Boruto: Son Deneme

By Pabeual

2K 113 95

Boruto ve Sarada'nın ilişkisinin yanı sıra Shinobi Dünyası'na da dokunacağım. Gayet hakim olduğum bir evren o... More

Takım 7 Yeniden Görevde!
Touna'yla Yüzleşme Vakti
Sürüş Testi
Edo Bunshin no Jutsu!
İki Seçenek...
Küçük Bir Ayrılık
Jashin ve Jashiki
Buganashi Köyü

Momoshiki İle Kısa Bir Sohbet

220 14 13
By Pabeual

Mitsuki: Mavi bir Byakugan'ın vardı. Ama onu Karma çevreliyordu galiba. Normalde beyaz olan skleran simsiyahtı. Mitsuki elimi işaret etti. Aynı Karma'n gibi.
Boruto: B-bunun neresi rahatlatıcı be!?
Ben konuşurken etrafı beyaz bir sis kaplamaya başladı. Herkes ve her şey önce iyice yavaşladı sonra da durdu. Sanki... sanki zaman durmuştu!

Boruto: Ne oluyor be?!
Sisin etrafından önümde yürüyerek Momoshiki belirdi. Momoshiki'nin yürüyüşünü ben şaşkınlıkla izlerken o ağzını açtı.
Momoshiki: Uzun zaman oldu görüşmeyeli, dönüşümde de Jougan mı uyandırıyorsun? Beni bu kadar sevdiğini belli etmene gerek yoktu~
Boruto: Jougan mı?
Şaşkınca her şeyden habersizdim.
Momoshiki'yse şaşkın yüz ifademe bakarak güldü.
Momoshiki: Her şeyini elinden alacak o mavi gözler, yavaş yavaş açılmaya başlıyor. Bunu durduramazsın da. Kaderini değiştirmeye ne gücün, ne de zamanın var çocuk.

Boruto: Kastettiğin şey ölümüm ya da vücudumu ele geçirmen değil mi?..
Derin bir nefes alıp verdim.
Boruto: Buna hazırım, seni engelleyemezsek Kawaki ile konuştuğumuz gibi beni öldürmesini isteyeceğim.
Momoshiki bunu duyduğu anda kahkaha attı.
Momoshiki: Ölümden daha beter kaderler var. Ölüm, onun yanında hiçbir şey.
Momoshiki konuşmasını yavaşlatmış, sesi sakinleştici çıkıyordu.
Momoshiki: Sana söylemek ne kadar yanlış olsa da hayatının son demlerinde olduğun için söyleyeceğim. Ben de ölümden korkuyorum. Belki de ölüm yerine senin kaderini yeğlerdim.
Boruto: Senin gibi güçlü biri bile ölümden korkuyor mu?
Momoshiki yine güldü, bense sorgular bir şekilde izliyordum.
Momoshiki: Çocuk olduğun için anlamıyorsun, ama anlatayım. İnsanlar neden güçlenir biliyor musun?
Birkaç saniye duraksayıp cevapladım.
Boruto: Sevdiklerini korumak için?
Momoshiki: Başka insanlardan mı?
Boruto: Evet.
Momoshiki hayal kırıklığıyla baktı.
Momoshiki: Sevdiklerini ve kendilerini ölümden ve kaderden korumak için güçlenir insan.
Bir süre düşündüm ve başımla onaylayarak konuştum.
Boruto: Evet... galiba haklısın.
Kıkırdayarak sırıtmaya başladım.
Boruto: Kibirli olmasan çok bilgesin aslında~
Momoshiki'yse buna sinirlenmiş olacak ki ayağa kalktı.
Momoshiki: Vücudun olmasa benim için bir çöpten farksızsın aslında, seni yarım akıllı şımarık velet!
Momoshiki arkasını dönüp yürümeye başladı, ama birkaç saniyeliğine gülümsediğine yemin edebilirim.

Birkaç adım sonra konuşmaya başladı.
Momoshiki: Geçmişin çok sıkıcı ama yine de sen ölmeden önce söyleyeyim, çok salak olduğun için anlamasan da Momoshiki başıyla Sarada'yı işaret etti şu Uchiha'yı seviyorsun. Ölmeden önce istersen birkaç anı edin, belki gülümseyerek ölürsün.
Utanarak sesimi yükselttim.
Boruto: Özel hayatımı rahat bırak!
Birkaç saniye düşündüm.
Boruto: BU, KADERİM HAKKINDA BİR İPUCU MUYDU?!!
Momoshiki'yse iğneleyici bir sakinlikle cevap verdi.
Momoshiki: Bilmem ki~ Ayrıca şu an evrende bulunan tek Jougan sahibisin. Ve nasıl sahip olduğunu çok merak ediyorum. Bunca yıllık hayatımda bizler için o sadece bir mitti, yitip gitmiş bir Otsutsuki gözüydü. Belki de Otsutsuki'leşmeye başladığın için olmuştur. Şu an %78 falan.
Sonra da sislerin arasında kayboldu. O kaybolurken her şey eski hızına geri dönüyordu. Bense umutsuzca konuştum.
Boruto: %78 ha... az kalmış.
Sarada: %78 mi az kalmış? Gözünle bunun ne alakası var?
Şaşkınca birkaç saniye anlamsızca bakıştım, sonra da yine gülümsememi takındım.
Boruto: Geceleri oynadığım bir oyun var da, onun %78'indeyim. Oyun bitecek diye üzülüyorum hehehe~
Mitsuki: Sen geceleri oyun oynamıyorsun ki.
Boruto: Onu geçelim de, gördüğünüz göz hakkında konuşmalıyız. Neyin nesi olduğu hakkında fikrim yok.
Kawaki başını sallayarak konuştu.
Kawaki: Hayır, bilmeyi bırak böyle bir şeyi ilk kez görüyorum. Nanadaime'yi bu konu hakkında haberdar et.
Boruto: Ya da Sasuke-san'ı.
Üstümüzü temizlemiş bir şekilde oradan uzaklaşmaya başlayacakken oraya bir ekip geldi ve ortalığı temizlemeye başladılar. Kendilerine teşekkür ederek oradan ayrıldık.

Ben ve Sarada düşünceli bir şekilde yürürken Sarada bir anda konuştu.
Sarada: İstediğin gibi açabiliyor musun?
Boruto: Hayır, hatta hala özel hissettirmiyor.
Gözlerimi kapatıp kendimi kasarak gözlerimi açtım. Sarada ve Kawaki gülmeye başladı.
Kawaki: Ahahah! Öyle çalışmıyordur umarım!
Sarada: Sharingan'ın böyle açılmamasını sağladıkları için atalarıma şükrediyorum.
Ben de onlara bakarak kıkırdadım. Mutlu olmalarını seviyorum.
Boruto: Jougan'ım uyandığında da bu kadar gülebileceğinize şüpheliyim.
Kawaki: Jougan'ınla bile seni güle oynaya durduracak güçte olacağız. Hiç olmazsa ben olacağım.
Sarada: Sen daha Jougan'ını açamadan o zamanki Hokage tarafından yere serileceksin~
Mitsuki: Bense hepinizi koruyacak kadar güçlü olacqğım. Emin olun siz üçünüzden aşağı kalmayacağım, koruyacaklarım arasında sen de varsın Kawaki~
Kawaki: Hee?!? Bir yılan bağımlısının benden güçlü olmasının imkanı yok!
Mitsuki: Ben Efsanevi 3 Sannin'den biri olan Orochimaru'nun oğluyum. Onun öğrencisi olmaktan bile ilerideyim.

Bunları duymak hem tatlı hem de acıydı. Gülümseyerek de olsa sesim kırılmış bir ses tonuyla çıkmıştı.
Boruto: O günleri görmek için sabırsızlanıyorum.

Öyle söylesem bile o günleri göremeyeceğimi biliyorum. O günleri cidden görmek isterdim. Babam ve Kawaki'nin cidden adil bir şekilde çarpıştığını, Mitsuki'nin Efsanevi Sannin'lerden biri olan Orochimaru'ya karşı kazandığı günü. Hepsinden belki de daha değerlisi olan Sarada'nın Hokage'lik Töreni... onu görmek istiyorum. Ama benimle olacağını sanmıyorum. Eğer bunları görmek istiyorsam burada onlarla gülüp oynamak yerine gidip dünyayı, hatta mümkünse kendimi kurtarmanın bir yolunu bulmalıyım.

Sohbet ederek yürürken Hokage Binası'na yürüdüklerini fark ettim. Bunu fark edince onları benden ayrılmaları ve antrenman sahasına gitmeleri için ikna ettim. Onlardan ayrıldım ve babamın yanına, yani Hokage Binası'na doğru yürümeye başladım.

Her şey benden uzaklaşıyormuş gibi geliyor. Bu hislerle boğuşurken bazı görüler görmeye başladım zihnimde. Köyüme baktıkça gözümde Konoha'nın yıkılışı canlanıyor, baktığım her binada ateşler ve patlamalar patlak veriyor gibi. Hokage Binası tam karşımdayken diğer binalardan daha gerçekçi olan bir patlama gerçekleşti zihnimde. Hatta bir parçası üstüme doğru düşüyordu. Zihnimde olduğunu bilsem bile yandaki çatıya atlama ihtiyacı duydum ve hızlıca atılarak solumdaki çatıya çıktım. Momoshiki'nin kahkahaları zihnimde dolanıyor, buna mani olamıyorum. Gözlerimi kapadığımda bile kurtulamadığım görüntülerle savaşmak çok zor.

Yine de kendimi tutarak aşağı atladım ve Konoha'nın sokaklarından Hokage Binası'na yürümeye devam ettim. Gözlerim sanki iki farklı diyarı aynı anda görüyordu. Ben geçerken insanların bana bakışını çok net fark ediyordum, halbuki güçlükle olsa da düzgün yürüdüğümden emindim. Bana normalce bakan insanlar bile gözlerimi kapattığımda büyük bir nefretle bakıyordu. Bazı insanlarsa hiç yoktu bile. Bu manzaraya dayanamayıp Hokage Binası'na koşmaya başladım.

Binaya ulaştığımda beni bekleyen şeyden habersizdim. Hokage Binası'nın bahçesine adımımı attığımda bana doğru atılan iki silüet gördüm. Birinin elinde Chidori vardı. Diğeriyse Kage Bunshin yapmaya çalışan biriydi. Ben silüetlere korku harici hiçbir tepki veremedim. Ama onlarsa benim içimden geçip gittiler. Arkamda biriyle savaşıyor olduklarını duyuyor ve hissedebiliyorum, ama o tarafa dönmek çok zor geliyor, sanki vücudum izin vermiyor. Titreyerek yürümeye devam ediyorum o yüzden. Yanımdansa Momoshiki yürüyordu benimle aynı hızda.

Momoshiki: Neden arkana bakmıyorsun çocuk?
Ağzımı bıçak açmıyordu. Sadece gözlerimi Momoshiki'ye çevirdim. Köyümün bulunduğu kaosu durdurmak istesem de bunun Momoshiki'nin bir ilüzyonu olduğunu bildiğim için harekete geçmek ve insanlara karşı rezil olmaktan korkuyorum.
Momoshiki: İnsanlar neden sana bakıyor bilmiyor gibisin. Ben söyleyeyim. Bu vücut hepsinin evini yerle bir etti. Ama kızdıkları konu bu değildi. Tüm köyü yok etti. Tüm bu köyü bir savaş alanına çevirdi. Sevdiklerinin canına kıydı. Ne uğruna peki?
Momoshiki'ye sorgular gözlerle baktım.
Momoshiki: Sadece bir meyve için. Bunca acı, bunca kayıp sadece bir meyveye eşit. Sence bu doğru mu?
Momoshiki'ye kafamla hafifçe hayır anlamında başımı salladım.
Momoshiki: O zaman burada ne işin var? Öldür kendini. O çok sevdiğin anneni, babanı, Hima'yı Sarada'yı, Kawaki'yi, Mitsuki'yi kurtarmak için. Konoha için, değer verdiklerin için ölüme kucak aç. Benim gibi Otsutsuki'lerden kaçış olmaz, ama belki bi' yarım asır kazandırmış olursun onlara. Tecrübe konuşuyor çocuk.

Bu sırada ana lobiye girmiştim, birçok duvar çatlamış ve savaş kalıntılarıyla doluydu. Bana geçerken bakan herkes diğer görüşümde yerdeydiler. Bu görüntüye dayanarak merdivenlere çıktım ve koridora girdim.

Babamın odasının önünde durmuştum. Göreceklerimden korkuyordum. Momoshiki'yse önümde durmuş bana bakıyordu.
Momoshiki: Sen sadece zayıf bir korkağın tekisin çocuk. Bu dünyanın kaderini omuzlayamazsın. O gözü de o vücudu da hak etmiyorsun, bana ver!

Bense kapıyı çalıp içeri girdim. Görüşümde babam karşımda oturuyordu. Diğer görüşümdeyse orada değildi. Babam normalde beni gülümseyerek karşılardı ama şimdiyse masadan iki elini destek alarak aceleyle kalktı.
Naruto: BORUTO?!!
Babam koşarak yanıma geldi ve bir dizini yere koyup iki kolumu da tutup bana baktı. O sırada da bir anda aynı pozisyonda ama diğer görüşümde de babam oluştu. Diğer görüşümde babamın üstü başı yara bere içindeydi.
Boruto: Baba..?
İki görüşümde de aynı anda konuştu. Benim gözlerimse korkuyla bakıyordu. İki görüşümde de bana aynı sevgi ve endişe dolu gözlerle bakıyordu.
Naruto: O göz bilinen bir dojutsu değil.
Naruto (Diğer görüşteki): Lütfen, oğlumu sevdiğimi söyle. Onun suçu değildi.
Sonrasında görüşümdeki babamın gücü giderek azaldı ve yere yığıldı. Momoshiki'yse önümdeki babamın arkasında belirdi ve Momoshiki haricindeki o distopik görüş sonlandı. Babamsa bu sırada gözümü inceliyordu.

Momoshiki: Eğer şimdi, burada ölmeyi kabul edersen kararına saygı duyacağım çocuk. Cesaretine saygı duyacağım. Bu dünya benim yiyeceğim bir meyveden fazlası olacak ve yapmış olacaksın. Yapabilecek misin? Kaderini değiştirebilecek misin? Kaderinde ölmek yok. Eğer bu şansı değerlendirirsen gücün yetmese de kaderini değiştirmiş olacaksın.

Ellerim titriyordu babamın gözlerine bakarken. Babamsa bana gülümseyerek bakıyordu.
Boruto: Babamın karşısında olmadığı sürece kabul ediyorum.
Momoshiki: Hayır. Önemli olan onun karşısında olması. Jougan'ın hala kapanıp açılabiliyorken ve gözün kalıcı olmadan.
Momoshiki'ye baktım.
Boruto: Anlıyorum.
Babama baktım.
Boruto: Sana hiçbir zaman söyleyemedim, senin ilgini her zaman çok istedim. Köye verdiğin değeri çocuk aklımla kıskanıp bana da vermeni istedim. Ama seni anlayabilmek için çok küçüktüm. Artık seni anlıyorum, en başından beri zaten bizimle ilgileniyordun. En sevdiğin bizdik. Köyü ve herkesi korudun, şimdiyse o sıra bende.
Naruto: Neyden bahsediyors-
Boruto: Lütfen sadece dinle. Gerçekten en iyi hokage olduğunu düşünüyorum canım babam. Anneme ve Hima'ya onları çok sevdiğimi söyle. Diğerlerine bunun kendi seçimim olduğunu söyle. Birazdan olacak şey senin suçun değil, dünyayı Momoshiki'den kurtarmanın tek yolu buydu, bunu lütfen aklından çıkarma. Baba, Otsutsuki Klanı 50 yıl sonra falan tekrar gelecek. Lütfen daha da güçlenmenin bir yolunu bulun. Otsutsuki'leri yenmenin bir yolu olmalı.
Babam ne yapacağımı anlamış olacak ki masasının üstünden atladı. Bense geriye atıldım ve kunaimi çektim. Ardından da kunaimi kendime çevirip kalbime sapladım. Ben bunu yaparken yüksek bir yakarış tüm köyde yankılandı.
Naruto: BORUTO!!!
Babam beni hemen kucağına aldı.
Momoshiki'yse çok şaşırmıştı.
Momoshiki: Ha-hayır, kaderin böyle değildi! Onları tekrar görememekten korkmuştun! Korkarak Karma bulunan kolunu kesip atacaktın. Ama kurtulamayıp vücudunu bana verecektin. Ben de Kawaki'nin evren değiştirişine şahit olup onu engellemek için bir savaş yapacaktım, sen de sadece zihnimden acı içinde izleyebilecektin. Ama kaderini değiştirdin. Kararlılığın kaderini değiştirdi. Şimdiyse kaderinin ne olduğunu göremiyorum...
Boruto: K-kaderimi- kanlı bir şekilde öksürdüm -göremezsin. Ölen kişinin kaderi doğal olarak olmaz Momoshiki-san... ben... kazandım.
Naruto: MERAK ETME KARMANIN İCABINA BAKACAĞIZ LÜTFEN ÖLME, YALVARIRIM.
Babam beni kucağına alıp penceren çıkarak çatılardan koşmaya başladı. İlk kez babamı bu kadar panik görüyordum. Babam bir anda durdu ve yavaşça yere düştü. Yine de beni nazikçe yere bırakmayı başarmıştı. Panikatak geçiriyordu. Son gücümle babamın omzuna dokundum.
Boruto: Herkesin yapacağını yaptım. P-pişmanlığım yok... herkesi korumayı başardım.
Hayatımdaki son gülüşümü takındım ve kanlar içinde sevdiklerimi korumuş olmanın rahatlığıyla gözlerimi son bir kez kapadım.

Bölüm çok uzun oldu farkındayım, biraz da gecikti. Bundan sonra 3 günde bir bölüm çıkarmaya çalışacağım. Lütfen yazdıklarımı gözünüzde canlandırmaya özen gösterin~
Şimdiden değerli yorumlarınız ve oylamalarınız için teşekkür ederimm.

Continue Reading

You'll Also Like

811K 78.8K 35
endişelenmeyin bay kim, bayan kim sizi seviyor. #1vkook 15.04.23
643K 70K 40
çapkın bir omega olan kim taehyung, kızgınlıklarını geçirmek için gözüne alfa jeon jungkook'u kestirir
169K 12.8K 24
"Hadi her şeyi başa saralım, yavaşça Daha iyi hissedelim, evet, sonsuz olsun" Kolları arasından yavaşça sıyrıldım. Son kez baktım bir zamanlar hayat...
60.6K 5.4K 13
kore'nin en tehlikeli mafyası olan Jeon Jungkook, asistanı Kim Taehyung'a çok iyi bakıyordu mafia düz yazı/text semekook