Geçmişten Kesit

89 24 148
                                    


Bu günün tarihini atın👉👉👉

"Neden benimle oynamıyorsunuz?" dedi küçük kız, ağlamaklı bir ses tonuyla. Etrafındaki kızlar onu yine oyuna almıyorlardı.

"Çünkü sen Müslüman değilsin! Sen tam bir kafirsin!" dedi kendinden 3 kat daha iri olan kız.

Küçük kız bir iki adım geriledi. Ardından yavaşça büyüyen kahkaha fırtınası onun kalbini kırmıştı. Bir kaç adım daha... Göz yaşlarını durduramıyordu. Sertçe arkasını dönüp koşarak o parktan uzaklaştı.

Ağlayarak kendi evinin önüne gelmişti. Kaldırıma oturarak ağlamaya başladı. Açık kahve şaçları oturunca dizlerine değiyor, bembeyaz teniyle mükemmel bir uyum sergiliyordu.

Ne kadar süre geçtiğini bilmiyordu ama kafasını kaldırdığında karşı kaldırımda üç küçük çocuğun ona baktığını gördü.

Utanıyorlardı ama o kızın neden ağladığını da çok merak ediyorlardı. İçlerinden en cesuru öne atlayıp karşıdan karşıya geçmek için bir kaç arabanın geçmesini bekledi. Ardına diğer iki çocukla birlikte kızın yanına vardılar.

Küçük kız ne olduğunu sonradan anlasa da bir şey demek istemedi. Belki onlarla iyi bir arkadaşlığı olabilirdi. Belki.... Yanaklarını silip kafasını kaldırdı. Üç erkek de yanına çökmüş ondan bir cevap bekliyorlardı. Kız gözlerini tek tek üzerlerinde gezdirdi. Sonra biri dayanamayıp söze başladı.

"Neden ağlıyorsun?" sorusu net ve kararlı çıksada içindeki şüpheyi saklayamamıştı. Kız bir kaç saniye durdu. Nefesinin yerine gelmesini bekledi. Gözüne soruyu soran çocuğun tişörtü takıldı. Üstünde 'Juice WRLD' yazan hoş bir tişörtü. Hemen solunda oturan çocukta ise 'Lil peep' sağındaki de ise 'Xxxtentacion' yazıyordu. Bunların şarkıcı olduğunu biliyordu. Hatta bir kaç şarkılarını dinlemiştim. Derin bir nefes alıp konuşmaya başladı.

"Beni oyuna almıyorlar! Ben onlarla sadece oyun oynamak istiyorum ama beni istemiyorlar!" tekrar ağlamaya başladı. Üç şaşkın yüz ona bakarken tekrar o meraklı çocuk söze atladı.

"Neden? Sen onlara ne yaptın ki?" kız atılgan bir tavırla hemen lafa başladı.

"Ben onların dininden değilim diye beni almadılar! Oysa onlara kötü bir şey yapmadım! Onlar beni istemiyorlar! Hiç bir zaman da istemediler! "

Üç erkekten biri ayağa kalktı. Diğerleri de ardından kalktı. İlk ayağa kalkan esmer çocuk lafa başladı.

"Bekle bizi." dedi. Ve üçüde koşuşturmaya başladı. Küçük kız arkalarından caddeyi dönene kadar baktı. Döndüklerinde kız da onlara bakmayı kesip avuçlarının içine bakmaya başladı.

Babası İspanyol, annesi ise aslında İspanyol ama Türkiye de hayat kurmuştu. Zaman zaman annesi ve babasını da dinlerinden dolayı dışlamışlardı. Babasının da en çok sinirlendiği şey buydu. Dışlanmak!

Annesi ve babası ile Kayseri de yaşıyorlar. Babası her ne kadar mutlu olmasa bile evet, Kayseri de yaşıyorlardı. Ailesinin tek çocuğuydu ve zaman zaman aile sorunları onu rahatsız ediyordu. Babası istediği olmayınca çıldırıyor ve etrafında ne var görmeksizin ortalığı birbirine katıyordu.

Sabahta o ortalığı birbirine kattığı günlerden biriydi. Babasının bağırmasından korkmuş, yaşıtlarının oynadığı parka koşmuştu. Sonra da olanlar oldu ve yine onu istememişlerdi.

Beklemeye başladı. Yavaş yavaş hava kararıyordu. Evden ses gelmiyordu. Bu onu korkutuyordu. Babasından çok korkuyordu.

"MARİA! ÇABUK İÇERİ!! " yeinden sıçramıştı. Sesin geldiği yere doğru baktı. Babasının Türkçe aksanını nerede olursa olsun bilirdi. Babası onu içeri çağrıyordu. Sesinin gürlüğünden korkmuştu. Yavaşça ayağa kalktı. Arkasında biriken tozları çırptı. Sonra da kaldırıma adımladı.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Sep 27, 2020 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

İMPARATOR Where stories live. Discover now