Benim cimri okurlarım hikayeye geçmeden önce oy vermeyi unutmayın.
İyi okumalar....
♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡
Welat gülerek bana bakıyordu. "Eee istediğin başka birşey varmı onları da vereyim?" Dedi gözlerime bakarak.
"Hım şu anlık yok ama belki sonra" dedim gülerek.
.
.
.
.
.
3 saat sonra..
Takı töreni başlamıştı.
Nerdeyse üzerimizdeki parayı 16 kere toplayıp kaldırdılar ama yinede hayla devam ediyordu.
Bileklerinde yer kalmadığı için bileziklerin devamınızda boynuma asmışlardı ama oradada yer bitince bir tane çanta açtılar içine gelen takıları koydular.
Takılar o kadar ağır diki neredeyse yere düşacektim. Boynumda olan 13 tane zincir, 6 tane akıtma, 17 tane kolye, 25 tane bilezik ile boynum koptu sanıyordum.
Daha fazla ağırlığa dayanamayıp "Welat nolur şunları üzerimden al" dedim Welat hemen bana dönüp endişe ile "İyimisin?" Diye sordu bir yandanda boynundaki kolyeleri çıkarıyordu. "İyiyim iyiyim de nefes alamıyorum artık yeter bu kadar altın." Dedim elerim ile kendimi serinlemeye çalışıyordum ama ne fayda elerindeki altınlar buna pek bir fayda etmiyordu. En sonunda Welat tüm takıları çıkarıp çantanın içine koydu sadece boynumda onun bana aldığı kolye kalmıştı.
Ve şuren bir saatlik takı töreni.
.
.
.
.
.
1 saat sonra..
Hayla bitmeyen düğünü izliyordum o kadar sıkılnıştımki az daha uyuyacaktım.
Yanımdaki hareketlenme ile o tarafa döndüm. "Ne o gelin hanım sıkıldınızmı? "Diye soran Leyla ile gülümsedim " Evet hemde çok" dedim esneyerk.
"Hadi kalk o zaman seni odaya götürelim...
Zaten şimdi dağılır herkez" diyip beni kaldıran Leyla ile içine bir kurt düştü.
Sade tek birşey geçiyordu aklımdan 'şimdi ne olacak' içinden sadece bu söz geçiyordu.
Konağın içinden en üs kata çıkan bir merdiven vardı oraya doğru ilerledik . Kanağın en üs kata siyah ile döşenmişti.
Leyle beni bir kapının önünde durdurdu ve kapıyı açtı eli ile girmemi işaret eti bende yan dönerek kapıdan girdim elimdeki çiçeği yatağa koyup kendimde uzandım.
"Yenge sen bekle annem şimdi gelir" diyip hızlan odadan çıktı.
Ardından içeriye Zubeyde xanım girdi ve bana gece ile ilgili bilgi verdi çıkar kende başına kırmızı duvaği atıp yatakta duran çiçeği aldı ve makyaj masasının üzerine koydu.
Az önce odadan çıkan Welatin annesi Zübeyde hanım ile odada öylece kalıyordum başımda Kırmızı duvak etrafı inceliyordum.
Bir anda kapıdan gelen gürtü ile kala kaldım ve tek birşey çıktı ağzımdan
"Peki şimdi ne olucak?"
Bir anda kapı ardına kadar açıldı ve kapanma sesi geldi ardındansa kapının kilit sesi geldi.
Odada ayak sesleri yükseldi. Welat benim karşıma gelip durdu.
O an o kadar korktum ki elerim titremeye başladı.
"Feray" Welat adımı o kadar tutkulu söylediki.
Welat bir dizini kırpıp önümde eğildi. Cebinden 2 tane kutu çıkardı.
Birinci kutunun içinden tam altin çıkardı.
Altını duvağıma astı sonra siyah bir kutu Var dı elinde kutunun kapağını açtı için de özel olduğu beli olan bir yüzük vardı .
Welet elimi tutup yüzüğü taktı sonrada yüzüğü taktiği elimi öpüp bana baktı.
(Yüzük bu)
"Feray bu yüzük ve sana taktığım kolyeyi asla çıkarma" dedi ve ayağıyâ kalkıp banyoya giti bir kaç dakika sonra elinde havlu ile çıktı. Aptes almıştı. Komidinde bulunan çekmeceyi açtı içinden bir tane seccade alıp yere serdi ve namaz kıldı.
.
.
.
.
.
Welat namazı bitirip seccadeyi yerden topladı. Aldığı yere koyup benim yanıma geldi. Beni elerinden tutup ayağıyâ kaldırdı .
İşte o anda gökyüzü gürleyip yamur damlalarını Adıyamanın üzerine bıraktı.
Welat elininyavas bir şekilde dudağın uçlarından tutarak duvağı kaldırdı.
"Yoruldun bugün biraz dinlen benim biraz işim var sen uyu." Dedi Welat. Feray başı ile onayladı ve odadan çıka Welata baktı.
Kapı sesi gelince rahat bir nefes aldım.
Pencereye doğru ilerleyince pencereye çarpan yağmur damlaları ile arkamda bulunan boy aynasına döndüm.
Üzerinde beyaz gelinlik olan biri vardı burada ama ben gelin olmak istemedim ki?
Ben kendi evimde ne zaman aşık olursam o zaman evlenicegimin hayalini kurmuş ve beklemiştim.
Yağmur şiddetini artırınca dolu olan gözlerim yaşları serbest bıraktı.
Göz yaşlarıma eşlik olarak yağmur yağıyordu.
"Sanki gök yüzü Feray için ağıt yakıyordu... Şidetli yağmurda bunun göz yaşıydı"
.
.
.
~1 Hafta önce~
"Kızım benim" diye ağlayan anneme sarıldım.
"A..anne bu..bunlar yalan sö..söylüyorlar deyilmi?" Dedim kafamı annemin boynundan kaldırıp.
"K..keşke annesinin canı" diye sarıldı tekrar bana.
O sırada Tuncay Xirat konuşmaya atıldı"Güzel kızım gel hele senin ile bir konuşalım" dedi.
"İ..istemiyorum beni annemden ayır mayın" diye anneme daha bir sokuldum.
Sonra bir tane ağa"Karar belidir 'berdel olacak" dedi.
O an anneme daha bir sarıldım.
Aynı adam tekrar konuştu"Berdel kararı ise 'Sinan ile Zilan ve Feray ilçede Welat' olacak" dedi.
Birden bire ağlamam şiddetlendi.
Ne tek bir cümle,
Nede tek bir söz söyle bildim.
Dilim lal oldu bildiğim tüm kelmeleri unuttum.
.
.
.
.
.
Avluda sadece biz ve Xirat ailesi vardı.
Tuncay ağa söze atıldı."4 güne düğün yapalım" dedi dedem'e bakarak.
Dedem"Tamam!" Dedi üzgün bir şekilde.
Birden Tuncay ağa"Feray ve Welat biraz konuşsunlar müsadeniz varsa?" Dedi o an bakışlarım Welat'ı buldu.
Zaten onun bakışları bendeydi.
Annem"Olur!" Dedi direk.
Welat kalkarak yanıma geldi elini uzatı.
Ben bir ona birde uzatığı ele baktım.
Elini pas geçip oturduğum yerden kalktım. Ve misafir odasına girdim.
Peşinden de o girdi.
Ben yatağa oturdum oda yanıma oturdu.
Welat derin bir nefes alıp "Feray.." dedi ve sustu.
"E..efendim?" dedim korklarak
&
&
&
Bölüm sonu.
Bölüm nasıldı?
Cimri okurlarım..
Hayla niye o oy tuşuna basmadınız?
Neyse sinirlenmeyelim okurlarım sakin kalalım.
O zaman sınır koyalım ama bu sefer sınır fazla olsun ve diye bölümde hepsinden uzun olsun...
Hayla içinizde veni takip etmeyen varsa eyer KIRKLAR_00 Buradan takip ede bilirsiniz..
Tiktok hesabim - yazar_7890- ve -xz_wattpad_xz - takip edin oradan alıntı paylaşıyorum kitap ile