"Saçma. Abartı. Gereksiz. Sen ne dersen de. Bu sözleri aklının içinden geçiren sensin, benim yalnızca sesli söyleme cesaretim var."
Niall, çıplak bedenini Eldoris'in yanına uzattı. Eve yeni girmiş hala dışarının soğuğunu taşıyordu. Çok yorulmuştu. Tüm gece kafası patlayacak kadar sese maruz kalmış ve içmişti.
Sevişmeden önce bu çocuğun uzun uzadıya konuşması onu deliye çeviriyordu. Söylediği şeylerin hepsi, Niall'ın daha önceki konuşmalarında ona söylediği şeylerdi. Onunla aynı görüşte gözükmek için onun daha önce söylediği her şeyi evirip çevirip ona geri söylüyordu. Niall'a göre bu şekilde boş beynini saklayabiliyordu.
"Evet.. evet.."dedi çocuğun çıplak bacağını üzerine çekerken. Eldoris her zamanki gibi ufak yüzünde kocaman bir gülümseme ile ona bakıyordu. Niall'ınkilerden daha koyu, kestane saçları alnına düşüyordu.
Niall ne zaman kapısına gelecek olsa sevişmeden önce kurduğu iki kelimeyi lütuf sayardı. Henüz on yedi yaşında, kendini yirmilerinin başındaki bu adamın kucağına atarken ona aşık olduğuna inanıyordu. Ondan yalnızca haz ve şehvet arakladığını görmezden geliyordu. Çıldıracak gibi oluyordu onu görünce. Bir gün onu mühürleyerek onu sonsuz sevgilisi ve eşi yapacak sanıyordu.
Üzerinde bir parça kumaş dahi bırakmadığı bedeni ile onun karnına oturdu. Çıplak kalçaları, Niall'ın eliyle kavradığı kendi penisine değiyordu. Ön sevişme olmadan kalçalarının arasına sokup boşalmak istiyordu.
Eldoris omzularını sıvazladı. Ona masaj yapar gibi ince ince, yavaş yavaş ovdu. Parmaklarının ona değmesi bir lütuftu. Babasının iş yaptığı bu genç adamın kollarında boşalmıştı ilk seferinde. Bu gerçek bir ilk sefer olmuştu çünkü kendi eli ile dahi ovalamaktan çekindiği yaşta Niall onun yerine halletmişti. Muhafazakar bir ailenin en ufak çocuğuydu. Kimse onun vücudunda morluk, tırnak izine rastlayamazdı. Kardeşleri, annesi, dadısı dahi onu çırılçıplak göremezdi.
Bu da Niall'ın iş ortağının oğlunun üzerine boşalmasını kolaylaştırıyordu.
"Çok yorgunsun.."dedi, ellerini onun göğsüne yaslayıp. Yükünü ona verip dirseklerini de üzerine yasladı. Üzerine uzanıp dudaklarına götürdü dudaklarını. Niall onun dudaklarından önce kalçalarının arasına dalmak istiyordu.
Beyaz kalçasını avcunun içinde sıktı. Çocuk da bu sırada onun kuru dudaklarına götürdü dilini. Ağzını, çenesini ve burnuna kadar yaladı. Sonra ıslattığı dudaklara yapıştı. Dolu dolu emiyordu. Niall'ın dili onun ağzının içine dalmadan önce romantik bir öpücük alma peşindeydi.
Niall elini sağ kalçasında da atıp iki avcunu onun tombul kalçaları ile doldurdu. Tırnaklarını geçirdi ve sıktı. Çocuğun elleri de onun boynuna gidip tırnaklarını etine geçirince, Niall dilini onun ağzının içine soktu. Ağzını kocaman açıp dilini daha rahat ağzında gezdirmeye başladı.
Kalçalarından sırtına taşıdı ellerini. Onun elleri tırnaklarını sürtüp acı bırakırken, Eldoris'in elleri uysalca okşuyordu.
Geri çekilip yeniden doğruldu. Bu sefer kasıklarına oturdu. Çocuğun ufak penisi hemen göbek deliğinin yanında tenine sürünüyordu. Isınmaya başlayan tenin üzerinde sadece sürtündü.
"Lütfen bu gece yanımda yat."dedi, saçma bir fikri ona sunarak.
Çok içip bir gecelik arkadaşının ısrarı ile yakınındaki evinde uyumayı kabul etmişti Niall. Şimdi çocuğun babası hemen bir duvar ötede karısı ile uyurken oğlunu sikmesi yeterince riskliydi.
Bu dindar aile için Niall yalnızca içki problemi olan, başka bir dindar çocuktu. Oğullarını beceren bir adam olduğu akıllarına gelmezdi ama tüm geceyi bu odada geçirmesi de, kaşındığını gösteriyordu.
"Sen babacığı mutlu et, bunu konuşuruz."dedi Niall, çocuğu geçiştirmek için. Ama elmacık kemikleri çıkık olan minyon çocuğun yüzünde hemen bir gülümseme belirdi.
Niall'ın üzerinden kalktı ve yatağın ucuna kadar kaydı. Bacaklarının arasına uzandı. Niall'ın eliyle ovaladığı uzun ve sert penisi eline aldı. Çocuğun ufak elleri ile iki karıştan fazla olan penisi uslu uslu ovalamaya başladı.
Niall bu sırada başının altına bir yastık alıp kendini rahatlattı. Üşüyen bedeninin üzerine yorgan çekip çocuğu aşağıda bıraktı. Bedenini çocuğun hevesli tavrından daha hızlı ısıtacaktı.
Eldoris hızlı hızlı elini yukarı aşağı kaydırıyordu. Nefessiz kaldığı yorganin ufaktan bir kenarını kaldırıp kendine nefes alacak bir pay bıraktı.
Niall'ın elleri yorganın altına girdi ve çocuğun saçlarını kavradı. Yüzünü bacaklarının arasına bastırdı çocuğun. Eldoris'in yüzü onun bacakları ve penisinin arasına yapıştı. Ne istediğini anlayıp ses verdi.
"Hemen babacım. Hemen yapıyorum."
Ağzını açıp büyük penisin başını ağzına soktu. Onun için çok kalın ve büyüktü. Ağzının içini dolduran etin dudaklarının arasında emmeye başladı.
Niall yeniden uzanıp elini çocuğun başının üstünde tuttu. Eldoris parmaklarını onun beline götürdü ve okşamaya başladı ama Niall için bir anlam ifade etmiyordu.
Gözlerini kapattı. Her an, her saniye aklında olan Liam'ı gözünün önünden silmeye çalışıyordu. Bu anda onu düşünüp aklının bir köşesinde temiz tuttuğu tek saf parçasını da kirletmekten çekiniyordu.
"Mmmhh.. mmmmhh.."
Çocuğun inlemeleri yorganın altında yükseliyordu. Niall'ın erekte olması dışında zevk alamadığının farkındaydı.
Biraz daha ağzının içine soktu. Başını öne arkaya hızlı hızlı sallamaya başladı. Ağzına giren penis için dudaklarını daha da açtı. Sert penisin boğazına kadar indiğini hissediyordu. Öğürecek gibi olsa da Niall için durmak istemedi.
Biraz daha hızlandı. Daha derine soktu. Niall'ın başının üzerinde dolaşan eli, onu okşayan eli her şey bedeldi.
Ter içinde kalmıştı. Yorganın altında nefes almak her geçen saniye zorlaşıyordu.
Niall oturdu ve yorganı açtı. Çocuk telaşla ağzından çıkarıp onun karşısına oturdu. Neyi yanlış yaptığını bilmiyordu ama çok mahcuptu.
"Beğenmedin mi? Gidecek misin?"
Niall çocuğun koltuk altından tutup yatağa attı. Eldoris, en azından sadece pozisyondan dolayı memnun olmadığını düşünüp rahatladı.
Niall onun bacaklarının arasına geçip bacaklarını omzuna taşıdı. Niall'ın geniş omuzlarına dayanan bacaklar ile kalçası ona yapıştı. Niall çocuğun gözlerine bakarak emdiği işaret ve orta parmağını deliğine götürdü.
Deliğin içine ikinci eklemine kadar sokup çocuğun gözlerini yukarı devirişini izledi. İçine giren parmakların kıvraklığı ile dişini dudağına geçirdi. Elleri çarşafı çekiştirirken kısık sesle bir inilti kaçırdı.
Niall deliğin içinde ağır ağır gezdirdi parmaklarını. Çocuğun kalçasını kaldırıp indirerek yaşadığı haz kıvranışlarını seyretti.
"Niall.."dedi Eldoris, dudaklarını yalayıp. Niall parmaklarını sonuna kadar içine geçirdi ve dar deliği iki parmağını aralayarak çocuğun sırtını yataktan ayıracak kadar içinde gezdirdi. "Uffff.."
Çocuğun bacakları onun boynunu doğru kaydı ve kasılırken onun boynunu da sıktı.
Niall öne doğru eğildi ve çocuğu dizleri ile onun karnına uzandı. Eldoris'in dizleri kendi omzuna değinceye kadar çocuğu ezdi ve parmaklarını daha derine itti.
"Ah ah ah ah ah! Niall, ahhhhhh!"
Hemen kendi elini ağzına yapıştırdı ve ağzını sıkıca kapadı. Sesi odada yankılanmıştı.
Niall bir parmağını daha içine sokup çocuğa bir çığlık daha attırdı.
Parmaklarını dar delikte istediği gibi gezdirmeye devam etti.
"Sesini duyalım, bebeğim. Babacığını çağır. Hadi, hadi hadi hadi hadi!"
Niall üç parmağını da içine sokup sokup çıkarmaya ve üzerine yattığı çocuğun dizlerini daha da omzuna bastırmaya başladı. Eldoris elini ağzından çekip iki eli ile dizlerinin arkasını kavradı. Niall elini içine sokarken kıpkırmızı olmuştu.
"Of of of Niall, ohhh!"
Sesini yükseltmesinden korkmuyordu Niall, bu ses onu buraya çeken şeydi.
Parmaklarını çekip hiç ara vermeden kuru penisini genişlettiği deliğe soktu. Deliğin darlığı ile kasıldı Eldoris. Niall üzerine tamamen uzanıp kollarını onun başının iki yanına koydu. Kollarından güç alıp penisini içine sokup çıkarmaya başladı.
Eldoris, üzerine sıcak nefes üfleyen dudaklara yapıştı. Niall'ın içine kalın penisini her sokuşunda canı daha çok acıyor ve daha çok inliyordu. Şimdi Niall'ın dudakları ile kapanan ağzından derin iniltiler yükseliyordu.
Niall'ın onu yatak dışında öpmesine izin vermiyordu. Şimdi canının en çok yandığı anda onu öpmesine izin verdiği tek andı.
"Mmmmhh, mmmmm!"
Niall dudaklarını çekti.
"Babacığın burada. Çok güzel, çok güzel! Ah! Ahhhh!"
Niall'ın inlemeleri yükselince Eldoris telâşlandı.
"Sus! Babam duyacak, ahhhhh!"
Niall daha da derine soktu. Eldoris'in deliğine tamamen girdi. Ellerini onun koltuk altlarına koyup sırtını yatağın başlığına yasladı. Bacaklarını daha da yukarı kaldırıp önüne oturdu. Çocuğun kalçalarının arasında iyice açılan deliğe indirdi ağzını. Islatmak için içine tükürdü ve yerini ayarlayıncaya kadar parmağını soktu içine.
Niall yeniden içine koyup yüzünü karşısına aldı. Çocuğun elleri yeniden dizinin altındaydı. Onun için yerini genişletiyordu.
Ona her vuruşunda yatağın başlığı, öteki tarafında yatan babasının duvarına vurup duruyordu.
"Ohhh, inle güzelim. Tüm şehir duysun sesimizi."
Niall seviştiği fahişelerden beklediği performansı çocuktan beklemiyordu ama her çıkardığı yüksek seste çocuğun korkması hoşuna gidiyordu.
"Ağğhh.. Ahhh.. Hadi inle."
"Acıyor. Acıyor, babacık."dedi, ona eşlik edebilmek için. Niall daha sert vurmaya başladı. Yaşadığı haz ile dilini dışarı çıkarıp dizleri üstüne kalktı. Penisini tamamen içine soktu ve hızlandı.
"Ah! Ah ah ah ah! Babacık acıyor! Babacık! Becer beni."
"Ohhhhhğğğ!"
Çocuğun menisi fışkırıp onun göğsü ve karnına akarken, Niall daha sert sikti.
"Gel, gel babacağına. Çok tatlı. Ohhh, ahhhh!"
Çocuk boşalırken kıvranıyordu. Kasılan bacaklarını, Niall'ın omuzlarına bastırdı.
Niall çocuğun boşalan menisini karnında okşayıp yaydı. Eldoris başını arkaya verip onun işi bitinceye kadar dudağını ısırıp bekledi.
Niall son anda içine boşalmadan önce penisini içinden çıkardı. İçine boşalacak kadar aptal değildi.
Penisini çıkarıp üzerine doğrulttu. Son damlasına kadar ovalayıp üzerine boşaldı.
Eldoris uslu bir çocuk gibi sessizleşmişti. Niall işini gördükten hemen sonra, en azından dinlenmek için yanına uzanmasını umuyordu.
Ama hemen ayağa kalktı ve yatakta yorgun ve onun gidecek olmasını anlayarak üzülen çocuğun yanağından öptü. Hemen yerdeki elbiselerine yöneldi.
"Ama kalacağım dedin!"dedi, hayal kırıklığı ile. Niall pantolonunu ve gömleğini hızlıca üzerine attı. "Seni mutlu edersem..."
Elini onun çenesinin altına koydu.
"Üzülme, bebeğim. Beni mutlu edebileceğin bir gece de olur elbet."
Gömleğinin önünü iliklemeden kolundaki yeleği ile odadan çıktı.
Eldoris uzun bir süre giyinmeden yatağında yalnızca uzandı. Sessizce gözlerinden burnuna, oradan da yatağa akan gözyaşlarını akıttı. Nerede yanlış yaptığını bilmiyordu.
¤
Niall, çok geç olmadan aşağı indi. Ağırlandığı evde kahvaltıya en son inen olmak istemiyordu. Yüzünü yıkadı ve kırışmış gömleğini düzeltti.
İçeriye girince, çoktan masanın başına geçen Sir Taxiarchai Papadakis, oğlu Eldoris ile beraber çoktan oturmuştu. Önüne aldığı tabak henüz boştu. Niall gelmeden başlamamışlardı.
Niall havadar bir girişle;
"Günaydın!"diye bağırdı. Akşamdan kalma birine göre oldukça ayıktı.
"Günaydınlar!"diye karşılık verdi Sir Papadakis, onun kadar neşeli bir sesle. Ama oğlu Eldoris'in yüzü oldukça asıktı. Çenesini eline yaslamış, ağlamaktan şişen gözler ile pencereden dışarı bakıyordu. Niall'ın tarafına bakmak istemiyordu.
"Bayan Papadakis nerede?"
"Hanımların yılbaşı kutlamalarını ayarladığı bir grupları varmış. Bu aralar sık sık birbirilerinin evinde toplanıyorlar."
Niall, Eldoris'in yanına geçip normalde onun karşısına, kendisi için açılan servisi önüne taşıdı.
"Muhteşem. Kadınlarımızı böyle aktif görmek beni çok mutlu ediyor."
"Açıkçası o toplantı adı altında çay partisi verdiklerine eminim. Tabi sorsan ciddi iş yapıyoruz derler."
Niall, Sir Papadakis'in sözleri ile güldü. Çayları doldurulurken ev sahibi yemeye başlamıştı. Niall da onunla başladı ama Eldoris hala suratını asmış dışarı bakıyordu.
"Sen rüyanda yedin herhalde, ufaklık."dedi Niall, peyniri ağzına atıp. Eldoris dudağını ısırdı. Mahzun bakışları, öfkeye sarılırken ona döndü.
"Ben ufaklık değilim."dedi dişlerinin arasından. Babası, oğlunun bu çıkışını kahkaha ile karşıladı. Bu, Eldoris'i daha da sinirlendirmişti.
"Pekala, Sir Papadakis. Size de soyadınız ile seslenelim o vakit."
Eldoris elini çenesinin altından çekip dikleşti.
"Siz bana çok yakında, çok farklı bir şekilde sesleneceksiniz zaten."dedi, kibirli bir sesle.
Şehrin en çapkın erkeğini bir geceden daha sık elinde tuttuğu için kendiyle gurur duyuyordu. Bir gün evleneceklerine inanıyordu.
"Öyle mi? Neymiş o?"dedi babası, merakla.
Niall bir an, çocuğun her şeyi anlatacak kadar aptal oluğunu düşündü.
Herkes Niall'ın tam bir kilise çocuğu ahlakına sahip ve işinde bir insan olduğunu düşünürdü. Onun karanlık yüzünü görmek, yalnızca o karanlığı yaşayan insanların şahit olduğu bir şeydi. Bu muhafazakar aile için Niall, aile dostu, bir beyefendiydi.
"Bilmem."dedi Niall, çocuğa sorulan soruya cevap olarak. Yine de yükü üstünden atmak istemişti.
Babası, ergen oğlunun tavırlarını her zamanki gibi göz ardı edip diretmedi. Önündeki tabağı ile ilgilendi.
Bir dakika içinde konu ikisi arasında politik bir konuşmaya dönüşmüştü. Eldoris, yanı başında oturan adamın onu bu kadar görmezden gelip umursamamasına dayanamıyordu.
Masanın altında, onun bacağına yapışmış bacağı bile onu uysal tutmaya yetiyordu.
Kendini her gün bir öncekinden daha ezik hissediyordu. Artık eskisi gibi Niall'ın yatak hazzı olmak ona yetmiyordu.
Kahvaltı bittikten sonra Niall ve Sir Papadakis salona geçtiler. Babasının deyişi ile yetişkin konuları konuşacaklardı.
"Sen de bize katıl, Eldoris. Koca adam oldun."dedi Niall, çocuğa takılarak. Eldoris'in yüzünden akan hüzün ve hayal kırıklığını görmezden geliyordu. Baygın gözlerle ona baktı. Babası içeri geçince fırsattan istifade ellerini Niall'ın göğsüne koydu.
"Beni kullanıyor olduğunu düşünüyorum artık. Beni sevdiğine inanmıyorum artık."dedi, kısık ve yalvaran bir sesle. Yalanlar duymak istiyordu.
Niall arkasını kolaçan etti. Onu bu çocuğa bağlayan tek şey bu yasak aşk haliydi.
Ellerini çocuğun beline koydu.
"Küçük Eldoris, seni seviyorum. Her şeyden ve herkesden daha çok. Şensiz bir hayat düşünemiyorum. Tek çekincem ailenin beni yanlış anlaması. Söz, on sekiz olduğun vakit tüm bu acımız son bulacak."
Eldoris duyduğu sözler ile tatmin olmuştu. Ellerini onun göğsünden indirdi. Aşığı sandığı sevgilisini babasının yanına gönderdi.
Bu kadar küçük bir yalan, onun küçük kalbini avutmaya yetiyordu.
Uslu bir çocuk gibi odasına geri çıktı.
7~Bölüm Sonu