"Evet anne! Tamaaam!" Bıkkınlıkla annemin elli beşinci tembihine kafa salladım. Siyah beyaz ayakkabılarımı giyip kapının kulpuna astığım çantamı aldım.
"Hadi Allah'a emanet. Gelirken ararım zaten." Annemin yanacıklarına sulu öpücükler bırakıp Sima'nın kapıyı çaldım. Annemde halen kapının eşiğinden beni izliyordu.
Sima kapıyı açıp çıkarken annem onuda boş bırakmamış nasihatlar yağdırmıştı. Sima da ayakkabılarını giydikten sonra anneme el sallayıp merdivenleri indik. Yüzümden belli etmemeye çalışsamda yalan söylediğimiz için kötü hissediyordum.
"İyi ki biraz süslen dedim! Her zamanki halinden daha normal giyinmişsin." Durağa geldiğimizde söylemişti bunu Sima. Daha doğrusu azarlamıştı. O, durağın bankına otururken bende kıyafetlerime tekrar baktım. Siyah beyaz giyinmiştim. Ayakkabım ve uzun beyaz çoraplarım bence hoştu. Bileğimin biraz üstünde biten siyah kumaş pantolon ve beyaz gömlek üstü siyah sweatshirt giymiştim. Şalımı anlatmama gerek yok zaten. Siyah şalı her zamanki model - omuzlarımı kapatacak biçimde- bağlamıştım. Dümdüz ve sadeydim. Şahsen gayet iyi bir kombin.
"Ne giyseydim? Abiye falan mı?" Alayla sorduğumda yüzünü ekşitti.
"Hayır ama bir ışıl ışıl etek giyebilirdin. Böyle, kısa pantolonlu velet gibisin. Hele o beyaz çoraplar ne? Babam giyiyor onları be!" Hırıltılı kıkırdamasına gözlerimi devirdim.
"Bende babamın çorap çekmecesinden aldım zaten!" Ağzının içinde bir şeyler gevelerken bende onu süzdüm. Toz pembe fırfırlı eteğinin üstüne koyu pembe bluz ve uzun bir ceket giymişti. Doğruyu söylemek gerekirse o benden daha güzel görünüyordu. Sima hep benden güzel görüyordu.
"Sende bayram şekeri olmaya karar verdin galiba. Şeker kız Candy!" Sanki saçını savururmuş gibi elini omuzunun üstünde sallayıp yanıma adımladı.
"Evet tam bir prensesim, bebeğim. Bir ara unutmayalım da senin dark modunu kapatalım." Kendini beğenmiş biçimde eliyle yüzünü gösterip kırışırken arkamdan gelen sıcak havayla o tarafa döndüm. Bineceğimiz otobüs gelmişti. Çabuk adımlarla ön kapıya vardım. Öğrenci kartımı gösterip arkalara ilerlemeye başladım. Her zaman olduğu gibi yine tıklım tıklımdı. Orta kapının önündeki demirden tutunarak Sima'nın yanıma gelişini izledim.
Etkinliğin olacağı alışveriş merkezi eve biraz uzaktı. Hatta bayağı uzaktı. Bir kaç kişi duraklarda inerken aklıma Kadir'e haber vermediğim dank etti. Ben en son mesaj attığından sonra görüldü atıp çıkmış ve denemeler olduğu için hiç İnstagrama girememiştim. Direği tuttuğum elimi daha da sıkıp diğer elimle telefonu çantamdan çıkardım. Uygulamaya girerken Sima da beni izliyordu.
Tek elimle ne kadar zorlansamda bir şeyler yazmaya çalıştım.
@kadirhnatilgan::
@kubraaykizz:: Yaa, ben görüldü atmışım sana. Kusura bakma :)
Mesaj yazmaya devam ederken Kadirhan çevrim içi olup mesajı görmüştü.
...Yazıyor
@kubraaykizz:: Şey, ben çok yoğun olduğumdan buraya giremedim. Eğer bir sorun yoksa dediğin gibi geliyorum :))
@kadirhnatilgan:: Önemli değil. Yok ne sorunu? Heyecanlandım bak şimdi nsndkdj!
@kadirhnatilgan:: Gelmene sevindim yani. Bizde yavaş yavaş toplanıyoruz. Yani kalabalık oluşmaya başladı. Sen neredesin? Etkinliğin olacağı yeri tam olarak biliyor musun?
"Kanka biz onu hiç düşünmedik ya? Tabela falan asmışlardır herhalde demi? Şurda burda diye..." Sima'ya baktığımda onda da bende olan endişe vardı.
@kubraaykizz:: Şu an otobüsteyiz (Sima ile). Oraya gelmemize daha var ama herhalde kalabalıktan olduğun yer anlaşılır?
@kadirhnatilgan:: Hımm, SİMA ile de tanışacağız desene ;)
...Yazıyor
Sima gelen cevaba gülerken camdan dışarı baktım. Yaklaşmıştık ve kalbim içime sığmıyordu.
@kadirhnatilgan:: Her yerde sponsorların reklamı var. Pankartlarda falan yazıyor yani. Beni bulursunuz ama ben seni nasıl bulucam? Eğer bana seslenirsen ve ben duymazsam mesaj at olur mu?
"Gerçekten çok mu kibar yoksa sana rol mu yapıyor? Çok merak ediyim vallahi!" Sima şive yapıp beni güldürmüştü.
"Göreceğük!" Dememle ikimizde kendimizi tutamayıp kıkırdadık. Etrafımızdaki amcalar ve teyzeler anlamsız bakışlar atarken mesaj yazmaya koyuldum. Tek elle hiç denememiştim. Bu yüzden zorlanıyordum.
@kubraaykizz:: Olur tamam. Birazdan otobüsten ineceğiz.
Mesajım gitmişti ama görmemişti. İşi olduğunu düşünüp önemsemedim ve telefonu cebime koydum.
Bir kaç durak daha ilerledikten sonra inmiştik. Avm'nin bahçesi ana baba günüydü. Otoparklarda boş yer yokken direklerde Kadir'in dediği gibi pankartlar vardı.
"Şimdi oyunların efendileri ile tanışma vakti! Zemin katta sürprizler ile sizleri bekliyorlar.
~ SamYeli ~ Türk Game ~ High ZerO ~ Neden×Vurdun ~ Sercan Yüzer ~ TeamDuman ~ Aslan01 ~ Rüzgar Korun ~ "
Gözüme tabi ki direkt Kadir'in adı çarparken Sima'nın çekiştirmesi ile bakışlarım yürüdüğümüz kaldırıma döndü.
İnsanların arasında süzülüp büyük kapıdan içeri girdik. Güvenlik nedeniyle telefon ve çantamı yan tarafa bırakıp x-ray den geçtim. Daha sonra telefon ve çantamı alıp Sima ile ortaya doğru ilerledik. Tahmin ettiğimiz gibi asansör ve yürüyen merdivenlerin olduğu, geniş koridorda bir sahne vardı. Üzerinde sandalyeler ve masalar varken sahnenin etrafında sponsorların etkinlikleri vardı. Çocuklar ve gençler oyundaki karakterlerle fotoğraf çekinip dağıtılan hediyeleri sevinçle alıyorlardı. Sahnede kimse olmadığı için geç kalmadığımızı anlamıştım.
Sima ile kol kola girip birbirimize güven veriyorduk. Çalan şarkının sesi ve insanların gürültüsü oldukça fazlaydı.
"Gel kanka, kuyumcunun önüne geçelim. Uzaktan daha iyi görürüz çünkü yakından boyumuz yetmez." Dudaklarımı büzüp peşinden sürüklendim. Kuyumcunun önüne geçtiğimizde sahnenin çarprazında kalmıştık ama Sima'nın dediği gibi net gözüküyordu.
"Ne zaman çıkacaklar acaba? Hissettiğim heyecan mı korku mu yoksa tedirginlik mi, hiç bilmiyorum?!" Elimi kendime yelpaze yaparken söylemiştim. Sima ima ile kaşlarını oynatıp "heyecandan" desede ben tedirgindim.
Cebimdeki telefonumu çıkarıp uygulamaya girdim. Kadir mesajıma görüldü atmıştı.
@kubraaykizz:: Geldik :)
Çevrim içi görünsede mesajım görülmemişti. Aniden alkış tufanının kopmasıyla sahneye baktım. Elinde mikrofon tutan bir şarkıcı vardı. Şarkıcı olduğunu şarkı söylemeye başladığında anlamıştım.
Oflayıp etrafa bakmaya başladım. Kadir acaba neredeydi?
@kadirhnatilgan:: Tamam, bizde şarkıcıdan sonra çıkacağız. Sen şimdi tam olarak neredesin? Daha sahneye çıkmamıza var. Buluşabiliriz ;)
"Ne yazıcam?" Beklentiyle Sima'ya döndüğümde kafasını sallamıştı.
"Onun nerede olduğunu sor. İlk biz görelim onu." Kötü kadın gülüşünden sonra parmaklarım klavyede gezindi.
@kubraaykizz:: Ben kalabalığın arasındayım. Sen neredesin?
@kadirhnatilgan:: Şu an birinci katın terasındayım. Gelebilecek misin? Yani misiniz siz?
"Yok ben gidemem! Utanırım yaa! Gel biz kaçalım Simoş!" Kapıya doğru adım atmaya yeltendiğimde durduruldum tabiki. Ah be kaçamadım!
"Saçmalama! Hadi birinci kata çıkalım uzaktan keselim. Sonra, sen sahneye çıktıktan sonra buluşuruz, dersin. Allah'ım nolur şeytan gibi düşündüğüm için affeyle!" Sima ellerini havaya kaldırıp yalvarırken düşünmeye başladım. Bu kız gerçekten de şeytana pabucunu ters giydirir.
Tuttuğu kolumu, yürüyen merdivenlere doğru çekiştirmeye başladığında kendimi saldım. Derin nefesler alıp içimdeki hisleri bastırmaya çalıştım. Terasın olduğu koridora girdiğimizde çok kalabalık değildi ama bir kaç insan mağazalara girip çıkıyordu. Köşe başına geçip terasa baktığımızda dışarıda oturan adamlar vardı.
"Aha, şu kapının önünde duranlar değil mi?" Sima'nın heyecan verici ses tonuyla işaret ettiği ikinci kapıya baktım. Arkası dönük, kahverengi uzun saçlı bir kız ve onun etrafında üç erkek vardı. Sağ tarafta dikilen Yiğit'e benzerken kızın tam karşısında duran o idi.
Kadirhan'dı.
Bastırmaya çalıştığım heyecan tüm bedenime yayılırken onun yanında da tanımadığım bir erkek vardı. Daha sonra, arkadan yanlarına başka bir erkek geldi. Galiba o Ekin'di.
Kadir'e baktığımda üzerinde siyah gömlek ve siyah pantolon vardı. Elindeki telefona odaklıyken cebimdeki telefonum titredi. Kendimi geri çekip göremeyecekleri bir yere geçtim ve mesajı açtım.
@kadirhnatilgan:: ??
@kubraaykizz:: Şeyy, yine görüldü atmışım pardon. Ben bilemedim şimdi. Kaçsam ayıp olur mu?
Mesaj gittiğinde ilerleyip ifadesini ölçmeye çalıştım. Telefona bakıp gülümsüyordu.
@kadirhnatilgan:: Evet birazcık dşdöfmcnn!
@kubraaykizz:: Peki. O zaman tek başınayken karşına çıksam? Şu an çok kalabalıksınız ve heyecandan düşüp bayılcam.
Mesajı okuduğunda kafasını kaldırıp etrafa baktı. Tepkisi komiğime gitmişti. Daha sonra telefonu arka cebine koyup elini Yiğit'in omzuna koydu. Bir şeyler söyleyip bize doğru geldiğinde gülümsedim. Bir dakika! Bize doğru geliyor, yarabbel alemin!
Sima ile aynı anda irkilip kendimizi geri çektik ve erkek gömleği mağazasına girdik. Ama hala onu görebiliyordum. Terasın kapısından çıkıp etrafa bakınmaya başlamıştı. Daha sonra bizi görememiş olacakki telefonu eline aldı.
@kadirhnatilgan:: Nerdesiiiiin?
Telefona bakmayı kesip elini siyah dalgalı saçlarında gezdirdi. Yayınlarda oturduğu için pek anlaşılmıyordu ama boyu oldukça uzundu.
"Kanka hayırlı olsun tipsiz değilmiş enişte!"
"Ne eniştesi be?! Abartma, sadece konuşuyoruz ve şu an onun yüzünden bayağı aksiyon yaşıyoruz." Azarlasamda inanmamış gibiydi.
@kadirhnatilgan:: Kübraaa! Şu an beni izliyorsun, bana görüldü atıyorsun ve ben seni göremiyorum. Neredesin? Şu iç çamaşırı dükkanındaki değilsin dimi?
Mesajından sonra baktığı iç çamaşırı dükkanına baktım. Eşarplı bir kız ve kadın vardı. Elimle ağzımı kapayıp gülmeye başladım. Çok mu komikti yoksa bana mı komik geliyordu?
"Yaa, yazık be! Hadi git!" Sima'nın ittirmesiyle istemsizce bir iki adım öne savruldum. Kendimi toparlayıp kaşlarımı çattım.
"Ne yapıyorsun ya?! Ben sana böyle bir şey yapmayacaksın demedim mi?"
"Kanka sevenleri kavuşturmak sevap." Gözlerini ima ile bir kaç kez hızlıca kırpıp Kadir'e doğru ilerledi. Sesimi yükseltmeden seslensem de beni tiye almamıştı. Ne yapmaya çalışıyordu bu şimdi?
Telefona bakan Kadir'in yanından geçerken, Kadir kısa süre ona bakmış ama tekrar telefona dönmüştü. Sima ise karşımdaki yürüyen merdivenlerin başında duraksayıp bana el salladı. İşaret parmağımı sallamamla öpücük atmış ve aşağı inmişti. Ona oyun çıkmıştı resmen. Bugünden sonra tüm arkadaşlıklarımı gözden geçireceğim. Bu nedir yahu?!
@kadirhnatilgan:: Tamam anladım o değilsin. Ama sen neredesin? Cevap ver lütfen!
Derin bir nefes alıp şalımı düzelttim. Kadir ile daha fazla eğlenip oyun oynayamazdım. Yanlış anlayabilirdi. Emin olmayan adımlarla ona ilerledim. Bakışlarım yerdeyken beni tanıyıp tanımamasını sorguluyordum. Aramızda bir kaç metre kala durdum ve ardından ona baktım. Seslense miydim? Ya sesim komik bir şekilde çıkarsa?
"Buradayım... Ben buradayım"
×+
Ben anlarım, bölümü heyecanlı yerde kesmekten
Ben anlarım, sizi çıldırtmaktan
Ben anlarım linç yemekteeeeen...
Kdjdkdkdkd ;)
Oy sınırı = 215
Anlamlı yorum sınırı = 95
Kelime sayısı 1400 bilmem kaç. Kısa diyene Osmanlı öpücüğü dşldlfkkdk