21-Zehir

6.3K 562 76
                                    

Bölüme bol bol yorum gelirse yeni bölümü yine yarın yayınlayacağım muhtemelen. İyi okumalar.

Haziran 1994

"Tamam, vakit geldi sayılır." dedi Fiona gergin gergin, saatine bakarak. "Dumbledore hastane kanadının kapısını kilitleyene kadar yaklaşık kırk beş dakikamız var. Orada olmadığımızı kimse anlamadan önce Sirius'u kurtarıp koğuşa dönmemiz gerekiyor..."

Göle yansıyan hareketli bulutları seyrederek beklediler. Yanlarındaki çalılık rüzgârda fısıldıyordu. Canı sıkılan Şahgaga yeniden solucan bulmak için yeri eşelemeye koyulmuştu.

Harry saatine bakarak, "Sence yukarı çıkmış mıdır?" diye sordu. Şatoya baktı ve Batı Kulesi'nin sağına doğru pencereleri saymaya başladı.

"Bak." diye fısıldadı Fiona. "O da kim? Birisi şatodan çıkıyor."

Harry karanlıkta görmeye çalışarak baktı. Adam araziyi koşarak geçip girişlerden birine doğru gidiyordu. Kemerinde parlak bir şey ışıldıyordu.

"Macnair!" dedi Harry. "Cellat! Ruh Emicileri almaya gitti! Tam sırası, Fiona-"
 
Fiona ellerini Şahgaga'nın sırtına koydu, Harry onun binmesine yardım etti. Sonra kendisi de ayağını çalının alçaktaki dallarından birine koyarak onun önüne oturdu. Şahgaga'nın ipini boynundan geçirdi ve tasmasının öbür yanına dizgin gibi bağladı.

"Hazır mısın?" diye fısıldadı Fiona'ya. "Bana tutunsan iyi olur."

Şahgaga'nın sağrılarını topuklarıyla dürttü. Şahgaga dosdoğru karanlık göğe doğru yükseldi. Harry onun böğrüne dizleriyle tutundu, altında koca kanatların büyük bir güçle inip kalktığını hissediyordu. Fiona, Harry'nin beline sıkı sıkı tutunmuştu.

Harry, Şahgaga'yı ileri doğru gitmeye zorladı. Sessizce şatonun üst katlarına doğru kayıyorlardı...

Harry ipin sol tarafını şiddetle çekince Şahgaga döndü. Harry yanlarından hızla geçen pencereleri saymaya çalışıyordu.

"Çüs!" dedi ipi becerebildiğince geriye çekerek.

Şahgaga yavaşladı ve durdular. Yani Şahgaga havada kalabilmek için kanatlarını çırptıkça yükselip alçalmaları sayılmazsa.

"İşte orada!" dedi Harry. Pencerenin yanına yükseldiklerinde Sirius'u görmüştü. Elini uzattı ve Şahgaga'nın kanatları aşağı inerken cama hızla vurmayı başardı.

Black başını kaldırdı. Harry onun ağzının açık kaldığını gördü. Black oturduğu iskemleden kalkıp pencereye koştu. Açmaya çalıştı ama kilitliydi.

"Geri çekil!" diye seslendi Fiona ona. Bir taraftan sol eliyle Harry'nin cüppesinin arkasına tutunarak asasını çıkardı. 'Alohomara!"

Pencere çat diye açıldı.

"Nasıl - nasıl-" dedi Black cılız bir sesle. Hipogrif'e bakıyordu.

Kıpırdamasın diye Şahgaga'yı boynunun iki yanından sıkıca tutan Harry, "Hadi - fazla vaktimiz yok." dedi. "Buradan çıkman gerek - Ruh Emici'ler geliyor. Macnair onları almaya gitti."

İMPOSSİBLE 【DEVAM ETMEYECEK】Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin