∞ HASTA SEVGİLİM ∞

♥FİNAL♥

Şarkımız var başlarken açarsanız tekrar açarak okuyun. İstemezseniz sonlara doğru açın...

"Sizinle artık açık konuşmalıyım. Bahadır Bey'in durumu hiç iyi değil. Hastahaneye gyatmalı. Ona ne kadar zaman verebiliriz bilmiyorum. Kendinizi herşeye hazırlayın."

**

Bahadır'ın yanında onu hastahaneye yatması için ikna ediyordum
"Lütfen Bahadır lütfen..."

"Ilgın hayır! artık ısrar etme çıkalım şu hastahaneden."

Artık yapabileceğim birşey yoktu o kadar yalvarmıştım ki hatta yalvarmıştık Başak ile ama hala kabul etmiyordu.
Çıkış işlemlerini yaptırıp hastahaneden çıktık. Takside birden yağmur yağmaya başladı. Kış çoktan gelmişti bile.

Eve geldiğimizde Bahadır biraz dinlenmek istedi. Bizde Başak'la ben yokken olanları konuşuyorduk.

"Onunla tanıştığımda çok kötüydü sen gittiğinde ilaçlarını yine almamaya başlamıştı. Sonra yavaş yavaş düzelmeye başladı. Hergün onun neşesi için bir yerlere giderdik. Sonunda alıştı ve eskisinden daha iyi oldu. Ama şimdi sen geldin ve gerçekten yani içten bir mutluluğu var. O seni gerçekten seviyor Ilgın."

Gözümden bir yaş damla yanağımdan süzüldü. Onu istemeyerekte olsa bırakmıştım. Ve şuanda kötü hissediyordum.

**

Bahadır uyanmıştı.

"Bahadır birşeyler yapalım mı?"

"Ne gibi?"

"Bilmem gezelim ya da piknik yapalım."

"Piknik yapabiliriz hatta güzel bir fikrim var. Hadi Başak sende hazırlan."

"Hayır ben gelmiyim. Bitirmem gereken ödevler var." Deyip bana göz kırptı.

"Tamam o zaman, Bahadır hadi."

**BAHADIR'DAN**

Ilgın'la yapacağımız gezeceğimiz, göreceğimiz çok şey vardı.

"Bahadır nereye gidiyoruz! Yarım saatir yürüyoruz.'

"Geldik işte, bak"

"Ne bir motorcu mu?"

"Evet bir motor alacağız."

"Gerçekten mi, kullanmayı biliyor musun?"

"Evet, hadi gel."

İçeri girip bir motor beğendik ve aldım. Paramı önceden çalıştığım için biriktirmiştim.

"Hadi atla bebek!"

Ilgın gülüp kafama vurdu. Bende gülerek motora oturdum. Kaskımı taktım. Ilgın arkama oturup ellerini belimde bağladı.

"Gidiyoruz!"

Ilgın giderken kollarını açıyordu. Gerçekten o da mutluydu.
45 dakikalık yoldan sonra piknik yerine gelmiştik. Etrafta büyük otlar vardı. Ilgın motordan inip koşmaya başladı.

Ben motoru park ederken"Bahadır gel!" Diye bağırdı.

Gidip çimenlere sırt üstü yatıp gökyüzünü izledik. Bu gerçekten huzurluydu. Ben Ilgın'ı çok seviyordum.

**(Birkaç saat sonra)**
"Bahadır!!"
Yanına gittiğimde beyaz yuvarlak bir çiçeği elime verdi.

"Bu nedir?"

"Bunu bir dilek tutarak üflersen ve tüm beyazları dökülürse dileğin gerçekleşir ama dökülmezse dileğin gerçekleşmez. Hadi bakalım."

"Tamam"