~6

79.7K 3.1K 453
                                    

6. Bölüm:

Geçen iki günün ardından Mehin kızlara alışırken, kocasıyla daha yüz yüze gelememişti. Hoş, istemiyordu da. Böyle gayet iyiydi. İki gecedir Karan Ağa odaya girmeden erken uyuyor, kalktığında da kocasını oda da görmüyordu.

Bu sabah kalktığında ise haftasonu olduğu için beylerin gitmeyeceğini öğrenmiş, kahvaltıdan sonra konakta 'nerede olurum da Karan Ağa'ya görünmem' diye düşünmüştü.

Kahvaltı faslı da bitmiş, kendisi odasından, eve gönderilen telefonu almak için çıkarken Fatma'nın sesini duymuş ve oraya bakmıştı.

"Abi benim çarşıdan almam gerekenler var da, sen de evdesin ya şimdi, hadi beni götür."

Karan Ağa kardeşinin isteğine karşın göz devirirken, hiç modunda olmadığı için göz devirmiş yanında ki adamı işaret etmişti.

"Murat götürsün seni."

"Valla benim uykum var. Hayatta bir yere gitmem. Yatıcam bütün gün."

Fatma bir diğer abisine hüzünle bakarken, tek çare olan Karan Ağa'ya sarılmış kafasını kaldırıp yüzüne masum masum bakmıştı.

"Gelmiyor işte. Abi nolur!"

Karan Ağa bu sefer de bir diğer kardeşine pas vermek üzere tam seslenecekti ki, evin yaramaz delikanlısı çoktan kapıdan çıkıyordu.

"Valla hiç bana bakmayın. Tek bir tatil günüm var. Onda da bu kızı çekemem."

Fatma abilerinin huyunu bildiğinden, bunları takmazken tek çare olan Karan Ağa'nın gözlerine dik dik bakıp dudak sarkıtmıştı. Bilirdi ki abisi kıyamazdı kardeşlerine.

"Abi valla benim de almam gereken kitaplar var. Hem Mehin'e de hava değişikliği olur. Sen üçümüzü de götürürsün, ben hazırlanayım."

Arkadan Elif de tam gaz emri vaki yapıp, cevap beklemeden odasına çıkarken kenarda bunları izleyen Mehin'e göz kırpmış ve sinsi planları için gülümsemişti. Yanından geçerken Mehin'i uyarmayı da unutmadı.

"Ağa karısı olarak çarşıya çıkacaksın. Bence kimsenin ağzına laf olmak istemezsin."

Mehin bu cümleden, üstü baş olarak güçlü ve güzel görünmesi gerektiğini çıkarırken, Elif'e uyarak odasında hazırlanmaya kurulmuştu.

Dolabından güzel, günlük siyah bir elbise çıkartırken yüzüğünü ve bir kaç takısını da takmayı ihmal etmedi. Uzun saçlarını da şalıyla saklarken gözünü ön plana çıkartarak sürmesini de çekmişti.

Her şeyin tam olduğunu düşünerek çantasını da alırken, odadan çıkıp avluya inmeden önce Elif'i bekleyip, aşağıya birlikte inmişlerdi.

"Ay Mehin sen ne kadar güzel olmuşsun."

"Teşekkür ederim."

"Abim eğer şu halini görüp de, o dediklerine pişman olmazsa ben de ne olayım. Salak ya, vallahi."

Mehin, Elif'in abisi hakkında düşündüklerine kıkırdarken, kendisi aynı şekilde düşünmemişti. Kocasının yüzüne bakacağını sanmıyordu.

"Kızlar, Karan Ağa ve Fatma arabaya geçtiler. Sizi bekliyorlar."

Zehre Hanım da kendisine denileni yapıp, kızlara iletirken, Elif ve Mehin çoktan konaktan çıkmış kapının önünde ki çalışan arabaya binmişti.

Mehin hiç düşünmeden arkaya geçerken, Elif de öne oturan kız kardeşi için söylenmiş indiğinde fırça çekmeyi aklına not ediyordu.

"En baştan söylüyorum. Ne eksiğiniz varsa, hızlıca oyalanmadan alıyorsunuz ve erkenden geri dönüyoruz. Oralarda oyalanmak yok."

MEHİN | ᏖÖᏒᏋ Where stories live. Discover now