Lanet (Tom Riddle)

By victoriaa_riddle

68.7K 5.5K 8.6K

Lucia adlı genç kız, savaştan sonra Hogwarts'ta okumaya devam eder. Ve her şey, bir lanet yüzünden günlüğe sı... More

Scabbers
Günlük
Kaçık
Lord Voldemort
Kavga
Katil
Lestrange
Merak
Obliviate
Orman
Sırlar Odası
Teklif ve Basilisk Dişi
Imperio
Fred&George
Başlangıç
Borgin ve Burkes
Yılan
Lucia'nın Günlüğü
Zaman Döndürücü
Final

Halüsinasyon

2.7K 253 369
By victoriaa_riddle

Medya Lucia temsili.

byzxbyz sağ olsun, kendisi buldu.

~

*Yazar*

"Ne saçmalıklar döndüğünü anlatın." dedi Lucia olabildiğince sakin bir tavırla. Fred ve George'un odasında gördüğü garip görüntünün bir çeşit şaka olduğunu düşünmüştü genç kız. Lakin Profesör McGonagall gece yarısı eve gitmelerine izin vermesi dikkatini çekmişti. Böylelikle bir şakanın söz konusu olmadığı sonucuna varmıştı. Evdeki herkes bir suçlu edasıyla kafasını eğmiş öylece yere odaklanmış vaziyetteydi ve bu Lucia'nın çileden çıkmasına sebep oluyordu. Kimsenin ağızını bıçak açmıyordu kısacası.

"Ailemi draması." dedi Tom bu işten zevk alırcasına. Kendini koltuğa atarak gözlerindeki zevk parıltılarını saklama zahmetinde bile bulunmadı.

"Annen öldüğünde de olmuştu o drama, değil mi?" diye cevap verdi Lucia. Tom'un yüz ifadesi tamamen değiştiğinde aklından geçen şeyler karşısındaki kızla ilgili şeytani planlardı. Tabii  Lucia'nın aptal cesaretinin tek kaynağı lanetti. Onu kurtarabilecek tek kişiyi öldürmeyeceğini biliyordu.

Düşüncelerinden uzaklaşarak koltukta yan yana dizilmiş olan ailesine dikti gözlerini. Genç kız garipsedi tekrardan. İşin garip yanı Fred ve George'un olmamasıydı.

"Ne saklıyorsunuz benden?" dedi tekrar etrafta göz gezdirerek." Hatta en önemlisi Fred ve George nerede?"

Ginny bıkkınlıkla nefes aldı. "Size bu işi uzatmanın bir manası olmadığını söylemiştim." dedi.

Arthur ayağa kalkarak elini kızının omzuna koydu. "Önce sakinleş Lucia." dedi tedirginlikle.

"Sakin falan olamam!" diye çıkıştı Lucia. "Mantıklı bir açıklama bekliyorum. Fred ve George'un odası neden sayamayacağım kadar çiçek ve resimlerle dolu?" Sesinin titrememesine özen göstererek yutkundu. "Sanki ölmüşler de anılıyormuş gibi." dedi. Fakat sonlara doğru sesi kısılmıştı.

"Çünkü Fred ve George ölü!" diye bağırdı aniden Ron. Artık Lucia'yı böyle görmeye dayanamıyor ve çileden çıkıyordu. "Sıkıldım saklamaktan." Gözlerini annesine ve babasına çevirdi. "Siz sıkılmadınız mı?!"

"Anne, aptal oğluna bir şeyler söyle çünkü saçmalamaya başladı."

"Hadi ama Lucia!" dedi Ron isyankar bir tavırla. "Kendini delirttin resmen, kendine gel! Söylesene Fred ve George'u sık sık görüyor musun?!"

"Kapa çeneni Ron!" dedi Ginny ayaklanarak. Yüzündeki ifadeye bakıldığında tek sezilen şey korkuydu.

Lucia ise kendisine sunulan gerçeği kabullenemiyordu. Kalbine bir hançer saplanmışçasına elini kalbine getirdi. Kalp atışları tamamen hızlanmıştı genç kızın.

"Saçmalamayın." dedi nefesini düzene sokmaya çalışarak. "Bütün tatilimi Fred ve George ile geçirdim."

"Hayır Lucia! Ginny ile geçirdin." Ron, kız kardeşine yaklaşarak kalbinde sabitlediği eli kendine çekti ve destek olurcasına sıktı. "Her şeyi kendi kafanda kuruyorsun. Yaşadığın travmayı böyle atlatmaya çalışman sağlıklı değil."

Lucia bir çırpıda evin dışına çıktı. 'Saçmalık!' diyordu kendi kendine. 'Sonuçta deli değilim ben.' diyerek teselli buluyordu. Kızın düşüncelerini bölen bir eldi. Tom, kızın bileğini kavrayıp yürümeye başladığında Lucia itiraz edercesine bileğini kurtarmak istese de çırpınmalarının sonucu başarısızlıkla sonlanıyordu.

Ve geldikleri yer Lucia'nın kabuslarını süsleyen ormandı. Buradayken korku duygusu tetikleniyordu genç kızın. Buraya her geldiklerinde kan lekelerine sahip olan taşın önünde duruyorlardı. Tıpkı şu anda o taşın önünde durdukları gibi.

"Harry Potter'ın nerede olduğunu söyle. Ya da olacakları izle." diye fısıldadı Tom, Lucia'nın kulağına. Bu sözlere karşı anlam bulamayan Lucia kaşlarını çattı. Fakat bir o kadar da tanıdık geliyordu. Bir ağaca yaslanarak yere çöktü. Buraya her geldiğinde kafasında susmak bilmeyen fısıltı, sanki Tom'un fısıltısıydı. Gözlerini yumarak daha da zorladı kendine. Zihninin derinliklerine gömmüş olduğu anılar canlanıyordu aklında.

Dakikalar geçtikçe insanlar ölüyor, Hogwarts paramparça oluyordu. Nymphadora'nın cesedinin başında gözyaşlarını döken Lupin'den gözlerini çekti Lucia. Daha demin yanında olan fakat gözden kaybolan Fred ve George'u arıyordu. Etraf tam anlamıyla kaostan ibaretti. Önünü bile zor görüyordu genç kız.

Önünü kesmekte olan yaratıklara gelişi güzel büyüler savuruyor ve Hogwarts'tan uzaklaşıyordu. Hogwarts'ın yakınlarında olan ormanda büyük bir ışık patladığında Weasley ikizlerinin orada olduğunu kestirerek o yöne doğru koşmaya başladı. Fakat peşine takılan bir adam daha vardı. Muhtemelen ölüm yiyen olduğunu düşünmüştü. Adımlarını daha da hızlandırsa da işe yarar bir yanı yoktu. Yakalanmıştı.

Lucia'yı yakalamakta olan ölüm yiyen, omuzlarına baskı uygulayarak yere çökertti genç kızı. Ve anında yanında beliren siyah bir dumanla irkilmişti Lucia. Siyah dumanın içinden Lord Voldemort'un kafası çıktığında gözlerini şiddet ve korkuyla büyüttü.

"Harry Potter'ın nerede olduğunu söyle. Ya da olacakları izle." diye fısıldadı Voldemort. Harry'nin nerede olduğunu bilmeyen Lucia'nın kaskatı kesilmişti. Voldemort ise bıkmadan sürekli fısıldıyordu bu cümleleri kızın kulağına.

"Bilmiyorum." dedi Lucia çırpınarak. "Çek ellerini!"

"HAHAHA!"

Bir kahkaha sesi duyulduğunda Lucia kafasını kahkahayı atan kişiye çevirdi. Bellatrix Lestrange'in çarpık olan kahkahası, Lucia'nın kaşlarını çatmasına sebep olmuştu. Fakat içindeki korku duygusunu büyütecek 2 kişi vardı Bellatrix'in elinde. Fred ve George...

"Hey! Kız kardeşimi bırakın!" dedi George olabildiğince sert bir sesle.

"Hadi, söyle!" dedi Voldemort kızın yüzüne yaklaşarak.

"Bilmiyorum! Gerçekten bilmiyorum!"

Ani bir sesle kafasını tekrar Bellatrix'e çevirdi Lucia. Lakin insanların kulağını, korkunç çığlıklarla çınlatacak görüntüye şahit olmuştu. Weasley ikizlerinin kafası gölün önündeki büyük taşla birleşmişti adeta. Taşın üzerinde kanlar ise yavaşça süzülerek çimene ulaşıyordu. Bir tarafta Bellatrix'in zevk kahkahaları, diğer yandan Lucia'nın acı dolu çığlıkları duyuluyordu.

Ve ölüm yiyenler cisimlendiğinde, gözle görülen tek şey Fred ile George'un cesediydi.

Lucia'nın yavaşça aklına gelen anıları, Tom'a olan nefretini daha da büyütüyordu. Ayağa kalkıp mezarlığa cisimlendiğinde bütün isimlere tek tek bakıyordu. Sonunda aradığı ismi bulmuştu. Mezarlığın en köşesindeydi Weasley ikizlerinin mezarı. Yere oturup öylece mezara dikti gözlerini.

"Uzak kelimesi, sadece aradaki mesafeyi kapsamaz Lucia."

Kendi zihninde oluşturduğu Fred'in halüsinasyonu demişti bu anlamsız cümleyi. Fakat dediği anlamsız cümle artık mantıklı geliyordu genç kıza. Çünkü üçünün de mesafeleri değil, ruhları uzaktı birbirine.

.

~

"2 aydır tek kelime etmiyorsun. Senin için endişe ediyoruz."

Lucia gözlerini kız kardeşine çevirdi. Ginny gerçekten endişelenmiş gözüküyordu. Sadece o değil, diğer Weasley ailesi de en az onun kadar endişeli ve şaşkındı. Şaşkın olmalarının tek sebebi ise Lucia'nın bu duruma karşı sergilediği tavırdı. Bir kez bile ağlarken görmemişlerdi Lucia'yı.

Kendini depresif bir hale sokup ağlamak yerine gerçeği kabullenerek bu olaya karşı güçlü tutumunu sergiliyordu sadece. Elbette ağlamak güçsüzlük göstergesi değildi. Fakat dökülen göz yaşları Fred ve George'u ya da daha nicelerini geri getirmeyecekti.

"İyiyim Ginny. Burada oyalanacağına eşyalarını topla. 3 gün sonra Hogwarts bitiyor."

Giny çaresizce kafa sallayarak bahçeden uzaklaştığında, Lucia ise 1 yıl daha Hogwarts'ta okuyacağı için sitem ediyordu. Oturduğu yerden ayaklanarak odasına doğru yol aldı ve valizini toparladı.

Derince soluklanarak oturduğu koltukta dışarıyı izlemekle meşguldü. Şu anda aklından geçen tek düşünce Tom'du. Tam 2 aydır yoktu ortada ve bu durum Lucia'nın aklında soru işaretleri açıyordu. Onu kesinlikle lanetten kurtarma gibi bir niyeti yoktu. Bunu Tom'da en az Lucia kadar iyi biliyordu. Ancak Lucia, Tom'un vazgeçmeyeceğini de biliyordu. Asasını tekrar ele geçirip Imperio büyüsünü uygulaması pek de zor değildi onun için. Kendini düşüncelerinden uzaklaştırarak girmesi gereken en sıkıcı ders olarak anılan Sihir Tarihine girdi.

Ve her ders sonu olduğu gibi, herkes oflaya puflaya uzaklaşıyordu oradan. Lucia kitaplarını toparlayıp koridorda yürüyorken bir ses durmasına sebep oldu.

"Hey, Lucia!" dedi Hermione Lucia'nın durmasını bekleyerek. Luciaduraksayarak arkasına döndüğünde Hermione'nin yanına gitme zahmetinde bulunmayarak, Hermione'nin gelişini bekledi.

"Bunu demek için geç olduğunun farkındayım ancak yine de üzgünüm." dedi Hermione. Çekingen bir tavırla elini uzattı. "Arkadaşız, değil mi?"

Lucia Hermione ile tokalaştıktan 2 saniye sonra elini çekti. "Arkadaşız." dedi yoluna devam ederek. Hermione ise Lucia'nın gidişini gözlemeye devam etti. Lord Voldemort'u gördüğünü söylerken ona inanmamalarının tek sebebi Lucia'nın Fred ve George'un halüsinasyonunu görmesiydi. Ve Lord Voldemort'un da bir halüsinasyon olduğunu düşünmüşlerdi. Fakat bu sefer yanılıyorlardı. Hermione iç çekerek Ron ve Harry'nin yanına doğru yürümeye koyuldu.

Lucia kütüphaneye girer girmez çantasını gelişi güzel bir masaya doğru savurdu. Kütüphanenin boş olması epey işine yarıyordu. Stresini atmak için de tek sığındığı yer kitaplardı. Kitapları inceliyorken aniden bir el hissetti cebinde. Hızla arkasına döndüğünde ani bir tepkiyle geriye doğru düşecekken belini kavramıştı Tom Riddle.

"Görüşmeyeli uzun zaman oldu, Weasley."

"Asamı mı aldın?"

Tom şeytani gülüşünü tekrar sundu Lucia'ya. "Sana 2 seçenek bahşediyorum." dedi. Elini Lucia'nın belinden çekmeyerek daha da yaklaştırdı kızı kendine. "Bugün bu lanetten kurtulacağım. Zorluk çıkartacak mısın? Ya da Imperio büyüsü ile halledeyim mi?"

'Aman ne seçenek!' dedi Lucia kendi kendine. İkisi de aynı sonuca varıyordu. Fakat Imperio büyüsünün etkisi altında kalmak yerine, her şeyin farkında olmayı seçti.

"Bitirelim şu işi."

Continue Reading

You'll Also Like

3.1K 196 24
Call Of Duty karakterleri tepki kitabı kadro : Horangi Soap Ghost Price König Gaz Alejandro Graves Makarov Valeria Laswell Keegan ✨ istek kar...
117K 708 4
O, ASLA AŞKA İNANMAZ VE ARKASINI KİMSEYE DÖNMEZ... Kör bir adam! Elim bir olayda, tam en deli çağlarında gözleriyle beraber ailesini kaybetmiş... Na...
65.2K 13.6K 13
oğlum sadece en sevdiği oyuncakları kırıyor. ben onun yok ettiği kumdan kalelerin kralıyım omegaverse, etl texting
11.7M 573K 87
18 yaşında genç bir kızın yolu çıkmaz bir sokakta hiç kesişmemesi gereken bir adamla kesişti. Adam hayata ve mavi renge küskündü. Genç kızla beraber...