Yeni bir başlangıç

153 14 28
                                    

"Son 3... 2... 1..."
"Yeni yılın kutlu olsun hayatım..."

Bir yıl daha geçirdik birlikte. Koskacaman 1 yıl daha... Onunlayken her gün göz açıp kapamak gibiydi. Her gün onunla birlikte uyanmak, onun kokusuyla uyanmak...

Sabahları kalktığında bana kahve getirmesi ve güne kocamın kahvesiyle başlamak...

Havai fişekleri görünce evlilik yüzüğümüzün parmağımda parıl parıl parladığı elimi tuttu. "Bir dilek tut babam bana hep yıl başlarken havai fişekler havada kaldıkları sürece tutulan dilekler gerçek olur derdi."

Bir yıl daha bu sene her şey yine aynı olsun dedim içimden. Sakin ve güzel bir yıl daha...

.......

Bütün gece bizim evde parti vermiştik jace, (gereksiz karısı) Clary, İzzy, (şu sürekli konuşan vampir ) adı neydi Samuel mi? Her neyse o bize gelmişlerdi.

Yıl başını en güzel bir şekilde geçirmek istedik. Benim için çok özel bir gündür yıl başları. Bu sefer ise Magnusla 7 yıldır evli olduğumuz için mutluydum.

İçkiler havada uçuşuyordu aramızda tek içmeyen Clary olmuştu. Hamile olduğu için içki içmesi yasaktı.Clary ve Jace in bir tane Ellen adlı kızları vardı 4 yaşında şimdi ise Clary bir erkek çocuğa hamileydi. Hamile olmasa bile Jace in yanında içecek gücü kendinde bulamıyordu zaten.

Herkes sabahın 5inde bizden ayrıldığında kendimi direk yatağa bıraktım fazla yorgundum. Zaten dakikasında uykuya dalmışım.

.......

Şu anda uyanmış koyu kahve saçları yüzüne düşmüş iblis kanı olmasına rağmen melek gibi uyuyan kocamı izliyordum. Gerçekten çok huzurluydum.

Başım çatlıyordu galiba dün gece çok kaçırmıştım. Alnına bir öpücük bırakırken sırtını okşamaya başladım. Sabah seksi hiç fena olmazdı şu anda. Tabiki artık sabah değil di ama yeni uyandık sonuçta saatin öğlen 4 olması bir şeyi değiştirmez.

"Sen beni mi izliyordun?" Sonunda uyandırmayı başarmıştım. "Belki?" Bu kesinlikle Evet deme şeklimdi.

"Hımm öyle mi?" Demesiyle üstüme çıkması bir oldu. Evet istediğimi elde etmiştim.

"Beni suçlayabilir misin Magnus Lightwood Bane? Sen bu kadar kusursuzken sana nasıl dayanabilirim ki?"

Ellerimi yatağa sabitleyip beni öpmeye başladı. "Ah alexander bana ne yapıyorsun öyle?" Bu öpüşmenin nereye gideceği çok belliydi

Tek hareketimle onun üstüne çıktım ve deliler gibi öpüşüyorduk , yeni çılgın aşıklar gibi.

Bir telefon sesi tüm anı mahvetti. "Alexander telefon çalıyor"
"bırak çalsın mags"
"Hayatım çok fazla çalıyor aç istersen"

Oflayarak üstünden kalktım ve telefonda Clary yazısını görünce korku her yanımı sardı.

Beni hiç bir zaman aramazdı genelde izzy veya jace arar ve rahatsız ederdi.

Telefonu Magnusa gösterdiğimde o da endişelenerek yatakta dikleşti.

"Clary? Noldu?"
"Ah alec tanrı aşkına sonunda açabildin. Şey sana bir şey söylemem lazım."
" Hemen söyle Clary"
"Jace ve İzzy bir iblis saldırısı varmış oraya gittiler beni de hamile olduğum için yanlarına almadılar Sende uyuyorsun diye haber vermek istemediler bilirsin yorgunsundur falan diye her neyse sonuç olarak sanırsam orda kötü şeyler oluyor. İzzy yaralandı galiba Parabatai bağımızdan dolayı acı hissediyorum."

"Clary doğurmadığına emin misin"
"Salak mısın alec Parabatai bağımızdaki acıyı ve doğum sancısını ayırt edebiliyorum sana hemen adresi yollayacağım nolur git ve bana haber ver biliyorsun biri kocam diğeri parabatai'im"

The Lovely One (Malec)Onde histórias criam vida. Descubra agora