Başımı anladım dercesine sallayıp siyah çantamı elime aldım.
Aynanın karşısında birlikte durup son kez kendimize baktığımızda ikimizin dudağının kenarı havaya kalkmıştı.
Çok iyi duruyorduk.İyininde iyisiydi.

İyininde iyisiydi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Hadi çıkalım."
Alp'i başımla onayladıktan sonra birlikte odadan çıkıp alt kata indik.
Onur takım elbise giymiş ve oldukça şık duruyordu.
Siyah çerçeveli gözlüklerine giydiği siyah takımının yeleği ayak uydurmuş beyaz ,sade vedüz tabanlı ayakkabısı bir bütünlük sağlamıştı.
Bizi gördüğünde uğraştıgı telefondan başını kaldırıp ayağa kalktı ve gülümsedi.
Ona aynı şekilde karşılık verirken ilke'nin hala inmedigini düşünerek hızlı bir şekilde mutfağa adımlayıp son kalan eşyaları sepete yerleştirdim

Düğün bittikten sonra balayına gidicektik hep beraber.İlke bunu öğrendiğinde  benim gibi tek yapmak istememiş birlikte gitmeye karar vermiştik.
Kulağa ne kadar saçma gelsede ben kendi açımdan böyle istiyordum.
Arabada yemek için atıştırmalık yaptığımız şeyleri sepete yerleştirip telefonuma gelen mesajla çantamı açıp kimden geldiğine baktım.

Jale'm
Boncuğum biz geldik  ,haberin olsun.

Jale'nin yazdığı mesaja tebessüm edip cevap vermiyerek hızlıca geri çantama sıkıştırdım.
Bakışlarımı Alp ve Onur'a çevirdiğimde ikiside elleri cebinde bir şekilde ayakta bir şeyler konuşuyorlardı.Ne kadar da güzel duruyorlardı öyle.
Alp önüne gelen saçlarını elleriyle geri itip bakışlarını kısa süreliğine merdivenlerde gezdirip tekrar Onur'a çevirdi.
"Nerde kaldı bizim koca göz?."

İlke'den bahsettiğini anlıyabilmiştim.
Onlarla birlikte beklemek için çantamı omzuma geri takıp içeri geçtim.
O sırada Onur cevap verdi.
"Gelir şimdi."
Onu başımla onayladığım sırada merdivenlerin başında ilke'yi görmemle, kocaman sırıtıp bakışlarımı çocuklara cevirmeden konuştum.
"Geldi bile."

İlke beyaz, göğüs dekolteli ve oldukça sade bir elbise giymiş kusursuz makyajıyla utanarak bize bakıyordu.
Gittiğimiz kuaförde ki kadın ilke'nin oldukça uzayan kahküllerini kesmiş,ve dağınık bir topuz yapıp güzel bir görünüme sokmuştu.
Dudağımı dişleyip Alp'e baktığımda bana baktığını farkettim.
Dudağının kenarı ile bana gülümsediginde aynı şekilde karşılık verip bakışlarımı Onur'a döndürdüm.

Gözünden bir damla yaş aktıgında hızlıca kimse görmeden silip son basamagıda inen ilke'ye yaklaşıp önünde durdu.
Ben birbirlerine bir şey demelerini beklerken onlar daha çok gözleriyle konuşuyor gibiydi.
Onur ilke'nin elini tutarken sessizce"çok güzel olmuşsun "diyerek fısıldadı.
İlkenin yerinde olsam düşüp bayılabilirdim ama o sadece yanaklarındaki pembeligi daha çok arttırıp gülümsedi.

Uzun bir aradan sonra ortamdaki sessizligi bozan Alp olmuştu.
"Geç kalıyoruz,hadi gidelim."
Onur ve ilke başıyla onaylarken, Onur ilke'nin elinden tutup kapıya yönlendirdi.
İlke yanımdan geçerken bana gülümsemiş bende aynı şekilde karşılık vermiştim.
Onur ve İlke kendi arabasına binerken bizde kendi arabamıza binip nikahın kıyılıcagı yere doğru sürmeye başladık.

BU ŞEHRİN GÜRÜLTÜSÜNDEN UZAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin