A Meaningful Death [HyunLix]

By awerasie

142K 12.5K 44.1K

"Gerçekten seven insan, sevdiği kişiye acı çektirmez Hyunjin." Felix, yakın arkadaşı Jeongin'in, sevgilisi Hy... More

1
2
3
4
5
6
7
8
9
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
FİNAL
MEKTUP
<3

10

4.4K 399 1.1K
By awerasie

"Niki konuşmamız gerek."

-☠️-

San-Niki

San:
Niki konuşmamız gerek.
(11.22)

Niki:
Ne oldu?

San:
Hani sen bana demiştin ya hesap mevzusunu hallet diye.

O hesap kapatılmış.

Niki:
Biliyorum?

San:
Ama ben o hesaba kapatılmadan tam 2 dakika önce girmeyi başardım.

Niki:
Ne? Neden şimdi söylüyorsun abi?

San:
Çünkü iki gündür İP adresini arıyorum.

Niki:
Hesap kapatılmadı mı nasıl bulacaksın?

San:
Hesabı kapatmadan önce girdik.

Ve benim bu tür işlerde 7/24 ekran kaydım açık olur:)

Niki:
Anladım. Peki bulabildiniz mi kim olduğunu?

San:
Açıkcası saçma gelicek ama isim bulamadık.

Direkt adresini bulduk.

Adresi atıyorum. Gerisi sizde

Parayı da yollamayı unutmayın:***

*Adres*

Niki:
Tamamdır.

Teşekkürler San.
(Görüldü)

~~~~~~~~~~~~~~~~

"Ciddi misin? Buldu yani."

"Ciddiyim Hyunjin. Adresini bile attı."

"Bakayım."

Niki elindeki telefondan adresi gösterdi. Ardından ise Hyunjin'in suratındaki saçma ifadeye anlamsız bir şekilde baktı.

"Dostum ne oldu?"

"Bir şey yok."

"Kim olduğunu biliyor musun?"

"Hayır nereden bileyim amına koyayım. Harita mıyım ben?"

"Neyse neyse. Çıkışta gidelim adrese."

"Olur,gidelim."

"Hadi yine boku bokuna yok yazılmadan önce sınıfa çıkalım."

"Antrenman yapacağım,iznim var sen çık."

"Amına koyayım keşke bende erkekler yüzme takımı için seçmelere girseydim."

"Ben sana dedim Niki. Hadi git artık."

"İyi hadi görüşürüz."

Niki elini sallayarak kantinden çıkmıştı. Hyunjin sınıfa giden öğrencileri oturduğu sandalyeden izlerken aklına gelen yaramazlıkları da göz ardı etmemişti.

"Fena bir fikir değil!"

Hyunjin hızlı adımlarla havuza gitmişti ve 234 numaralı dolaptan 2 havlu almıştı sonrasında ise havuzun başındaki yere bırakmıştı.

Zilin çalmasının üstünden neredeyse 5 dakika geçmişti. Bu yüzden herkesin sınıflara girdiği kesindi.

11-E sınıfının önüne geldiğinde iki kere kapıyı tıklattı.

"Gir!"

Kapıyı heyecanla ardına kadar açıp "Hocam bir öğrenciyi almam gerekiyor."dedi.

"Neden?"

"Müdür görevlendirdi. Havuzu temizleyecekmiş."

"Havuz mu? Ne alaka oğlum?"

"Hocam devamsızlıktan ceza yemiş."

"Felix'i çağırıyor yani?"

Hyunjin hafif kıkırdayarak"Evet hocam."dedi.

"Tamam. Felix! Felixx! Jeongin uyandır şunu."

Jeongin yüzündeki öfke dolu ifadeyle Hyunjin'e bir süre baktıktan sonra Felix'i dürttü.

"Hı?"

"Kalk."

"Niye?"

"Lan kalk hoca sesleniyor."

Felix yavaşça kalkıp hocaya bakmıştı ardından da kapının önünde duran Hyunjin'e.

"Evet hocam?"

"Cezalandırılmışsın Felix. Çık dışarı."

"Neylendirilmişim? Niye çıkıyorum?"

Hyunjin araya atlayarak "Müdür dedi. Kalk."dedi.

"Hocam bu ne alaka ya? Nöbetçi öğrenci yok mu? İnanmıyorum ben."

"Yüzme havuzundaydım,müdür havuzu kontrole gelmiş sonra da bana "Git Felix'i çağır temizlesin cezalı"dedi. Bende geldim işte."

"Offf,tamam."diyip hiçbir şey anlamadan kalktı Felix ve Jeongin'e bir bakış attı, ardından da Hyunjin'in yanına gitti ve kapıyı kapattı.

Sessizce havuza doğru yürürken Hyunjin sessizliği bozdu

"Ee nasılsın?"

"Sana ne?"

"Felix benimle sorunu olan kişi Jeongin sen değilsin ki?"

"Jeongin ile sorunu olanın benimle de vardır."

"Yani Jeongin ile aramı düzeltirsem benimle konuşur musun?"

Felix koridorun ortasında aniden durdu sinirle Hyunjin'e döndü ve yakasından tutarak duvara ittirdi.

"YA SEN BENİ ÇILDIRTACAK MISIN ÇOCUK? EĞER İSTEDİĞİN BUYSA ÇILDIRTTIN ZATEN. GİT BAŞIMDAN YA. OTA BOKA BURNUNU SOKMA."

"Sinirliyken de ayrı güzelsin."dedi ve yakasındaki iki çift eli tuttu.

"Senin karakterini sikiyim amcık hoşafı."

"Ney?"

"Kes."diyip ellerinin üstündekileri hızlıca ittirdi ve yürümeye devam etti.

"Tamam,tamam."

"Ben niye şu anda havuzu temizlemek ile cezalandırılıyorum? Çok saçma."

"Devamsızlıktanmış bilmiyorum."

"Ne alaka öf."diyip havuzun kapısını sertçe ittirdi ve içeriye girdi.Arkasından giren Hyunjin kapının ağzından anahtarı alıp cebine attı ve Felix'in arkasından havuz odasına girdi.

"Sen niye götümde dolanıyorsun gitsene?"

"Sanki ceza tek sana. "

"Sen niye yedin pardon?"

"Dersten kaçıp havuza geldiğim için."

"Bula bula beni buldu dimi bu müdür. "

"Anlamadım."

"Şaşırmadım..Al şunları."

Felix,eliyle uzattığı temzilik eşyalarını fırçayı falan Hyunjin'e verdi ve odadan çıktılar.

"Ee ne yapacağız şimdi?"

"Yerler sudan yosun tutcak amına koyayım fırçalamaya başlayalım."

"Tamam Felix Bey. Emiriniz olur."

"Öf kes."

Hyunjin Felix 'in eline tutuşturduğu temzilik fırçası ile havuzun kenarlarındaki mermeri fırçalamaya başlamıştı. Havuzun diğer tarafını ise Felix yapıyordu.

"Felix."diye havuzun diğer tarafından bağırdı Hyunjin ve ardından zil çaldı.

"Ne var."

"Burası bitti."

"Benimki şimdi biticek."

"Tenefüs oldu toplaşırlar şimdi bırak hadi."

"Bitti dur."

Felix elindeki fırça ile işini hallettikten sonra arkasından gelen kapı açılma sesine karşı döndü ve kapıdan giren Jeongin'in yanına gitti.

"Ciddi ciddi ceza almışsın sen."

"Bütün ders havuzun kenarlarını fırçaladık. Kollarım koptu."

"Bu mal yaptı mı bari?"

"Hıı yapıyor."

"Ee bir şey konuştunuz mu?"

"Gel çıkalım buradan ses yankılanıyor."

Felix Jeongin'in omzuna kolunu atıp çıkacakken arkasından gelen"Zil çalınca gel işimiz bitmedi."sesine karşı"Tamam."demişti ve çıkmışlardı.

Yangın merdiveni genellikle boş olduğundan oraya oturmuşlardı ve Jeongin konuşmayı başlatmıştı.

"Ne konuştunuz?"

"Şaşırtıcı ama hiçbir şey."

"Nasıl yani, oyun falan oynamıyor muymuş?"

"Hayır ciddi ciddi temizlik yaptık."

"Muhattap olmadı yani senle."

"O havuzun diğer tarafında ben diğer tarafındaydım. Hiç konuşmadık."

"Garip."diyip çenesini tuttu Jeongin.

"Bence de."dedikten hemen sonra zilin sesine karşı ayağı kalktı Felix.

"Gidiyor musun?"

"Ne kadar hızlı biterse o kadar iyi. "

"İyi kolay gelsin. Ne diyim."

Felix hızlıca aşağıya havuza inmişti. Hyunjin ortalıkta görünmüyordu ve havuz tamamen boştu. Bu yüzden oturma yerlerini silmek için bez almıştı eline.

Felix oturma yerlerini silerken arkasında hissettiği birisine karşı hemen döndü ve Hyunjin'in dibine girdiğini fark etti. Hızlıca başka bir tarafa geçti ve "Hadi bezi de sil diğer tarafı."dedi elindeki bezi uzatarak.

"Felix. Bir şey sormam lazım."derken elini indirdi Felix'in.

"Boş bir şeyse sorma."

"Yok değil."diyip bir süre etrafa göz gezdirdi Felix'in vücudunda ve "Telefonun nerede?"dedi.

"Ne oldu?"

"Nerede?"

"Çantamda."

"İyi madem."

Felix anlamsız bakışlarını Hyunjin'in suratında gezdirirken kollarını sıkan iki ele karşı irkilmişti.

"Son soru geliyor."

"Ne yapıyorsun yine?"

"Yüzme biliyor musun?"

"Saçmalama Hyunjin."

"Biliyorsun diye kabul ediyorum."

"HAYIR HYUNJİN BIRAK LAN HAY-"

Hyunjin Felix'in kollarından sıkıca tutmuş kendisine ile birlikte havuza atmıştı. Fakat havuza giridiğinde Felix'i bırakmıştı ve yüzeye çıktığında ortalıkta görememişti.

Oldukça panik olmuştu ki kafasını bir o yana bir bu yana çeviriyordu Hyunjin. Havuzun derin olması korkusunu daha da şiddetlendiriyordu ki arkasında hissettiği su sıçramasına karşı o tarafa döndü.

"Ya sen gerizekl-"

Hyunjin Felix'in yanına gidip belinden tutmuştu ve "Yüzme biliyorsun sanmıştım."demişti korku dolu bir yüzle.

"Biliyorum zaten mal."

"E niye yüzeye çıkmadın?"

"Ayaklarım değmeyince panik oluyorum hem sen MAL MISIN YA?"

"Eğlen istedim ne var bunda."

"Eğlen istemiş mala bak. Çıkar beni."

"Yüzme biliyorsun kendin çık."

"YA GERİKZEKALI BİLİYORUM EVET AMA AYAKLARIM DEĞMİYOR FOBİM VAR FOBİM."

"Hmm düşünmem lazım."

"NEYİ DÜŞÜNEC-"Hyunjin Felix'i bırakmıştı ve tekrar dibe doğru batmıştı. Buna karşı Felix, Hyunjin'in kazağını tutup kendini yukarı çekmiş ve Hyunjin'in omuzlarından tutmuştu.

"SİKİCEM AYARINI HYUNJİN DELİRTME İNSANI BE."

"Ama bağırma ya."

"ÇIKARSANA ABİ GÖTÜM DONDU."

"Küçücük götün var neresi doncak."

"ÇIKARIP GÖSTEREYİM Mİ PUŞT ÇIKAR BENİ."

"Şu görüntüden vazgeçer miyim sence? Bana dokunuyorsun ve bana bu kadar yakınsın."diyip gülümsemişti Hyunjin Felix'in sinrili hâline karşı.

"İYİ BE ÖLÜRÜM DAHA İYİ."diyip omzularını bırkamıştı Felix Hyunjin'in ve dibe batmaya başlamıştı.

"Hıı ölürsün. Çıkarsın birazdan."

Kısa bir süre geçmişti fakat görünürde Felix yoktu. Açıkcası Hyunjin oldukça panik olmuş gibi görünüyordu. Bundan dolayı havuzun içini gözleriyle aramıştı.

"Felix?"

"Nerdesin lan korkutma öldün mü yoksa?"

Hyunjin etrafına bakınırken havuzun dibinde gördüğü Felix'e karşı yüzmüştü ve hızlıca Felix'i tutup çıkartmıştı ardından ise belinden kaldırıp havuzun dışına oturtmuştu ve havuzun içinde dururken kollarını,bacaklarını havuza sarkıtmış Felix'in bacakaklarına koymuştu.

Felix derin bir nefes alıp öksürmüştü ve gülmeye başlamıştı.

"Ne gülüyorsun salak aklım çıktı."

"Böyle çıkarttırırlar adamı."

"Şaka gibisin Felix. Öldün sandım amına koyayım üstelik bağdaş kurmuş havuzun dibinde oturuyorsun,deli misin ya?"

"Öyleyim."diyip aniden suratını değiştirdi ve "Kolların? Çek lan!"dedi.

"Aman be!"

"Mal. Puştsun. Senin kadar puştu yok. Piç"

"Puşt?Piç?Mal? Bir daha boğulmak istiyorsun herhalde."diyip bacaklarından asıldı Hyunjin Felix'in ve tekrar havuza soktu.

Ama bu sefer Hyunjin'in beklediği gibi olmadı. Çünkü Felix gayet düzgün bir şekilde yüzüyordu ve bunun karşısında suratındaki şaşkınlık ifadesini saklayamıyordu.

"Hayırdır Hyunjin? Yüzün düştü?"

"Hani fobin vardı?"

"Bende öyle sanıyordum. Sayende yenmiş bulundum."

"Bu kadar kısa sürede?"

"Ölüyordum amına koyduğum bırakta geçsin fobim."dedi havuzun diğer ucundan.

"BEKLE GELİYORUM."

Hyunjin hızlıca Felix'in yanına yüzmüştü ve "Yarışa ne dersin? Kazanan kaybedenin havuzu temizleyişini oturup izler!"dedi.

"Salak mısın sen? Hatırlatırım yüzme takımındasın? Ve ne bu samimiyet?"

"Hadi ama 10 dakikalığına unut şu sinirini. Üstelik iddiadan bahsediyorum."

"İddiayı sevdiğini biliyordum. Ama şartlar eşit değil."

"Eşit eşit. Gördüm seni. Çok iyi yüzüyordun."

"Saçmalama-"

"Hadi!"

"Öf iyi. Bir daha muhattap olma ama benle."

"Bak ona söz veremem."

"Mal."

Hyunjin ve Felix havuzun başına geçmişlerdi ve ayaklarını duvara yaslayıp Hyunjin'in 3'ten geriye sayması ile yarışa başladılar.

"3-2-1 başla!"

Felix önde gidiyordu şu anlık fakat ani bir değşiklik ile Hyunjin öne geçmişti. Havuzun diğer kenarında ilk değen Hyunjin'di. Şimdi geriye dönüyorlardı. Felix şu anlık gerideydi. Hyunjin bir süre duraklamıştı ve Felix'in gerisinde olduğu fark etmişti. Bu yüzden kısa bir süre bekleyip önüne geçmesine izin vermişti ve devam etmişti.

•••••••

"Kazandın!"

"Oha? Nasıl lan? Sen öndeydin."

"Nefesimi kontrol edemedim. Ondan kazandın."

"Hiç inandırıcı değil!"

"Kazandın işte."

"İnandırıcı değil ama neyse. Sen temizliyorsun."

"Tamam ben temizlerim hadi çıkalım titriyorsun."

"Evet titriyorum çünkü götüm dondu VE GÖTÜM KÜÇÜK DEĞİL KÜÇÜK DERSEN SİKERİM BELANI PUŞT."

"Yine puşt olduk ne dedim ki şimdi?"

Hyunjin Felix'in çıkmasının ardından havuzundan çıkmıştı. Kollarını tutmuş tirreyen Felix'e karşı "Bekle!"demişti ve getirdiği iki havludan biri ile Felix'i sarmıştı. Ardından kendiside sarılıp oturma yerlerine oturmuşlardı.

"Al işte gerizeklı Hyunjin bunlar kuruyasıya kadar ben ne yapıcam?"

"Bende yedek var. Biraz kurulan dolabıma gideriz."

"Iy asla senin kıyafetlerini giymem. Mal."

"Mal diyip durma sende. Kendin düştün havuza hem."

Felix kafasını 'Anlamadım?'anlamında Hyunjin'e çevirip tek kaşını kaldırmıştı ve Hyunjin'de "Tamam şaka."diyerek tartışmayı anında kesmişti

"Hadi kalk giyinelim. Hasta olacaksın."

"Hayır."

"İyi sen bilirsin."
...
"Hyunjin."

"He."

"Ne zaman kurur bu?"

"Yine inadın tutmasa ölürsün. Kalk."

"İyi madem."

Hyunjin ve Felix soyunma odasına gitmişlerdi ve 234 numaralı dolabın önüne geçip kıyafetleri çıkartmıştı Hyunjin.

"Hangisi?"

"Siyah olan."

"Pantolon mu eşofman mı?"

"O pantolon sence bana olur mu Hyunjin?"

"Olmaz. Al eşofmanı."diyip elindeli eşofmanları uzattı Felix'e.

Felix Hyunjin'in verdiği oversize bir tişört altına da gri bir eşofman giymişti.

"Ooo yakışmış."

"Ya yürü git."

"Sana yürüyorum işte."

"Hyunjin sen hâlâ anlamıyorsun herhalde.BEN SENİN ESKİ SEVGİLİNİN EN YAKIN ARKADAŞIYIM!"

"Olur öyle şeyler."

"Nasıl bu kadar gamsız olabiliyorsun?"

"Sana özeniyorum ondandır."

"Ben? Gamsız?"

"Değil misin?"

"Yoo?"

"Neyse tamam. Seninle inat edilmez."

"Öyle mi?"

"Evet. Hadi gidelim."

Felix sırıttığını fark etmeden kafasını onaylarcasına sallamıştı ve tekrar havuzun başında geçmişlerdi.

"Şimdi sen temziliyorsun ben izliyorum."

"Şöyle ki..."

"Ney?"

"Ağızıma sıçmak yok ama."

"Sıçıcam o kesin."

"Tamam o zaman boş ver."

"Söyle."

"Hayır."

"Ya söylesene."diyip parmak uçlarıyla Hyunjin'i omuzlarından hafifçe itmişti. Buna karşılık Hyunjin yine aklına gelen piçliği yapmıştı, yani Felix'i omuzlarından tutup havuza ittirmişti düşmeden de geri çekmişti. Bir nevi şaka yapmıştı.

"MAL AKLIM ÇIKTI DÜŞECEKTİM."

Hyunjin kahkahalar içerisinde"ÇOK KOMİK GÖRÜNÜYORDUN."dedi.

"Ben gidiyorum. Sen temzile."dedi Felix ve kapının oraya gitti. Ardından kapıyı açmak için kolu çekti.

"Açılmıyor."
"LAN AÇILSANA SALAK KAPI."

"Aaa niye açılmıyor ya?"

"Sikicem seni Hyunjin yetti ama."

"Aaaaaa."

"Ya mal versene anahtarı."

"Senin için adımı mal yapacağım artık."

"Konu bu mu? Aç kapıyı."

Hyunjin Felix'in yanına geldiğine zil çalmıştı ve "Zaten açmam gerekiyor."demişti. Ardından da kapıyı açmıştı.

"Sen temzile. Ezik."

"Sen iste yeter ki bebeğim."diyip öpücük atmıştı Hyunjin.

"Oha oha çüş. Yeter lan. İyice cıvıttın. İki dakika yüz vermeye gelmiyor."diyip yürümeye devam etti. Ardından da hızlıca sınıfa çıktı.

"Alıştıracağım sana kendimi Felix. Yavaş yavaş."

Hyunjin kafasında kurduğu 'Müdürün verdiği ceza'senaryosunu sonlandırmıştı ve havuz eşyalarını odaya koyup oradan çıkmıştı.

--------

"Bu ne lan?"

"Ne ne?"

Jeongin karşısında farklı kıyafetler ile duran Felix'in tişörtünü tutup bırakarak"Üstün."demişti imalı bir şekilde.

"Havuzu temizlerken ıslandım. Yedek kıyafet verdiler."

"Çok tanıdık geliyor."

"Aynı kıyafetten bin tane satılıyor olabilir."diyip geçiştirdi Felix ve çantasını alıp eve gitmek için dışarıya çıktı.

••••••••

"Hazır mısın? Kimin yayınladığını öğreneceksin şimdi."

"Umarım değer verdiğim birisi değildir Niki. Gerginim."

"Haklısın Hyunjin ama en azından artık arkadaşlığını kesersin. İntikamını alırsın dimi?"

"Elbette. Onu doğduğuna pişman edeceğim. Zayıf noktalarını tek tek bulup hayatı zindan edeceğim ona."

"Tamam la abartma."

"Hadi gidelim bakalım."diyip gaza bastı Hyunjin ve telefondaki adrese sürdü.

10 dakikalık bir süre sonrasında adrese gelmişlerdi. İki katlı bir evin önünde durmuşlardı. Kimin evi olduğuna dair en ufak bir fikri olmayan ikili birbirine bakıp içeriyi gözlüyorlardı.

Omzuna vurarak"HYUNJİN!"dedi Niki.

"Ne?"

"KAPININ SAĞINDAKİ BÜYÜK PENCEREYE BAK."diyip parmağıyla orayı işaret etmişti Niki.

"İmkansız!"

"Yok be yanlış adrestir."

Hyunjin dişlerini ve yumruğunu sıkıyordu.

"Sırtımdan vuracağını hiç düşünmemiştim."



10. bölüme gelmişiz güzel bir Hyunlix anı yok 10. Bölüme özel hemen yazalım. Zaten yavaştan geliyo kaos.

~Bölümsüz kalmayın diye attım kötüyse cidden kusura bakmayın~

{Derslerim çok yoğun bundan dolayı pek yazmaya fırsatım olmuyor :/}

Bölüm cringe miydi lan? Aşırı utanarak atıyorum bu bölümü.

Continue Reading

You'll Also Like

368K 33.9K 32
Kore'nin nesillerdir düşman olan iki sürüsü; Kim'ler ve Jeon'lar aynı davete katılır. Beklemedikleri şey ise attığı yumruk ile ruh eşi oldukları orta...
201K 20.1K 31
Ülkesine dönen delta ve kendi halinde takılan sessiz bir omega bir gece birlikte olur.
215K 8.8K 38
ʜᴇʀ şᴇʏ ꜱᴀʟᴀᴋ ᴋᴀʀᴅᴇşɪᴍɪɴ ʏᴀʟᴀɴıʏʟᴀ ʙᴀşʟᴀᴅı... ꜱɪᴢ: ᴅᴇʟɪᴋᴀɴʟıʏꜱᴀɴ ᴋᴏɴᴜᴍ ᴀᴛᴀʀꜱıɴ!
80.2K 8.7K 35
Üst kattaki davar herif Felix sende fazladan oda var mi