ZEYREK

5.Bölüm

-Asel-

"Asel Arınç, Ankara! Emret komutanım."

Bana şaşkınlıkla bakan yüzleri görmek sinirlerimi havaya kaldırmıştı resmen. Her gittiğim yerde böyle hayalet görmüş gibi bakılmasından nefret ediyordum.

Neden herkes Zeyrek'in ,yani benim, erkek olduğumu düşünüyordu ki? Bu dünyadaki kadın yapamaz algısı delirtiyor beni.

"Komutanım nasıl Zeyrek?" dedi aralarından sarışın olan asker. Tahminimce 25 yaşlarındaydı.

"Basbayağı sizin idolünüz Zeyrek işte." dedi Yarbay.

"Nasıl Asel, Zeyrek miymiş?" dedi Kerem. Ona gülerek baktım.

Aslan da bir o kadar şaşkın bir şekilde bana bakıyordu. Onların da bundan haberi yoktu.

"Komutanım dalga geçmeyin." dedi esmer kısa boylu çocuk. Döverim ben bunu!

Çocuğa nasıl baktım emin değilim ama çocuğun yüzündeki korku cidden görülmeye değerdi.

"Yeter! Dalga geçen yok. Zeyrek ile tanıştığınıza göre şimdilik çıkabilirsiniz. Birkaç saat sonra haber göndereceğim. Tam techizat hazır olun. İstihbarattan gelen bilgiye göre bugün köprüde, nehrin kenarında patlatacaklar bombayı."

Hepsi bir ağızdan "Emredersiniz komutanım!" diye bağırdı.

"Asel sende hazır ol!"

"Emredersiniz komutanım." dedim gür sesimle.

Toplantı odasından çıktığımızda Kerem hızla yanıma gelip kolunu omzuma atmıştı.

"Kerem! Çek elini Asel komutanın omuzundan!" diye bağırdı komutan bozması.

"Emredersiniz komutanım." dedi Kerem.

"Sorun yok Kerem benim kardeşim sayılır. Bu arada biz tam tanışamadık ben Asel. Asel Arınç." dedim soğuk bakışlarımla.

"Memnun oldum Asel. Ben de Selim Keskin. Biliyorum kardeş gibi olduğunuzu fakat yine de şuan o senin astın. "

"Görevde anlayabilirim ama şuanda bir mahsuru yok. Bu arada hepiniz görev dışında bana Asel diyebilirsiniz. Bir sakıncası yok." dedim.

"Merhaba Asel ben Kıdemli Üsteğmen Murat Sakarya. " dedi efendi bir tavırla. Biraz incelediğimde esmer, uzun boylu, kara kaşlı kara gözlü dediğimiz yakışıklı erkeklerden olduğunu farkettim. Sanırım timin yakışıklı üyesi Murat idi.

Gülerek kafa selamı verdim. Ardından 'Dalga mı geçiyorsunuz komutanım?' diyen çocuk yanıma geldi.

"Merhaba Asel ben Teğmen Furkan Ayan. Kusura bakma ama güzelliğini övmeden duramayacağım. Senin gibi güzel bir bayanla tanışabildiğim için kendimi çok şanslı hissediyorum." dedi. Ekibin çapkını da kendini belli etmişti.

"Memnun oldum Furkan." dedim hafif gülümseyerek.

"Merhaba Asel. Ben Yüzbaşı Sinan Çelik. Umarım çabucak time ve bu şehire alışırsın." dedi tebessüm ederek. Samimiyeti gözlerinden anlaşılıyordu. Hızlıca incelediğimde fazlasıyla iri yapılı ve kaslı olduğunu söyleyebilirdim.

"Memnum oldum Sinan." dedim içtenlikle.

"Selam güzellik ben de Kerem. Güzelliğine hayran kaldığımı söylemeden geçemeyeceğim güzelim." dedi. Bunu hep yapıyordu ve açıkçası komiğime de gidiyordu.

"Kerem!"
"Kerem!" diye aynı anda bağırdılar Aslan ve Selim.

"Tamam bir şey demedim." dedi ellerini teslim olur gibi havaya kaldırdırırken.