5.Bölüm(Yeniden)

886 555 170
                                    

Yeni bölüm geldi yazarken çok heyecanlanıyorum sizi okurken düşünemiyorum neyse size iyi okumalar bayramdan dolayı bölüm kısa ama olsun.



Bu kimdi şimdi birisi altta kalan kolumu eliyle çekmişti. Gözümü tamamen açtığımda yanımda birinin olmadığını fark ettim. En sonunda ayağa kalktım büyük bir baş ağrısıyla. Şu an odamdaydım tek hatırladığım şey merdivenden birinin beni itmesi ve şimdu dış kapının kapanma sesi. Kapının kapanma sesiyle odamdan çıktım evi kontrol ettim ama hiç kimse yoktu.

Mutfağa su içmeye gittiğimde saati gördüm akşam yedi olmuş. Yaklaşık beş saattir baygındım beni iten adam mı beni odama götürdü acaba diye düşünürken en son Aras'la konuştuğumuz aklıma geldi. Salona gidip telefonumu elime aldım telefonum Aras'dan gelen mesajlar ve aramalarının bildirimleriyle doluydu. Bir dakika önce de mesaj atmış.

Aras : İyi misin?

Ben uyandıktan hemen sonra mesaj atmış acaba evde duyduğum kapı sesi ondan mı gelmişti.

Betül : Sadece başım ağrıyor.

Betül : Az önce evden çıkan sen miydin?

Aras : Evet.

Aras : Beni gördün mü?

Betül : Hayır.

Betül : Niye seni görmemden bu kadar korkuyorsun ki?

Aras : Korkuyla bir ilgisi yok çünkü sadece zaman geçmesini istiyorum.

Aras : Polis çağıracak mısın?

Aras'ın sorusu beni çok fazla düşündürsede polis çağıramam çünkü polis gelse apartman da kamera yok eve gireni bulması uzun sürer ve bu yüzden de annem İstanbul'dan kendi kafasından olmadık kötü senaryolar kurup beni merak etmesini istemem.

Betül : Hayır annem burda yok benim için endişelenmesini istemiyorum ama bir daha o adam gelirse evet polis çağıracağım.

Aras : Peki.

Aras : Bir şey olursa söyle bana.

Betül : Tamam.

Betül : Bu arada sen evden çıkan o adamı gördün mü?

Aras : Sadece arkadan gördüm seni baygın görünce de direk yanına geldim zaten.

Aras : Sen gördün mü?

Betül : Evet.

Betül : Beni merdivenden o itti zaten.

Aras : Nasıl seni merdivenden itti. Bunu şimdi mi söylemek aklına geldi? Sen polisi çağır ya da çağırma o adamı ben bulacağım.

Aras : Dış görünüşü nasıldı?

Betül : Aras saçmalama bulsan ne yapacaksın o adamı?

Aras : Bana hesap verecek çünkü seni rahatsız edip merdivenden içtiği için.

Betül : Nasıl bulacaksın ki?

Aras : Sen sadece o gördüğün adamın bana anlat ve konuyu kapatalım.

Aras'ın o adamı bulabileceğini hiç zannetmiyorum bu yüzden de direkt konuyu uzatmaması için onu gördüğüm kadarıyla anlattım.

Betül : Peki.

Betül : Kahverengi saçlı,uzun boylu,mavi gözlü açık tenli sadece bu kadarını hatırlıyorum.

Aras : Tamam.

Aras'a teşekkür etmem de gerekiyor ama ona teşekkürler demeye de utanıyordum. Ama teşekkür etmesem de onunla bir dahaki konuşmalarımızda konuşmaya da utanırım en sonunda yazdım.

Betül : Teşekkürler.

Aras : Sen teşekkür mü ettin az önce bana?

Betül : Evet Aras.

Aras : Rica ederim. Ben de o zaman.

Betül : Aras dalga geçme ya.

Aras : Tamam tamam sinirlenme.

Betül : Sinirlenmedim zaten.

Aras : Peki.

Aras'la konuşmamız bitince Su mesaj atmaya başladı.

Su : Betül evde misin?

Betül : Evet

Su : O zaman evde kalmaya devam et sana geliyorum.

Betül: Peki.

Su'nun ağzından

Geçen gün gördüğüm çocuğun Aras olduğuna eminim ama bunu Betül'e söylediğimde bana kızmıştı en iyisi bir tesadüf gibi yukarı kata Betül'e beraber gitmemiz ve en iyi plan bence hayırlı olsuna gitmek olucaktır.En fazla gördüğüm kişi Aras değildir zaten bizden de bir yaş büyük olduğu için anormal karşılamaz.
Dışarı çıkıp eve yakın bir fırından kek alıp planladığım gibi Betül'e gittim. Betül'ün tepkisini az çok tahmin edebiliyordum.

Betül'ün ağzından

Eskiden hep sıradan bir hayatım olmasından şikayetçiydim şimdi yaşadığım duruma bak ben ne yapacaktım şimdi ne polise eve biri geldi diyebiliyorum ne de tanımadığım adam bana yardım etti diye ona kızabiliyorum artık gerçekten çok yoruldum ve tükendim sadece birine sarılmak ve ağlamak istiyorum ben böyle bir gün ve hayat yaşamak için bu evren de nasıl bu kadar kötü biri olmuş olabilirim ki tamam benden daha kötü hayat yaşayanlar var ama ben neden daha güzel bir hayat yaşamıyorum.

Evi yeniden kontrol edip odama geçtim üzerime de rahat bir şeyler giydim. Üzerimi değiştirirken bacağımda küçük ama belirgin bir morluk farkettim elime dolaptan gelen ilk kremi bacağımdaki o küçük morluğa sürüp yatağıma yattım. Ben biraz dinlendikten sonra kapı çaldı Su'nun geleceğini bildiğim için kapıyı bakmadan açtım ama beklediğim gibi pek olmadı. "Su o ellindekiler de ney." "Sizin o üst katta yeni taşınan kişiye hayırlı olsun gideceğiz ben de elimiz boş gitmeyelim diye kek getirdim. Annem de bahsettmişti zaten bizden bir yaş büyükmüş." Sadece "Ne!" diyebildim. "Su saçmalama." Su üst katta duğruu çıkarken onu durdurmaya çalışıyordum çünkü ziyaret için de olsa akşamın onunda birisinin evine habersiz gidilmez hem de yeni taşınmış ama Su'ya bunu anlatamıyordum beni dinlemeden üst katta çıkıp zile basmıştı bile.






Nasıl bölümdü ? Şimdiye kadar ki en kısa bölüm farkındayım ama yazacak zaman bulamıyorum anlayın lütfen.

Kelime sayısı 756.

Bence güzel tepkileri bekliyorum diğer bölümde görüşmek üzere bay bayyyyyyyy 📖📖📖📖📖📖📖

EN BAŞTAN(YENİDEN)  Yarı Texting Kde žijí příběhy. Začni objevovat