Tehlikeli Plan

En başından başla
                                    

ZEYNEP


Kerem'İn koltukta uyumasını anlamlandıramamıştım. Benle ilgili bir sıkıntı olduğunu düşündüm nedense ama ne yapmış olabilirdim ki? Bunu dayanamayıp Kerem'e sorduğumda acı çekiyormuş gibi yüzünü buruşturmuştu."Bu kadar iyi olmayı keser misin?Ben kötü biriyim.Sana acı vere vere neden yakın olalım ki?" demişti.Sanki bir şeyler için kendini suçluyor gibiydi ve açıkçası bu bayağı bir şaşırtıcıydı. Ve dengesiz halini anlamakta güçlük çekiyordum. Yılbaşından iki gece öncesine kadar koltukta yattı. 

Yılbaşından bir gün önce kahvaltıda "Yarın büyük bir balo veriyorum." dedi. Ah doğru, unutmuştum. "Senin için bir elbise seçtim." diye devam etti. Yine mi? Gözlerimi devirdim. "Gözlerini devirme, üzerinde çok güzel duracağına emin olduğum için almazsam içim rahat etmezdi." diye açıkladı. Tek kaşımı kaldırıp gülümseyerek ona baktım."Öyle bakmayı kes." dedi ama sesi sinirli değildi, geçiştirmek ister gibiydi.Bunun üzerine gülümsemem genişledi. "Elbise öğleden sonra gelir.Dene, hazırlıklarını yap.Oradaki en güzel kadın olmanı istiyorum." Kaşlarımı çattım. "Neden?" Derin bir nefes verdi. "Soruları bırak Yılmaz, talimatları uygula." Kaşlarımı daha da çattım. "Bugüne kadar bunu hiçbir zaman yapmadım Sayer." Sesim mesafeliydi.Ofladı. "Zeynep." diye inledi.Sesi bıkkındı. "Güzel olmanı istiyorum.En güzel kadının yanımda olmasını istiyorum.Herkes senin muhteşemliğine bakmalı ve yanımda olduğun için hayıflanmalı. Anladın mı?"  Gözlerimi devirdim. "Yani senin erkeklik gururun için güzel olmalıyım?" Bu sefer biraz sinirliydim. Kafasını geriye attı. İlahi bir yardım bekler gibi yukarıya baktı.Beklediği yardım gelmeyince asabi bir şekilde "Tamam Zeynep.Olma. Çirkin ol." dedi ve sofradan kalktı. Arkasından öfkeyle baktım ve bende masayı bırakıp üst kata çıktım.

Öğlene kadar vakit öldürdüm.Sonunda Nurgül kapımı çaldı ve büyükçe bir paketi odaya bıraktı.Ona teşekkür ettikten sonra paketi alıp yatağa koydum. Aslında Kerem'İn seçtiği elbiseyi fazlasıyla merak ediyordum.

Kısa bir süre düşündükten sonra paketi açıp elbiseyi çıkardım. Ve mest oldum.Kerem'e o kadar sinirli davranmamın sebebi aslında elbise meselesi değildi.Bir haftadır garip davranmasıydı. Ve bende sladırmak için açığını elbiseden bulmuştum ama gördüğüm elbiseyle pişman oldum. Elbiseyi alıp ayağa kalktım ve bir kol boyu mesafeden inceledim.

Şarap renginden oldukça açık ama kırmızıdan koyu bir elbiseydi. Kumaşı yumuşacık iipekti.Darlığını burdan seçebiliyordum.Bir korse gibi olan bel bölümünde siyah, çok ince dantel işlemeler vardı. Straplezdi ve seviyeli bir göğüs dekoltesi vardı. Sırtı yine açıktı ama önceki elbise gibi kuyruk sokumuna kadar olan bir açıklık değildi.Ve açık olan kısımlar, ön kısımdaki ince dantel detaylarla kapatılmıştı. Çok derin bir yırtmacı vardı. Ve birde çok zarif, dirseklerime kadar, yine aynı siyah dantel işlemelerden bir çift eldiven.

Elbiseden gözlerimi sonunda ayırabildiğimde büyük kutunun içinde iki küçük kutunun daha olduğunu farkettim.Elbiseyi düzgünce koltuğa bıraktıktan sonra bu kutulara ilerledim.İlkini açtığımda siyah, süet, tabanları kırmızı ayakkabıları gördüm. Sonra ikinci kutuyu açtım. Ve kıpkırmızı kesildim. Bütün kan yanaklarıma akın etti.

Kırmızı straplez bir büstiyer-sutyenin üzeri zarif siyah dantellerle kaplıydı.Takım, küçücük bir kilodu vardı. Ve bir çift siyah, ara ara siyah dantel işlemeleri olan, siyah çoraplarla birlikte jartiyer. Evet resmen jartiyer. Kerem'İn böyle bir şeye nasıl cüret ettiğini aklım almıyordu ve bunları kesinlikle giymeyecektim. Asla. Hatta elbiseyi bile giymeyecektim. Son derece sinirliydim. Her şeyi kutulara yerleştirip kaldırdım ve alışverişe çıkmak için hazırlandım. Siyah pantalon, siyah gömlek, siyah deri ceketimi giydim. Siyah botlarımıda ayağıma geçirdikten sonra çantamı alıp çıktım. Nurgül arkamdan defalarca seslendiysede cevap vermedim.Muhtemelen Kerem onu dışarı çıkarsam haber vermesi için tembihlemişti ilk baştan beri. Cevap vermeden devam ettim. Bir taksi çağırdım. Neyseki acil durumlar için her zaman para saklardım. Zulamdan biraz kullanmamın zararı olmazdı sanırım.

HIRSLIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin