1.Bölüm

40 0 0
                                    

 Melekler ve düşmüşler arasında birkaç yüzyıl boyunca sürmüş olan savaşlar... Hiçbirisinde böylesine büyük bir olay yaşanmamıştı. Ta ki Michael ortaya çıkana kadar.  

Michael her ne kadar inanış, yardımseverlik gibi erdemler taşısa da savaş sırasında oldukça acımasız olabilen bir melekti ve Tanrı'nın sağ kolu olarak girdiği bu savaşta da savaşın seyrini değiştiren bir güce sahip olduğunu göstermiştir. Yüzyıllara yayılmış bu savaş sonunda Satan ve güçleri bozguna uğratılmış ve Satan yok edilmiştir. Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır.

------------

'Saçmalık!' diye bağırdı Forneus. 'Bu tam bir saçmalık!' Evet Satan'ın yok olması mümkün değildi! O Tanrı'ya bile karşı gelmişti! Nasıl olurdu da kıytırık bir melek yüzünden ölmüş olabilirdi?!

Onun zihninden geçenleri okumuş gibi atıldı Astaroth 'O sıradan bir melek değildi, Efendim.' Yüzündeki öfkeyle ona döndü Forneus. Kocaman açılmış gözleri alev alev yanıyordu. Terden sırılsıklam olmuş yüzünde yorgun olduğunu ele veren gözünün altındaki mor halkalar dikkat çekiyordu. 'Ne dedin sen?!' diyerek ona doğru yürüdü. Astaroth kafasını eğmiş bir şekilde beklemeye devam ediyordu. Forneus dibine kadar sokuldu, elleriyle Astaroth'un yakasını kavramıştı.Yüksek sesle tekrarladı 'Ne.. dedin sen?!!' Astaroth öfke saçan nefesini hissedebiliyordu. Sakinliğini korumaya çalışarak cevapladı onu 'O sıradan bir melek değildi, Efendim. O...' kısa bir sessizliğin ardından başını kaldırarak sürdürdü 'O, Michael'di.'

Forneus duyduklarıyla donakalmıştı. Şaşkınlığını gözbebeklerinin titremesi ele veriyordu. 'Mic...ha..el.. ha?' Yavaşça elleri gevşedi ve iki yanına düştü. Arkasını dönüp yürümeye başladı. 'Demek Michael'di öyle mi ?' cümlesinin ardından kıkırdamaya başladı. Odadaki diğer kişiler olanlara bir anlam veremeyerek ona bakıyorlardı. Forneus daha fazla ayakta duramayarak dizlerinin üstüne düştü. Gülmesi kahkahalara dönüşmüştü. Birdenbire kafasını kaldırdı. Gülmesi kesilmiş yüzünde gayet ciddi bir ifade vardı. 'Herkes dışarı!' diye bağırdı. Beklenmedik bu tepki karşısında herkesin suratında bi şaşkınlık vardı. Odanın içinde bir hareketlilik başladı ve bir anda hiç kimse kalmadı.

Forneus hışımla doğruldu. Michael... Bunca zaman sonra adını ilk defa duyuyordu ve bunun bu şekilde olması... Ama şaşırmamalıydı o görev bilinci fazla gelişmiş iyilik budalası Tanrısının sözünden hiç çıkmazdı zaten. Bu iblislerin en güçlüsü Satan'ı öldürmek olsa bile...

İşte tam da o an orada kendine bir söz verdi. 'Ne olursa olsun seni yeneceğim!' ve tükürürcesine ekledi 'Michael...'

-----------

Çimlerin üzerine uzanmış gözlerini dinlendiriyordu. Ama bir tuhaflık vardı bunu hissedebiliyordu. Şu anda en huzurlu olması gereken zamandı fakat bir şeyler ters gidiyordu. Satan'ı öldürmüş ve büyük bir üne kavuşmuştu. Herkes ona kahraman gözüyle bakıyordu. Yine de oralarda bir yerde rahatlamasını engelleyen bir şey vardı. Kolunu alnına götürerek gözlerini açtı. Tam o sırada yukarıdan kendisine bakan Raphael'i gördü. Olduğu yerde doğrularak ona baktı. 'Bir sorun mu var ?' Raphael 'Bilmiyorum.' diyerek ona bir zarf uzattı. Michael almak için elini uzattığında üzerindeki mührü farketti. Bu Tanrı'nın hizmetkârlarını huzuruna çağırma şekliydi. Kimse onun neye benzediğini bilmiyordu. Konuşabilir miydi bu da bilinmiyordu herşeyini bu kapalı zarflarla hallediyordu. Zarfı aldıktan sonra nereye gitmesi gerektiğini biliyordu. Meydanda büyük bir sunak vardı. O devasa yapının önüne geldiğinde kafasını kaldırıp süzdü. İçinde hâlâ kötü bir his vardı. Merdivenleri çıkarken düşünmemeye çalıştı zaten biraz sonra öğrenecekti. Nihayet büyük hole ulaştığında simsiyah olan elçileri gördü. Onlar hakkında tek bilinen Tanrı'dan haber getirip götürdükleri ve simsiyah olduklarıydı. Gerçekten siyah.

Orada dururken yanına bir elçi yaklaştı beraberinde de başka bir melek. Neler olduğu konusunda tahmin yürütmeye çalışıyordu. Elçi kalın ve gür sesiyle ona görevini açıklarken Michael içindeki sıkıntının nedenini anlamaya başlıyordu.

Forneus insan dünyasına gidiyordu. Nedeni ise Elçi'nin söylediklerine göre bir çeşit güç kaynağını ele geçirmek. Bu yüzden Michael ve seçilmiş birkaç meleğin de insan dünyasına gitmesi ve onu durdurması gerekiyordu. Forneus Satan'ı öldürenin Michael olduğunu öğrenmişti. Bunun üzerine Michael ve Tanrısını yok etmek için böyle bir şeye girişmişti. Aradığı güç kaynağı ise bu iş için ihtiyacı olan şeydi. Bir Kutsal Ruh. Exael'in ruhu.

Elçi'nin yanındaki melek ise cennet ve yeryüzünde dolaşabilen meleklerden Melioth'tu. Onlara bu görevlerinde insan dünyasında yardımcı olmak için görevlendirilmişti. Kaybedecek zamanları yoktu ve hemen yola çıkmaları gerekiyordu.

Michael o an bir kez daha anladı 'Artık bitti!' diye düşünmekle ne kadar yanlış yaptığını. Aslında herşey YENİ başlıyordu.                                                            

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Jan 10, 2015 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

12 BrokenWhere stories live. Discover now