Bucky: Kendinden bahsedeceğin güzel şeyler yokta ne demek Mel?
Melanie: Tanrım lütfen bir gün kalpten gideceğim
Bucky: Neden?
Melanie: Çünkü ilk sen yazıyorsun ve telefonda senden gelen bir mesajı görünce
Melanie: Heyecanlanıyorum ellerim ayağıma dolanıyor ve az önce telefonu yere düşürdüm
Melanie: Bil bakalım neden?
Bucky: Tanrım sen çok tatlısın o sırada seni izlemek isterdim
Bucky: Beni bu kadar sevdiğini bilmiyordum
Bucky: Eğer her zaman mesaj attığım da böyle olacaksan
Bucky: Neden atmayayım ki galiba bu hoşuma gitmeye başladı
Bucky: Hey Mel neden yazmıyorsun?
*O sırada Melanie heyecandan bayılmamaya çalışırken arkadaşı Eirlys telefonu kapar*
Melanie: Hey! Ben Mel'in arkadaşı Eirlys ve şuanda Mel heyecandan yazamıyor
Melanie: Ona ne yaptın böyle? Neredeyse her gün seni bana anlatıyor
*Mel sonunda kendine gelir ve büyük uğraşlar sonucunda Eirlys'dan telefonu alır*
Melanie: Üzgünüm Bucky çılgın arkadaşım telefonumu ele geçirdi ve almakta uzun sürdü
Bucky: Beni her gün arkadaşına mı
anlatıyorsun?
Melanie: Ne? Hayır yok öyle bir şey
*Melanie Eirlys'a önünde duran yastığı kafasına atar fakat Eirlys ani refleksle yastığı havada yakalarken sırıtır*
Bucky: Hadi ama Mel
utanmana gerek yok
(Görüldü)
Bucky: Belkide şuan kızardın değil mi?
(Görüldü)
Bucky: Duygularını benimle konuşurken ne kadar gizleyebilirsin ki?
(Görüldü)
Bucky: Yazmayacaksın peki
(Görüldü)
أنت تقرأ
ℓєττєя ❆ ᵇᵘᶜᵏʸ ᵇᵃʳⁿᵉˢ ➶ τєϰτιиg
قصص الهواةBilinmeyen Numara: Hey! Buck o mektupları kimin gönderdiğini merak etmiyor musun? Melanie yazdığı mektupları okumayacağını bildiği halde her gün aynı heyecan ve mutlulukla içinde ki solmayan ümidiyle Bucky'e gönderiyor... | 01.12. 2019 |
