18.Bölüm: TANRININ CİLVESİ

Start from the beginning
                                    

Salonun ortasına geri yürüdü, tabletine gelen görüntüyü açtı. O koltuğa otururken bende yanına oturdum, merakla ekrana baktım. Haklı çıktığımda yüzünün ifadesini yakından görmek istiyordum.

Gecenin görüntüleri doldu ekrana, barın arka tarafında Didem Suat'la konuşuyordu. Tabi sadece konuşması, yeterli bir kanıt değildi ta ki Suat'ın eline kamerada görünmeyen bir şey tutuşturana kadar. Ateş şaşırmadı ama benim karşımda haksız çıktığı için bir öfke krizine daha sürüklendi.

Tableti kapatıp, bana baktığında ona ukalaca bakıyordum. "Ben demiştim demeyi sevmem ama bunu sana söylemek çok zevkliymiş." Nefesini verdi, düşünüyordu.

"Yatağına aldığın herkese bu kadar güvenmemelisin." Dedim bir dost gibi omzuna vurarak.

"Bunun hesabını ödeyecek." Dedi beni tatmin etmek istiyormuş gibi. Eski sevgilisinin bana zarar vermek istemesi ona ağır gelmişti anlaşılan. Ona bir şeylerin kontrolünden çıkması ağır gelmişti. Sıkıntıyla bana baktı, kaslı göğsü şişti. Öfkeliyken çok seksi oluyordu. Didem'e hesap ödeterek değil ama farklı yollardan tatmin edebilirdi beni.

"Ona hesabı ben daha güzel ödetirim ama o kadar önemli bir insan değil. Didem gözü kara ama aptal. Yani kendi çapında korkulacak bir insan, kıskançlık yüzünden yapacaklarının sınırı yok. Dikkatli ol, başına daha çok bela açacak."

"Onu uyardım!" Dedi dişleri arasında. "Daha önce yayınlanmasını engellediğim magazin fotoğraflarını gidip sahte bir hesaptan paylaşıp gündeme soktu. Amacı da sözde ikimizin arasını açmaktı! Bunu bir yere kadar anlayabilirim ama sana yaptığı? İyice kafayı yedi. Babası bile kurtaramayacak onu bu sefer." Demek bilerek gündemde beni geçmek için yapmamıştı bunu.

"Ya bende görünce kıskançlıktan kudurmuştum." Dedim göz kırparak. Biraz değil baya kıskanmıştım. Ben katliam yapmıştım adam bir öpüşmeyle önüme geçmişti! Demek seks videosu çıksa bir yıl gündemde kalacaktı puşt.

"Bence baya kıskandın." Dedi kendinden emin bir şekilde. "O kadar kıskandın ki, canımı nasıl yakacağını şaşırdın. Önce sana olan yakınlığımdan vurdun, sonra abimden."

Haklıydı, itiraz edemedim ama kabul de etmedim. Hep yaptığım gibi dalgaya aldım. Konuşacaktım ki devam etti.

"Belki o piçi de beni kıskandırmak için getirdin." Güldüm alayla. Alanguva gerçekten kendini bulunmaz Hint kumaşı sanıyordu.

"Amına koyayım iki dakikada klişe aşk romanı yazdın, Didem hayal gücünü senden aldıysa demek ki." Küfürümle sinirlendi.

"Şu kelimelerine dikkat et!" Bana bağırmıştı! "Küfür etmeden konuşmayı bilmiyor musun sen? Benimle konuşurken her kelimeni tartacaksın."

"Emrin olur paşam." Asla anlaşamıyorduk asla. İki dakika normal konuşsak üçüncü dakikada saç baş kavga etmediğimiz kalıyordu.

"Beni çıldırtıyorsun, sakin sakin konuşuyoruz ama sen öyle bir laf ediyorsun ki tüm şarterleri attırıyorsun." Masumca bakıp, omuz silktim.

Yerinden sinirle kalktı, bana son kez öfkeyle baktı ve salondan ayrıldı. Bende bir sigara daha yaktım, cama vuran yağmurları seyrettim.











***

Sabaha karşı ablamın yanından kıvrılmış ve uyanmasını beklemiştim. Baygınken geçirdiğim süre günlerce uyumamı engelleyecek kadar uzundu.

Duştan çıkıp, üstümü giyindim. Ablamda o sırada uyanmaya başlamıştı, ayakta olduğumu gördüğünde yerinden doğruldu. Yatağa, yanına oturdum.

ATEŞPARE (+18)Where stories live. Discover now