İsimsizler

İfşa

"O şerefsiz ile yemeğe falan çıkamazsın!" diye bağıran Bartu ile "İstersen onlar bizi öldürmeden biz intihar edelim." dedim.

"Kız sen yoksa bu çocuğa vuruldun mu?" diye soran Bora ile "Nasıl anlatayım. Böyle ona bitiyorum. Yanıyorum." dedim gülerek.

"Ya yanlış bir hareketi olursa?" diye soran Bartu ile "Döverim lan o zaman." dedim.

"En iyisi bizde gelelim. Şöyle arka masada falan otururuz." diyen Bartu ile "Gelin. Daha iyi olur." dedim.

"İçime sinmiyor." diyen Bartu ile bugün onun bana derste dediği gibi "Sen beni mi kıskandın?" diye sordum.

Bartu dediğime kahkaha atarken kolunu omzuna attı ve "Tabii kıskanacağım. İnsanlar kardeşlerini kıskanır." dedi.

"O zaman yengeme acıyorum. Oğlum sen kıskançlığından kızı eve falan kilitlersin." dedim gülerek.

"Nisalar geliyor." diyen Mertcan ile gelen üç kıza baktım.

"Selam." diyen siyah saçlı kız ile Bora "Selam." dedi.

"Kantinde başka boş yer yok da oturabilir miyiz?" diye sordu siyah saçlı kız.

"Tabii oturun." diyen Bora ile "Tanıştıracak mısınız?" diye sordum.

Bora kızları sırayla gösterip "Fulya, Nisa ve Deren." dedi.

Mertcan'ın Nisa'ya baktığını görmem ile Nisa'ya "Sanırım Mertcan ile çarpışan sensin." dedim.

"Şey, evet öyle." diyen Nisa'nın kızardığını görmem ile sırıttım.

"Niye söylemediniz?"diye soran Fulya ile "Neyi söylememişiz?" diye sordum.

"Her şeyi biliyoruz. Niye infaz için arandığınızı söylemediniz?" diye sordu Deren.

"Siz nereden biliyorsunuz?" diye soran Bartu ile Fulya "Bunun bir önemi yok. Bora bana bu yüzden yaklaştı. Şimdi bana söyleyin. Sizi ifşa mı etmeliyim? Yoksa şimdi burada kafanıza sıkayım mı?" diye sordu.