4.Bölüm : Küçük Sürprizler

6.9K 327 37
                                    

Çocukluğumdan beri sevgiye, ilgiye aç bir insan olarak büyüdüm. Ufacık tebessümlerden sevgi kırıntısı arayıp durdum. Bazen, sokakta gördüğüm kedi bile beni sevsin isterdim. Gökyüzüne, gezegenlere, yıldızlara hep ilgi duyardım. İzlemeye doyamadığım dolunay bana göz kırpsın, kayan yıldız benim için kaymış olsun isterdim. Uçuk kaçık hayaller kurardım. Uzaylılar gelip beni kaçırsın, yakışıklı bir astronot da beni kurtarsın diye. Ama çocuktum işte. Bunların gerçek olamayacağını, yalnızca hayalden ibaret olduğunu bilmiyordum. Çocukluk demişken; 6 yaşına kadar olan dönemden bahsediyorum. Zira babamı gözlerimin önünde kaybettikten sonra hayat denilen gerçekle tanışmış, erkenden büyümüştüm.

Babamı yolun ortasında kanlar içinde gördüğümde bunun da bir hayal olduğunu sanmıştım. Gözlerimi ovuşturup geri açtığımdaysa yolun sonundaki adamı ve elindeki silahı görmüştüm. Arkasını dönmüş gidiyor, benim gibi gerçeklere gözlerini kapıyordu. Sanki az önce birini öldürmemiş gibi gururlu yürüyordu. Ben ise ağlıyordum. Belki de en son o zaman ağlamıştım. Arkamdan gelen bağırma sesini hatırlıyorum bir de. Yanlışlıkla anne dediğimde veya ağladığımda saatlerce dayak yediğim, gerekli gereksiz her an azar işittiğim ve erkenden büyümeme vesile olan üvey an- O kadının sesini duyduktan sonrasını bir türlü hatırlayamıyordum. Babama dair son hatıralarım da onun sesi ile kayboluyordu. Kendimi zorlayarak hatırlamaya çalıştığımdaysa kolumda hissettiğim el ile korkarak gözlerimi açtım.

"Kızım sen bütün gece burada mı uyudun? Buz gibi olmuşsun." diyen Emine teyze şaşkınlıkla bana bakarken ayılmak için gözlerimi ovuşturduktan sonra masadaki telefondan saate baktığımda 9 civarı olduğunu gördüm. Bu da demek oluyordu ki en fazla 2-3 saattir uyuyordum. O esnada Emine teyze alnıma dokunduğunda ne yaptığına anlam verememiştim. "İyi iyi ateşin yok." diyerek gülümsediğindeyse gösterdiği şefkat karşısında kalbimin ısındığını hissettim.

"Zaten yeni çıkmıştım. Otururken dalmışım öyle." deyip telaşlanmaması için yalan söylerken Emine teyze yüzüme endişeli bir ifade ile baktıktan sonra gülümsediğinde ben de gülümsedim. Benim için üzülmesini asla istemezdim.

"Öyle diyorsan öyle olsun. Kahvaltı on beş dakikaya hazır olur. Sakın yardım etmek için mutfağa gireyim deme sana sürprizim var. Üzerini giyin otur bekle." dedikten sonra yanağımdan makas aldığında samimi davranışları utanmamı sağlarken kıkırdayarak ayağa kalktım ve o an elim ilk olarak tutulan belime gitse de biraz ovuşturup geri çektim.

"Tamam Emine teyzem. Sen ne dersen o." diyerek muzipçe gülerken asker selamı vererek ona takıldığımda Emine teyze bir süre burukça gülümsedikten sonra kollarını uzatıp nazikçe sarıldı ve o anda belimdeki ağrının geçtiğini hissederek ihtiyaçla yutkundum. Bu o kadar güzel bir histi ki kelimelerle tarif edemiyordum. Dün sarıldığımızda da hissetmiştim; adeta yarım kalan parçaların tamamlanması gibiydi. Öyle ki, sarılmayı bitirip geri çekilmeye yeltendiğinde onu bırakmak istememiş hatta utanmasam biraz daha sarılalım diyecek olmuştum ama diyemedim. Geri çekilmesinin ardından yüzüme yine aynı şefkatle bakıp mutfağa geçtiğindeyse ben de salona girdim.

Yatağım dün gece hazırlandığı şekilde durduğu için hızlıca pikeyi ve çarşafı katlayıp üzerine de yastığı yerleştirdiğimde onları kanepenin kenarına koyduktan sonra bavulumdan rahat bir pantolon ile üşüdüğüm için kalın bir kazak alıp giyindim. Pijamalarımı bavula koyup lavaboya giderken ihtiyacımı giderdikten sonra elimi yüzümü yıkadım ve saçlarımı ellerimle tarayıp şekil vererek dışarı çıkarken salona gideceğim sırada odalardan birine gözüm takıldığında normalde hiç yapmayacağım bir şey yaparak merakla içine baktım. Mahir'i uyandığımdan beri görmemiştim. Acaba evde mi diye düşünüyordum ki kapının çalmasıyla irkilirken Emine teyzenin duymadığını fark ederek oraya yöneldim. Anahtarı çevirerek kapıyı açtığımdaysa karşımda Mahir'i bulurken şaşkınlıkla bana baktıktan sonra tebessüm ederek elindeki ekmek poşetini uzattığında ayakkabılarını çıkarmak için eğildi ve o an ilk dikkatimi çeken kısalan sakalları olurken saçlarının da kısalmış olduğunu gördüm.

Amir (Avukat Kitabı Serisi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin