Criminal Lover | Taekook

נכתב על ידי ymfortk

26.5K 3.2K 1.7K

Kim Taehyung, Jeon Jungkook'u öldürmekle görevliydi. Aynı zamanda hacker olan Kim Taehyung, Jeon Jungkook'un... עוד

Bölüm : 1
Bölüm : 2
Bölüm : 3
Bölüm : 4
Bölüm : 5
Bölüm : 6
Bölüm : 7
Bölüm : 8
Bölüm : 9
Bölüm : 10
Bölüm : 11
Bölüm : 12
Bölüm : 13
Bölüm : 14
Bölüm : 15
Bölüm : 16
Bölüm : 17
Bölüm : 18
Bölüm : 19
Bölüm : 20
Bölüm : 21
Bölüm : 22
Bölüm : 23
Bölüm : 24
Bölüm : 25
Bölüm : 26
Bölüm : 27
Bölüm : 28
Bölüm : 29
Bölüm : 30
Bölüm : 32
Bölüm : 33
Bölüm : 34
Bölüm : 35 (M)
Bölüm : 36
Bölüm : 37
Bölüm : 38 (M)

Bölüm : 31

257 23 44
נכתב על ידי ymfortk

Jungkook ne olduğunu kavrayamadan arabadan fırladı. Taehyung ise onu sakinleştirmek amacıyla peşinden gitti.

"Onu bırakın lütfen ! Hyung, sorun ne ? Lütfen bir şey söyleyin !"

İki polis memuru Yoongi'nin kollarının arasına girmiş, elleri önden kelepçeli bir şekilde polis arabasına doğru ilerliyorlardı.

"Jungkook sakin ol ben iyiyim. Siz Jimin'e bir şey söylemeyin. Gideceğimiz karakola gelin. İfade vermem gerekecek."

"Ama hyung-"

"Jungkook dedim."

"Peki tamam..."

Jungkook, Yoongi'nin arkasından bakakalmıştı. Şuan hissettiği duyguları ifade edemiyordu. Hyungunu ilk defa böyle bir şekilde görmüştü. Ne olduğunu bilmiyor içi içini yiyordu.

"Bebeğim gel arabayı takip etmemiz gerek Yoongi hyungu kurtaracağız merak etme."

Taehyung ellerini Jungkook'un omzuna koydu ve onu arabaya doğru yönlendirdi. Kapıyı açtı ve Jungkook yerine oturduktan sonra eğilip yanağına bir öpücük kondurdu.

"Kahramanın bunu da halledecek."

Gözünü kırptı ve Jungkook'tan bir gülücük kazandı.

"İşte böyle sen hep gül bebeğim."

"Sen her durumda beni güldürebiliyorsun."

"Tabii ki bunun için buradayım."

Polis arabası çoktan harekete geçmişti bile. Taehyung da yerini aldı ve vakit geçmeden yola koyuldular. Yarım saat uzaklıkta bulunan en yakın karakola varmışlardı. Sırasıyla durdular. Önce polisler indi daha sonra Yoongi'yi indirdiler. Jungkook ve Taehyung da indi. Karakola giriş yaptılar.

Yoongi ifadesi alınmak üzere nezarethaneye götürülmüştü.

"Hey ! Çıkarın beni burdan. Arama yapmalıyım."

"Beyefendi lütfen biraz sabredin. Size tanınan hakları zaten vereceğiz."

Yoongi demir parmaklıklara bir tekme attı.

"Hay sikeyim böyle işi."

✨✨✨

Jungkook ve Taehyung bekleme salonunda oturuyorlardı. Jungkook tırnaklarını kemiriyor ve dizlerini sürekli aşağı yukarı hareket ettiriyordu. Ne zaman stres olsa hep bunu yapardı. Telefonu çalmaya başladı cebinden çıkardığında ekranda ki ismi görünce bir anda telaşlandı. Gözlerini ekrana dikmiş Taehyung'un kolunu sarsıyordu.


"Jungkook iyi misin ?"

"Aşkım, Jimin hyung arıyor !"

"Siktir ne diyeceğiz ?"

"Bilmiyorum."

"Hadi bekletme aç yoksa daha çok meraklanacak."

Jungkook titreyen parmaklarını ekranda kaydırdı ama bir tuhaflık vardı sanki hoş olmayan bir sessizlik.

"Hyung ?"

İkili hoparlörle kulaklarını dayamış gelecek cevabı bekliyorlardı.

"Jungkook bana doğruyu söyle ona bir şey oldu değil mi ?"

Jimin telefonda hıçkıra hıçkıra ağlıyordu. Yoongi'yi kaybetme düşüncesi onu deli etmişti.

"Jimim ağlama lütfen bende ağlarım yoksa"

Onların ilişkisi böyleydi işte Jimin ne zaman üzülse Jungkook her zaman ona "Jimim"  diye seslenirdi. Bu hep böyleydi hiç değişmezdi. Jimin ise buna karşı hep yumuşardı.

"Aptal çocuk beni nasıl mutlu edeceğini çok iyi biliyorsun."

"Tabii ki ben yapmayacağım da kim yapacak. Şimdi o göz yaşlarını siliyorsun. Yoksa oraya gelirsem üstünde tepinirim ona göre."

"Tamam ama bir şartla."

"E-evet "

"Yoongi'yi buldunuz mu ?  Şuan nerede ? Nasıl ? İyi mi ?"

"Hmm o çok iyi Jimim. Turp gibi hatta eskisinden bile daha iyi. Biz yarım saate orda oluruz. Merak edilecek bir şey yok."

"Tanrım şükürler olsun. Telefonu verebilir misin ?"

"Ş-şey hyung onun şuan kafası güzel gelince görüşürsünüz hm ?"

"Peki tamam bekliyorum çabuk gelin."

Sinyal sesinden sonra telefon kapandı ve Jungkook kendini arkasında bulunan koltuğa attı.

"Oh be rahatladım."

"Jungkook sen delirdin mi ?"

"Ne ? Ne yaptım yine ?"

" Yarım saate dedin ordayız dedin !"

Jungkook'un o anki düşüncesi sadece Jimin'i sakinleştirmekti. Bunları hiç düşünmemişti bile.

"Kahretsin ! Ben ne yaptım."

"Tanrım ! "

Taehyung oturduğu yerde kafasını ellerinin arasına almış ve düzgün düşünmeye çalışıyordu. Bu durumdan en hızlı nasıl kurtulabilirlerdi ?

"Dur buldum."

"Ne buldun acaba zekalı sevgilim."

"Öncelikle dediğini görmezden geliyorum. Namjoon hyungları arayacağım. Elbet onların güçlü bir avukatı vardır. Tabii sorunun ne olduğunu öğrenirsek."

"Evet ! Bu çok mantıklı ara hemen."

"Tamam arıyorum."

"Namjoon hyung aranıyor..."

Bu sırada Yoongi'nin ifadesini almak için polis memurunun odasına götürdüler. Jungkook kapının yanına koştu ancak yüzüne kapanmıştı. Bu sırada telefon açıldı.

"Alo, Taehyung saat gecenin 2 si noluyor ?"

"Hyung acil yardımınız lazım nerdesiniz ?"

"Yoongilerle ayrıldıktan sonra eve geçtik uyuyakalmışım. Sorun ne ?"

"Hyung özet geçmek gerekirse sizin evin olduğu cadde üzerinde ki karakoldayız. Yoongi hyung'un şuan ifadesi alınıyor. Senden istediğimiz şey mümkünse Seoul'un hatta Kore'nin en iyi avukatını yanında getirmen."

"Ne ? Karakol mu ? Neler oluyor ? Tanrım !  Yoongi ne yapmış olabilir ki benden en iyi avukatı istiyorsunuz."

"Hyung sorun Yoongi hyungun ne yaptığı değil yarım saat içinde Jimin'e teslim etmemiz gerek."

"Kargo mu oğlum bu kimi kime teslim ediyorsun ? Ayrıca ne yarım saat mi ?"

"Hyung lütfen yardım et."

"Peki ben çıkıyorum birazdan orda olurum."

"Çok minnettarım hyung."

Namjoon yataktan kalktı ve Jin'i rahatsız etmeden üstünü değiştirdi. Merdivenlerden aşağı kata indi ve arabanın anahtarlarını alıp çıktı.

"Konuştum evleri buraya çok yakın muhtemelen birkaç dakikaya gelirler."

"İyi ki varsın çok teşekkür ederim iyi ki yanımdasın sevgilim."

Jungkook, Taehyung'a sıkı sıkı sarıldı. İkisi tek beden halinde telsiz seslerinin yankılandığı koridorda kimseye aldırış etmeden sarılıyorlardı.

"Ben her zaman yanında olacağım."

Birkaç dakika sonra kapının açılmasıyla irkildiler. Yoongi'nin ifadesi alınmıştı ve tekrar nezarethaneye götürülüyordu.

"Biri bize açıklama yapabilir mi artık !"

"Siz şöyle geçin lütfen gereken işlemleri yapacağız."

Yoongi'nin ifadesinin alındığı odaya doğru gidiyorlardı. Tam içeri girecekken arkalarından biri seslendi.

"Taehyung ! Jungkook !"

İkisi de aynı anda döndü. Karşılarında Namjoon, Hoseok ve bir genç -avukat olmalıydı- onlara doğru koşuyorlardı. Üçlü nefes nefese kalmıştı. Konuşamıyorlardı bile.

"Hyung gelmişsiniz. Şurda soluklanın lütfen. Ayrıca bu ne hız."

Taehyung gözlerini sonuna kadar açmış inanamıyordu. Az önce konuşmuşlardı halbusaki...

"Yoongi'yi kurtaralım anlatacağım."

"E hadi içeri geçelim madem."

Hep beraber içeri girdiler. Jungkook sürekli ellerini birleştirmiş dua ediyordu. Umarım her şey yoluna girerdi diye geçiriyordu içinden.

Diğerleri oturmuştu. Genç olan avukat, komiser ile selamlaştı.

"Merhaba komiserim ben Avukat Lee Felix ."

"Memnun oldum. Fazla uzatmadan konuya geçersek iyi olur. Öncelikle bay Min Yoongi'den aldığımız ifadeye göre akşam saatlerinde bir gece kulübünde eğlendiklerini söyledi."

"Ah, evet beraberdik ama bir sorun yoktu."

"Olay siz gittikten sonra başlamış. Sise hitap etmem için adınızı öğrenebilir miyim ?"

"Oh, tabii ki Kim Namjoon."

"Bende vardım ! Jung Hoseok."

"Bay Namjoon ve bay Hoseok saat kaç sularında ayrıldınız."

"Hmm, hatırladığım kadarıyla saat 1'de ayrılmıştık."

"Peki gözünüze çarpan bir kişi  oldu mu ?"

"Hayır her şey gayet güzeldi."

Jungkook dayanamıyordu. Sıkılmıştı bu konuşmalardan bir an önce her şeyi halledip Yoongi hyunguna sarılmak istiyordu.

"Biraz daha hızlı olabilir miyiz lütfen ! Yetişmemiz gereken konular var !"

Taehyung Jungkook'un belinden kavradı ve geri yanına çekti.

"Güzelim biraz daha sabredemez misin ? Yetişeceğiz merak etme."

"Bay Jeon karşımda tanık olduğu için bunları sormak zorundayım."

"Afedersiniz komiserim devam edin lütfen."

"Peki, Yoongi'nin ifadesine göre tezgahta içecek içip eğlendiği sırada dans pistinde bir hareketlilik olmuş. Erkek arkadaşı olarak tanıttığı bay Jimin'in çok sarhoş olduğunu ve kendisinde olmadığını o sırada Jimin'in kolundan tutup ısrarla götürmeye çalışan birini görmüş. Şu durumda Jimin ile konuşmamız daha doğru olurdu ama Yoongi ısrarla konuşsam bile bir şey değişmeyeceğini zaten Jimin'in hiçbir şey hatırlamadığını ve olayları bilmemesini istiyor."

Herkes birbirine bakıyordu. Kimse ne diyeceğini bilemedi.

" Daha sonrasında Yoongi olaya müdahale etmiş ve şahısla kavgaya girmişler. Ancak şahıs cebinden bıçak çıkartıp Yoongi'ye karşı kullanmaya kalkacağı sırada Yoongi, koluna vurmuş ve bıçağı düşürerek kendisi almış. Şahıs Yoongi'nin boğazını sıkınca Yoongi de bir bıçak darbesi atmış."

Evet, kimse kesinlikle böyle bir şey beklemiyordu.

"NE ?"

"Komiserim durum ciddi mi ?"

"Tanrım!"

"Şuan hastanede müşahede altında tutuluyor. Ciddi bir şeyi yok kolundan bir sıyrık almış ama sorun şu ki karşı taraf şikayetçi olduğu için biraz uğraşabilirsiniz."

Hoseok dayanamayıp ayağa kalktı ve herkese teker teker baktı.

"Açıklamam gereken bir şey var."

"Nedir ?"

"Aslında olayların olduğu sırada ben ordan yeni ayrılıyordum ve tam arabama binecekken gürültü oldu ve herkes dışarı boşaldı. Merak edip inince kolunu tutarak bana doğru gelen birini gördüm."

"Nasıl yani bu o şahıs mıydı ?"

"Bana geldi ve acilen hastaneye gitmesi gerektiğini söyledi bende yardım amaçlı kabul ettim. Hastaneye gittiğimizde acile aldılar ve pansuman yapıyorlardı. Daha sonra polisler geldi ve bıçaklı kavga olduğu için ifadesini aldılar. Ben her şeyi orda öğrendim. Yoongi'den şikayetçi oldu."

Genç avukat sohbete dahil oldu.

"Beni aradı ve evden aldı. Yol üstündeyken Namjoon hyung aradı. Hoseok hyungla olduğumu söyledim. Zaten geldiğimizde de kapıda karşılaştık."

Jungkook'un gözleri dolmuştu. Hem Jimin'e yapılan iğrenç şeyler geliyordu aklına hem de Yoongi'nin içeride olduğu. Bunların hiçbirisinin yaşanmamış olmasını ve üçü birlikte battaniyenin altında film izlemesini diledi. Ne yazık ki olmuştu bir kere, yavaşça ayağa kalktı ve karşısında ki kişinin ne düşüneceğini umursamadan genç avukatın kollarına yapıştı.

"Lütfen yalvarıyorum yardım et. Benim ailem onlar birisine bir şey olsun ben yapamam. Yalvarıyorum sana !"

Hem ağlıyordu hem yardım diliyordu. Üçlü kalktı ve Jungkook'un yanına gidip ona destek oldular.

"Dostum biz ne güne duruyoruz. Her şey düzelecek yapma böyle."

"Avukatınız olarak elimden geleni yapacağım şüpheniz olmasın ortada çok ciddi bir durum yok öncelikle karşı tarafın şikayetini çekmesi için konuşmalıyız. Eğer ki şikayetçi olmazsa anında çıkar."

"Niçin duruyoruz ? Gidelim hemen, konuşalım."

Odadan çıktılar ve Jungkook Yoongi hyungu ile görüşmek istediği için beş dakika kadar bir süre beklediler.

"H-hyung."

"Jungkook !"

Yoongi demir parmaklıklara ellerini yaslamış ve Jungkook'ta elini onun elleriyle birleştirmişti.

"Bizi ne kadar korkuttun aptal."

"Şşt, hyunga aptal denmez büyüğüm ben senden terbiyesiz çocuk."

İkisinin gülüş sesleri doldurmuştu boş koridorları.

"Seni ne pahasına olursa olsun kurtaracağız hyung. Şimdi gidip o piçin ağzına sıçacağım yiyorsa çekmesin şikayetini."

"Jungkook sakin ol. Sen karışma lütfen seninde başına bir şey gelsin istemiyorum."

Jungkook kollarını göstererek konuştu.

"Ben bu kasları boşuna yapmadım Yoongi bey."

"Şapşal çocuk seni."

"Jimin hyung aradı."

Yoongi Jimin'in adını duyunca bir an gülen yüzü durgunlaştı. Ona yapılanlar asla gözünün önünden gitmiyordu. Kendisine küfretti tekrardan asla onu haketmiyorum dedi içinden.

"Hyung iyi misin ?"

Yoongi hafifçe dolan göz yaşlarını elinin tersiyle sildi.

"İyiyim tabii, Jungkook bak tekrar söylüyorum. Jimin kendinde değildi. Bir şey bilmiyor. Lütfen bir kelime dahi etme eğer tekrardan arayıp sorarsa bir şeyle uydur. Minik bebeğimi üzmek istemiyorum."

"Peki hyung..."

"Hadi şimdi git sen daha sonra görüşürüz."

"Seni bugün burdan çıkaracağız. Yoksa gelir kapıda yatarım."

"Umarım Jungkook."

"Kendine iyi bak hyung görüşürüz."

"Görüşürüz bugs bunny."

Yoongi göz kırptı ve iyi olduğunu belli etmek için gülümsedi. Jungkook istemeye istemeye arkasına bakarak ayrıldı. Dışarı çıktığında herkes onu bekliyordu. Vakit kaybetmeden yola koyuldular.

"Şimdi karşı taraf düşünsün bakalım..."

BÖLÜM SONU

Bu fic nereye gidiyor böyle bilen var mı ?













המשך קריאה

You'll Also Like

498K 57.4K 33
alfa jungkook, en yakın arkadaşının kardeşi olan omega taehyung'a deliler gibi aşıktı.
36.6K 9.1K 21
"ben seninle sarsılmak istiyorum."
107K 8.4K 38
sadece erkeklerin olduğu bir üniversitede gay yönelimin odağı ve tüm dikkati üzerine çeken Jungkook, bu durumdan sıkılan ve onu bu rahatsızlıktan ko...
265K 25K 26
Jeon Jungkook, 20 yaşına gelen herkesin dolunay gecesi kurt cinsiyetini ôğrenmesi şerefine düzenlenen baloda, kardeşinin kurt cinsiyetini kutlamaya g...