İkinci Yaşam -20-

Start from the beginning
                                    

Sözleri duygulandırmıştı beni. Cindy bile açık açık söylememişti bana bunları. Ne kadar harika birisi olduğumu başkalarından duymak o kadar iyi gelmişti ki gülümsememi durduramadım.

Diana hakkında sözlerimi geri alıyorum, bu kız garip falan değildi. Çok harika birisiydi. Eh, benim yanımda olmasının da bu harikalığına katkı sağlıyordu.

Neyse, kendimi yine çok övmüştüm. En iyisi susayım ben.

"Kızlar!"

Tam ağzımı açıp Diana'ya teşekkür edecektim ki uzaktan gelen Jane'in sesiyle dikkatimiz oraya yöneldi. İkimiz de doğrulup gelen Jane'e çevirdik gözlerimizi.

Yüzünde her zamanki ciddi ve soğuk ifadeyle yanımıza geldi ve çimlere uzanmış gökyüzüne bakan bizi gördüğünde bıkkınlıkla sesli bir şekilde iç çekti.

"Deminden beri sizi arıyorum. Gitmemiz gerektiğini biliyorsunuz ve buna rağmen hala boş boş oturuyor musunuz?"

Şey, aslında oturmuyorduk yatıyorduk ama konumuz bu değil. Geçelim.

Jane bize acınasısınız der gibi bir bakış attı ve kollarını önünde birleştirdi. Eğer biraz daha yatarsak kızacağını bildiğimizden ikimiz de oturur pozisyona geçtik. Jane, önce Diana'ya kalkması için elini uzattı. Keşke bunu yapmasaydı, Diana uzattığı elini tutup onu da yanımıza çekti çünkü.

Jane yalpalayarak yanımıza düştüğünde çattığı kaşlarıyla sinirli bir şekilde Diana'ya baktı. Gülmemi tutmaya çalışıp hallerini izliyordum.

"Diana! Çocuk gibisin. Gitmemiz gerek ancak sen hala oyun peşindesin."

Diana yüzüne bir sırıtış kondurup bir elini havada boş ver, der gibi salladı.

"Birkaç dakika geç kalsak ne olacak canım. Özel korumalarımızla biraz geç tanışırız en fazla."

Diana'nın dediği şeyle içimde bir kıpırtı oluştu. Bugün özel korumalarımızın açıklanacağı gündü. İki hafta önce Zack ile konuşmamdan sonra kabul edip etmediğini öğreneceğim gündeydik yani. O zamandan beri bu günü iple çekiyordum. Ancak her zamanki gibi buna da geç kalacaktık galiba.

Jane, Diananın omuzlarından tutup gözlerini gözlerine dikti. "Diana, lütfen biraz umursa etrafındaki olayları. Beş yaşında değilsin artık, olgunlaş. Geç kalmamız öbür leydiler tarafından kötü karşılanabilir."

Haklıydı, her şeyi yargılamak için can atan leydiler vardı aramızda. Başlarını da Antonia çekiyordu tabii ki. Eğer geç kalırsak eminim laf atacaktı bize.

Diana küçük bir çocuk gibi yerinde kıpırdandı ve büzdüğü dudaklarıyla Jane'e baktı. "Ama ama daha vaktimiz var değil mi? Biraz daha burada dursak olmaz mı?" Gözlerini büyüterek izin ister gibi bir hal takındı.

Bu kızı cidden anlayamıyordum. Kızım annen mi senin o? Kendin istediğin zaman gidebilirsin değil mi?

Jane ciddiyetle kafasını iki yana sallayıp ayağa kalktı ve bir eliyle beni öbür eliyle Diana'yı tutup ikimizi de ayağa kaldırdı.

"Hayır, şimdi gidiyoruz. Siz geç kalmaya alışık olabilirsiniz ancak ben değilim."

Kalktığımızda bir kolunu Diana'ya bağladı. Bunun amacı muhtemelen Diana bir yerlere kaçmasın diyeydi. Çünkü ne zaman yürüyüşe çıksak Diana etrafta canlı bir varlık görüp onun peşine takılırdı. Veya etrafta koşuşturmaya başlayıp bir yerlere düşerdi. Küçük bir kız gibiydi anlayacağınız. Jane de onun bu huyunu bildiğinden tasma takar gibi kolunu bağlamıştı Diana'ya.

İkinci Yaşam 1-2Where stories live. Discover now