{10}

96 4 14
                                    

"Ç-çok teşekkür ederim gelmezsin sanıyordum."

Mino sadece başını sallamakla yetinmişti. Konuşmayacaktı çünkü sesinden anlayabilirdi.

"Konuşmayacak mısın?"

Başını olumsuzca salladı. Mantıken bile anlaması gerekirdi ama şuan kafası dağınık olduğu için algılayamıyor olabilirdi.

"Daha sıkı sarılır mısın?"

Gözünün içine bakıyordu. Sevgiye muhtaç bir kedi gibiydi. Onun dediğini yaptı ve daha sıkı sarıldı.

"Çok teşekkur ederim"

Mino teşekkur etmesine gerek olmadığını onun için herşey yaoabileceğini söylemek istedi ama yapmayacaktı.

"Keşke konuşsan"

Içinden "keşke konuşsam"diye geçirdi ama konuşmayacaktı. Mino ona sarılmayı bırakıp ayağa kalktı. Jinu şaşırmıştı.

"Sende mi beni bırakiyorsun?"

Mino kafasını olumsuzca salladı. Elini uzattı. Jinu ikilemeden elini tuttu ve ondan güç alıp ayaga kalktı. Mino ona tekrar sarıldı ve o şekil yürümeye başladılar.

"Nereye gidiyorum? Ah doğru konuşmuyordun benim evime mi?"

Mino başını olumlu bir şekilde salladı ve berabar yürümeye başladılar.

"B-bu olanlar aramızda kalsa olur mu?"

Gözleri tekrar dolmuştu. Mino kafasını salladı. Fazla konuşmasını istemiyordu kendisini yormaktan başka birşey yapmıyordu. Mino sus anlamında elini dudağına götürdü.

"Çok mu konuşuyorum?ah peki susarım"

Jinu gülümsedi. Mino onu gülümsettiği için mutlu olmuştu ve oda gülümsedi ama maskesinden belli olmuyordu.

"Evim şurda"

Mino gösterdiği yere baktı ve oraya doğru yürümeye başladı. Eve vardıklarında jinu kapıyı açtı.

"Çok teşekkür ederim"

Mino birşey demedi. elini salladı ordan uzaklaştı. Bugün onun için çok güzeldi....

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Dec 09, 2019 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

seni seviyorum hyung!°°MİNWOOWhere stories live. Discover now