7- Kaza sonrası

9K 425 14
                                    

Arkadaşlar uzun zaman oldu farkındayım ama votelerin artması için beklediğim 100 e yaklaştı voteler umarım bu bölümü beğenirsiniz ben pek severek yazmadım ama votelerinizi bekliyorum. Iyi okumalar...

"Esra tamam yeter ağlama"

"Anka... ya ona bi şey olursa"

"Olmayacak  konuşma böyle"

"Off ya off hepsi benim hatam benim yüzümden bu halde"

Esra bunları söylerken Arat da bi aşağı bi yukarı yürüyordu elini saçlarının arasından geçiriyordu saçlarını çekiştiriyordu hangisine teselli vereceğimi bilmiyordum.

Esranın sevdiği çocuk Arat'ın da en yakın arkadaşıydı. Ben bunları düşünürken Esra kollarını boynuma sardı.... sıkıca sarıldım.

O sırada hastanenin kapısındaki Beyzayı gördüm koşarak bize doğru geldi

"Esra" dedi üzgün bi şekilde 

Esra benden ayrıldı ve Beyzaya baktı.... Beyzanın boynuna atladı ağlaması artmıştı o sırada gözüm Arata kaydı sandalyede oturmuş başını ellerinin arasına almıştı arada saçlarını çekiştiriyordu.

Yavaşça ona doğru yaklaşım ve yanına oturup
"Arat" dedim sesimin titrememesine dikkat ederek.

Başını kaldırıp bana baktı gözleri kızarmıştı. Ağlamamak için çaba sarfettiği belliydi. Onu hiç ağlarken görmemiştim. Elimi yanağına götürdüm varla yok arasında bir gülümsemeyle
"Ona bi şey olmayacak merak etme" dedim.

Kollarımı boynuna doladım. O da elini belime koydu ve sıkıca sarıldı. Aratı ağlarken görmek istemiyordum. Can, Aratın en yakın arkadaşıydı hakkında fazla bi şey bilmiyordum bildiğim tek şey Aratın ve Esranın ona çok değer verdikleriydi.

Can Esrayı zorla arabaya bindirmiş ve ormanlık bi alanda arabayı sürerken ağaca çarpmıştı şu anki durumu hakkında hiçbir bilgimiz yoktu. Kimse bi şey söylemiyordu.

Telefonumun melodisini duyduğumda kollarımı Arattan ayırdım ve hafif bi şekilde gülümseyip telefonu cebimden çıkardım.

"Efendim Eylül?"

"Kızım nerdesin sen ya ben senin için taaa Almanya'dan buraya geleyim sen eve bile uğrama öyle olsun Anka...."

"Masal? sen ne ara geldin ya? "

"Dün geldim ve dünden beri seni bekliyorum"

"Ya Masal ben hastanedeyim eve gelmeyecem"

"Neden noldu ki neden hastanedesin?"

"Çok uzun hikâye ya anlatırım sonra" 

"Ben oraya geliyorum"

"Ne işin var burada"

"Seni görmeye gelecem" dediğinde Arat'a kısa bi bakış attım

"Tamam sen bilirsin gelmek istiyorsan gel" dediğimde

"Tamam geliyorum" dedi ve telefon kapandı.

O sırada Arat
"Kim?" diye sordu

"Kuzenim Masal" dedim

"Ne söyledi ?"

"Mersine gelmiş neredesin dedi buraya gelecek " dediğimde başıyla onayladı ve başını geriye doğru götürüp duvara yasladı.

Ne yapacağımı bilmiyordum ona nasıl moral verebilirdim bilmiyordum. O sırada odanın kapısından çıkan doktoru gördüm Arat sandalyeden hızlı bir şekilde kalktı ve hemen doktorun yanına gitti bende aynı şekilde peşinden gittim. Doktorun başına toplandığımızda

"Can bey tüm kontrollerden geçti hiçbir sorun çıkmadı ama bir süre burada kalması lazım" dedi

Esra "Peki görebilir miyiz?" diye sordu

Doktor "Evet ama çok yormayın" dedi ve gitti.... Esra gülerek Beyzaya sarıldı.

Arat bana bakıp gülümsedi ve içeri girdik. Can bizi görünce

"Noldu be neden hepiniz toplandınız " diyip sırıttı

"Şansını fazla zorlama istersen hasta falan demem yumruğu geçiririm suratına adamın asabını bozma"

Can Arat'ın bu söylediğine güldü ve başını olumlu anlamda sallayıp

"Tamam tamam hoş geldiniz " dedi hâlâ gülüyordu.

Esraya baktığımda gayet mutlu görünüyordu. Ağzı kulaklarındaydı diyebiliriz. 

O sırada kapının arkasından gürültü gelmeye başladı iki kişi tartışıyor gibiydi. Aralarından birinin sesi çok tanıdık geliyordu. Arat'a baktım omuzlarını silkip kapıya doğru ilerledi.....

Sen BenimsinWhere stories live. Discover now