🌌

Dakikalar sonra araba şirketin önünde durunca Cemreyle birlikte inerek üzerimi düzelttim.

Bakışlarım sirketin kapısında beni bekleyen Melih ile kesişince ona doğru gidecektim ki önümden hızla geçen araç neredeyse bana çarpacaktı. Korkuyla kendimi geriye doğru attım.
Araç hızını kaybetmeden uzaklaşırken Melih koşarak yanıma gelip bana doğru eğildi.

"Gül güzeli! İyi misin CANSU'M?"

Kalbim deli gibi hızlı atarken bakışlarımı Melih'e çevirdim. Gözlerinde ki endişe ne kadar çok korktuğunun kanıtıydı.

"B- ben iyiyim. Şey- o araç hızlı gelince... korktum."

Melih bedenimi bedenine çekerken beni yavaş bir şekilde ayağa kaldırdı. Aynı zamanda Cemre de dahil herkes etrafımıza toplanmış iyi olup olmadığımı soruyorlardı.

Melih kapıda ki korumalardan birine "Kamera kayıtlarına bakın. Aracı bulun hemen!" Diye bağırdı.

Beni yavaş bir şekilde ilerletirken Cemre de peşimizden geliyordu.

Asansöre binerek Melih'in odasının bulunduğu katta geldikten sonra danışma masasında bulunan su şişelerinden açılmamış bir tanesini Melih açarak bana uzattı. Aynı zamanda eli kabanımın üzerinden belimi okşuyordu.

Suyu içtikten sonra yine aynı yavaşlıkta Melih'in odasına vardık.

Melih beni koltuğun üzerine oturtup üzerindekileri çıkardı.

Gömleğinin kollarını yukarı doğru kıvırırken bakışlarım Cemreyi buldu.

"İyiyim Cemre. Merak etme."

"Korktum sadece sana birşey olacak sandım. Çok hızlıydı araç."

Cemreyi de iyi olduğuma ikna ettikten sonra Melih onun için benim asistanım olabileceğini söyledi.

Cemre bunu sevinçle karşılarken Buse'nin de burada çalışmaya başlayacağı aklıma geldi.

Eğer kabul ederse Melih onun içinde burada bir konum ayarlayacaktı. Bunu ona Melih teklif edecekti. Bu sefer ben söylememiştim. kızlarla birlikte olun. En azından canın sıkılmaz demişti.

Düşünceli adamım.

Saatler sonra herkes işinin başına geçince Cemre için bizim bulunduğumuz odanın yan tarafında ki büyük odayı ona vermişti Melih. Çünkü Buse de kabul ettiğinde onun odasında çalışacaktı.

Bu durum beni mutlu ederken elimdeki dosyayı masaya bırakarak ayağa kalktım.

Melih gözlerini kısmış bir şekilde bilgisayara odaklanmıştı.

Bu denli yorulması hiç hoşuma gitmiyordu fakat 2 gün sonra babası yurt dışından gelecekti ve az da olsa üzerinde ki yük hafifleyecekti.

Kendi odamdan çıkıp Melih'in masasına doğru ilerleyerek tam önünde durdum.

Bakışlarını bilgisayardan çeken Melih önce üzerime giydiğim bacaklarımı saran dar kotta gezindi. Ardından bakışları yavaş bir şekilde yukarı çıktı ve gözlerimi buldu.

SİYAH'A BULAŞAN GRİWhere stories live. Discover now