Karanlığın ve Aydınlığın Vari...

By amour_des_livres07

63.9K 4.4K 402

Beyaz ve siyah iki Ejderha biri aydınlık diğeriyse karanlık peki ya birbirlerine aşık okurlarsa ve bir kız ço... More

1.Bölüm
3.Bölüm
4.Bölüm
5.Bölüm
6.Bölüm
7. Bölüm
8.Bölüm
9.Bölüm
10.Bölüm
11.Bölüm
12.Bölüm
13.Bölüm
14.Bölüm
15.Bölüm
16.Bölüm
17.Bölüm
18.Bölüm
19.Bölüm
20.Bölüm
21.Bölüm
22.Bölüm
23.Bölüm
24.Bölüm
25.Bölüm
26.Bölüm
27. Bölüm
28.Bölüm
29.Bölüm
30.Bölüm
31.Bölüm
32.Bölüm
33.Bölüm
34.Bölüm
35.Bölüm
36.Bölüm
37.Bölüm - Sezon Finali
Açılama !!!
38. Bölüm
39. Bölüm
40. Bölüm
41.Bölüm
42.Bölüm
43.Bölüm
44. Bölüm
45. Bölüm
46. Bölüm
47. Bölüm
Duyuru !
48. Bölüm
49.Bölüm
50.Bölüm
51. Bölüm
52. Bölüm
Duyuru!

2.Bölüm

3.4K 213 23
By amour_des_livres07

Oy ve yorumlarınızı eksik etmeyin...

*Luna

***

Ama bazen de imkansız dediğimiz şeyler gerçek olurdu ve bizi şaşırtırdı şimdi bende olduğu gibi. Nefesimi tutmuş, gözlerimle etrafa bakıyordum.

En son gözlerim ablamı bulduğunda genişçe gülümseyerek baktı bana ama ben hala rüyada olup olmadığımdan emin değildim.

***

Ablam yanıma gelip şaşkınlıktan açılmış ağzımı kapattı ve kolumdan tutup beni yönlendirmeye başladı.

Mini mini perilerin toplandığı tarafa doğru ilerlemiştik. Etraftaki her şey büyüleyiciydi ve perilerde öyle ama onların soyu tükenmişti yüz yıllar önce bildiğim kadarıyla.

Pixiler ve periler birbirlerine benzeyen ama oldukça farklı iki ırktı ve bu iki ırk birbirleriyle yüzyıllara dayanan bir savaş içerisindeydi ve kazanan pixiler olmuştu.

Periler en insana benzeyenlerdir. Peri'nin insan yüzü ve vücudu, ayrıca saçları var. Yani, minyatür insanlar gibi görünürler. Perilerin arkalarında büyük ejder sinek kanatları vardır. Ayrıca insanlar gibi giysiler giyerler. Doğa ve mizaç söz konusu olduğunda, periler genellikle nazik ve çekingendirler. Kutlamaları ve partileri severler. Periler zamanlarının çoğunu çiçekler ve böcekler arasında geçirirler ve çoğunlukla dişilerdir.

Periler büyülü güçlere sahiptir ve zenginliklerini, zekalarını ve sevdiklerini sevdikleri kişilere verdikleri bilinmektedir. Doğaya meydan okumak için güçleri vardır ve su altında yaşayabilirler ve ilginç bir şekilde perilerin gümüşe alerjileri vardır.

Bununla birlikte Pixiler insanlara benzemez ve giysi giymezler, kelebek şeklinde kanatları vardır. doğada yaramazdır ve bazen kaba olabilir. Şakalarıyla insanları çekerler ve zamanlarını başı dertte geçirirler . Savaşçıdırlar ve kendi ırklarına karşı diğer ırkları düşman gözüyle bakarlar. Onlar da gümüşe alerjileri vardır mesela.

Karşımda cıvıl cıvıl bir o yana bir bu yana uçan perilerin dışında çoğunluk meraklı gözlerle bana bakıyordu.

Ablamında yönlendirmesiyle ne çok yüksek ne de çok alaçak bir ağacın yanına durduk. Ağacın girintisinde bir ev ve hemen evin önünde başında tacıyla bana baka bir Peri gördüm. Kraliçeleri olmalıydı .

Havada süzülüp etrafta fısıldaşan perileri susturdu ve yanıma geldi.

" Hoş geldin Varis."

Beni tanıyordu.

" Merak ettiğin anlaşılıyor Varisim. Ben Perilerin kraliçesiyim ve sende bizim tekrardan var olmamızı sağlayan kişisin. Doğumun bize hayat verdi. "

Doğumumun uğursuz olduğuna inanırdım ben çoğunlukla. Ben doğunca yıkılmıştı krallığım, annem ve babam ölmüştü, karanlığa boğduğum ırkımdan başka kimse kalmamıştı. Bir tek ben! Zavallıcaydı belkide bu durum.

Ama düzeltmek için elimden geleni yapacağım krallığımın umudu bir tek bendim.

" Laura."

Ablamın bana seslenemeyle daldığım düşüncelerden dışarı çıktım. Gözleriyle kraliçe Peri'yi işaret ettiğinde anlamazsızca baktım ona.

Gözlerim ikisi arasında gidip gelirken dört minik Peri ellerinde bir yaparak ve üstünde bir çiçekle geri geldi. Çiçeği durduğumuz alanın ortasına bırakıp kenara çekildiler.

" Her bir Peri bir çiçek özünden doğar . Sende kendi yoldaşını kendin yarat. Bunu da ateşle yapacaksın , ateş yakar ama bazen de oluşturur. "

Başımı sallayıp yere bıraktıkları çiçeğe doğru adımladım . Pembe renkte olan çiçeği bir yerde daha görmüştüm ama çıkaramıyordum.



" Lotus çiçeği bataklıkta yaşayan ve o kirliliğe rağmen güzelliğini koruyan bir çiçek."

Ablamın söyledikleriyle başımı onayladım ve tekrardan çiçeğe döndüm.

Usulca avucuma aldığım çiçeğin taç yapraklarını okşadım. Elimde biriken ateşin ısısını hissettiğimde ağzımdan kelimler döküldü birer birer.

Çağırıyor seni varlıkların en güçlüsü

Hayat ver bu temiz çiçeğe

Kalbi saf aklı berrak güzelliği alıcı olsun

Uyan küçük Peri Varisin yegane yoldaşı

Ateşin güçlü perisi Uyan

Elimde çoğalan ateş çiçeği sardı ve cılız bir ışık yarattı. Sonra büyüdü büyüdü ve sardı ortamı göz alıcı ışık bittiğinde avucumda artık bir çiçek yoktu .

Saçları güneş sarısıydı benimki gibi, gözleri maviydi giydiği pembe elbiseyi de çiçekten almıştı .

Gözlerini ovuşturduktan sonra benimle göz göze geldi. Ayağa kalkıp kanatlarını silkeledi ve yüzüme doğru uçtu .

İnceliyormuş gibi yapıp etrafımda döndü bir kaç tur. Ama sanırım istediği şeye ulaşamamış olacak ki tekrardan avucuma oturup sonran gözlerle bana baktı.

" Sen niye bu kadar büyüksün ve kimsin? "

Gülümsedim avucundaki Peri'ye.

"Ben Luna ve bir ejderhayım."

"Varis yeni Peri'ye adını sen koymalısın."

Kraliçenin sözleriyle avucumdaki Peri'ye baktım dikkatlece.

"Lotus, adı Lotus olsun."

Lotus kanatlarını çırparak dolaştı gökyüzünde sonra da şen bir kahkahayla bana baktı.

" Bundan sonra sen nereye ben oraya."

İçimden bir ses bu Peri'nin beni rahat bırakmayacağını söylüyordu şimdiden.


Saray'a dönmüştük ve ben odamın penceresinden dışarıdaki ormanı seyrederek aklımdaki sorulara cevap arıyordum.

" Ne düşünüyorsun? "

Dizimin üstüne oturup mavi gözlerim irice açarak bana bakıyordu.

" Yarın gideceğim akademiyi."

" Akdemi demek yeni arkadaşlar demek. Bunda sorun olacak ne var ki?"

"Sorun tam orada oraya arkadaş edinmeye değil. Güçlerime benzer güçlere sahip dokuz kişiyi eğitmeye gidiyorum."

" Onlar da mı ejderha."

"Hayır."

"İlginç gerçekten çok ilginç."

Haklıydı bu gerçekten enteresandı. Her şey zaten ortalıkta dolanan ve yayılan dedikodular aracılığıyla çoğalmıştı.

Krallıklar ve akademi iki yıl boyunca saklamışlar bu durumu ama her sır bir gün ortaya çıkar misaliyle de yayılmış bu durum.

Yanlışlıkla akademideki bir öğrencinin bu güçler yüzünden zarar görülmesiyle başlamış her şey. Zarar gören çocuğa ne oldu bilmiyorum ama güçleri git gide kontrol edemeyen elementerlere çare olarak ben bulunmuşum.

Krallıklar toplanmış karar alınmış ve her yerde beni aramaya başlamışlar. Onlardan saklanabilirdim ama Kraliçe Mirime bu kadar zamandır  gizlenmemin sebebini benim güçlerim konusunda eğitilip, kendimi koruma noktasına gelene kadar saklı kalmam olduğunu söylemişti.

Ve şimdi de benim onlara yardım etmemin daha doğru olduğunu da söylemişti. Belki annenin farklı bir planı vardır bu durumla ilgilide demişti. Çünkü içinde bulundurdukları güç bana ait değildi o zaman diğer beyaz ejderhaya ait olmalıydı yani anneme ama yine de bu durum bana zor geliyordu daha çok da karmaşık.

Anlaşılamaz bir bulmacadaydım sanki. Oraya gitmemin ikinci sebebi ise de Sevirya'nın nasıl kurtarmam gerektiğiyle ilgili bir bilgi bulmaktı. Bundan başka da bir çarem yoktu. Bir yüz yıl daha bekleyemezdim.

Başımı arkaya atıp kucağımda uyuya kalan perimi dikkatlice avucuma aldım ve yatağımın bir köşesine yatırdım.

Yavaşça pikeyi üstüne örttükten sonra da ışıkları kapatıp odadan çıktım. Taht odasına giden koridor boyunca aklımdakiler ölçüp biçtim.

Taht odasının önüne vardığımda askerler kapıyı geçmen içine açtılar. İçeri girdiğimde ablamın burda olmadığını ama Kraliçe Mirime'nin burda olduğunu gördüm. Tahtında oturmuş elindeki bir kitabı okuyordu.

Gözlerini kitaptan çekerek bana baktığında kitabı kapayıp parmak şıklatmasıyla geri gönderdi.

" Bu geceki ziyaretini neye borçluyum Laura."

" Oraya gidince bir tek onları eğitmem ben."

"Laura oraya gitmen için bu bir bahane o kadar. Burada güçlerin sınırlaşıyor ve sana ulaşmak için bekleyen sorular ve cevaplar bu sınırın dışında kalıyor. Oraya gidip krallığını kurtarmak için bir yol bulmalısın ama çok dikkat de etmelisin. Karşına çıkacağın şeyler senden saklananlar seni yıkmaya çalışacak güçlü olmalısın tatlım."

"Anlıyorum ve sağ olun. Her şey için."

"Bu benim için bir onurdu Laura. Hadi artık uyumalısın yarın yorucu bir gün olacak senin için."

Başımı salladım ve iyi geceler diyip ayrıldım taht odasından.

Odama geldiğimde garip bir ses duydum daha çok horlama sesi gibiydi. Kaşlarımı çatıp yatağımdan gelen sese doğru adımladım ve kahkaha atmamak için kendimi zor tuttum.

Lotus'dan gelen sesmiş bu ve her seferinde böyle horlayacaksa kendimi bir kulak tıkacı bulmalıydım.

Gülümseyerek yatağa girdim ama ses yüzündende uyuyamadım. Elimle Lotusun etrafında bir kalkan oluşturdum ve ses geçirmeyecek şekilde de güçlendirdiğimde ses de kesilmişti.

Uyumak için kapattım gözlerimi ve kendimi uykunun kollarına bıraktım.



Bölüm sonu

Yıldızcığa basmayan bassın ama ve yorumda yapıverin.

Diğer kitabım Son Muhafız'da beklerim sizi....

Continue Reading

You'll Also Like

25.6K 3.7K 27
•Baş Şeytan serisinin üçüncü hikayesidir. •Yetişkin okurlar içindir. Tanrıça yeni tanıştıklarını sanıyordu. Oysa baş şeytan onu doğduğundan beri tanı...
84K 6.6K 64
"James lütfen öyle söyleme o bizim aşkımızın meyvesi" "NE AŞKI?" Diye bağırdı James 1. #Dracomalfoy 02/01/2024 1. #Harrypotter 31/08/2023 1. #Slyther...
4.1M 251K 75
Mühür taşı gerçek mührüne kavuştuğunda kıyamet kopmalıdır. Her kıyametin sonunda, yitirilen hayatlar olur. Bu şeref hangimize ait? •Parmağımı...
630K 53.6K 42
abilerim kurgusu, erkek versiyon. Bu kurgu reenkarnasyon içerir! Yᴇɴɪᴅᴇɴ ᴅᴏɢ̆ᴅᴜᴍ ʟᴀɴ! Tᴜ̈ɴᴇʟɪɴ ᴜᴄᴜ ʙᴏᴍʙᴏᴋ ʙɪʀ ʏᴇʀᴇ ᴄ̧ıᴋᴛı! 🛸Küfür ve argo içerir.🚀 ...