözükmesi zaten" jisoo bıkkınca konuşup beyaz tenlinin omuzlarını tutmuş ve karargaha doğru ittirmişti onu. "hadi git alfanı kapmasın başka omegalar"

Kıskanması için söylediği şeyler tam anlamıyla işe yaramış ve jungkook'un kaşları çatık şekilde arkasını dönmesini sağlamıştı. "saçmalama jisoo kim buna cesaret edebi-"

"O ediyor bile jungkook" jisoo'nun karargahın bahçesine bakarak dediği şeyler omeganın lafını keserken merakla arkasına dönmüş ve bahçede, yüzbaşının yanında duran sungho'ya bakmıştı.

Omega taehyung'un yanında kısacık bir şortla duruyordu.

Bunu gören jungkook'un uykusuz gözleri bu sefer sinirden dolayı kızarırken sinirlendiği şey omeganın şort giymesi olmamıştı.

Asıl sorun, omeganın taehyung'a karşı ağzını yüzünü büze büze kendini tatlı sandığı konuşması olmuştu.

Taehyung omeganın itici surat ifadesine göz bile değdirmezden elinde ki belgeleri okuyor ve diğer yandan altı çizilecek yerleri yanında ki diğer alfaya gösteriyordu.

Omegaya bakmaması bile sakinleştirememişti jungkook'u.

Sinirine hakim olamayan beyaz tenli hiddetle karargahın kapısından içeri girip onlara yürürken ilk olarak omeganın o büzerek konuştuğu dudaklarını koparmak istiyordu. öyle ki bu isteği adımlarına yansıyor yeri dövercesine yürüyordu sanki.

O şekilde onlara yaklaşmışken onu ilk farkeden kişi taehyung olmuştu. göğsüne anca gelen minik bedenin öfkesine bakarken soğuk surat ifadesiyle bakmış ve elinde ki belgelere geri dönmüştü.

Bunu jungkook farketmişti. kendisine soğuk yapan alfayla sinirinin yanında biraz da üzüntü eklendi, alfanın kırıldığını anlamıştı ve kötü hissetmişti.

Öyle ki taehyung'un bakışları jungkook yanına geldiğinde bile ona değmemiş ve elinde ki belgeleri yanında ki omegaya verip alfaya dönmüştü konuşmak için. jungkook onun kırıldığını daha net anlarken şu an bu üzüntüyü bir kenara bırakmaya karar vermişti.

Çünkü omeganın taehyung'la konuşurken büzdüğü dudaklarını koparması için sinirine ihtiyacı vardı.

Sungho'ya sinirli bir bakış atıp yüzbaşına dönen jungkook elini narince koluna değdirmiş ve alfanın kendisine dönmesini sağlamıştı.

Taehyung ona soğuk gözlerle bakıyordu.

Ve jungkook bunu hiç sevmemişti.

"Konuşabilir miyiz taehyung?"

Yumuşakça konuşup tam da alfanın gözlerinin içine bakarken hala daha kolunu tutuyordu.
ama taehyung'un bakışları yumuşamamış ve aksine kendisine bakmayarak yanında ki omega ve alfa askere karşı konuşmuştu.

"Siz toplantı salonuna geçin"

Taehyung'un dediğini yapan ikili ilerlerken jungkook omeganın arkasından onu dövememenin verdiği sinirle dudaklarını ısırırken bu çok kısa sürmüştü. bakışları anında taehyung'a dönerken tatlı şekilde gülümsemiş ve ona yaklaşmıştı. kendini affettirmeye çalışıyordu.

"Konuşabilir miyiz?"

Taehyung jungkook'un hafif makyajlı yüzünü, ve üstünü süzerken kafasını iki yana sallamıştı. "hayır"

Dedikleriyle jungkook karnına çöken üzüntünün sancısıyla derin bir nefes alırken alfa tam o sırada karargaha gitmek için geriye dönmüştü. ama jungkook yine vazgeçmemiş ve yeniden iri bedenin önüne geçerek durdurmuştu onu.

"Hadi ama taehyung sadece iki dakika"

"Jungkook" demişti iç çekerek taehyung. "toplantım var sonra konuşuruz"

Jungkook'un omuzları üzüntüyle çökerken jisoo'nun lip gloss sürdüğü dudaklarını yalayıp farkında olmadan taehyung'un bakışlarının oraya gitmesini sağlamış ve küçük bir umutla sormuştu soğuk gözlere karşı.

"Söz mü?"

"Söz"

Geriye çekilen jungkook omuzlarını yeniden dikleştirirken kafasını kaldırıp alfayla yeniden göz kontağı kurmuş ve yanda ki bankları işaret etmişti. "bekliyorum seni işin bitince gel"

Sinirlendiği için alfanın tepkisine bile bakmazken gerisinde ki banklara yürüyüp oturmuş ve bacak bacak üstüne atmıştı. sinirli ve kırgındı. taehyung ne kadar haklı olsa da kendisine karşı tavır alması onu kırmıştı ve diğer yandan hala daha omegayı dövmek istiyordu.

Taehyung onun bu tavırlarına karşı bir şey demeyip karargaha yürürken hafif bir gülümseme vardı yüzünde ve jungkook bunu farketmemişti.

Farkettiği tek şey askeriyenin kapısında, kulesinde nöbet tutan askerlerin ona şaşkınca bakıyor olduğuydu. bazıları arkadaşına bakıp imayla gülerken bazıları dudaklarını birbirine bastırıyordu sırıtmamak için.

Onların eline koz verse dahi umrunda değildi jungkook'un. tek istediği taehyung ile arasını yapmaktı.

Bu yüzden onları umursamadan yeleğiyle önünü kapatarak kollarını göğsünde birbirine dolamış ve bakışlarını etrafta gezdirmişti.

Artık farkediyordu ki askerlerin imalı bakışları onu rahatsız etmiyordu.

Bu yüzden yerinde kendi evindeymiş gibi oldukça rahat şekilde oturuyor ve etrafı inceliyordu rahatça.

Lakin bu rahatının sürmesi uzun sürmemişti.

Karargahtan çıkan sungho ile anında onu farkederken askeriye pantolonu giymiş olduğunu görmüştü. onun bu haline açıkça göz devirip hala daha onu izlerken omeganın kendisine geliyor olduğunu farketmişti.

Çoktan önüne gelen omegayla jungkook merakla ona bakarken aklından ona sataşma fikri geçse de onun ne diyeceğini duymak için susmuştu.

"Lütfen dışarı da bekleyin"

Omeganın kendisine otoriter sandığı bir yüz ifadesi, ve egolu bir sesle konuşmasıyla jungkook yerinde dikleşirken sinirlendiğini hissetmişti.

Bu omega kesinlikle kaşınıyordu.

Jungkook onu zevkle kaşırdı eğer istiyorsa.

Ağzını açıp omeganın ağzına cevabı tıkayacağı sırada yanlarına ne zaman geldiğini farketmediği bir alfa asker konuşmuştu sungho'ya karşı.

"Sungho burda isteyen herkes oturabilir karışma buna"

Jungkook sinirine rağmen onları dinlemeye devam ederken karşısında ki omega buz gibi bir tavırla hala daha kendisine bakıyordu.

Kesinlikle bir hataydı bu yaptığı.

"Lütfen kalkın yoksa ben müdahale e-"

"Eğer o elini bana sürersen onu kullanamayacağın hale getirir öyle geri veririm sana"

Lafını kesen şey jungkook'un ölüm kokan sözleri olurken jungkook ona ölüm soğukluğunda bakıyordu.

Dediklerini kesinlikle yapabilecek biriydi o.

Alfa ve sungho onun bu lafıyla afallarken sungho'nun yüzünden okunuyordu korku.

"Yeni geldiğin için onu bilmiyorsun ama jungkook'un gücünü hafife alma sungho. bu dediklerinden daha fazlasını bile yapabilir sana o"

"Ayrıca yüzbaşı taehyung omegasına böyle yaptığını duyarsa anında gönderir seni buradan o yüzden laflarına dikkat et"

Alfanın destekleyici kelimelerine karşı jungkook'un gözleri kısaca ona değerken dediği şeyler onu sinirlendirmemişti bile.

Yüzbaşının omegası demelerine ilk defa kızmamıştı.

Bunu boşverip önünde ki sinir bozucu surata dönmüş ve burun kemerini sıkarak konuşmuştu. "sen önümde dikilmeye devam mı edeceksin böyle?" sinirle tıslaması omeganın titremesine yol açarken farkındaydı omega jungkook'a karşı koyamayacağının.

Jungkook'ta bu vahşilik, ve deli kuvveti varken kolayca alt ederdi onu.

"Neler oluyor hoseok?" üçlünün diyalogunu kesen şey yanlarına gelen taehyung olurken ne jungkook'la ne de sungho ile muhattap olmuştu. direkt onların yanında ki alfaya sormuştu ne olduğunu.

"Komutanım omega jungkook sizi bek-"

Hoseok'un lafını kesen şey omeganın ince sinir bozucu sesi olmuştu. "bize önemli bir işi çıktığını söyledi, az önce gitmek üzereydi komutanım"

Taehyung bir cevap vermesi adına jungkook'a bakarken jungkook'un bakışları kendisine karşı sırıtan omegadaydı.

Birazdan dersini ona çok güzel şekilde verecekti jungkook.

Birazdan yapacağı şeyle karnı kasılırken ufak bir soluk vererek ayağı kalkmış ve hemen önünde ki omegayı es geçerek yüzbaşının önüne gelmişti.

İri bedene alttan alttan bakarken elleriyle üniformanın omuz kısmından tutmuş, tam o anda gözlerini kapatarak ayak parmak uçlarında yükselmiş ve dudaklarını onunkilere bastırmıştı.

Tüm askerlerin gözü önünde yüzbaşını öpmüştü.

Onu kimseye kaptırmazdı.

Tüm askerler ağzı açık şekilde onlara bakarken bazıları elini ağzına koyup hayret ediyor, bazıları sırıtarak izliyordu onları.

Jungkook hiçbirini önemsemiyordu şu anda.

Gözleri kapalı şekilde hala daha onu öperken belinde büyük esmer elleri hissetmiş ve alfanın kafasını yan çevirerek öpücüğüne karşılık vermesiyle karnına kramplar girmişti sanki.

Taehyung tam şu an ona karşılık vermek üzere zevkle omeganın alt dudağını kavrayıp hafifçe emmiş ve yavaşça bırakmıştı.

Bu görüntü izleyenleri bile erekte edebilirdi.

Gözlerini yavaşça açan jungkook ondan uzaklaşırken yüzlerinin arasında bir kaç santim bırakmış ve kendisine karşı sırıtan alfaya gülümsemişti. "benim senden önemli hiç bir işim olamaz"

İşte şimdi herkes biliyordu ilişkilerini.

Jungkook tam da bu yüzden öpmüştü taehyung'u. ki artık ona da bir konu da hak veriyordu çünkü artık taehyung'un kimin alfası olduğunu göstermenin zamanı çoktan gelmişti.

Beyaz tenli ona gülümserken taehyung kaşlarını çatarak askerlere dönmüş ve önlerine dönmelerini sağlamıştı. bakışları yeniden önünde ki tatlı ve güzel surata dönerken yumuşamıştı hemen gözleri.

"Buluşmamız vardı bugün unutmamışsındır umarım" demişti jungkook geriye çekilirken. taehyung'un elini tutup parmaklarını iç içe geçirmiş ve tatlı şekilde gülmüştü ona.

Bu iç ısıtan bir görüntüydü.

Kesinlikle ne yapacağını çok iyi biliyordu.

Onların bu halinden rahatsız olan tek kişi omega olurken o da çok durmamıştı bu ortamda. sinirle nefes vererek karargaha girmişti.

"Hoseok sen askerlerle ilgilen ben çıkıyorum"

Taehyung omeganın elini sıkıca kavrarken hızlı adımlarla karargahtan çıkmıştı ikili. jungkook duvar kenarına gelmeleriyle yürüyeceklerini sanarken alfanın bir anda onu duvara yapıştırmasıyla acıdan inleyecekken tam o anda dudaklarına yapışan iri dudaklarla sesi boğukça çıkmış, gözleri kaymıştı zevkten.

"Mhmm"

Jungkook'un bu yaptığı harekete bayılmıştı alfa.

Elleri anında alfanın omuzuna çıkarken alfa küçük suratı ellerinin arasına almış şekilde onu kapana kıstırmıştı. ikili aç hareketlerle birbirlerini öperken daha çok taehyung baskındı öpüşmede. jungkook'un iki dudağını ağzının içine çekmiş emiyor, ona hamle yapma fırsatı bırakmıyordu.

Jungkook onun kendisini öpmesine zevkle izin veriyordu. taehyung o kadar sertti ki burunları sürekli birbiriyle çarpışıyor öpüşme sesleri dolduruyordu ikilinin kulağını.

Uzun saniyelerin ardından ikili nefes nefese kalmış şekilde ayrılırken alfa kendisine kararmış gözleriyle bakıyordu.

"Sen az önce ne yaptın?" sonlara doğru gülerken bu durumdan keyif aldığı ortadaydı.

Jungkook da aynı onun gibi gülmüş omuz silkmişti. "ilişkimizi herkese açıkladım işte fena mı?"

Ardından aklına bir şey gelmiş gibi dudak büzmüş ve yeniden konuşmuştu. "ve gereken kişilere dersini verdim"

Alfa hala daha kendisine gülümseyerek bakarken jungkook'un bakışları bir anda ciddileşmiş ve kollarını göğsünde birbirine dolamıştı tripli bir ifadeyle. "bu arada eğer o omegayı başka bir komutanın emrine vermezsen ilişkimiz çok sürmeyecek taehyung haberin olsun"

Onu karargahtan göndermeden içi rahat etmeyecekti.

Taehyung onun kıskandığını anlarken elini omeganın yanağına çıkarıp hafifçe sevmiş ve kendisine sinirle bakan bedene karşı konuşmuştu.

"Benim bebeğim kıskançlık mı yapıyor?"

"İster kıskançlık ister başka bir şey de taehyung. resmen sana göz koymuş farkedemiyor musun ya?"

Jungkook'un çatık kaşlarına, ve sinirli sesine karşı gülümseyerek kafasını iki yana sallamış ve minik bedeni kucağına almıştı. "benim gözüm tek bir kişiyi görüyor"

Jungkook onun dedikleriyle yumuşayıp gülerken ellerini boynuna dolamış ve alfanın kendisini kucağında taşımasına izin vermişti. karnında sıcacık bir his vardı ve çok hoşuna gitmişti bu.

"Onun konusunu kapatıp buluşmamızı yapalım şimdi"

Jungkook tatlı şekilde gülümseyip kafa sallarken taehyung bir kaç saniye etrafa bakmış ve ardından kimsenin olmamasıyla sertçe öpmüştü omeganın dudaklarını.

"Sokak ortasındayız taehyung ne yapıyorsun?" jungkook'un utangaç sesiyle sesli şekilde gülerken beyaz beden utançla başını onun omuzuna koymuş ve utangaç ifadesiyle etrafa bakmıştı kimse gördü mü diye.

"Kucağımda olmaya utanmıyorsun da öpünce mi utanıyorsun?"

Taehyung'un dalga geçmesiyle omuzuna vururken iri beden yeniden sesli şekilde gülüp jungkook'un karnını titretmişti.

Jungkook onun gülmesini çok sevmişti.

Kendisi de gülümserken ikili çoktan sahil kenarına gelmişti alfanın hızlı adımları sayesinde.
etrafta kimse olmadığından tüm banklar boşken taehyung ilerleyip kucağında ki bedenle onlardan birisine oturmuş ve sıkıca sarılmıştı ona.

Onu yemeğe götürmek aklından geçmişti ama şu an onu sadece kucağında taşımak ve onunla konuşmak istiyordu taehyung. evine götürmek aklına gelse de onun gözünde yanlış bir izlenim bırakmak istemediği için yapmamıştı bunu.

Gerçi jungkook'un amacı da yemek değildi zaten.

Sonunda alfayla barışmış olmanın verdiği huzurun içinde rahatça nefes alırken kılını dahi kıpırdatmak istemiyordu şu anda.

Çok güzel hissettiriyordu.

Başını alfanın göğsüne yaslamış, kollarını ona dolamışken keyifle onu kokluyor, güven veren feremonlarla huzurla doluyordu içi. yıllardır aradığı huzur hissi, mutluluk hissi buymuş gibi hissediyordu.

Öyle ki taehyung da onu kollarıyla sıkıca sarmalamış, küçük bedeni keyifle kucağında tutuyordu. ikili oldukları durumdan oldukça memnundu, alfa burnunu mis kokulu saçlarda gezdirirken derince onu soluyor ve ciğerlerinin mis kokulu feremonlarla dolmasına izin veriyordu.

Jungkook kulağının hemen dibinde atan alfanın kalbini çok net duyarken teninin sıcaklığı onu da ısıtıyor, buz gibi hava da sımsıcak olmasını sağlıyordu. olduğu yeri yadırgamıyordu, aksine tüm gücüyle ona sıkıca sarılmışken çok rahat hissediyordu.

Onun kucağına oturmaya bayılmıştı.

İkili bu sürede hiç konuşmamıştı. jungkook alfanın kucağında ve iri kollar arasında neredeyse kaybolurken taehyung'un tüm sıcaklığı sarmıştı onu. huzurluydu, alfanın kucağında mayışmışken neredeyse uyuyabilirdi bile.

Ama uyumak yerine hislerini dile getirmeye karar vermişti. yüzünü onun göğsüne bir kedi misali sürterken tepki olarak taehyung saçlarına öpücük bıraktığını hissetmişti. jungkook bu sıralar garipçe hassaslaşan bedeniyle alfanın bu hareketine dudaklarını birbirine bastırırken taehyung sırtını sıvazlamıştı.

İkisi de oldukça memnundu bu durumdan

"Bir daha bana sırt dönme taehyung" jungkook'un mırıldanarak dedikleri alfanın elinin durdurdu. jungkook gerçekten de kendisini çok kötü hissetmişti taehyung onunla konuşmayınca. gece bile uyuyamamış sabahı zor etmişti.

Onunla arasının bozuk olmasını istemiyordu

Ona karşı olan ilgisini kabul etmişti ve ona bir şans vermişti. onunla arasında olanlardan sonra alfalara karşı tabusu biraz da olsa yıkılsa da bu sadece taehyung için geçerliydi.

Bu halleri sadece ona özeldi.

Taehyung omeganın kendisine dedikleriyle hafif bir iç çekerek ellerini omuzuna koyup aralarına mesafe sokmuştu. bu sayede jungkook'un elleri de onun omuzunu bulurken hemen karşısında ki iri güzel gözlerin üzüntüyle baktığını farkedebiliyordu taehyung.

Jungkook kendini ona karşı yavaş yavaş açıyor, ve duygularını gösteriyordu artık ona.

Ona karşı duyduğu güvenle duygularını açıkça gösteriyordu artık. normalde iki ay önce hiç bir alfanın karşısında melül gözlerle durmayacak olan beyaz tenli şimdi kendini tavırlarıyla çekinmeden ifade edebiliyor, ve yakın davranıyordu.

"Ah bebeğim..."

Kalın tonlu mırıldanması jungkook'un gözlerini yavaşça kapatıp açmasını sağlarken alfanın büyük esmer eli onun soğuktan kızarmış yanağını kavramış ve sevmişti onu baş parmağıyla. jungkook sıcak tenin hissiyatına karşı bir şey demeyip onun kendisini sevmesine istekle karşılık verirken gözleri her an kapanacak gibiydi.

Alfadan gördüğü şefkat, ilgi veya sevgi her neyse bilmiyordu ama tek bildiği şu an rüyada gibi hissettiğiydi.

Taehyung diğer koluyla onu belinden sıkıca kavrayıp yumuşak yanakları sevmeye devam ederken yavaşça dudaklarını onunkilere yaklaştırmış, ve sıcak iri dudaklarını ince soğuk dudaklara bastırmıştı. jungkook'un karnı sıcacık dudakları hissetmesiyle tatlı şekilde kasılırken refleksle onun omuzlarını sıktı.

Ardından alfa bunu çok sürdürmeyip hafifçe geri çekilmiş ve yeniden bastırmıştı dudaklarını onunkilere. geri çekilmesi çok sürmezken jungkook onun ıslaklığının bulaşmış olduğu dudaklarını refleksle yalamış ve göz kontaklarını bir saniye olsun bozmamıştı bunu yaparken.

"Sana sırt dönmedim jungkook, sadece aramızda ki ilişkiyi anlatman için sana süre verdim" demişti yanağını okşamaya devam ederken. jungkook'un gözleri alfanın yumuşak sesiyle neredeyse kapanacak hale gelirken merakla onu dinlemeye devam etmişti.

"Ben seninle saklanmadan, kimseden gizlemeden yaşamak istiyorum ilişkimizi. korkun her neyse bunu bilmiyorum ama hiçbir şeyden korkmana gerek yok. ben varken kimse sana laf edemez bebeğim anlıyor musun?"

Jungkook'un kalbi bu laflarla hızlanırken hafifçe sırıtarak başını sallamıştı.

"Canını sıkanın canını alırım"

Önemsenme duygusu.

Taehyung kendisine otoriter bir ifadeyle bakarken dediklerinde ne kadar ciddi olduğunu, ve kendisini önemsediğini çok iyi anlamıştı

Bu duyguyu ilk defa onunla tatmıştı ve buna bayılmıştı.

Jungkook hala daha konuşmazken yaşadığı duyguların içinde boğuluyordu sanki. bu alfa ona öyle hisler yaşattırıyordu ki eli ayağı birbirine dolanmış gibi hissediyordu.

Ama buna rağmen hala gülümsüyordu ona.

Taehyung ise kendisine sırıtarak bakan tatlı omeganın yanağına sert bir öpücük bırakıp  yeniden iki kolunu ince bele dolayarak göğüslerini birleştirmiş ve yüzlerinin daha da yakınlaşmasını sağlamıştı.

Jungkook onun aniden yaptığı bu hareket karşısında afallarken şaşkınlıktan gözleri açıldı. ama buna rağmen kollarını onun boynuna dolamış ve iri güzel gözleriyle alfaya bakmaya devam etmişti.

"Taehyung zaten kimse bana laf edemiyordu"

Sesini ne kadar otoriter çıkarmaya çalışsa da bu mümkün dahi değildi. aksine şu an çok tatlı gözüktüğünden taehyung onu ciddiye bile alamamış ve öyle mi dercesine gülümsemişti.

"Doğru senin vahşi olduğunu nasıl unuturum?"

Jungkook onun büyüleyici gülümsemesine takılı kalmışken dediklerini zar zor anlayabilmişti. karnında ki sımsıcak hissi umursamamaya çalışarak ona karşılık vermek için kaşlarını çatmıştı.

"Unutmasan iyi olur çünkü her an o tavırlarım geri dönebilir"

Tatlı ve güzel yüzünde yansıtmaya çalıştığı sinirli ifadenin ne kadar işe yaradığı bilinmez ama taehyung'un gülümsemesinin büyümesine bakılırsa hiç işe yaramamıştı.

"Bebeğim" demişti kalın sesiyle jungkook'un karnını titretirken. "senin vahşiliğin bir tek seviştiğimiz anlarda söker bana"

Karşısında ki alfanın rahatça yaptığı ahlaksız imaya karşın omeganın karnı güçlü şekilde sancıyla kasılırken refleklesle alfanın omuzlarını sıkmış ve anlık bir hareketle dudaklarını yalamıştı.

Yanaklarının neden yandığını anlamıyordu.

Ama alfanın açık şekilde yaptığı ima utandırmıştı onu.

Ve azdırmıştı da.

"Yanakların kızarınca çok tatlı oluyorsun" taehyung'un kıpkırmızı olmuş yanaklara karşı konuşması onun daha da utanmasını sağlarken iri beden hemen önünde ki tatlı surata yaklaşıp kızarık yanağı dişlemişti sertçe aniden.

"Ahh"

Onun bu hareketi hoşuna gittiği için karşı çıkmamıştı ona.

Jungkook'un acılı inlemesine aldırmadan dişleri arasında ki yanağı tutmaya devam eden alfa bir kez daha ısırıp diş izlerinin belli olduğu yanağı serbest bırakmış ve sert şekilde öpmüştü dişlediği yeri.

Onu öpmeye doyamıyordu.

"Bazen seni yiyesim geliyor jungkook!"

Taehyung'un bir anda sert ses tonuyla konuşması irkilmesini sağlarken iri beden dayanamayıp yine dudaklarını onunkilere sertçe bastırmıştı sesli şekilde.

Gözlerini zevkle kapatıp açan jungkook onun bu haline gülmek istese de numaracı şekilde kaşlarını çattı. alfa onu öyle sert öpmüştü ki dudakları sızlıyordu.

Ama buna rağmen hoşuna gitmişti.

"Bir kere daha öpersen giderim tae-" ve lafını bölen şey yine alfanın dudaklarına yapışması olmuştu.

Taehyung bundan sonra onu susturma yöntemini bulmuştu.

Jungkook'un karnı Kasım kasım kasılırken taehyung sesli şekilde geriye çekilip gülmüştü kulak titreten bir tınıyla "ne diyordun anlamadım?"

Kendisine güzel yüzüyle bakıp kaşlarını çatan omegayı izlerken onun numaradan sinirlenmiş gibi yaptığını biliyordu. bu sebeple hala daha onun yanaklarını şevkatle sevmeye devam ediyordu.

Kendisiyle dalga geçildiğini anlayan omega tripli bir ifadeyle kollarını ondan çekip kucağından kalkmış ve gitmezden önce sinirli bir bakış atmıştı ona. "sen beni ciddiye almıyorsun gidiyorum ben"

Taehyung onun bu tavrıyla kaşlarını çatıp kendisinden uzaklaşmasını izlerken otoriter sesiyle konuşmuştu. "buraya gel jungkook"

Jungkook omuz silkip kollarını göğsünde birbirine dolamış ve yürümeye devam etmişti. "gelmiyorum"

"Yakalarsam kötü olur bak"

Bu sefer kendini tutamayan omega onun dedikleriyle tatlı şekilde kıkırdarken arkasına doğru kısa bir bakış atıp ona bakmıştı. "yakalamazsın ki"

Onunla oynuyordu.

Kendinden emin şekilde ona bakarken alfanın oturduğu yerden kalkıp ona doğru ilerlemeye başlamasıyla sırıtması yüzünde donmuştu. "hayır gelme"

Onu dinlemeyip adımlarını hızlandıran alfayla çabucak önüne dönüp koşmaya başlamıştı gereksiz bir telaşla. taehyung onun bu hallerine göz devirip o da koşmaya başlarken jungkook tüm gücüyle bacaklarına yükleniyordu alfanın onu yakalamaması için.

Diğer yandan da gülüyordu koşarken.

Resmen alfayı peşinde koşturuyordu ve bu hoşuna gitmişti.

Koşmaya devam ettiği sırada bu durumdan sıkılan alfa ona yetişip ince beli koluyla kavrarken kendisine karşı tatlı şekilde kıkırdayan omegayı yan tarafta ki çimlere yatırmış ve üstüne çıkmıştı.

Altında kıkır kıkır gülen jungkook yüzünün yumuşamasını sağlarken onu izlemeye dalmıştı.

Kalbi sıkışıyordu ona bakarken.

Jungkook'un iri gözlerinin gülerken kısılmasını, tatlı şekilde gülmesini büyülenmiş şekilde izliyordu.

Sonunda gülmesi yavaş yavaş duran jungkook yanakları kıkırdamaktan ağırmasına rağmen hala daha gülümserken alfanın donup kaldığını farketmemişti.

"Çok güzelsin jungkook"

Taehyung'un oldukça ciddi dediği şeye karşın jungkook'un gülümsemesi yavaşça sönerken hemen karşısında ki surata bakakalmıştı.

Garip hissediyordu.

Ölecekmiş gibi.

İkili konuşmayıp birbirlerine bakarken feremonları çoktan birbirlerine karışmış, güçlü ve bir o kadar da güzel koku çıkarmıştı ortaya. akşamın acı soğuğu sert şekilde bedenlerine vururken ikiside üşümüyordu. sokak lambalarından vuran turuncu ışık jungkook'un yüzünü aydınlatıyor, taehyung'a güzel bir manzara veriyordu.

"Diğer omegaları siktir et, onlar yanında halt yemiş."

Alfanın ciddiyetle söyledikleri beyaz tenliyi hem mutlu edip hemde egosunu okşarken jungkook sırıtmasına mani olamayıp küçük bir öpücük kondurmuştu iri dudaklara. "biliyorum"

Kendinden emin çıkan sesi, ve bunu yüz şekline yansıtması büyük esmer ellerin yanaklarına çıkıp onu sevmesine neden olurken jungkook fısıltıyla konuşmuştu. "boşver onları şimdi, yıldızları izleyelim mi? çok güzel parlıyorlar"

Bu tatlı ifadesiyle sorduğu soruya kimse hayır diyemezdi.

Taehyung onu usulca kafasını sallayarak onaylamış ve iri bedenini bir anda yan tarafa atarak kaslı kolunu jungkook'un başının altına geçirerek ona yastık yapmış, küçük bedeni kendine çekmişti.

Jungkook karnına giren sancılarla şok olmuş şekilde bakarken taehyung'da kafasını yan çevirmiş ona bakıyordu. "izlesene" beyaz tenli alfanın emir kipi cümlesiyle dediğini yapıp gözlerini göğe çevirirken derin bir nefes almıştı.

Taehyung hala daha kendisine bakıyordu.

Onun bu hareketine bir şey demeyip dikkatle yıldızları izlerken iki elini karnının üstünde birleştirmiş parmaklarıyla oynuyordu heyecandan. yüz ifadesinden belli olmasa bile hala daha taehyung'la olmak onu heyecanlandırıyordu.

Bu şekilde dakikalar geçti, ne taehyung'un bakışları bir saniye olsun onun yüzünden ayrıldı, ne de jungkook gözlerini ona çevirebildi. en sonunda sert bir soğuğun esmesiyle jungkook titrerken taehyung korumacı bir tavırla onu yan çevirip omeganın kendisine sarılmasını sağlamıştı.

Aslında tam şu an ikisi de kalkıp eve geçebilirlerdi ama oldukları pozisyonu bozmak istemiyorlardı.

"Sarıl bana üşüme"

Jungkook dediğini yapıp başını alfanın göğsüne yaslarken elini onun göğsüne koymuş ve gözlerini kapatmıştı mayışmışlık hissiyle.

Huzurdan ölecekmiş gibi hissediyordu.

Zamanında nefret ediyorum dediği alfanın kolları arasında gözlerini huzurla kapatırken oldukları yeri, ve dış etkenleri umursamıyordu bile. taehyung'un kolu beline sahiplenici şekilde sarılmışken gerçekten sıcacık hissediyordu ve her an uykuya dalabilirdi.

"Biraz daha böyle kalalım sonra eve dönmem lazım" demişti uykulu bir sesle. ama eve dönmek istemediğini belli edercesine yüzünü kedi gibi alfanın göğsüne sürtmüştü hafifçe bunu derken.

Uyuyakalıp bir de onun başına iş çıkarmak istemiyordu.

Taehyung onun uyuyacağını bildiğinden konuşmazken düşünceleri onu yanıltmamıştı. saniyeler sonra jungkook'un nefesleri uyuduğunu belli edercesine düzenleşirken taehyung onun tam anlamıyla uykuya dalmasını beklemişti on dakika kadar.

Bu sırada ise halinden memnun şekilde onun feremonlarını solumuş, ve beyaz yumuşak bedene sarılmıştı sıkı sıkıya üşümesin diye. ardından uykusunun derinleştiğini anlamasıyla onu yavaşça bırakıp ayağa kalkmıştı.

Uyuyan beden sıcaklık hissinin gitmesiyle iç güdüsel olarak cenin pozisyonunu alırken taehyung onun bu haline gülümseyip eğilmiş ve yavaşça bir kolunu omeganın sırtına, diğerini de dizlerine yerleştirerek kucağına almıştı onu. kucağında ki küçük bedene bakarken kesinlikle kafayı yiyecek gibi hissediyordu.

Jungkook başını kaslı göğüse yaslamış masumca uyumaya devam ederken tamamen alfaya sığınmıştı.

Şu an taehyung'un gözünde masum, tatlı, ve korunmasız bir bebekten farkı yoktu.

Kaslı kollar onu hiç bir zorlanma belirtisi göstermeden sıkıca tutup kendisine daha da yaslarken jungkook tepki olarak yüzünü alfanın göğsüne sürtmüştü uykusunda. bu hareketi taehyung'un adımlarını yavaşlatırken iri beden dayanamayıp yanağından öpmüştü onu.

Ardından dikkatli şekilde evine kadar taşımıştı onu. yolda ara sıra üşüyüp üşümediğini kontrol etmiş, ve bakışları ona kaydığında gördüğü masum suratla sırıtarak önüne dönmüştü her defasında.

Dakikaların ardından jungkook'un evinin önüne gelmesiyle eli kapı ziline giderken buna gerek kalmadan kapı hızla açılmıştı jisoo tarafından. omega arkadaşını alfanın kucağında gözleri kapalı şekilde görüp endişelenirken soru sormak üzere açılan ağzı taehyung tarafından susturulmuştu.

"Sessiz ol uyuyor"

Jisoo onun dediklerine güvenip alfayı ufak bir baş sallamasıyla onaylarken geçmesi için kapının önünden çekilmişti. bu sayede taehyung eve girerken jisoo kapıyı arkasından sessizce kapatmış ve arkasından ilerlemişti.

Diğerleri dışarı gezmeye çıktığı için bir tek jisoo evde kalmıştı. jungkook'u merak ettiğinden çıkmamıştı dışarı.

"Sana odasını göstereyim"

"Gerek yok biliyorum yerini"

Taehyung'un hazır cevabı yerinde aniden durmasını sağlarken kaşları çatılmış ve ağzı şaşkınlıktan açılmıştı.

Onun odasını nerden biliyordu?

Aklına tak diye gelen ilk fikirle güler gibi olurken hah diye bir ses çıkarmıştı.

Taehyung'un jungkook'un odasına camdan girdiğini anlamıştı.

Merdivenden çıkan alfanın gözden kaybolmasıyla hayret edercesine konuştu.
"O inleme sesi düştüğün için değildi dimi...."

Bu sırada ise taehyung çoktan onun kapısının önüne gelmiş ve sessizce girmişti odasına. jungkook uyanmasın diye aynı hassasiyeti kapıyı kapatırken de uygulamış, sessizce kapatmıştı kapıyı.

Ardından kucağında ki bedenle yatağa ilerleyip onu nazikçe yumuşak yüzeye bırakmış ve yorganı kaldırıp üzerini örtmüştü hemen üşümesin diye. jungkook yatağına anında uyum sağlayıp uykusuna devam ederken taehyung eğilip dudaklarını onunkilere hafifçe bastırmış ve yanağını okşamıştı hafifçe.

"iyi uykular bebeğim"

Jungkook'un uyanmaması için geri çekilirken üstünü iyi örttüğünden emin olup tekrardan ona bakmış ve çıkmıştı odadan.

Ardında uykusunda gülümseyen bir jungkook bırakarak

....

Soft bir bölüm yazmaya çalıştım ama beceremedim wkdkwkksw sizce nasıldı?

Diğer bölüm kavga edecekler bu arada yeter bunlara bu kadar softluk.
(Hepinizin hoşuna gidecek bu kavga :)

Hem sizde sıkılmışsınızdır az olay olsun.

Diğer bölümü merakla bekleyin guys! Bu ikili birbirlerini duvardan duvara vuracak çünkü.

Hadi muahh 💋

Continue Reading

You'll Also Like

128K 12.9K 29
Ülkesine dönen delta ve kendi halinde takılan sessiz bir omega bir gece birlikte olur.
387K 39.5K 46
Okulun en güçlü alfası Kim Taehyung'un kurdu okula gelen yüzyılın deltasıyla birlikte tuhaf davranmaya başlamıştı. Okula gelen Delta'nın amacı ise ço...
betty By ︎ ︎

Fanfiction

2.4M 209K 33
Ama New York'a geldiğimden beri bir kokusu var. for vanilla baby