7.Bölüm: ŞEKİL DEĞİŞTİREN

En başından başla
                                    

Bankta tek başında oturmuş, sigara içiyordu. Sigarayı tutan elleri titriyordu, dizlerini sürekli sallıyor ve gözlerini yerden kaldırmıyordu. Gergin ya da canı bir şeye sıkkındı.

Bakışlarını yerden kaldırdı, etrafta gezindi lensli gözleri. Önüme döndüm ancak onun bakışlarının ağırlığını üzerimde hissettim. Alanguva'nın mekânında gördüğü için hatırlamaya çalışıyor olabilirdi.











Girdiğim sıkıcı ve uzun dersin ardından şirkete geçmiştim. Uzun bir gün olacaktı. İlk saatlerde her şey normal ilerliyordu, Alanguva şirkette değildi.

Telefonumdan, evdeki bilgisayarıma mesaj attım. Ve zehirli yazılımım, Alanguva'nın sistemine sert bir giriş yaptı. Güvenlik katında acil alarm verildi, tam üç dakika içinde şirketteki tüm mühendisler bir araya toplanmışlardı. Son model bilgisayarlarla sorunu gidermeye çalışıyorlardı. Ancak o kadar mükemmel bir sistem oluşturmuştum ki, onlar ittikçe ben içeri giriyordum.

Bilgisayarımın ne âlemde olduğunu bilmiyor, telefonla kontrol edemiyordum. Eve gittiğimde başarısızlıkla da karşılaşabilirdim, büyük bir zaferle de.

On beşinci dakikanın sonlarında Alanguva geldi. Şirketin kapısından rüzgâr gibi girdi, peşindeki Pusat ve Arhan'la. Elindeki tableti bıraktı, gözleri etrafta gezindi. Kerim hızla Alanguva'ya ulaştı. Alanguva takım elbise yerine, spor bir gömlek tercih etmişti bugün. Serin havaya rağmen ceketi üstünde değildi. Sakalları mükemmelce hizalı değil, saçları da ilk defa dağınıktı. Bu hızla buraya geldiğini, gergin ve aceleci olduğunu gösteriyordu. Kerim ona telaşla bilgi verirken, soğukkanlılıkla dinledi.

"IP adresi büyük ihtimalle yurt dışında görünüyordur, yine de bulun. Sarı seviye alarm verin." Ve sözlerinin hemen ardından asansöre yürüdü.

"Nasıl bir virüs bu? Temizleyemiyoruz." Dedi hayretler içinde kısa saçlı, ilk defa gördüğüm kadın. On parmak klavye kullanıyor, arada durup su içiyordu. Herkesi çok germiştim.

Stajyer olduğum için onların ki gibi donanımlı bir bilgisayara sahip değildim. Masamdan kalktım, odasına giden Kerim'in peşine takıldım.

"Gelebilir miyim Kerim Bey?"

"Gel Aşkın." Dedi kısa bir bakış atıp bilgisayarına dönerken.

"Sanırım bu çok ciddi bir saldırı, size yardımcı olabilir miyim?"

"Şuan hiç sırası değil, onu aşkın mühendis uğraşıyoruz. En ufak hataya yer yok, güvenlik duvarının ikinci katına geçti korsan." Demek onların girme yetkisi olmayan kata girmiştim ama ikinci kat demişti. Yani başka katlar vardı.

"Lütfen, güvenin bana. Elimden gelen her şeyi yapacağım." Gözlerimi irileştirerek, içtenlikle konuşmam onu etkilemişti sanırım. Sıkıntıyla verdi nefesini.

"Ben mühendisleri kontrol edeceğim, bilgisayarımı kullanabilirsin. Gözüm üzerinde." Gülümsedim içtenlikle, Kerim'in bilgisayarına geçtim.

Virüsü ben salmıştım ve ben çekebilirdim. Onların çekmesi saatler sürerdi. Bu projemin adı, şekil değiştirendi. Virüsüm şekil değiştirip, onlardan birine bürünecekti. İki tür virüs yayılıyordu, onlar sadece birini görebiliyordu. Aslında bunun bir benzeri çokça bilinen Truva ya da Spyware denilen yöntemdi, ben biraz kendi yorumumu katmıştım.

Birazdan birini çıkaracak, diğerini bırakacaktım. Ancak anlamayacaklardı. Şuan onlarca bilgisayar sistemi korumaya çalışıyordu, bu kargaşada onlardan biri sanılacaktı virüs.

ATEŞPARE (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin