6-Slug Kulübü

9.9K 699 130
                                    

"Sen yine nereye kayboldun?" diye sordu Harry, atıştırmalık almaya diye çıkıp yanlarına fazlasıyla geç dönen kuzenine.

"Tuvalete gittim." dedi Fiona. "Trenin içinde nereye kaybolacağım?"

Cümlesinin peşi sıra Harry kulağına doğru eğilip, "Seni terk eden eski sevgilinle buluşmuyorsun değil mi Fiona?" diye sorduğunda, "Hayır." dedi Fiona çabucak. "Sadece tuvalete gittim. Ginny de oradaydı. Bana inanmıyorsan Hogwarts'a gidince ona sorarsın. Bu arada Slughorn beni ve Ginny'yi öğle yemeğine davet etti."

"Sizi öğle yemeğine mi davet etti, niye ki?"

"Ginny'yi Zacharias Smith'i lanetlerken gördü. Ben de aynı anda onun arkadaşı olan ahmağı lanetliyordum. Bize ceza vereceğini sanmıştım ama iyi büyü yaptığımızı söylerek öğle yemeğine davet etti."

"Jones sana hâlâ çıkma teklifi mi ediyor?"

"Evet, maalesef."

Kompartıman kapısı aniden kayıp açıldı ve üçüncü yıl öğrencilerinden nefes nefese kalmış bir kız içeri girdi.

"Bunları Neville ve Harry'ye götürüyor olmam gerekiyordu."

Kızın gözleri Harry’ninkilerle buluştuğu an sendeledi ve kıpkırmızı kesildi. Kız menekşe rengi kurdeleyle bağlanmış iki tane parşömen tomarı tutuyordu. Kafası karışmış Harry ve Neville her ikisine de yöneltilen tomarı aldılar ve kız kompartımandan çıkarken geriye doğru düşecek gibi oldu.

Harry kendisininkini açtığı an, "O ne?" diye sordu Ron.

"Bir davetiye." dedi Harry.

Harry,

C kompartımanında öğle yemeği için bana katılırsan çok memnun olurum.

Saygılarımla, Horace.

"Peki beni neden istiyor?" diye sordu Neville ürkekçe, sanki bunun bir cezaya kalma olduğunu sanıyordu.

"Bir fikrim yok." dedi Harry. "Ama iyi büyü yaptıklarını söyleyerek Fiona ve Ginny'yi de çağırmış, kötü bir şey değildir muhtemelen."

Üçü birlikte ayağa kalkıp Slughorn'un kompartımanına yöneldiler. Arada sırada öğrenciler Harry'ye daha iyi bir bakış atmak için kompartımanlarından dışarı fırlıyorlardı. Harry'nin geldiğini görünce kendi kompartımanına ok gibi fırlayan Cho Chang istisnaydı. Fiona pencereyi geçerken kalın tabakalı ama hâlâ yüzüne yayılmış olan sivilcelerinin tuhaf oluşumunu
kapatamamış olan bir makyaj yapmış olan arkadaşı Marietta'yla derin bir sohbette olduğunu gördü.

C kompartımanına ulaştıklarında, sadece kendilerinin Slughorn’un davetlisi olmadıklarını gördüler, yine de Slughorn'un coşkulu karşılamasına bakılırsa Harry en içtenlikle beklenendi.

"Harry, adamım benim!" dedi birdenbire Harry’nin önüne atlayan Slughorn, böylece onun kadife örtülü göbeği kompartımanın boş kalan her tarafını doldurmuş gibi görünüyordu. Parlayan kel kafası ve geniş gümüşümsü bıyığı güneş ışığı altında yeleğindeki altın düğmeler kadar parlak bir şekilde ışıldadı. "Seni görmek ne güzel, seni görmek ne
güzel! Ve sen de Mr Longbottom olmalısın!"

İMPOSSİBLE 【DEVAM ETMEYECEK】Όπου ζουν οι ιστορίες. Ανακάλυψε τώρα