Bazen olur işte öyle şeyler çiçeğim...
Yankıdan devam:
Doktorun odadan çıkmasıyla hepimiz başına toplandık. Doktor bize gülerek
-Merak etmeyin küçük hanım gayet iyi.
Bu cümleyi duyar duymaz anında rahatlamıştık. Ama ardından doktor derin nefes vererek
-Ama şanslıymışsınız
Demesiyle bedenim gerildi. Bu da ne demekti böyle
-Eger biraz daha geç Loya hanımı oradan çıkarsaydınız vücudunda bir hasara yol açabilir ya da ölümle sonuçlanabilirdi.
(Sallıyorum işte bir şeyler. Siz beni ciddiye almayın sjdh)
Demesiyle nefesimin kesildiğini hissettim. Ne demek ölebilirdi. Yani biz onu biraz daha geç bulsaydık gerçekten melek mi olacaktı. İşte tam da bu an gözlerim dolmadan edemedi. Onsuz bir hayat canımı acıttı. Hepimizin suratındaki ifadeyi gören doktor tekrar gülümseyerek
-Küçük hanım uyanmıştı simdi. Odaya yanına geçebilirsiniz
Demesiyle kafa sallamıştık. Doktor yanimizdan gitmişti ama bizim adım atacak gücümüz kalmamıştı resmen. Fısıldayan sesimle
-Hayatta olması şansmış
Dememle kendi dediğim lafın altında boğuldum resmen. Asil abim elini omzuma koyarak sıktı güç vermek istercesine. Ama ne kadar yansıtmaya çalısmasa da abim de dehşete düşmüştü bunu anlayabiliyordum.
Asil abim
- Hadi kızımı daha fazla yalnız bırakmayalım.
Demesiyle titrek adımlarla odaya yürüyüp içeri girdik. İçeri girmemizle bize harika gülümsemesiyle bakan üçüzümü görmemle kalbim tekledi resmen. Hepimize gülümseyerek teker teker bakıp
- E ne zaman çıkıyoruz
Diye aceleyle konuşmasıyla derin bir nefes aldık. Bu ses hiç kesilmemeliydi. Asil abim hızla Loya'ya koşarak kollarına aldı sıkıca onu. Hem kokluyor hem öpüyordu.
-Bebegim ödüm kolu resmen seni o halde görünce
Diyip dudağına bir öpücük kondurmuştu. Benim bebeğim ise bize mahçupça bakıp
-Özür dilerim
Demişti. Ah benim masum ve saf güzelim. O kadar beyazdı ki bizi korkutuyordu. Bu beyazlığa bu masumluğa başka renkler karışırsa diye aklımız çıkıyordu. Derin bir nefes alıp
-Neden özür diliyorsun meleğim
Dememle bana dudaklarını büzerek
-Beni çağırdığında bir şey olduğunu anlamalıydım
Demesiyle iç çektim. Bu saflığı işte böyle anlarda korkutucuydu. Çabuk kanıyordu. Şekerle kandırılan çocuklar gibiydi. İtinayla insanların iyi olduğunu savunuyor ve içlerindeki şeytanı göremiyordu.
Anıl abim
-Bize neler oldu anlatır mısın güzelim
Demesiyle dudakları iyice büzüldü. Ama ben sana kıyamazdım ki lan.
-İşte nöbetçi çağırınca sınıftan çıktım. Tam müdüre yöneliyordum ki karşıma tekrar nöbetçi çıkıp müdür seni aşağıda çok acil bekliyor demesiyle ben de size bir şey oldu sanıp hemen aşağı indim
Demesiyle sinirle bir nefes aldım. Tam da bundan bahsediyordum işte. Kandırmışlardı onu. Ve güzelim böyle bir şeye çok kolay kanmıştı. Ahh güzelim biz ne yapacağız seninle
Kaya abim
-Güzelim bize bir şey olsa neden çağırsın ki aşağıya seni
Demesiyle loya omuz silkip
-Bilmem. Çok acil diyince size bir şey oldu sandım
Demesiyle uzay sinirle
-O çocuğu bir bulayım var ya
Demesiyle bakislarimla sakinleşmesi gerektiğini anlatmaya çalıştım. İşe yaramış olacak ki susup çenesini sıktı sadece. Asil abim loyayı kendi kucağına bir bebek gibi yatırarak saçlarını kibarca okşamıştı. Ardından da gergin sesiyle
-Bebegim orada neler oldu anlatır mısın bize
Demesiyle güzelinin gözleri dolmasıyla yumruklarını sıktım.
-Beni arkamdan iterek bu odaya soktu bir anda nöbetçi. Ardından da karşımda o cocuklari gördüm. Zaten o zaman anladım her şeyin bir oyun olduğunu. Ve gitmek istediğimde de izin vermediler. İki kişi zorla kolumdan tutup sabitledi beni
Diyip dedin nefes aldı. Korkuyordu meleğim. Abim hızla boynuna bir öpücük kondurarak
-Şşt sakin ol bebeğim. Bak bizim yanımızdasın. Güvendesin
Diye yatıştırıcı bir sesle konuşmasıyla zakinlemiş gibiydi. Ama biz sinirden kuduruyorduk.
-Sonra o delirmiş gibiydi. Bana sevgilim ya da aşkım demeye başladı
Demesiyle uzay sinirle
-Sana sevgilim ve aşkım mı dedi o herif
Diye sinirle tısladı adeta. Ama bu hareketi loyayı daha fazla korkuttu. Loya hızla abime daha sıkı sarıldı. Bunun üstüne uzay titrek sesiyle
-Özür dilerim loyam. Ben sadece onlara çok öfkelendim
Diyip abimin kucağındaki loyaya sıkı sıkı sarıldı. Ardından saçlarına bir öpücük kondurup
-Devam et güzelim
Demesiyle derin bir nefes alıp
-Cok sinirlendiğim için kaya abimim bana gösterdiği gibi oraya tekme attım
Demesiyle kaya abim kahkaha atarak
-İŞTE BENIM KIZIM BEE
Diye bağırmıştı. Biz loyanın neyden bahsettiğini anlayamayınca kaya abim gülerek bize özel yerimizi işaret edince şaşkınca ağzım açıldı. Diğerlerinin de öyle. Şokla
- Hadi be
Dememle ikisi de gülmüştü. Asil abim kaşları çatık
- Sen ne ara bunu loyaya gösterdin ki
Demesiyle kaya abim geriye doğru rahatça yaslanarak
-Bilmesinde fayda var demiştim. Ve gerçekten de işe yaramış
Demesiyle loyaya gerçekten şaşırdım. Ondan bunu beklemezdim.
Asil abim
-Aferim kaya. Bunu düşünmekle iyi yapmışsın.
Demesiyle kaya abim egoistçe gülmüştü. Uzay ciddi bir sesle
-Ondan sonra mı oldu yüzündeki bu şey
Diye sormasıyla loya kafa sallamıştı korkarak. Şimdi herkes tekrar ciddiye bürünürken anıl abim kısık ama sert sesiyle
-Orospu çocuğu diye tıslamıştı.
Loya derin bir nefes verip abime daha fazla sokularak anlatmaya devam etti
-Sinirlenip tokat attı o an.
Demesiyle sinirle kasıldım. O elini götüne sokmazsam..
Sonra bileklerini yukarı kaldırıp
-Bu izler de beni tutan kişilerin sinirlenip kolumu sıkmalarıyla oldu
Demesiyle gözüm bileklerine kaydı. Mosmordu. Bir kere daha canım yandı.
-Sonra ise sinirle bir şeyler daha diyip beni oraya kilitlemelerini istedi. Beni tutanlar da çok sert yere atınca dizlerim böyle odlu.
Diyip dizlerindeki örtüyü çekip gösterdi. Eminim şuan herkes içinden küfür ediyordur.
Sonra ise titrek ve dolu gözleriyle
-Sonrasini zaten tahmin edersiniz.
Demesiyle derin nefes aldım. Kapalı alan ve karanlık korkusunu bir arada yaşayınca bünyesi dayanamamış olmalıydı. Hepimiz sinirle bir soluk alırken abim kendini biraz olsun toparlayıp kucağında loyayla ayağı kalktı. Kollarını sıkıca meleğime sarıp başına bir öpücük kondurdu. Ardından yumuşak sesiyle ama gözlerindeki cesetlerle bize hitaben
-Gidelim.
Evet bölüm nasıldı?
Kimler ciğerini bıraktı bakalım bu bölüme?
OY VERMEYİ UNUTMAYIN
Sizi seviyorum
Görüşmek üzere
.