12.Bölüm 🌙 | Kabus

1.6K 154 166
                                    

Yazar

"Anne..." Demiş üç genç, karşılarında ilk defa gördükleri anneleri varmış. "Baba..." Demiş, son genç ise.

Ebeveynler, çocuklarına yaklaşmış ve ellerini çocuklarının kalplerine koymuşlar.

"Kim ne derse desin,
Kim hangi kuralı koyarsa koysun,
Kim hangi yasağı bahane ederse etsin,
Sen burayı dinle.
Unutma; Aşk, her türlü yasaktan güçlüdür..."

Ve birden yok olmuşlar...

"Nereye gitti?"

"Dedim ya, içindeler." Gençlerin elleri kalplerine gitmiş o anda. Ve sessizce fısıldamışlar, "İçimde..."

Adrien Agreste

"Hadi odana git, bugünlük bu kadar."

"Teşekkürler efendim."

"Rica ederim."

Oradan çıktım ve koridorda ilerlemeye başladım. Aklım olanlardaydı. Ne garip şeyler oluyordu böyle. İçimde ruhlar var, yakında tahta çıkacağım, ülkemin en güçlü varisiyim. Daha kaldı mı bir şey?

Ben düşüncelerimde boğulurken, birden biri ile çarpıştım. Tam ikimizde düşecekken dengemi sağladım ve karşımdakini de belinden yakaladım. O da refleks olarak ellerini boynuma sarmıştı.

"Marinette?"

"Adrien?"

""Senin burda ne işin var?""

""Yine mii?"" Birbirimize bakıp gülmeye başladığımızda, daha yeni uyanmış birkaç öğrencinin elinde kahve bardakları ile bize tip tip baktığını gördük.

"Yine herkes bize bakıyor."

"Ve yine benim hiç umrumda değil." Güldü.

"İnsanların, sen ve senin yaptıkların hakkındaki düşüncelerini önemseme. Sonuçta bu senin hayatın, ve onların değil senin görüşlerin ile şekillenecek." Gülümsedi. "Belki de haklısın."

"Hattaaaa," Yan tarafıma baktığımda mavi çizgili pijamalı, elinde üstünden buharlar çıkan bir kahve bardağı tutan, başında pijaması ile takım bir şapkası olan, kahverengi göz altları çökmüş bir öğrenci gördüm. Ve ona gülümseyerek el salladım.

"Seni deli sanıyor."

"Biliyorum." Öğrenci birkaç dakika gözlerini kıprıştırdı. Ardından o da el sallamaya başladı. Bunun üzerine Marinette'in yüzünde bir gülümseme belirdi ve o da el salladı.

"Bak gördün mü? Hiçbir şey demedi."

Tam o sırada ilerlemeye başlayan öğrenci konuşmaya başladı. "Sabah sabah rüya görüyorum herhalde."

Biz gülerken o yürümeye devam ediyordu. "Tamam lafımı geri alıyorum." Marinette'in gülüşü kahkahalara dönmüştü.

Güzel gülüyor...

"Haklısın. İnsanları umursamamam lazım. Ama..."

Yasak - Miraculous Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin