Musa aleyhisselam da 'Tamam, anlaşıldı.' buyurdu.

Böyle bir Peygambere ümmet olmak en büyük nimettir.

Bir kimse inanarak Muhammed aleyhisselamı bir defa görse, yandan hatta arkadan görse, eğer âmâ ise bir kere sesini işitse, bütün ilimler (fen ve din bilgileri ve bütün yükseklikler) ona verilir. Bu, boyaya batırılan kumaşın boyayı emmesi gibidir. Bütün üstünlükler ve ilimler böyle ona geçer. Bu yüzden Ashab-ı kiramın hepsi müctehiddi. Onların derecesine hiç kimse ulaşamaz, bu üstünlük onlara mahsustur.

Sevgi itaattir. Tam seven, tam uyar.

Bu dünya öyle de geçer böyle de geçer, son durak bizi bekler.

Çalışmak ibadettir. Çalışan Allah'ın dostudur. Boş durmamalı. O'nun dostu olmak, rızasını kazanmak için boş durmamalı. Bir gün, Peygamber efendimiz (SAV) bir yerden geçerken boş duran birine selam vermedi. Dönünce aynı adama selam verdi. Ashab-ı kiram:
-Geçerken selam vermediniz, dönünce niye selam verdiniz? diye hikmetini sordular.

Buyurdu ki:
-Giderken hiçbir iş yapmıyordu. Boş duranı Allah sevmez. Allah'ın sevmediğine ben niye selam vereyim? Dönünce ise bir çöple olsa bile yeri karıştırıyordu. Yani bir şeyler yapıyordu. Onun için selam verdim.-

Hani başta dedim ya okurken sen aklıma geldin diye. Umut buraya yazarken bile utanıyorum ama ben seni seviyorum. Çok seviyorum... Yanlış anlama, sevdiğimden utanmıyorum. Dile getirmekten utanıyorum. Buraya yazarken bile bu kadar zorlanıyorsam gerçekte sana nasıl söylerim bilmiyorum. O zaman da senin anlaman gerekecek ama sen odunun teki olduğun için anlamazsın!

Özür dilerim, biraz kabalaştığımın farkındayım ama o arkadaşlık mevzusunu açtığından beri sana çok kızgınım. Ben burada sana içten içe özel bir muhabbet beslerken sen kalkmış bana en iyi arkadaşım diyorsun! Bu hak mı Umut? Niye canımı yakıyorsun benim? Benim canım tatlıdır, biliyorsun. Sana karşı bir şeyler hissetmeye başladığımdan beri daha bir tatlı, daha bir incinmeye müsait oldu. O yüzden kalbimi parçalama daha fazla lütfen. Sen bana her arkadaşım dediğinde neler hissettiğimi biliyor musun? Kendimi dışlanmış, asla sevilmeye layık olmayan biri gibi hissediyorum. Senin yüzünden!

Şu an sana neden bu mektubu yazdığımı bilmiyorum!? Ya da yazarken neden ağladığımı!? Sen de sorma...

Sadece beni sev...

Ve o Ece denen insan müsveddesinden uzak dur! O sana her yaklaştığında kalkıp bedenini parçalamamak için kendimi zor tutuyorum. Sırf bunu yapmamak için kaç kere o ortamı terk ettiğimi biliyor musun? Beni katil etme adam! Evimin direği, çocuklarımın babası ol. O kadar!

Olursun değil mi Umut? Gerçi sen beni istemezsin. Beni sevmiyorsun bile. Bunu yazmak niye bu kadar acıtıyor? Bak gözümden bir damla daha düştü kağıda, yazdığım satırlara... Ve yazılar bulanıklaştı.

Belki şu an açılamayacağım sana ama bekleyeceğim. Sabırla beni seveceğin günü bekleyeceğim. Bol bol dua edeceğim.

Rabb'im gönlüme koyduysa seni,
Vardır bir bildiği...

Bak, sana karşı ne kadar çok şey biriktirmişim içimde. Ne kadar bu mektubu okumayacağını bilsem de döktüm içimi. Ama rahatladım biliyor musun? Her şeyi buraya döktüm ya, rahatladım. Şimdi hayata kaldığım yerden devam edebilirim.

ADI MUCİZE OLSUNOnde as histórias ganham vida. Descobre agora