BÖLÜM 3: BURUK BİR MUTLULUK

98.1K 6.6K 1.8K
                                    

Keyifli okumalar dileriim, 🌸

•Hande Mehan Bir Kızıl Goncaya Benzer Dudağın

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.




Hande Mehan Bir Kızıl Goncaya Benzer Dudağın

"Gökten işaret gelmez. Kalbin dediğine inan!"

Karamazov Kardeşler, Dostoyevski

⛓️

"Barış Bey, ben çıkıyorum. Birkaç saat içinde dönerim."

Barış düzenlediği kitaplar arasından "Tamam Süveyda, kolay gelsin," diye seslendi.

Beyaz atkıyı boynuma dolayıp kitap kafeden çıktım. Bir türlü alışamadığım Ankara'nın keskin soğuğu, sadece birkaç saniye içinde iliklerime kadar üşümeme neden oldu. Bedenimi saran titremeyle adımlarımı hızlandırıp yürümeye başladım. Yaklaşık yirmi gündür çalıştığım için biriktirdiğim parayı, otel masraflarına rağmen az da olsa çoğaltmayı başarmıştım. Maaşımı, ilk bir aylık süre için günlük olarak alıyordum. Ufak bir nefes aldım. Umarım bugünkü evi tutabilirdim. Birkaç gündür ev aramama rağmen henüz uygun bir ev bulamamıştım. Yakınlarda aradığım için evler çok pahalıydı. Fakat bugün gideceğim ev için umutluydum.

Yüzümde ufak bir gülümseme oluştu. Kendime ait bir evim olacaktı, içki kokmayan, kavga gürültü ve rahatsız edici bakışlar olmayan sıcacık bir ev... Buruk bir mutluluk göğsümün kıyılarında geziniyordu. Otobüs durağında durduğumda internetten bulduğum evin semtine gidecek olan otobüsü beklemeye başladım. Beklerken yeni evim ile ilgili hayaller kurmaya devam ediyordum. İkinci el eşya satan yerlerden uygun fiyata güzel eşyalar alabilirdim. Evimi kendi zevkime göre dizecektim ve sadece bana ait olacaktı. Isınmak için ileri geri hareket ederken otobüs birkaç dakika içinde geldi. Otobüse binerek boş koltuklara doğru ilerleyip cam kenarı kısmında oturdum.

Bu semtte ev bulamayacağımı kabul etmiştim. Bu yüzden elli dakikalık mesafede bir ev bulmuştum ama internetteki görsellerden anladığım kadarıyla 1+1 olan, küçük sevimli bir yerdi. Fotoğraftaki gibi çıkmasını umuyordum. Her şeye rağmen yıllar sonunda ilk defa tasasız ve mutlu hissediyordum. Babamın ölümünden bu yana böyle hissetmemiştim. Önce annem ağır bir depresyon geçirmişti. Uzun yıllar sonunda tam düzeldiğini düşünürken bu defa da o iğrenç adam hayatımıza girmişti. Cemil önce annemi çalmış, sonra sürekli evimize gelerek huzurumu bozmuştu. Kaygısız geçirmediğim tek bir gün bile olmamıştı. Ama şimdi her şey değişmişti. Artık geceleri, korkusuz bir şekilde uyuyabiliyordum. Sonra Nazlı ve Barış vardı.

Onlar bana sanki yıllardır tanışıyormuşuz gibi samimiyetle yaklaşıyordu. Kısa süre içinde birbirimizi çok benimsemiştik. Ve Oğuz... Dudaklarımı büzdüm. Onu sadece iki kere görmüştüm. Tanıştığımız gün hâricinde bir kere daha kısa bir süre için uğramıştı. Fazla sessiz ve ciddi bir adama benziyordu. Bu yüzden onun hakkında pek bir şey bilmiyordum. Nazlı'nın dediğine göre çalışkan ve iyi biriydi. Bakışları, ürpermeme neden olan gizemli bir adamdı. Zamanla onu da tanırdım nasılsa. Otobüs, inmem gereken durakta durunca onları düşünmeyi bırakıp indim. Ufak bir yokuş çıktıktan sonra adreste yazılı olan binayı gördüm.

Virane Düşler  (TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now