3 SENE...

789 16 0
                                    

Lütfen bu duyuruyu okumadan önce hikayeyi okumaya geçmeyin.

Aslında nasıl bir giriş yapsam, ne söylesem de sizi 3 sene bekletmenin nedenini anlatsam bilemiyorum... Yıllar önce size bir söz vererek bu hikâyeyi bitireceğimi ve bitirdikten sonra düzenlemeye alacağımı söylesem de yapamadım. Size o an her şeyin içime sindiğini ve bu hikâyeye veda etmeye hazır olduğumu söylemiştim fakat sonradan fark ettim ki kendime de size de yalan söylemişim. Ne hikâye tam anlamıyla içime sinmişti ne de karakterlere veda etmeye hazırdım... Yine de siz benden bir final bekliyordunuz ve benim yazmam gereken bir son vardı. Kafamda her şey hazırdı ama ben hazır değildim ve hazır hissetmem için çok zaman geçmesi gerekti.

Öncelikle yıllardır sizi habersiz bıraktığım için özür dilerim. Hala bu hikâyeden, karakterlerden ve benden ümidinizi kesmediğiniz için de teşekkür ederim. Yıllar sonra beklediğiniz duyuru ile geldim: Düzenlemeyi de hikâyeyi de bitirdim. Fakat sizlerle düzenlediğim bölümleri paylaşmadan önce paylaşmam gereken farklı bir şey var.

Yıllardır gelen yorumlara baktığımda birçok kişi bu hikâyenin klişe olduğunu, saçma olduğunu, aşk hikâyesine dönüşmesi gerektiğini ya da dönüşeceğini söyledi. Hiç kimse bu karakterlerin benim zihnimdeki kişiliklerim olduğunu bilmediği için ve bu satırlara nasıl yazmaya başladığımı bilmediği için bunları söyledi. Şimdi burada her şeyi açıklayacağım.

Bu hikâyedeki Elena, Jordan ve Samuel karakterleri benim yıllar önceki yaşadığım birkaç olay sonucu kendi kimliğimi bulma sürecimdeki bölündüğüm karakterleri temsil ediyor. Elena, benim henüz dünyayı yeni tanımaya başlamış küçük, saf genç kız hallerimi... Jordan, istemediği şeyler yaşamış ve bunun sonucunda hayatındaki amacını yitirip, acımasız birine dönüşen halimi... Samuel ise kafamın içinde susmak bilmeyen ve beni her türlü kötülüğe bulaştırabilecek, hep susturduğum zihnimdeki şeytanı...

Elbette ki kurguyu genişletmek, hikâyeyi derinleştirmek adına kalan her şey kurgudan ibaret. Fakat bu üç karakter benim kimliklerimi, düşüncelerimi, bakış açılarımı taşıyor. Bu nedenle birbirleri arasında herhangi bir duygusallık yaşamaları mümkün değil. Elena'nın Jordan'a karşı hisleri de tamamiyle Stockholm Sendromu dediğimiz psikolojik bir durumdan ibaret. Bu da aslında benim saf tarafımın bir yandan o kötü tarafımla beslendiğinin, ona bağımlı olduğunun bir göstergesi...

Şu anı soracak, bilmek isteyecek olursanız gayet iyi ve mutluyum. Hayatımda her şey istediğim gibi gitmekle beraber aklımdaki birçok şeyi de gerçekleştirmiş bulunuyorum. Hayatımdaki yenilikleri Instagram üzerinden @curlykoalasworld adlı hesaptan takip edebilirsiniz, çünkü her şeyi Instagram bloğum üzerinden paylaşıyorum artık. Aslında yazmaya başladığımı oradan ve Youtube kanalımdan duyurmuştum. Evet, bir Youtube kanalı dahi açtım. Dediğim gibi hayatımda sevdiğim değişiklikler oldu. Bütün bunlar olurken ben her kendimi hazır hissettiğimde bu hikâyenin başına geçtim ve size kendimi en iyi şekilde ifade edebilmek için çabaladım.

Bilmeniz gereken bir diğer konu ise bazı bölümleri bazı bölümler ile birleştirmem. Bu nedenle final 26.bölüm değil, 25.bölümde olacak. Kısaca hikâyeyi hem daha iyi anlamak hem de hatırlamak adına en baştan okumanız sizin için daha iyi olabilir. Çünkü bazı yerlere güzel ve anlamlı detaylar da eklediğimi düşünüyorum. Umarım sizde benim sevdiğim kadar yeni halini seversiniz.

Hikâyenin düzenlenmiş bölümlerini 22.07.2020 Çarşamba günü 17.00'dan itibaren her gün aynı saatte atacağım.

Hepinize mutlu, huzurlu ve sağlıklı günler dilerim. Kendinize çok iyi bakın ve herhangi bir sorunuz olursa lütfen yorumlarda benimle paylaşın.

TUTSAK (tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin