Bölüm 1

46 0 0
                                    

Bölüm notları için bölümün sonuna kaydırınız. İyi okumalar.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
''Afedersiniz, burası boşsa oturabilir miyim?''

Karşıdaki kişinin kendisiyle konuştuğunu anlaması biraz zaman almıştı. Geralt başını hafifçe kaldırıp baktığında nazik bir gülümsemeyle karşılaştı. Kendisinden yaklaşık on yaş büyük duran bir adam elindeki kahveyi tutarak sabırla bekliyordu. Kafe bu saatlerde oldukça kalabalıktı, adamın kendisiyle konuşması sürpriz sayılmazdı. Normalde insanlar kendisiyle pek konuşmuyordu.

''Ah elbette.'' Geralt sonunda konuşabildi ve karşısındaki sandalyeyi işaret etti. Adam başıyla teşekkür edip gülümseyerek karşısına oturdu. Geralt elindeki kitaba geri döndü.

Ciri'ye sürekli işinden dolayı kitap okuyacak vakti olmadığını söyleyip duruyordu; boş vakitlerinde kitap okumaktansa başka şeyler yapmayı tercih ederdi. Ama kız kendisini anlamak istememişti; kitabı zorla çantasına sıkıştırmış en azından birkaç sayfa okumazsa bir daha evine gelmeyeceğini söyleyerek tehdit etmişti. Geralt her zamanki gibi kabul etmek zorunda kalmıştı.

Henüz ikinci bölümdeydi. Kitap literatür açısından başarılı bulunuyordu. Ciri haftalardır kitap hakkında heyecanlı şekilde konuşuyordu, beğendiği belliydi. Kitap savaş zamanında bulunan genç bir kadını anlatıyordu. Oldukça karanlık ve ağır ama aynı zamanda satırlarında umut verici yerler de vardı.

Geralt kitabı fena bulmamıştı. Bir sürü kişinin neden fazlasıyla beğendiğini anlayabiliyordu. Hikaye fazlasıyla sürükleyici, ana karakter gerçekliğe çok yakındı. Yazar bir süre savaş alanında bulunmuş olmalıydı, normal bir vatandaş savaşı görmeden bu kadar iyi açıklayamazdı.

''Kitabı beğendin mi?''

Geralt'ın algılaması yine birkaç saniye sürmüştü, salak gibi hissediyordu şimdi.

Kitabın arkasından adamla göz göze geldiler. Adamın gözleri neredeyse siyaha çalan kahverengiydi. Bakışları meraklı ve zeki görünüyordu. Başıyla Geralt'ın elindeki kitabı işaret etti. Keskin yüz hatları vardı.

''Şu sıralar oldukça popüler. Bir sürü insan okuyor.'' cevap alamayınca konuşmaya devam etmişti.

Geralt kitabın kapağına göz gezdirdi. ''Fena değil. Normalde pek okumuyorum ama kızım bunu okumam için çok zorladı.''

Adam hafiften güldü, anlayışla başını salladı. ''Anlıyorum. Pişman mısın?''

''Hayır,'' Geralt omuz silkti. ''Haklıydı, ilginç bir kitap. Ana karakterin mükemmel bir kahraman olarak yansıtılmaması hoşuma gitti.''

''Mm, ben de aynı şekilde düşünüyorum.'' adam gülümsedi. ''Bence kitabın en can alıcı noktalarından biri o. Savaşın kendisindeki o korkunçluğu arka plana atmayı sağlıyor.''

Geralt başını sallayıp arkasına yaslanmadan önce kollarını göğsünde birleştirdi. ''Elbette. Ama gerçekte savaş tatlı bir şey değil. İçinde olan bir insan savaş dışında bir şeyle kendini oyalayamaz.''

Hiç tanımadığı bir adama kendisi hakkında fazla bilgi verdiğini fark etti. Mantıklı değildi ve normalde bilinçli olarak kendini durdurmayı becerirdi. Nedense bir anlık gardını istemeden indirmişti. Adamın gözleri yumuşadı, Geralt'ın söylemek istediğini anlamış gibiydi. Nezaketten olsa gerek, konuyu daha fazla uzatmadı.

''Ne olursa olsun,'' diyerek devam etti adam, ''Belki abartıyorum ama ben olsam başyapıt derdim. Öyle olmasa bile fazlasıyla yakın.''

''Evet. Ciri peşimden düşsün diye bitireceğim sanırım.'' Geralt güldü. Karşısındaki yabancı hakkında en ufak fikri olmamasına rağmen biraz rahatlamıştı. Sesindeki basitlik ve sakinlik kafasını dindirmişti. Neredeyse siyah olan gözler gülümsemesiyle ince birer çizgiye dönüştü.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Feb 19, 2020 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Uncharted (Gay) Where stories live. Discover now