⚜️Bölüm 9 - "Çırak"⚜️

710 82 46
                                    

"Quo fata ferunt."

⚜️⚜️⚜️

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

⚜️⚜️⚜️

7 Sene Önce – Beyazkaya Sarayı / Calabar

"Nasıl gözüküyorum ?"

     Ona ait küçük odadaki boy aynasının önünde dikilen Victor, yüzündeki muzip gülümseme ile yanı başındaki hizmetçi kıza dönmüştü. İsmi Sib'ti, üç gün önce saraya gelmesi ile birlikte hizmetine sunulmuştu. Pek uzun sayılmazdı, esmer bir tene ve tıpkı onun gibi kömür karası gözlere sahipti. Utangaç tavrı onu eğlendiriyordu. Sorusuyla birlikte cevap vermek yerine gözlerini devirerek başını eğmişti.

"Sib, benimle konuşursan daha eğlenceli vakit geçirebiliriz."

"Özür dilerim Lord Mascarián, sadece size karşı saygısızlık etmek istemiyorum."

"Gözlerinin üzerime dönmesi ya da benimle konuşman saygısızlık sayılmaz. Burada yeni olduğumu biliyorsun, tek arkadaşım sensin. O yüzden fikirlerine önem veriyorum. Şimdi söyle bakalım, nasıl gözüküyorum ?"

     Sib mahcupça gülümseyerek gözlerini ona doğru çevirmişti. Uzun, siyah ceketinin içine giydiği gömleğin beyaz boyun bağını o bağlamıştı. Tereddüt ederek yaklaşıp elini üzerine uzatarak kumaşın kıvrımını düzelmişti. Geri çekildiğinde, yüzüne bakmaya hala çekiniyordu.

"Üzerinizdekiler size çok yakıştı."

"Teşekkür ederim, maharetli bir yardımcım var."

     Sözleri genç kızın yanaklarını kırmızıya döndürmüştü, omuzlarını silkerek gülümsemişti. Victor, Genevan'da birkaç hizmetçiyi yatağına almıştı. Fakat Sib için bu yönde bir eğilime sahip değildi. Kızın tavrı onda şehvetten farklı hisler uyandırıyordu. Onu bu şekilde manipüle etmek niyetinde değildi.

     Tekrar aynaya döndüğünde kısa tuttuğu siyah saçlarını son kez düzeltip geri çekilmişti. Sib'in omzuna dokunarak tekrar teşekkür etmiş, sonrasında ise odasından çıkmıştı. Beyazkaya sarayında büyük bir davet veriliyordu. Labirenti andıran birbirine geçmiş mermer koridorlar ve süslü holler her zamankinden daha kalabalıktı. Victor, sarayı daha önce iki ya da üç kez ziyaret etmiş olsa dahi konaklama şansına sahip olmamıştı. Ağabeyi Alban Mascarián, Kral Adon'un kurduğu kraliyet konseyinde hazine kâtibiydi. Diğer ağabeyi Jayce Mascarián ise babalarının ölümünden sonra Genevan dükü olmuştu. Yirmi üç yaşındaki Victor, hayatı hakkında ciddi kararlar vermesi gerektiğini düşünürken, Alban onu Calabar'a, yanına çağırmıştı. Kralın iradesiyle, onu emri altındaki defterdarlardan biri olarak görevlendirmişti. Bu durumu başka anlamamış olsa da, ağabeyi amacını açıklamıştı.

     Bugünden sonra çırağım olduğunu düşün. Çarkın nasıl döndüğünü öğreneceksin.

     Victor'un bu durumdan yana herhangi bir şikâyeti yoktu. Bilakis, sarayda, gücün merkezinde olmak Genevan'da vakit öldürmekten daha çok hoşuna gitmişti. Yine de, dikkatli davranması gerektiğinin farkındaydı. Savaş biteli iki sene olsa dahi, herkesin cebinde birbirine atmak için taşlar biriktirdiğinden emindi.

KuzguniHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin