My fault | Taekook

By Mochiiipjmm

675K 50.7K 41.3K

Taehyung,ilk birlikteliğinde hamile kalır. -Hamileyim _____ Semekook Uketae More

0
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
Son

12

20.7K 1.4K 1K
By Mochiiipjmm

Selamlarrrr
Hoşgeldiniz
Fark ettiyseniz aktifim?¿
Bir seyleri hak ettim bence
Fikir verebilirsinizz

Bir de, Namu ve Jin'i nasıl katabilirim sizce fice?

İyi okumalarr

-

-

1 Ay Sonra

"Jungkook bence anlaşabiliriz! Bekler misin lütfen?!"

"Anlaşacak bir şey göremiyorum. Hayır dedim ve bitti."

Ben odaya giremeden kapı suratıma kapandı. 2 hafta sonra düğünümüz vardı ve ben saçlarımı boyatmak istiyordum. Doktorumuz pek onaylamasa bile kokusunu solumadığım sürece yapabileceğimi söylemişti. Ama Jungkook ısrarla izin vermiyordu.

Saçlarımı normal halinde olduklarında sevmiyordum ve boyatmak benim de hakkımdı. Bebeğimiz 4 aylıktı,çok da sağlıklıydı. Bitkisel boyalar ona zarar vermezdi ki. Üstelik önce ki saçım gibi mavi değil,sarı istiyordum. Düğünde benim giyeceğim takım beyaz, Jungkook'un giyeceği takım siyahtı. Beyaz takıma sarı saçın yakışacağını öne sürüyordum.

"Jungkook... Ama sen beni çok üzüyorsun şuan! Birazdan doktor çok strese girmiş derse görürsün."

Evet... Birazdan evden çıkıp düğünden önce ki son kontrolümüze gidecektik. Ben bebeğimi görmenin heyecanı ile erkenden kalkıp hazırlanmıştım ama Jungkook randevumuzun öğlen olduğunu söyleyerek moralimi bozmuştu.

Aniden kapı açılınca çığlık atarak geriledim. İnadıma mı yapıyordu? Hem o kadar kısa sürede nasıl üstünü giyinmişti o, çok mu fazla düşünmüştüm ben yoksa.

"Kendi kendini strese sokuyorsun. Dilini boşuna yorma. Hayır dedim."

"Çok kötü bir babasın!"

"Pekala..."

İkimizi de duvara sabitlenmiş boy aynasının önüne getirerek ellerini karnıma sardı. 4 aylık olan bebeğimiz bir hayli büyüdüğü için Jungkook artık onu kolaylıkla sevebiliyordu. Jungkook hissedemese de, karnımı sevdiğinde bebeğimiz hareketleniyordu sürekli. Babasına aşık olacaktı sanırım.

"Ben kötü bir babayım,sen ise iyi."

Başımı salladım onaylar şekilde. Aynadan suratıma bakarak,küçük gülümsemesiyle konuşuyordu. Ciddi halinden hoşlanmadığımı anlıyordu sanırım,ne zaman konuşsak gülümsemeye çalışıyordu.

"İyi bir baba olmak onu kimyasala maruz bırakmak değildir Taehyung."

"Ama Jungkook,ilk üç ayı geride bıraktığın zaman sıkıntı olmazmış. Hem Yoongi de bunun  sorun olmayacağını söyledi."

"İşimizi neden riske atalım? Bebek çok sağlıklı ve ben sağlının kötüye gitmesini istemiyorum."

Kollarını kendimden ayırıp ona döndüm hızla. Niye saçma sapan konuşuyordu? Doktor bile izin veriyordu ona ne oluyordu ki.

"Ben istiyor muyum Jungkook? Sadece bir kere evleneceğim için düğünümde güzel görünmek istedim, tek dileğim buydu. Merak etme, bebeğin sağlığı için boyatmayacağım. Rahatlayabilirsin."

Bana seslenişlerini umursamadan merdivenleri inip vestiyerin üstünden çantamı alarak koşarak çıktım evden. Ayakkabılarımı bile düzgün giyememiştim. Dolu gözlerim buğulanmaya başladığı için adımlarını yavaşlatmıştım. Arabanın ön koltuğuna oturup sessizce gelmesini bekledim.

Göz yaşlarım sanki dışarı çıkmak için gözlerimi bıçaklıyordı. Ağlamak istiyordum ama ağlak imajı da yaratmak istemiyordum. Okulda bununla sürekli dalga geçiyorlardı zaten. Jungkook söylemese bile düşünmesini dahi istemiyordum.

Ne olur ne olmaz diye çantama koyduğum sudan birkaç yudum içerek boğazıma oturan yumruyu gidermeye çalıştım. Jungkook'un evin kapısını kilitleyip arabaya doğru geldiğini görünce başımı cama çevirdim. Soğumaya başlayan havalar yüzünden üşüyordum. Hırkamın düğmelerini ilikleyerek ısınmaya çalıştım.

Jungkook arabaya bindiğinde bana olan bakışlarını üzerimde hissetmeme rağmen hiç tepki vermeden dışarı seyretmeye başladım. Konuşmayacaktım işte.

....

Jungkook'un konuşma çabalarına rağmen tek kelime etmeden bitirdiğimiz yolculuğun bitiminde klinik gözüme çarpınca kemerimi çıkardım. Araba durduğunda beklemeden inip kliniğe doğru yürüdüm. Her seferinde arkamdan gelip beni tutmasını bekliyordum, şimdi yapmayınca anlardı belki. Gıcık şey.

Girişte görevli olan sekreter kız artık beni tanıdığı için direkt odayı göstermişti. Randevumuz olduğu için her seferinde kayıt yaptırmak zorunda değildik.

"Hasta yok Bay Kim."

"Teşekkürler Mina. "

Samimi bir gülümseme sunup Yoongi'nin odasına ilerledim. Arkamdan Jungkook'un sesini işitebiliyordum. Ne çabuk gelmişti o?

Kapı tıklatıp cevap beklemeden içeri girdim. Fakat normalde Jungkook'un oturduğu koltukta karnı burnunda bir adam oturuyordu. Yoongi de ortalıkta görünmüyordu. Bir iki adım gerileyip, sırtım sert bir şeye çarpınca durdum.

"Özür dilerim bayım. Ben hasta yok sanıyordum."

Aynı anda ikisinin de güldüğünü görünce kaşlarımı çattım. Yanlış bir şey dememiştim, neye gülüyordu bunlar? Jungkook beni sırtımdan destekleyip odaya girmemi sağladıktan sonra kapıyı kapattı.

Hamile adam kalkıp sevecen şekilde elini uzattı bana. "Merhaba Taehyung. İsmim Hoseok, Yoongi'nin eşiyim."

Gözlerim saniyesinde kızıla boyanmış saçlarına çıktığında burukça gülümseyip memnun olduğumu belirttim. Jungkook benim aksime, ona sıkıca sarılıp onu özlediğini belirtti. Bana bile sarılmıyordu ki, başkalarına neden sarılıyordu?

Sarılmasını bitirip bana döndü. Onu gördüğüne gerçekten çok sevinmiş gibiydi. Bana yaptıklarının aksine gamzeleri en belirgin halindeydi gülümserken.

"Hoseok ablasının düğünü için başka şehirdeydi. Yoongi işlerinden dolayı gitmemişti."

"Anladım... Memnun oldum tekrardan."

İkisi gülüşerek sohbet ederken arada tebessüm ederek katıldım aralarına. Bebeğimi görünce moralim düzelir sanmıştım ama daha da bozulmuştu. Bugün kötü günümdeydim sanırım.

Hoseok neşeyle gülüp ayağa kalktı, kalktığında elini karnına sarıp, ultrason yerini gösterdi diğer eliyle. Tahminimce 7 veya 8 aylık hamileydi.

"İsterseniz bakalım bebeğinize, Yoongi ameliyata girmeden önce az çok bahsetmişti."

Başımla onaylayarak hırkamı çıkardıktan sonra uzandım. Normalde Jungkook'un yaptığı üst sıyırma işlemini kendim yapıp jel sıkmasını bekledim. Yoongi'nin dediklerini dinleyip pantolon giymeyi bırakmıştım. Genelde eşofman giyiyordum,pantolon giysem de karnıma baskı yapanlardan uzak duruyordum.

Soğuk jelin rahatsız edici hissi yüzünden yüzümü buruşturup ekrana dikkat kesildim. Bebeğimi görmeyeli biraz uzun zaman olmuştu. Evde ultrason resimlerine baksam da burada ki hareketli hali kadar güzel olmuyordu.

Ekranda minik bedeni belirdiğinde dolan gözlerime rağmen, bugün ilk defa gerçekçi bir gülümseme sundum. Karnımda hareketlerini çok zor hissettiğim bebeğim normalde kıpır kıpırdı. "Büyümüş." Jungkook ağzının içinden mırıldandığında bakmadım ona. Önceki seferlerde yaptığı gibi elimi tutmuştu ama ben bu sefer karşılık vermemiştim. Burnu sürtsündü.

"Cinsiyeti henüz belli değil ama 2 hafta içinde gösterir bence."

Bebeğimden bakışlarımı çekip makineden bir şeyler yapan Hoseok'a baktım. Saçlarını gördükçe ağlayasım geliyordu. İkisi de doktordu ve onun saçları boyalıydı.

"Sizin bebeğinizin cinsiyeti ne?"

Bakışlarını bana çevirip gülümsedi. "Erkek." aynı şekilde gülerek karşılık verip bebeğime döndüm. Sağlıklı olması her şeyden önemliydi elbette, yine de içimde bir taraflarım erkek olmasını istiyordu.

Kulağıma dolan kalp atışları dünyalara bedeldi benim için. Gece uyuyamadığım zaman telefonuma kaydettiğim ses kaydını açıp öyle uyuyordum.

Hoseok benim ne kadar huzurlu olduğumu görmüş olacak ki birkaç dakika eşsiz sesi dinlememe izin vermişti. Karnımda hissettiğim şeyle irkilerek karnıma baktım. Jungkook peçeteyle karnımda ki jeli siliyordu.

Elime verilen ultrason görüntülerini hevesle alıp teşekkür ettim. Bebeğim için günlük yapıyordum, her kontrole geldiğimde aldığım fotoğraflarda en başınds yer alıyordu.

"Bebek çok sağlıklı. Düğünde fazla hoplayıp zıplamazsan hiçbir şeycik olmaz. İlaçlarını düzenli kullan, yediklerine dikkat et yeterli."

"Anladım. Şey... Saçlarınız çok güzelmiş, size yakışmış."

"Teşekkür ederim. Senin saçlarında çok güzel."

Burukça gülümseyip üzerimi düzenledikten sonra oturdum. Karnıma sürdüğü jelin kokusu her seferinde midemi bulandırıyordu. Doğal malzemelerden yapıldığı için kokusu öyleydi muhtemelen.

"Taehyung,Mina'ya söyler misin senin için meyve suyu alsın. Kan şekerin düşmeye meyilli."

Tekrardan başımı sallayıp sedyeden indim. Hırkamı da alarak Jungkook'a bakmadan odadan çıktım. Bebeğimin etkisi de kısa sürmüştü. Tekrardan moralim bozulmuştu, sadece Jimin zoruyla davet ettiğim okul arkadaşlarıma, ailelerimize ve davetlilere güzel görünmek istemiştim. Neden öyle davranıyordu ki bana? Ben bebeğimi sevmiyor muydum?

"Bay Kim, iyi misiniz?"

"Evet iyiyim. Bay Hoseok,bana kan şekeri için meyve suyu vermeni söyledi. "

"Siz oturun ben hemen getiririm. "

"Alıp dışarı çıkacağım burada-"

"Ben dışarı getiririm efendim. "

İkimizinde inatla devam edeceğini anlayınca başımı sallayarak dışarı çıktım. Kapıya uzak olan tarafta bank gördüğümde oraya oturdum. Kapının önünde bile kalmak istemiyordum.

Ağlama isteğim tekrar gelmeye başladığında çantama koyduğum ultrason fotoğrafını aldım. Baş parmağımla bebeğimi okşarken ister istemez gülümsüyordum. Gerçekten çok büyümüştü. Elleri ayakları ultrasonda görünüyordu artık. Hareketlerini de az da olsa hissediyordum.

"Ben seni çok seviyorum bebeğim. Sadece senin için çabalıyorum meleğim. Sen de bana destek ol, anlaştık mı?"

"Sizi kıracağını düşünmüyorum. "

Mina elinde ki tabak ve meyve suyuyla gülerek yanıma geldi. Sadece meyve suyu istemiştim neden tatlı almıştı? Ayrıca çilekli pastaydı. En sevdiğim.

"Kantin tekrardan açıldı. Seversiniz diyen aldım. "

"Çok severim. Teşekkür ederim. "

Elindekileri bana verip gitmesi gerektiğini söyleyerek tekrar hastaneye girdi. Oturduğum bankın etrafı ve üstü kapalı sayılırdı. Kolay görünmüyordum, bu benim için iyiydi.

Fotoğrafi tekrar çantama koyarken karnımds hissettiğim hareketle ellerimi karnıma sardım. Çok büyük olmasa da anlıyordum işte. Karın gurultusuna benziyordu.

"Çok mu istiyorsun pastayı bebeğim? Sabırlı olmalısın."

Pastanın sonlarına gelirken ne ara zamanın bu kadar hızlı geçtiğini anlamamıştım. Bebeğim ve ben gerçekten çok beğenmiştik. Fakat uzun süre geçmesine rağmen Jungkook ortalıkta görünmüyordu. Uzun süre görüşememelerinin tadını çıkarıyorlardı sanırım.

"Taehyung?"

Aniden arkamdan gelen ses yüzünden çığlık atıp ayağa kalktıp. Jungkook nasıl benim arkamdan gelmişti? Hastaneden çıkarken niye görmemiştim onu?

"Sakin ol, niye panik yapıyorsun."

Korkum yüzünden ellerimi sıkıca karnıma sarmıştım. Yüzsüz yüzsüz niye panik yaptığımı soruyordu bir de. Özür dilerim Jungkook Bey, cin gibi arkamdan gelip sesleneceğinizi tahmin edemediğim için.

Tam ağzımı açıp cevap vereceğim sırada ona attığım trip aklıma gelince sustum, konuşmayacaktım. Jungkook bana düzgün bir şey diyene kadar ağzımı açmayacaktım.

"Çıktığımda bir şeyler yediğini görünce biten vitaminlerini alayım dedim. Kalkalım mı? "

Tabakta kalan son pastayı da ağzıma sıkıştırıp çantamı alarak kalktım. Valeye verdiği araba da kapının önündeydi. Ben nasıl farkına varmamıştım bunların ya?

.....

Araba evin yolunda değil, başka bir yolda gittiğinden beri kaşlarımı çatıyordum. Aç değildik yemek yemeyecektik, bildiğim kadarıyla ikimizin de planı yoktu. Kimseyle buluşmayacaktık.

İçim içimi yiyordu ama sormak da istemiyordum. Hatta konuşmak da istemiyordum. Bu yüzden araba durana kadar susmaya devam ettim. Siyah camları olan büyük bir yerde durunca dayanamayarak konuştum.

"Neden geldik buraya? Neresi burası? Eve gideceğiz sanıyordum? "

"Nefes al önce. Gideceğiz eve. "

Jungkook kemerini açınca kaşlarımı daha çok çattım. Bana cevap verene kadar ölse indiremezdi beni buradan. Bunu benimle yaşadığı 1 ayda güzelce öğrenmiş olması gerekiyordu.

"Neresi ki burası?"

Telefonunu cebine koyup arabadan inmeden önce, bana bakarak gülümsedi.

"Kuaför."

-

-

Normalde etkileşim olmadığı için bu saatte bölüm atmıyorum ama sizi bekletmek istemedim. Bölüm 2 gündür taslakts duruyor atmaya fırsatım olmadı bir türlü.

Klavyemi değiştirdim alışamadım hâlâ. Yazım yanlışlsrı, gözünüze batan yerler olursa söyleyin lütfen.

Ve çekinmeden hatta zorla wşfkslfkalkfek fikir verebilirsiniz. Verin lütfen.

Sizleri seviyorum.
Yakın zamanda görüşmek dileğiyle.

1524 kelime

Continue Reading

You'll Also Like

177K 18K 31
Ülkesine dönen delta ve kendi halinde takılan sessiz bir omega bir gece birlikte olur.
217K 20.4K 27
010 ***: hamileyim jungkook: sen kimsin
226K 17.5K 28
Jungkook bütün alfalardan nefret eden bir omegaydı. Bir gün ruh eşini bulmayı hiç beklemiyordu. !omegaverse! -text- /Argo-Küfür içerir./ #1 hayrankur...
622K 59.9K 37
omega taehyung para için deltanın çocuğunu taşıyordu. 060124