4. Kitap 2. Gün

14 4 5
                                    

(29.04.2016 – 2. Gün)

...

İkisi daha büyük bir odaya ihtiyaç duydukları için General'in yatak odasına geçmişlerdi, diğer odalar hep tek kişilik olarak tasarlanmıştı. Manuel artık ne de olsa General'in yerine geçmişti, onun odasına da yerleşmesi sıkıntı olmamıştı. Başta sadece çift kişilik bir yatak ve giysi dolabı koymayı yeterli görmüştü Manuel, ama Kristal sonrasında odayı istediği gibi düzenlemeye başlamıştı. Duvarlarını üşenmemiş ve buz mavisi renge kendisi boyamıştı. Gece lambası gibi ufak eşyalarla bile en ince ayrıntısına kadar ilgilenmiş ve odayı o sade ve sıkıcı tasarımından uzaklaştırmayı başarmıştı.

Kristal hala uyanmamıştı. Huzurluydu o da, Manuel gibi. İlk zamanlarında Kristal geceleri aniden uyanırdı, başlarda Manuel onun Firavun'u kâbuslarında gördüğünü sanmıştı. Ama sonrasında Kristal ona asıl korktuğu kişinin Starfell olduğunu anlatmıştı. Geldiği dünyada Firavun'un zoruyla oradaki Starfell ile birlikte olmaya zorlanmıştı. Bu nedenle burada karakter olarak tamamen farklı olsalar da görünüş olarak aynı ikizi gibi olan Starfell'den uzak duruyordu, Manuel de Kristal'e anlayış gösteriyordu.

Starfell, Kristal'in geçmişini Manuel kadar bilmediğinden bu hassas konu hakkında bilgi sahibi değildi, ama zaten Kristal ile çok yakın bir ilişkisi de olmadığından onunla pek bir araya gelme durumları da olmuyordu...

Bugün bir sürü iş vardı, ondan yatakta oyalanamazlardı. Kristal'den de yardım alması gerekecekti. Bu nedenle onu istemese de uyandırmak zorunda kalmıştı. Bunun için alnının üzerine düşen saçını kenara itmiş ve alnına masumane bir öpücük kondurmuştu. Birden gözlerini açan Kristal yanında uyandığı insanın Manuel olduğunu görünce her sabah olduğu gibi rahat bir nefes almıştı ve Manuel'e sarılmıştı. Bazen rüya olanın buradaki gerçeklik çıkacağından çok korkuyordu. O kâbus dolu günlere geri dönmek istemiyordu.

"Bugün maalesef işimiz çok fazla var, Athena. Yoksa seni uyandırmak istemezdim, çok tatlı uyuyordun," dedi Manuel.

"Sorun değil, Ege. İyi ki uyandırmışsın, seninle beraber bu huzurlu gerçeklikte ne kadar uzun süre kalsam o kadar iyi, rüyalar bekleyebilir," diye karşılık verdi Kristal. Manuel'in sevgi sözcüklerine çok fazla alışık olmadığını fark ettikten sonra ona gerçek ismiyle hitap etmenin ilişkileri için daha iyi olacağını düşünmüştü, Manuel önemli olan isimlerin karşı tarafa söyleniş şekli olduğunu söylemişti. İçi boş bir sevgiyle söylenen hayatım, canım gibi sözcükler yerine içten bir sevginin getireceği sıcaklıkla kendi ismini duymayı tercih ediyordu.

"O zaman bir bakalım, kimler uyanmış, kahvaltıya inen olmuş mu? Bay Fend dün herkese gerekli konuşmayı yaptığını söylemişti. Burada herkes yemeğiyle, temizliğiyle, çamaşırıyla kendisi ilgileniyor, ailesinin yanından daha önce ayrılamamış olanlar için zor olacaktır. Klik'in ilk zamanlarda ne kadar zorlandığını çok iyi biliyorum."

General'in odası da yatakhanelerle beraber tesisin ikinci katındaydı. Odadan çıktıklarında koridorda daha önce hiç görmedikleri bir insan kalabalığı ile karşılaştılar. Bazıları aşağı inmiş olsalar da hala koridorda günaydın muhabbeti yapanlar vardı. Manuel ve Kristal'i gördüklerinde çoğu hazır ol duruşuna geçip günaydın demişlerdi, Manuel'in alışkın olmadığı bir saygı gösterisiydi bu.

...

Yaş olarak daha küçük olanları Manuel'e nasıl hitap etmeleri gerektiğini bilemiyorlardı. Karşısındakiler kem küm ederek bakıyorlardı...

Odasından esneyerek yeni çıkmakta olan bir kız Manuel ve Kristal'i görünce yanlışlıkla dilini ısırdı ve utandı. Kristal gülümseyerek kıza: "Günaydın," dedi, sonra etrafındakilere: "Bizden çekinmenize gerek yok, burası artık sizin de yuvanız," diye belirtti. Manuel, Kristal'in de burayı bir yuva olarak görmesinden ötürü mutluydu, aynı zamanda bu yuvayı sahiplenmesi de hoşuna gidiyordu.

SON İNSAN: AFTER CRYSTALWaar verhalen tot leven komen. Ontdek het nu