1-ci Bölüm-Deniz kızı.

55 6 13
                                    

Baş rol.
Deniz Derin.
Özgür Aydın
Tür: fantastik, suç, dram.

   🎶Aslında〰️Lust🎶

Ben Deniz Derin. Denizin derinliğinde boğulmuş bir kız. Daha doğrusu bir katil. 8 kişiyi öldürmüş bir "KATİL"! Tam 8 kişinin hayallerini,umutlarını,geleceğini alan kötü ve acınası bir katil! Şimdilik 8 kişi diyorum,çünkü bu devam edecek. İstesemde istemesemde. Sonsuza kadar olmasada devam edececek yıllarca. Çünkü bu bana bağlı değildi!
                             🌸
02.02.20
Makyaj masamda oturmuş kırmızı rujumu sürerek geldiğim güne lanet ediyordum.
Bu gün benim yani bu acınası katilin doğum günüydü. 20 yaşıma giriyordum bu gün. Gelecek diğer doğum günümlerdeki olacağı gibi 19-cu yani geçen yıl ki doğum günümü düşünüyor-dum. O lanet olası o gün hayatımın değiştiği gündü.
02.02.19
"Anne merak etme birazdan evde olurum.Hem Arda bana doğum günü hediyesi olarak, deniz kızlı istediğim bileklikle kolyeyi almış! Çok mutlu oldum hediyesini görünce! Neyse anne kapatıyorum. İşlerimi bitirdikten sonra gelicem. Öptümmm."diyip telefonumu kapattım.

Bu gün o kadar mutluydum ki anlatmam! Hem kim doğum gününde mutlu olmaz ki? Karşıya geçmek için arabaların durmasını beklemeye başladım. Durduğunu görünce yoldan tam geçicekken arabanın birinden korna sesi geldi ve o tarafa dönünce arabanın benim üzerime geldiğini gördüm. Tam bu sırada biri benim kolumdan tutup yolun ortasından çekti. O an... O an doğum günümde öleceğimi düşünmüştüm. Kalbim yerinden çıkacakmış gibi atıyordu. Kazadan değilde kalp krizinden ölücektim galiba. Başımı kaldırdığımda kardeşimi gördüm. Arda'yı. Derin bir nefes aldım. Bu çocuk olmasa cidden ben ne yapardım ya?

"Neden yola bakmıyorsun ha?! Bu gözler sana ne için verildi?"

Ah... Yine başlıyoruz Arda'nın klasik o cümlelerini duymaya. 'Yok, bu gözler sana niye verildi,yok, bu akıl sana niye verildi... Sana ki aramızda küçük olan bendim! 1 yaş fark olsada. Ay neyse tipik Arda işte.

"Görmem için..."
"Çok iyi kullanıyorsun"
"Değil mi"
🌸
Arda'nın bana aldığı kolye ve bilekliyi takıp hayranlıkla onlara bakıyordum.
Yaa ablasını ne kadar da iyi tanıyormuş
benim kardeşim. Hatta kolyesinde ve bilekliğinde deniz kızı var yaa! Çocuğa doğru dürüst teşekkür bile etmemiştim, hatta beni ölümden kurtardığı için azarlamıştım! Cidden kendime inanamıyorum.

02.02.20.

Makyaj masamdan kalkarak kırmızı elbisemi düzeltip,son kez aynada kendime baktım.

"Güzelsin işte,kimsenin içinde olup bitenleri merak ettirrmeyecek kadar."

Aşağı indiyimde parti alanına doğru yürümeye başladım. Geldiğimde bu kadar fazla insanla karşılaşacağımı aklımın ucundan bile geçmemişti! Az kişilik parti cidden bumuydu?! Ahh anne ah...
İnsanların içine karışmadan önce, elimi kolyeme götürüp deniz kızını tutdum.

"Sen katil değilsin... Sen masum bir deniz kızı'sın... Bu lanet gün bitene kadar!"

Herkesin yanına gidip tek tek selam vermekten bıkmış durumdayım! Sanki dünyanın bütün insanlarını buraya toplamışlardı! Kesinlikle abartmıyorum. Elimde olsa gidip hepsini öldürürdüm! Salak şeyler...

"Eee, kızım partiyi beğendin mi?"dedi babam gülümseyerek.

"Mükemmel bir parti olmuş! Çok teşekkür ederim baba."yapmacık bir şekilde diyip babama sıkı sıkı sarıldım.
Teşekkür edişim yapmacık ola bilirdi ama, sarılışım içtendi.

PEMBE MEKTUP Where stories live. Discover now