sabah annemin bana seslenmesi ile uyanmıştım ve şu anda da dişlerimi fırçalıyorum. yeni okuluma gideceğim için heyecanlıydım. bu yüzden elimden geldiği kadar hızlı bir şekilde üniformamı giydim ve mutfağa geçtim.
"jisung, dolaptan mezeleri çıkarsana"
dolaptan çıkardığım mezeleri masaya koydum ve kendim de oturdum. annemle bilikte kahvaltı ettikten sonra evden çıktık ve okula geldik.
direkt olarak okul müdürünün odasına gittik. daha sonra sınıf öğretmeni ile kendi sınıfıma geçmem için annem ile vedalaştık. beni yalnız bıraktığı için çok gergin duruyordu yeni insanlarla tanışacağı için heyecanlı olan benim aksime.
✧
"çocuklar sessiz olun!" sınıf öğretmeninin içeriye girmesiyle her kes kendi yerine geçti.
"evet ilk dersimiz matematik ama ondan önce size bir şey söyleyeceğim. sınıfımıza yeni bir öğrenci transfer oldu."
sınıfta uğultu sesleri yükselirken sınıf öğretmeni onları sessizleştirmeye çalışıyordu. dönem ortası sınıfınıza yeni biri gelse sizde heyecanlanırdınız.
"sessiz! içeri girebilirsin han jisung." kapının açılmasıyla tüm gözler o tarafa dönmüştü.
içeri giren jisung gözlerini tüm sınıfta gezdirdi ve öğretmen masasının yanında durdu. yüzünde kocaman ve samimi bir gülümseme vardı.
öğretmenin sessizce kendini tanıt demesinden sonra konuşmaya başlamıştı. "herkese merhaba ben han jisung 18 yaşındayım ve yeosu'dan geldim. umarım hepinizle iyi anlaşırız."
"tamam, boş yerlerden birine geçebilirsin jisung. ben şimdi çıkıyorum, sessiz sessiz tanışın siz."
"tamam bay yeo." sınıf öğretmeninin sınıftan çıkmasıyla tüm sınıf jisung'un etrafına toplanmıştı.
pencerenin yanında oturan lee minho ise hâlâ şaşkın ve dolu gözlerle bakıyordu jisung'a.
____________________________________
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
