Bölüm 1: Rüzgar ve Çiçek

Start from the beginning
                                    

Ando, dedesinin konuşmasının bittiğine emin olduktan sonra "Emredersiniz, E-...dedeciğim." Araştırmaya derhal başlamak için izninizi istiyorum." diye cevap verdi. Üyelerden birisi şaşırarak "B-Bu saatte mi?" dedi. Diğer üye istifini bozmadan "Yanına bizimkilerden birkaç kişiyi almadan çıkma." dedi. Ando "Emredersiniz." cevabını verdikten sonra dışarı çıktı.

Ando çıktıktan sonra bir müddet ardındaki kapıya bakan fertlerden birisi "Shizuku-sama müthiş bir eğitimci gerçekten de. Geçmişte yetimhanesine çok yardım eden Ryunosuke-sama'ya teşekkür etmek için mükemmel yetişmiş bir yetim hediye etti." dedi. Diğeri ona hiddetle dönüp "Genç Efendi hakkında hediyelik eşyaymış gibi konuşma." diye bağırdı. Öbürü "Kötü bir şey demedim ki!" diye itiraz etti. Ryunosuke'nin onlara "Sessizlik!" diye uyarısından sonra ikisi de özür dileyip sessizce bir müddet daha oturdular. Ryunosuke bir iç çektikten sonra içinden "Gençlerin bu dönemde sorunları çözmek için daha farklı ve faydalı yöntemler geliştirdiğine inanıyorum. İkisi de birbirinden farklı yollarda emin adımlarla yürüyorlar. Umuyorum ki iki aileye de zarar vermeyecek kararlar alırlar." diye umdu.

...

Dışarının hafif serin havası, içerinin ne kadar boğucu bir havası olduğunu kanıtlar şekilde yüzüne çarptı Eita'nın. Ancak temiz hava alkolden ötürü olan baş dönmesini biraz daha arttırdı. Yavaş adımlarla terasın en uç kısmına yürümeye başladı. Bir yandan da cebinden sigarasını çıkarıyordu. Otelin geniş terasının en uç kısmına gittikçe içeriden gelen kahkaha ve müzik sesleri azalıyordu. Havanın serinliğini iyice hissedince "Ceketi iyi ki omzuma almışım." diye düşündü.

Sigarasını yakmak için cebinde çakmağını ararken arkasından gelen sesle dönüp o tarafa baktı. Sesin sahibi çıkardığı sesle üşüdüğünü belli ediyordu. Sonra "Mayıs ayı geldi ama hava hala buz gibi!" diye ekleyip teras kenarına Eita'nın yanına geldi. Eita hala ona bakmaya devam ederek "Üzerine bir şey alsaydın ya, ahbap." dedi. Isınmak için kollarını sıvazlayan ve gözlerini kapatırsa sanki üşümeyecekmiş gibi davranan ahbabı Yamato gözlerini açarak arkadaşına doğru dönüp tam "Bir sigara ver de bari" diyordu ki arkadaşına şaşkınlıkla baktı. Eita, sigarasını yaktıktan sonra çakmakla paketi ona uzattı. Bir yandan da Yamato'nun neye bu kadar şaşırarak baktığını merak edercesine kendisi de Yamato'ya bakıyordu. Yamato gözlerini kısarak "Dostum, bir arkadaşının bekarlığa veda partisinde bu kadar dağıtılmaz ki!" dedi. Eita'nın cevap vermesine fırsat tanımadan "Şu kılığına bir bak. Papyonun açılmış. Dostum! Boynunu geçtim dudağının kenarında bile ruj izi var!" dedi. Eita dudağının sigarayı almadığı tarafına bir elini götürerek sürttü. Sonra elindeki ruj izini görünce muzip bir gülümseme ile "Eve böyle gidersem bunak beni eve almayabilir." dedi. Yamato sigarasını yaktıktan sonra paketi ve çakmağı geri Eita'ya uzatıp "Umarım bu gece eve gidebilirsin. Bu gidişle gidemeyeceksin." dedi. Sigarasından bir duman çektikten sonra bırakıp "Tanrı bilir, kaç kadından telefon numarası aldın?" diye mırıldandı. Eita aynı muzip sırıtma ile dönüp yüzünü otelin salonuna çevirdi. "Sağ tarafa bir bak, sarı elbiseli hatunu görüyor musun?" diye sordu. Yamato da Eita gibi yüzünü salondan tarafa dönüp terasın parmaklıklarına sırtını dayadı. "Buradan senin kadar iyi göremesem de bütün gece dibinden ayrılmayan sarı elbiseli bir kadın biliyorum. Onunla gideceksin, değil mi?" diye cevap verdi. Eita daha da keyiflenerek "Öyle mi acaba?" dedi.

Her ne kadar ilgi odağı olmaktan hoşlansa da yatağına girmek için can atan kızlardan uzak dururdu. Bu tarz ortamlarda kadınların kendisi ile istediği gibi konuşmalarına ve kendisine istediği gibi davranmalarına izin verirdi ama bundan öteye gitmezdi. Genelde belli başlı kadınlarla düzenli bir yatak arkadaşlığı vardı. Kadınların bunu bile bile kendisine yaklaşmasını hep hayret verici bulurdu. İçinden "Benim bunak bunlardan birisini gelin getirsem beni kesin öldürür." diye düşündü. O sebeple sarı elbiseli afet bu geceki çabalarının karşılığını alamayacaktı.

Rüzgarın Çiçekle DansıWhere stories live. Discover now